Medya Yoluyla Linç



Türkiye’de herhangi bir soruşturmanın, kovuşturmanın salt hukuki gerkeçelerle yapıldığına dair en son ne zaman bir inanç oluştu hatırlamıyorum, bu ülkenin siyasi gündemini takip etmeye başladığımdan bu yana dillere pelesenk olan insanların resmi görüşü haline gelmiş ama kimsenin inanmadığı “adalete güven” ilkesinin bu topraklarda işlemediğini biliyoruz.

Pek çok siyasi soruşturma sırasında ve sonrasında, dünya görüşü olarak çok farklı konumda hissettiğimiz insanların bile basın yoluyla nasıl itibarsızlaştırıldığını, bel altından vurma yöntemleriyle evrensel hukukun en temel ilkelerinin ırzına geçilerek medya linçine maruz bırakıldığını görüp tiksindiğimiz zamanlar da oldu.

Bugüne kadar soruşturma öznesi olmuş gerçek kişi ya da kurumlara yönelik herhangi bir kişisel sempati ya da aidiyet hissi duymadan bile uğranan haksızlıkları en içinde hisseden birisi olarak hayatta en çok değer verdiğim, renklerini kazara bir yerde görse tüylerimin ürperdiği, tarihine, sosyolojisine, efsanelerine meftun olduğum bu kulübü iki gündür sanık sandalyesinde görmek kadar beni kahırlandıran bir şey olmamıştı.

Olayın ne olduğu nereye gittiği basına sızdırılan şeylerin neden sızdırıldığı, telefon kayıtlarındaki somut veri olabilecek şeylerin yanına konulmuş ipe sapa gelmez ve yanlış veriler, özellikle hükümete yakın gazetelerin olayı yansıtışındaki çoşkunun mide bulandırıcılığı maalesef daha önce de eşine sıkça rastladığımız bir medya yoluyla itibarsızlaşma operasyonu. Dava sonuçlanana ya da karar verilene kadar insanların beyninde “bunlar her şeyi yapmıştır abi ” havasını uyandırabilmek asıl mesele.

Dörtte üçünün Fenerbahçe nefretiyle solunum yaptığı bir ülkede böyle bir medya yoluyla itiabarsızlaşmanın ne kadar etkili olacağı da iki gündür bu renkleri sevmek dışında bir suçu olmayan taraftar olarak maruz kaldığımız ithamları görünce gayet iyi anlaşılıyor.

Soruşturmayı yürüten savcıların da federasyonun da bu olayları açığa çıkarmakla yükümlü olan her türlü kurumun da bir an önce bizlerin vicdanlarını rahatlatacak bir karar vermeleri lazım. Eğer soruşturmanın şu ana kadar ki tavrına benzer bir sonuçla Fenerbahçe hakkında verilecek bir karar başta Fenerbahçelilerin vicdanını tatmin etmedikçe hakka, hukuka, temiz futbola falan değil kan davasına neden olur. Fenerbahçe üzerine leke getirmiş birisi varsa bu insanları kulüpten temizlemek nasıl her vicdan sahibi Fenerlinin göreviyse kulübü “gücün hukukuyla” çevrelemeye çalışan iktidar odaklı bütün yapılara teslim etmemek de her Fenerlinin görevidir.

Her kim ki renkleriyle, zaferleriyle, hüzünleriyle, göz yaşlarıyla sevdiğimiz, 15 yaşındayken70 yaşındaki biri gibi ellerimizin titremesine neden olan , 25 ine gelmeden bizi tansiyon hastası yapan, çoğu zaman sağlığımıza, cüzdanımıza, kendimize zarar verdiğimiz bu dünyanın en büyük tutkusuna bir tutam çamur bulaştırmışsa bu dünya da da diğer dünyada da elimiz yakasında olacak.
Birileri “yeni Fenerbahçe’yi” kendi emelleri doğrultusunda dizayn etme çabalarına girmişse o enkazın altında önce kendileri kalırlar. Fenerbahçe Aziz Yıldırım’ın çocuk oyuncağı haline getirildiğinde nasıl tepki gösteriyorsak, iktidarın oyuncağı haline getirilmesine karşı sesimizi daha da gür çıkarırız.

Varolmanın zorlaştığı şu günlerde Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği'nin yazarı Kundera'nın dediği gibi "iktidar sizi nerenizden yaralıyorsa kimliğiniz orasıdır". Bizim kimliğimiz de Fenerbahçe "

Bir son söz de Aziz Yıldırım tarzı yönetimin yarattığı bir kısım Fenerbahçe müşterisine etmemiz lazım. Kulüp tarihinin en zor günlerinde "yok kombine ne olacak yok borsadaki hisseler düştü ne yapacağız" derdinde olan “homo economicus” Fenerbahçe müşterileri de bir zahmet bu kulübün de bu armanın da bir daha yanında durmasın gitsinler İş Bankası C yi falan desteklesinler.


12 comments:

  1. Sekhranikos dedi ki...

    Ağalar bu konularda artık yazmanın, insanlara kızmanın, adalete güvenilmemesini eleştirmenin bir faydası yok gibi. Türkiyede hiç bir kurum elinde ciddi işler olmadan Aziz Yıldırıma veya herhangi bir büyük kulüp başkanına elleşmez. Suçu olmayan adamda gözaltına alındığında kalp spazmları geçirmez herhal. Görünen o ki çok yakında nerdeyse 30 yıllık fenerbahçeliliğimin en büyük utancını yaşayacağım. Bu takım kendi halinde kümeler düşse, bir maçta 8-10 yese 100 sene kupa alamasa bu kadar utandırmayacaktır.

    Bir rezilliğin, kocaman bir rezilliğin arefesindeyiz. Susmak lazım, başımızı eğmek lazım kanaatindeyim.

  2. Osman Alpsoy dedi ki...

    Ulkedeki bolunme yetmiyormus gibi insanlar simdi de Fenerbahce'nin yapip yapmadiklarindan dolayi bolunuyorlar. Gazete ve TV'ler de yazilip soylenenler o kadar ongorulebilir ki! Siyasi konumlarina gore Fenerbahce'yi suclayacaklar orta yerdeler. Sikeye bulasmis, dosyalari, telefon kayitlari olanlar kanallarda sike konusunda ahkam kesiyorlar. Yapilanlarin hedefi besbelli. Ya bunlar milleti aptal yerine koyuyor, ya da gercekten aptaliz.

    Bugun tum Fenerbahcelilerin birlik olma gunu. Yeni, eski, economicus vs diye ayirim yapmadan birlikte ne yapilabilecegini tartisalim derim.

  3. Yamanni dedi ki...

    yarın birgün fenerbahçe suçsuzmuş deyince ne söyleyeceksiniz bu sistem hakkında kardeşim.fazla yazmaya yorum yapmaya gerek yok şu anda.fenerbahçe şike filan yapmamıştır. adalet de yerini bulacaktır.

  4. cenk emre dedi ki...

    aziz yıldırım düşmanlığı gözünü o kadar etmiş ki iki gündür medyadaki linç kapmanyasını görmezden gelebliyorsun.yapıldığı iddia edilen tel görüşmeleri,bir şey ifade etmeyn fotolar gibi.senin gibiler bütün bunları görmezden gelerek anti azizi yıldırım kapmanyaları düznliyor hala.aziz yıldırım onlarca yıldır yapılamayanı bir kaç yılda yapıp bize zahiri yöneticilerin,mış gibi yapanlalrın gerçek yüzünü gösterdi.sadece senin gibi kendi yıldızını parlatma derdinde olanların gerçek yüzünü gösterdi.eleştirip çözüm sunmaktan uzak olanların gerçek yüüznü gösterdi.aslında dev olan FENERBAHÇEMİZİN yıllarca bize devmiş gibi gösternlerin gerçek yüzünü gösterdi.aslında FENERBAHÇEMİZİN avrupa düzeyinde klüplerin seviyesine uleşmasının çok zor olmadığını,bunu zorlaştıralnların FENERBAHÇEMİZİN İÇİNDEKİ senin gibilerin olduğunu gösterdi,senin utanmadan müşteri deme cüretini gösterdiğin kişilerin insanca ve medeni ölçülerde maçın izlenebeileceği,bizlerin bunu hakettğimiz gerçeğini bize gösterdi,bize FENERBAHÇEMİZİN bizlerle bir değer olabileceğini gösterdi,az zamanda çok yol alınabileceğini gösterdi,ben blirim ki herkes yediğinden ikram eder,AZİZ BAŞKAn bize bunu yaptı ama senin gibiler düşmanlık kültürü üretenler sürekli etrafa bundan servis etmeye çalışyorsunuz,yemiyoruz beyim.onu senin gibiler yiyecek.Yağmuru seviyorum diyorsun, Yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun, Güneşi seviyorum diyorsun, Güneş açınca gölgeye kaçıyorsun, Rüzgarı seviyorum diyorsun, Rüzgar çıkınca pencereni kapatıyorsun, İşte, bunun için korkuyorum; FENERBAHÇE'Yİ de sevdiğini söylüyorsun.GÖLGE ETME YETER

  5. PVH dedi ki...

    "aziz yıldırım düşmanlığı gözünü o kadar etmiş ki iki gündür medyadaki linç kapmanyasını görmezden gelebliyorsun."

    Aga, bu saatte asiri fazla miktar alkol mu aldin yoksa gunes altinda cok mu yurudun? Bari bu yazinin altina yazma bunu. In bir de 2 asagidaki Corba baslikli yaziyi oku.

  6. AKIN KAZAKCI dedi ki...

    Sekhranikos'un dediklerine son cumleye kadar katiliyorum.

    Son cumle yerine, benim fikrim, kulubu kapatip gitmek lazim.

    Basimizi one egicek bir sey yapmadik. Ve fakat Fenerbahcenin varlik amaci haksizliklar ve haksizlarla mucadele iken, onlardan olarak o mucadeleyi sonsuza kadar anlamsiz kilmistir. Dolayisi ile bu saatten sonra Fenerbahce hukumsuzdur...

  7. sincera dedi ki...

    Ezeli rakibimizin Galatasaray olduğu başkanlarının bu konuda aldığı konuşma yasağı kararı ile tescil oldu. Hem de kendi içimizde hesapsız ve izansız yazanlar varken.
    3 büyükler içinde gösterilen eziklerin ise bu ünvanı hakedemedikleri süreç içinde daha da belirginleşti.
    Tüpcünün sahip olduğu yazılı basındaki haberlerin ve muhabirlerin tarafsızlığı neredeyse ağlatacak beni.

  8. Mattt dedi ki...

    Kulubumuz mahkemeye; sorgulama sureci icerisinde (hakli olarak) “hukuk kararini vermedigi sure icerisinde, her kisi ve kurumun sucsuzlugunun, devletin garantisi altinda olmasi gerektigi” ki sivil toplumda olmasi gereken bir reaksiyon ile “basin yasagi” getirilmesini talep etmisti. Ancak bu talep reddedildi!!

    Eger mahkeme, FENERBAHCENIN, nihayetinde tuzel kisiliginin korunmasi icin, basin yasagi talebini geri ceviriyor ise; bu tamamen rte’nin bir plani oldugunu gosterir.

    Tayyip’in bir an evvel osmanli hanedanligi ruyasindan uyanmasi lazim.

    Fenerbahceyi, cumhuriyeti, sosyal bir sahsiyeti bu yontemlerle kontrol edemezsiniz!!!!

    Agam! uyan bu ruyadan…

    Gun sivil toplum ve modernite gunudur…

    Biz, feodal donemin, 1923 yilinda dunyaya resmi olarak mefta’a oldugunu atamiz ATATURK ile ilan etmistik…

    Bu ates sizi yakar, Agam!!!

  9. Simone dedi ki...

    "Sekhranikos" arkadaş sen koyun gibi başını uzatırsan, ottan bottan bahanelerle kurban eden çok olur. Gün birlik olma günüdür, soruşturma bitmeden kafanı öne eğmek hazırda bekleyen cellatların baltasını bilemektir. Niçin bu "sözde" deliller sızdırılıyor, zannediyorsun, Fener taraftarının, başını öne eğmek için, suçluluk psikolojisine sokmak için.Tutarlı hiçbir delil yok sızanlar arasında, manipulasyona gelmeyelim arkadaşlar. Eğerki Fener şike ile yaftalanacaksa biz diğer "sözde" büyük kulublerin ispatlanmış delili olan nice şeylerin hasır altı edildiğine şahit olduk. Eğerki bu olaylar cezalandırılacaksa da son 10 yıl soruşturulmalı ve hakeden herkes küme düşürülmelidir. Sözde "Adalet Reklamı" yapmak için kim Fenerbahçeyi kobay, kurban seçebileceğini zannediyorsa bedelini çok ağır öder. "Siyasi", "Maddi", "Manevi" her şekilde bedel öderler bu soruşturma sonucunda Fenerbahçe mağdur edilirse en yapmayacağımız şey kafamızı öne eğmek olacak ve olmalı, o gün daha bir gür bağıracağız; "En büyük Fenerbahçe, aşkımız Fenerbahçe" diye. Adalet ise herkes için adalet. Bazı siyasilerin sözde "Adalet Reklamı" için değil.

  10. Arkhe dedi ki...

    Kusura bakmayın ama bu "ellerinde ciddi bir şeyler olmasa bunları yapamazlardı" sözleri beni çok sinirlendiriyor.

    Hangi ülkede yaşıyorsunuz siz? Hangi insanlar ne şekilde suçlanıp ne şekilde içeri alınıyorlar ve senelerce orada tutuluyorlar bir daha düşünün derim.

  11. Sekhranikos dedi ki...

    @simone sessiz sakin bekliyorum. yoksa bu bir koyunluk meselesi değil. ortada boktan deliller vardır vs vs. benim burdaki derdim aziz'e hiç güvenimin olmayışı. Bu adam her haltı yapabilecek bir fanatikliğe ve izansızlığa sahip. buda beni tedirgin ediyor. odur. bu kadar yaygara yapmamalı diye düşünüyorum. oturup beklemeli sonucu görmeli.

    Hee bunları derken bir yılda 18 penaltı atan topçuların oynadığı sezonların, çekmecesinde mafya babası fotosu yerinde o mafya babası ile bizzat tatil yapanların külüplerin, 4e 1 pozisyonlarda geri dönülen maçların, kupa bizim şampiyonluk sizin olsun yavşaklıklarının da incelenmesi lazım değilmi?

    O şerefisizlerin şampiyonlukları alınmasın hiç bir bok olmasın ama azizin bize bırakması muhtemel bir lekenin kat be kat büyüklerinin kendi "şerefli" taerihlerinde yer aldığıda belgelensin dimi.

    NAsılsa muz cumhuriyeti değiliz he tanman?!

  12. PVH dedi ki...

    Sekhranikos,

    Aziz Yıldırım'a sonsuz güvenimiz var aklanmalı falan demiyoruz.

    Federasyon hemen acele karar vermeli, yargıyı beklememeli diyen milyon tane çakal var. Delil bile olmadan, iddialarla, yorumlarla şampiyonluğumuzu çalmaya çalışıyorlar. Aziz Yıldırım'a güvenmediğin için bunu bir kenarda durup sessizce izleyeceksen alkışlıyorum senin Fenerbahçeliliğini.

Yorum Gönder