Şike İddiaları ve Şaşırtıcı Noktalar
Şimdi haberler birer birer düşüyor, anlamadığım noktalar da haberler düştükçe artıyor.
Şu Emenike olayı. İddia şöyle, Fenerbahçe yöneticileri bir şekilde Emenike ile Fenerbahçe maçında oynamaması için anlaşmış ve bunun karşılığında para teklif etmişler. Milliyet'in haberine göre: "Emenike maçta oynamama karşılığı F.Bahçe’ye transfer edildi ve şike parası futbolcunun 9 milyon Euro transfer ücretine eklendi" Fenerbahçe'nin 7 milyon € verdiği söyleniyordu, gazetenin buna da izahatı şu, "Emenike transferinde 5 milyon Euro’ya serbest kalır ifadesi var. Eğer bu doğruysa F.Bahçe neden 7 milyon Euro’nun üzerinde bir ödeme yaptı" [1]
6222 sayılı kanunun 11. maddesi şu tanımı yapıyor "Belirli bir spor müsabakasının sonucunu etkilemek amacıyla bir başkasına kazanç veya sair menfaat temin eden kişi" ve devam ediyor "Kazanç veya sair menfaat temini hususunda anlaşmaya varılmış olması halinde dahi, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur"
Yani transfer teklifi "sair menfaat"tir, doğrudan para teklifi değildir ve kanunun tanımladığı suçu oluşturur. Ama burada acaip olan şey şu, hiçbir Karabük yöneticisi gözaltına alınmış değil. Yani şayet Fenerbahçe fazladan 2 milyonu Emenike'ye verilmek üzere göndermişse, herhalde Emenike bankaya gidip Karabükspor adına bu parayı çekecek değil. Karabükspor'un banka hesabından Karabükspor'un yetkili yöneticileri parayı çeker. O halde Karabüksporlu bir takım yöneticilerin de anlaşmaya dahil olması gerekir. Biri parayı çekecek, Emenike'ye verecek. Bu adam sormayacak mı "Yahu ben 2 milyon € parayı bu adama neden veriyorum?" Demek ki birileri daha bu anlaşmanın tarafı. Ancak gözaltına alınmıyor. O halde ya bu iddia büsbütün yalan, ya da ortada çok büyük bir saçmalık var. 17 maçın 11'inde oynamamış, Trabzon maçında da sahada yer almamış bir futbolcuya, sahaya hiç çıkmaması için şike teklif etmek akılla, izanla bağdaşır bir şey değil zaten.
Bu aklımızda, şimdi daha ilginci, Beşiktaş Kulübü Asbaşkanı ile İstanbul B.B. oyuncusu İbrahim Akın arasında şu konuşmanın geçtiği iddia ediliyor:
SERDAL ADALI : Bu maçta oynama sakın. Seni mutlaka Beşiktaş’a alacağım.
iBRAHiM AKIN : Galatasaray da beni istiyor Serdal ağabey... [2]
6222 sayılı kanun ne diyordu? "Belirli bir spor müsabakasının sonucunu etkilemek amacıyla bir başkasına kazanç veya sair menfaat temin eden kişi", "Kazanç veya sair menfaat temini hususunda anlaşmaya varılmış olması halinde dahi, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur" Yani İbrahim Akın'ın performansı konu dışı. Teklif ve anlaşma varsa suç oluşuyor. Serdal Adalı'nın teklifinin Emenike teklifinden bir farkı var mı? Yok. Neden gözaltında değil? Denebilir ki İbrahim Akın transfer edilmedi. İyi de başvurularda bulunuldu, iki kulüp aralarında anlaşamadı. Yani anlaşmaya Beşiktaş sadık kaldı, İBB satmadı. Bu ancak İBB yöneticilerinin anlaşmadan habersiz olduğunu gösterir, İbrahim ile Serdal Adalı arasında bir mutabakat, ortak bir uzlaşma olduğunu değiştirmez. Nitekim kanun şu hükmede sahip: "Kazanç veya sair menfaat vaat veya teklifinde bulunulması halinde, anlaşmaya varılamadığı takdirde, suçun teşebbüs aşamasında kalmış olması dolayısıyla cezaya hükmolunur."
Yetmiyor, Sezer Öztürk transferinde de aynı şeyle karşılaşıyoruz. Sezer Öztürk'ü iddiaya göre Fenerbahçe, kötü oynaması karşılığında transfer teklifinde bulunmuş. Ne olmuş? Sezer maçın ikinci yarısında oyundan çıkarılmış. Şimdi nokta şu, Sezer iyi bir oyuncu zaten transfer edilebilir. Ancak çeteye dahilse, Bülent Uygun neden Sezer'i oyundan çıkarsın? Maçın ilk yarısı 2-1 bitmiş, ikinci yarıda Batuhan'ın kafa vuruşu direkten dönmüş. Akıl almaz.
Trabzonspor'un ise teşvik primi vermeye çalıştığı ancak başaramadığı iddia ediliyor. Başarmak? Kanun başarıdan bahsetmiyor, anlaşmadan bahsediyor. Ne diyor kanun: "Kazanç veya sair menfaat temini hususunda anlaşmaya varılmış olması halinde dahi, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur." dahası, "Kazanç veya sair menfaat vaat veya teklifinde bulunulması halinde, anlaşmaya varılamadığı takdirde, suçun teşebbüs aşamasında kalmış olması dolayısıyla cezaya hükmolunur." Şimdi haber şöyle: "Trabzonspor Asbaşkanı Nevzat Şakar’ın Karabükspor ve Sivasspor maçları için teşvik primi göndermeye çalıştığı, ancak başarılı olamadığı iddia ediliyor."
E buyur. Trabzon teşvik primi göndermeye çalışmış mı? Şayet iddia doğruysa çalışmış. Bu halde teklif var, suç teşebbüs aşamasında kalmış, cezaya hükmolunması lazım. Başaramadı diye bir şey yok, teklif yeterli. Üstelik teşvik priminin Fenerbahçe maçı kazandığı için mi gönderilip gönderilmediğini bilmiyoruz. Yani anlaşma varsa, sonuca bakılmaksızın şike sayılacağı yönündeki hüküm de hala varlığını sürdürüyor.
Tüm bunlar ortaya hakikaten ilginç bir manzara çıkartıyor. İddialar doğruysa, bu işin Fenerbahçe ile sınırlı kalmayacağı belli, Trabzon, Beşiktaş, Karabükspor da bu kervana katılmalı.
Zamanla öğreneceğiz herhalde, ne doğru ne yanlış, şimdilik olay çok ilginç seyrediyor.
[1] http://gundem.milliyet.com.tr...9980/default.htm
[2] http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/18166870.asp?gid=381
4 Temmuz 2011 13:34
Bu haberler komple uydurma gibi geliyor bana. Ozellikle "bu is diger takimlara da bulasacak" haberlerinin sirf "sadece sizinle ugrasmiyoruz" mesaji verilmek icin cikarildigini dusunuyorum, gelecek hafta unutulurlar ne de olsa. Basin muthis manipulasyon yapiyor, bir haberleri digerini tutmuyor. Savcilarin istedigi turde haber manipulasyonu suc degil anladigim kadariyla ulkede. Sadece suclaniyorsaniz davanin gizlilik karari geregi konusmaniz yasak.
4 Temmuz 2011 13:38
unutulur pvh. 2004 sezonunu haıtlrayan, rize maçını, sebat maçını hatırlayan kaç kişi kaldı. bence de bu asparagas haberlerin tek bir amacı var o da sırf fenerle değil kim olursa olsun onunla uğraşıyoruz demek. bu haberler yalanlandığında fener'in suçlu olduğu ancak diğerlerinin tertemiz olduğu kanısı da sağlamlaşacak.
4 Temmuz 2011 13:55
ellerine sağlık diyelim evvela yazı için... Konuya bir noktadan sonra dahil olmak gerektiğini hissettim, onun için yazıyorum. Nevzat Şakar'ın "teşvik primi göndermeye çalıştığı ama başaramadığı" yönündeki haberin kaynağı Hürriyet. Soruşturmanın ilk dalgasına baktığımızda Trabzonspor Kulübü'nün de arandığını ancak Trabzonspor hakkında herhangi bir gözaltı olmadığını -resmi olarak- görebilirsek, Hürriyet'in haberinin olayla ilgili değil daha çok "istek" ile ilgili olduğunu görmüş oluruz sanırım. Haaa bugün yarın Nevzat Şakar hakkında da delile bağlı suçlar nedeniyle bir gözaltı olur onu da en okkalısından suçlarız. ancak Hürriyet'in şu aşamadaki manipülasyonu bu ciddi yazının içine girmemeliydi bence.
Teşekkürler.
4 Temmuz 2011 14:00
şimdi aziz başkan'ın ve mosturoğlunun içerde olma sebebi emniyetin elinde varolduğu farklı kaynaklarca bahsedilen fotoğraflar ve telefon konuşmaları. ts'nin yeltenip başaramaması ve serdal adalı'nın ibrahimle telefon dialoğu şuan için tamamen hürriyet sporun ortaya attığı kaynağı belirsiz haberler. bu bakımdan aziz başkanın içerde olmasıyla diğer söylentileri karşılaştırmak şuan için erken, aslında böyle bir konu hakkında başlık açıp tespit kovalamak da erken. şuan herkes için atış serbest, hürriyet sporun da yaptığı o.
4 Temmuz 2011 14:01
Trabzonspor'dan neden bir gözaltı yok. Madem dediğiniz gibi bir şey var neden gözaltı yok. Formayla yazmak bu olsa gerek. Pislik yuvanıza Trabzonspor'u çekemeyeceksiniz. O pisliğin içinde boğulacaksınız.
4 Temmuz 2011 14:01
Olayların sadece Fenerbahçe üzerinde yoğunlaşmış olması üzücü, şayet böyle birşey varsa bunun sahibi sadece fenerbahçe değildir. Eğer temizlik yapılacaksa toptan yapılsın. Kimler planladıysa cezalarını çeksinler demek düşer bize.
4 Temmuz 2011 14:26
Sende haklısın yeğenim ama bu savunmanı sanal ortamda harcama git savcıya ulaştır yazık oluyor emeklerine benden söylemesi
4 Temmuz 2011 14:29
uzunoğlu haklı bence. bize kök söktüren bucaspor'un 8 tane 92 doğumlu ile çıktığı trabzon maçında bucaspora teşvik yollamış olmalıyız ki böyle bi şey yaptılar. hatta son dakka gol atmışken santrasında yerlerde yuvarlanarak gol yediler. zaten kesin aziz yıldırım meclis başkanına para ödemiştir de son maçlar öncesi adam kalkıp ts şampiyon olsun istiyorum demiştir. hatta bence assange'a bile para ödedik de özak'ın örtülü ödenekten para aktarımında rolü olduğu filan yazıldı orada. wikileaks bile kocaman bir fener komplosudur arkadaşlar.
arkadaşı
4 Temmuz 2011 14:31
haberleri yapan, akp basın bürosu gibi çalışan dha. bu operasyonu bile rte'nin polis koleji açılışında yaptığı ve ileri dmeokrasi vurgusu bulunduğunu söyledikleri bir konuşmaya dayandırarak verdiler dün bütün gün. şimdi o basın suçlu mu oldu?
4 Temmuz 2011 14:32
Uğraşın bakalım aklayabilecek misiniz şikebahçeyi :)
4 Temmuz 2011 14:35
Uzunoğlu
Cinsiyet: Erkek
Endüstri: Eğitim
Yer: Trabzon
objektif, tarafsız, aydınlık yorumlar yapan bir kardeşimiz.
4 Temmuz 2011 16:06
buyrun bakalım: http://haber.gazetevatan.com/emenikeyi-rahatlatacak-aciklama/386914/5/Spor
4 Temmuz 2011 16:07
http://www.turkspor.net/default.asp?o=1&id=65021
Demek "tamamen hürriyet sporun ortaya attığı kaynağı belirsiz haberler." değilmiş.
4 Temmuz 2011 16:46
bu olayla ilgili ilk tespitim sadri şener'in, trabzonlular'ın ve dolayısıyla trabzonspor'un devlet içindeki gücünü hafife almış olduğumuzdur. iddiaları öne sürenler sanki fanatik trabzonspor'lu gibi davranıyor. bu arada trabzonspor kulüp binasının aranması dostlar alış verişte görsün dozunda yapılmış. tamamen "bakın diğer takımları da sorguluyoruz" der gibi.
ekşi sözlük'te üşenmeyip yazmışlar trabzon lehine yapılan hataları. ben sadece bucaspor'a atılan 2. gol örneği üstünden bile işin sadece fenerbahçe'yi kapsamaması gerektiğini safça düşünenlerdenim. iş bir anda fener'e yıkıldı sanki onlarca şey hiç yaşanmamış gibi. yorumlara bakıyorum herkeste "ohh iyi oldu" havası hakim. birçok gazeteci, televizyoncu, yorum yapanlar, yaralanmış bir kaplana saldıran sırtlanları andırıyorlar gözümde.
fenerbahçe'nin ne kadar gücü olduğunu bu olayla sınayabileceğiz. gelişmeleri takip ederken bir örnekle sadri şener'in ne derece güçlü olduğunu anlatmaya çalışayım.
fethullah gülen'le bile görüşebilme kabiliyetinde olan sabah gazetesi yazarı mahmut övür rektörlük seçimleri sırasında bir yazı yazmıştı.*
yazıda sadri şener'in ablası kocaeli üniversitesi rektörü sezer şener komsuoğlu'na epey bir giydirmişti. chp'li bir aileden gelen komsuoğlu'da yazıda da belirtildiği gibi "kimin ne kadar siyasi gücü olursa olsun. bizim ailemizin ve benim gücüm de kimseninkinden az değildir." diyerek herkese postayı koymuştu.
rektörlük seçimlerinde ne mi oldu? sıradan muhafazakarların pek sevmediği komsuoğlu söylenen onca şeye karşın cumhurbaşkanı tarafından yeniden atandı! çydd ve add üyesi olan bir chp'linin yeniden atanması trabzon'un, sadri şener'in gücünü bilmeyen safiyane ak partililer'i bile epeyce şaşırtmıştı.
konuşmak için çok erken farkındayım ama olayın bu derece şiddetlice aziz yıldırım özelinde fenerbahçe'ye kayması, yapılanların trabzonspor'un savlarıyla bu derece paralel gitmesi beni çok rahatsız ediyor. umarım biz her şeyi yanlış algılıyoruzdur ve umarım bu, tek taraflı hedefi olan bir soruşturma değildir.
*
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/ovur/2010/07/10/universite_rektorun_tapulu_mali_mi
4 Temmuz 2011 17:05
Tümüyle "iddialar doğruysa" kalıbının arkasında saklanarak yazılmış bir yazı.
Lütfen bir de "iddialar doğru değilse" durumu için düşüncelerinizi yazar mısınız? ama doğrusa küme düşürülsün yüzeyselliğinde değil. aynen bu üstteki hassasiyet ve detayda, yorumlarınızı ve (öz)eleştirilerinizi bekliyoruz...
8 Temmuz 2011 00:28
şike ile ilgili belge,döküman vs emniyetin elinde olmayabilir ancak tv kayıtlarında var,sehven(!) atlanmış olmalı.Bjk-Ts maçından sonra çok sayın yıldırım demirören "hakem maçı berabere bitirmek istiyordu,ama biz bu oyunu (yenilerek) bozduk" demedi mi? bu şikenin itirafı değil de nedir? yine bir başka çok sayın başkan sadri şener " Türkiye'nin 3/4 ü bizim şampiyonluğumuzu istiyor" demedi mi? acaba bu neyin itirafı?
8 Temmuz 2011 02:35
tess bosa konusmayalım arkadasım.olayı yıkıyorlar bızlerın ustune.şu aşamada sadece bekleyıp göreceğiz.denizlispor macını oturup tarafsız bırıne seyrettırseler o mac 15 cı dakıkada ıptal edılırdı.gecen sene ozan ıpeğın mac sonu ropppartajında egemen ve gırtay abıye teşekkurler.saten onurlada macdan once konusmustuk demesı de sence ıtıraf deılmıdır...