Yıldırımın Azizliği



Başkansever bünyem doruklarda dolaşıyor bu aralar. Ağzını açanın ''Aziz Yıldırım gitsin!'' dediği günlerde, Aziz Yıldırım'ı savunmak ne derece doğrudur lakin ben savunuyorum bu adamı. Üstelik savunurken, adabına uydurup ''Hatası yok mu var.. Ama..'' diyerek kıvırmayacağım da.

Papazın Çayırı'nı Aziz Yıldırım destekli yazılarla donatıyorum ya sevinsem mi üzülsem mi bilemedim! Eleştirilerden kitap çıkacak yazılara, 1-2 sayfa da destek yazıları ile katkıda bulunsak fena olmaz. Siyah-beyaz değil neticede hayatımız ve hayatımıza giren insanlar.

Basın toplantısından sonra gazımız biraz alındı muhakkak. En azından koca koca puntolarla ''Fener'de Operasyon'' başlıklarını görmediğim için bir süredir mutluyum. Mutluluğum ne kadar sürer bilinmez orası ayrı.

19 Mayıs günü, tatilin keyfi bir yana kahvaltımı yapmış ve Aziz Yıldırım'ı izlerken 13 yıldır başkan olan birinin samimi ve içten açıklamalarına şahit olduğumu düşünüyordum. ''Bak bu sefer güzel konuştu'' duyguları ile televizyonun başından ayrıldıktan sonra, yazılı ve görsel medyada bolca eleştiri, bolca ''Aziz Yıldırım yaa.. Bırak yeter yaa'' şeklinde serzenişlere denk geldim. Tamam merak etmeyin fazla uzattım girişi. Şimdi sıralıyorum..

+ Olası 5-10 maçlık saha kapatma cezasını, bu basın toplantısı ile engelledi!
- Denizlispor maçından önce ''Aziz bırakmaz milyonları saçar'' dediniz, Trabzonspor maçından sonra ''Kupayı verdi Aziz ligi aldı'' dediniz. Hala utanmadan bir de TFF'ye gözdağı verip olası cezayı daha da düşük düzeye çekmeye çalıştığını mı söylüyorsunuz? Bu kadar güçlü bir adamın domine ettiği bir ligi izlemekten ne keyif alıyorsunuz bana da anlatsanıza. İstediği maçı alıyor, Federasyon parmağının ucunda, taraftara ''Şşt'' dese taraftar süt dökmüş kedi, üstüne üstlük kongrede sürekli başkan seçiliyor. Kendinizi dev aynasında görmeyin zaten bu beyninizle ama buna ek olarak bu adamı da dev aynasında görmeyi bırakın.

+ Kaçan şampiyonluğun sorumlusu ilan edildi; ''Rüştü''
- Canlı izlemediniz muhtemelen basın açıklamasını. Uzun özetini de bir yerlerde okumadınız. Linkini veriyorum ama yine okunmayacaksınız. ''Suçlu varsa benim'' dedi Aziz Yıldırım. Tirajını arttırma peşinde 2 paragraflık, koca koca puntolu ''Sıra Rüştü'de'' haberlerini okuyup peşin ahkama başladınız. Aziz Yıldırım ne diyor? ''Bir Beşiktaş futbolcusunun, Fenerbahçe'nin rakibini arayıp gazlamasının ne alemi var. Sanane ulan'' diyor. Bu haber doğru değil dersiniz kabul ederim. Mantıklı bir savunuş. Peki ya, suçu Rüştü'ye atıyor ne demek. Bu kadar mı acizsiniz okduduğunuzu yorumlamaktan.

+ Melih Gökçek bile daha iyidir Aziz Yıldırım'dan...
- Yoksa biriken Aziz Yıldırım nefretinizi kusmak için mantığınızı da mı devre dışı bırakıyorsunuz... Melih Gökçek gibi bir adamı ciddiye almayı kabul edemiyorum. Bu adamın bunca yıldır başkanlık yapmasından yola çıkıp, Türk halkının zeka seviyesine söven havalara hiç bulaşmayayım. Orası ayrı bir mecra. Derdim, Melih Gökçek'in spor-siyaset metres ilişkisi ile oy deposu cahil taraftarı kandırmasını fark edememiş olmanızda. Melih Gökçek gibi omurgası vücudunda pek de belli olmayan bir insanın duruşunu nasıl savunabilirsiniz! Ya siyaseti ya sporu seçsin dediğinde de mi haksız dı Aziz Yıldırım...

+ Fenerbahçe nefretinin tek bir sorumlusu var o da bu adamdır!
- Bu sefer mikrofonu ben doğru zamanda, doğru cümleler ile 5 Posta'ya bırakayım; ''peki, bu nefret aziz yıldırım ile başladı, umarım onunla biter. olur da yine sosyal mecralarda uzun yıllar birlikte olursak, bu tartışmalarımız hatırlayalım. çünkü eğer FB li taraftar, futbolcu ve yöneticiler özel laboratuarlarda insanların nefret etmesi için yetiştirilmiyorlarsa, aziz gidince gül bahçesi olur yine ortalık. tıpkı eski zamanlardaki gibi.''

Ligde şaibe dedikodularını destekleyen bakanlar haklı, iki hafta içerisinde birbirinin tersi açıklama yapan kulüp ikinci başkanları haklı, ''Atanacak hakemi bilmiyorum ama bir güç var hissediyorum'' diyen spor adamları haklı, alakası olmadığı halde, mesajla motive eden Rüştü haklı, bilerek penaltı kaçırdı diyen spor adamı haklı da Aziz Yıldırım haksız öyle mi!

Maçın son 2 dakikasını izlemeyi bırakıp da elinde mikrofon olan adama direktif verecek kadar ileri görüşlü bir adam Aziz Yıldırım. Şakacıktan Fenerbahçe Şampiyon olsun diyelim, Trabzonlulara zeval gelmesin de stadımıza ne olursa olsun zihniyetli bir adam Aziz Yıldırım. Üzülmesini bilmez, sevinmesini bilmez. Adı çıkmış dokuza, inmeyi bırak ha bire dolaşıyor en pisliklerde..

Bunca pisliğe bulaşmış bir adam olduğuna inanıyorsunuz da, son dakikada gelen şampiyonlukları kutlamayı ihmal etmiyor, bu adamın içinde olduğu süper ligi takip edip bir de utanmadan zaman ayırıyorsunuz! Nasıl bir çelişkidir bu bilemiyorum.

3 yıl şampiyonluk sözü verirken de teminatını alıp sözler veriyor. 15 puan gerideyken de ''Bu sezon şampiyon olacağız'' dediğinde de masa başında el sıkışıyor.

Sonunu da getireyim.

''Aziz ne yapar eder, seneye Fenerbahçe'yi şampiyon yapar''


3 comments:

  1. clair de lune dedi ki...

    şu son 2 aydır falan olanları gözden geçirip, kendimi konumlandırmaya çalışırken, bambaşka bir konu hakkında Zülfü Livaneli'nin şu yazısına referans verildiğini gördüm. Türkiye'de her durum için geçerli bence:

    http://haber.gazetevatan.com/haber.vatan?detay=Bu_da_benim_fikrim_hastaligi&Newsid=258351&Categoryid=4&wid=5

  2. flyingdupe dedi ki...

    aklı selim her Fenerbahçe taraftarının kafasındaki ünlem işaretidir bu.
    o Aziz Yıldırım dırki yıllardır her türlü şikeyi, şaibeyi, ayarlamayı yaparda, şu takımı şampiyon yapmayı bir türlü beceremez.
    adamın bizden başka herkese faydası var.
    ben hala hatırlarım Denizli maçında kaçan şampiyonluğun olduğu sezon, Hıncal Uluç la birlikte çoğu kimsenin aynı ayaklara yatıpda, "bu lig bitti, Fenerbahçe şampiyonluğu ayarladı, şöyle-böyle" eyyamlarıyla ligin sonunu getirdiklerini aylarca konuşup.
    ama işte, ne oluyorsa bu herşeyi "ayarlayan" başkan 2 dir şampiyonluğun son maçta kaçmasına engel olamıyor.
    bok at izi kalsın, şikeci fener, eyyamcı Aziz, zart zurt fenerli topcular vsvsvs...
    her sene aynı terane, bu taraftar sıkıldı artık geri kalanların sürekli ağlamasından.
    bu takımın kazandığı her maç şaibeli geri kalan 17 takım için, anladıkki değişmeyecek bu.

  3. mcD dedi ki...

    Aziz yıldırım temiz bir adamdır değildir. şike yapar ya da yapmaz. bunların hiç biri Fenerbahçe başkanının Fenerbahçeyi babasının kulübüymüş gibi yönetmesine müsade etmez ki. atılan iftiraların yalan çıkması üzerine yazı yazıp. aziz yıldırımı savunuyorum demek çok saçmadır.
    onun görevi Fenerbahçeyi ileri taşımak, şampiyon yapmaktır. onun yaptığı ise sürekli olarak görevi olmayan şeylere burnunu sokmak.
    bu adam bu kulüpten gitmedeni bu kafa değişmeden biz daha çook övünürüz "ehehe herkes şikeci diyodu al yapmadık ki , yenildik işte. şamp. da gitti" diye.

    ayrıca basında herkesin böyle garip suçlaamalar yapmasının sebebi Fenerbahçenin basınla ilişkilerinin kötü olmasıdır. bu ülke de basın herşeydir. sen hayır FBTV den başkasına röportaj vermeyeceğim diye burnu büyüklük yapıp güya kurumsallaşırsan daha çok boklar atarlar bu kulübe.
    savunun, aziz yıldırımı savunun, senelerce kalsın hiç gitmesin bir yere. birgün elbet size de sırtını döner bir zamanlar çok sevdiği taraftara döndüğü gibi. o nankörlüğü yaşadığınızda umarım çok geç olmaz...

Yorum Gönder