Emniyet Tarafından Şike Yapıldığı İddia Edilen 19 Maç ve Değerlendirmesi
6 Temmuz 2010 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan açıklama basına şu şekilde yansıdı:
"Futbolda şike soruşturması kapsamında polis, Süper Lig ve Bank Asya 1. Ligi'nde toplam 19 maçta şike ve teşvik faaliyetlerinin gerçekleştirildiğinin tespit edildiğini açıkladı.[1]"
Emniyetin "tespit ettik" dediği, ancak Emniyet Yargıtay Ceza Genel Kurulu olmadığı için hala "şüpheli" olan 19 maç [2] ile ilgili basında yer alan bilgileri Fatih ile birlikte topladık ve değerlendirdik.
Her şeyden önce 6222 sayılı yasanın ilgili maddesini aynen buraya koyuyoruz, her şeyi buna göre değerlendirelim:
"Şike ve teşvik primi
MADDE 11-(1) Belirli bir spor müsabakasının sonucunu etkilemek amacıyla bir başkasına kazanç veya sair menfaat temin eden kişi, beş yıldan oniki yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Kendisine menfaat temin edilen kişi de bu suçtan dolayı müşterek fail olarak cezalandırılır. Kazanç veya sair menfaat temini hususunda anlaşmaya varılmış olması halinde dahi, suç tamamlanmış gibi cezaya hükmolunur.
(2) Şike anlaşmasının varlığını bilerek spor müsabakasının anlaşma doğrultusunda sonuçlanmasına katkıda bulunan kişiler de birinci fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) Kazanç veya sair menfaat vaat veya teklifinde bulunulması halinde, anlaşmaya varılamadığı takdirde, suçun teşebbüs aşamasında kalmış olması dolayısıyla cezaya hükmolunur.
(4) Suçun;
a) Kamu görevinin sağladığı güven veya nüfuzun kötüye kullanılması suretiyle,
b) Spor kulübünün yönetim kurulu başkan veya üyeleri tarafından,
c) Suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde,
ç) Bahis oyunlarının sonuçlarını etkilemek amacıyla,
işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(5) Suçun bir müsabakada bir takımın başarılı olmasını sağlamak amacıyla teşvik primi verilmesi veya vaat edilmesi suretiyle işlenmesi halinde bu madde hükümlerine göre verilecek ceza yarı oranında indirilir.
(6) Bu madde hükümleri;
a) Milli takımlara veya milli sporculara başarılı olmalarını sağlamak amacıyla,
b) Spor kulüpleri tarafından kendi takım oyuncularına veya teknik heyetine müsabakada başarılı olabilmelerini sağlamak amacıyla,
prim verilmesi veya vaadinde bulunulması halinde uygulanmaz.
(7) Suçun spor kulüplerinin veya sair bir tüzel kişinin yararına işlenmesi halinde, ayrıca bunlara, şike veya teşvik primi miktarı kadar idari para cezası verilir. Ancak, verilecek idari para cezasının miktarı yüzbin Türk Lirasından az olamaz.
(8) Müsabaka yapılmadan önce suçun ortaya çıkmasını sağlayan kişiye ceza verilmez."
1- 20/02/2011
Beşiktaş Fenerbahçe: 2-4
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir.
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
1- Beşiktaş'ın İtalyan oyuncusu Ferrari'nin önceden ayarlandığı, Ferrari'nin Türkiye'den bu işin ortaya çıkmasından korktuğu için kaçtığı bile iddia edildi. . (http://www.futbolistan.net/sike-operasyonu-2-dalga-besiktas-matteo-ferrari-kacti-18170.htm)
Buna karşın,
Ferrari'yle herhangi bir kişinin maç öncesi görüştüğü, şike teklifi yaptığı, Ferrari'nin bunu kabul ettiğine dair tek bir kanıt ortaya çıkmadı. Ferrari ya da menajeri ifadeye çağrılmadı, Aziz Yıldırım'a Beşiktaş maçında "Ferrari'yi satın aldın mı ağa" diye bir soru sorulmadı.
2- Maçın hakemi olan Cüneyt Çakır'ın Aziz Yıldırım tarafından istendiği hatta Aziz Yıldırım'la birebir bir görüşme yaptığı şeklindeydi. (http://www.turkspor.net/default.asp?o=1&id=65069)
Cüneyt Çakır iddialar üzerine kimseyle görüşmediğini görüştüğünün ispatlanması halinde hakemliği bırakacağını söyledi. Aziz Yıldırım Mahmut Özgener'le aralarında FİFA hakemlerinin maçları yönetmeleri gerektiği yönünde bir konuşma geçtiğini ancak isim olarak onu verin bunu verin gibi bir konuşma olmadığı iddia etti. Talimatla maç yönettiği iddia edilen Cüneyt Çakır şu an U-20 Dünya Şampiyonasında maç yönetiyor.
Not: Beşiktaş 2-1 öndeyken bomboş durumda golü atamayan Almedia hakkında Türk medyasının herhangi bir iddia ortaya atmaması şaşkınlıkla karşılandı.
2- 04.03.2011
Kayserispor - Manisaspor 1-2
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
1- Bu maçla ilgili iddia Kayserisporlu Önder Kuljoviç ve Ali Bilgin'in menajerleri vasıtasıyla üçüncü bir takım olan Fenerbahçe lehine şike yaptıkları (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p2.html)
Bahsi geçen üç oyuncu sorgulamaya çağrılmadı, araştırmacı Türk basını tarafından "ağalar bu iş nedir" sorusu bile sorulmadı kendilerine. Aziz Yıldırım sorgusunda Önder' le ilgili tesislerde düğün yapmak kendisinin için kulüpten ricacı olduğunu belirtti. Üçüncü bir takım lehine şike yapılan ilk futbol müsabakası olan literatüre geçen bu maçla ilgili hiç bir Kayseri veya Manisa oyuncusu gözaltına alınmadı.
3- 06.03.2011
Bursaspor - İstanbul BŞB. (1-1)
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
Fenerbahçe'nin menajer vasıtasıyla İ.B.B li İbrahim Akın, Metin Depe ve Zeki Korkmaz'la teşvik primi için görüşme yaptığı ve Bursa aleyhine bir sonuç için çalıştığı iddia edildi. (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p2.html)
İbrahim Akın'a bu maçla ilgili bir soru sorulduğu basına çıkan sorgulama haberlerinde yer almadı. Sözü geçen iki Belediye'li oyuncunun da bilgisine başvurulmadı. Tutuklu iki Belediye'li oyuncu olmasına rağmen bu maç özelinde kendilerine bir suç isnadı yapıldığı bilgisine rastlanılmadı.
4- 07.03 2011
Gençlerbirliği - Fenerbahçe 2-4
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
1-Fenerbahçe'nin yine menajerler aracılığıyla Serdar Kulbilge, Hurşut Meriç, Serkan Çalık, Harbuzi ve Aykut'la görüşerek şike yaptığı iddia edildi. (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p2.html)
Fenerbahçe'nin şike teklif ettiği iddia edilen Hurşut ve Serkan maçtan sonra Trabzon için oynadık açıklaması yaptılar. (http://www.haber7.com/haber/20110308/Genclerden-Trabzon-icin-oynadik-itirafi.php)
2- Fenerbahçe yöneticilerinin Gençlerbirliği oyuncularına verdikleri şike parasının maçtan sonra Gençler'in iyi performans gösterdiği gerekçesiyle bir kısmının geri istendiği paranın bir kısmını getiren adamın makbuz istediği iddia edildi. (http://newsweek.blogcu.com/fenerbahce-genclerbirligi-macinda-sike-7-mart-2011/10768434)
Bu olay NATO tarafından 2011 yılı en iyi kamufle yöntemleri seminerinde kullanılmak üzere değerlendirmeye alındı. Kaleci Serdar soruşturmanın 2. dalgasında gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldı
Yıllar önce rüşvetin belgesi mi olur sözüne olur yanıtı vermiş Engin Civan abimizden sonra kayıt dışı ekonomiyle boğuşan Türkiye'ye örnek olması gereken ve şike parasının bir kısmını geri verirken makbuz isteyen Gençlerbirliği çalışanına Maliye Bakanlığı örnek vatandaş ödülü verdi. Şike soruşturması kapsamında kendisine herhangi bir sorgu sual sorulmadı. Gençlerbirliği yöneticilerinden eski hakem Zafer Önder İpek 3. dalgada gözaltına alındı ve serbest bırakıldı. Gençlerbirliği maçının ilk yarısında günlük güneşlik havanın ikinci yarı yerini lapa lapa kara bırakması Fenerbahçe'nin Meteoroloji'yi satın aldığı şüphesini beraberinde getirse de Türk basını bu konuda herhangi bir haber yapmayarak bizleri şaşırttı.
5- 13.03.2011
Fenerbahçe - Konyaspor 2-0
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
1- Konyaspor Teknik Direktörü Yılmaz Vural'la maç öncesi Fenerbahçeli yöneticilerin yenilmesi için görüştükleri, maçtan bir gün sonra da Yılmaz Vural'ın Fenerbahça tesislerine geldiği öne sürüldü. Şike görüşmesi olarak Cemil Turan ve İlhan Ekşioğlu arasındaki şu veciz konuşma sunuldu. (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p2.html)
Cemil Turan: Bizim arkadaş geldi Dereağzı'na.
lhan Ekşioğlu: Ben oraya gideyim.
Cemil Turan: Ben de 10 dakika içinde çıkıp geliyorum, sen benim odaya git...
Yukarıdaki konuşmadan şike sonucu çıkaran İstanbul Emniyeti'nin hayal gücü konusundaki sınırtanımazlığı kamuoyunu şaşırttı. Yılmaz Vural bu sanat eseri soruşturmanın ikinci dalgasında ifade verdikten sonra serbest bırakıldı.
6- 20.03.2011
Gençlerbirliği - Trabzonspor 1-2
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
Fenerbahçe'nin yine Serdar Kulbilge ve Cengiz Demirel aracılığıyla maçın Gençlerbirliği lehine bitmesi için teşvik verdiği iddia edildi. (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p3.html)
Maçla ilgili ismi geçen iki kişiden Serdar Kulbilge serbest bırakılırken Cengiz Demirel hakkında herhangi bir işlem yapılmadı. Serdar Kulbilge bu maçın ikinci yarısında bir hatalı gol yiyip sakatlanıp çıktıktan sonra aldığı paranın bir kısmını bu nedenle iade edip etmediği ettiyse makbuz isteyip istemediği hala gizemini koruyor.
7- 09/04/2011
Eskişehirspor – Fenerbahçe: 1–3
Yasa 14 Nisan 2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunsuz suç olmaz ilkesi gereği, bu tarihten önceki olaylara yasanın uygulanma kabiliyeti yoktur. Ancak TFF Disiplin talimatı yönünden araştırma yapılabilir
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
1- Sezer Öztürk'e maçtan önce transfer teklif edildiği hizmetleri karşısında Fener'e alınacağı iddia edildi.
Oysa Sezer Öztürk ilk dalgada gözaltına alındı savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı. Kendisine emniyet sorgusu sırasında kötü muamele yapıldığı yönünde bazı söylentiler çıktı. Batının teknolojisini değil sanatını alan İstanbul emniyeti tarafından sorgusunun teknik nedenlerle kayıt altına alınamadığı ibaresi ifadesinin altına not düşüldü.
2- Maçtan önce Aziz Yıldırım'ın maçtan bir gün önce Eskişehir soyunma odasında kadroyu görüp sizi bu kadroyla yeneriz dediği de iddia edildi.
Maçtan bir gün önce "bu taktikle oynarsınız sizi yeneriz olmaz böyle" sözünün muhatabı Eskişehirspor Teknik Direktörü Bülent Uygun tutuklu olarak yargılanıyor. Eski eşiyle telefon görüşmeleri basın tarafından şike kanıtı olarak yayınlandı.
Aziz'den şike taktiği manşetiyle medyaya yansıyan bu iddianın daha detaylı değerlendirilmesi için bkz: http://papazincayiri.blogspot.com/2011/07/aziz-yldrm-soyunma-odas-basp-taktik.html
3- Bülent Uygun'u Yakan görüntüler manşetiyle verilen haberde (http://www.sabah.com.tr/Gundem/2011/07/09/bulent-uygunu-yakan-goruntuler)
Spor Toto Süper Lig'in 28. haftasında 9 Nisan 2011 günü oynanan Eskişehirspor- Fenerbahçe müsabakasından önce, Aziz Yıldırım'ın talimatı üzerine Ali Kıratlı Eskişehir'e gitti. 7 Nisan günü Eskişehir'e gelen Ali Kıratlı ve Mustafa Anlı, Bursa yolu üzerindeki Anemon Otel'e yerleşti. Ali Kıratlı bu yolculukta 24 UGZ 79 plakalı siyah renkli BMW aracını kullandı. O akşam saat 21.43'te Ümit Karan'ı arayan Ali Kıratlı "Donanımlı geldim" dedi. Aynı gün Ali Kıratlı, Mustafa Anlı, Muhammed Şenyüz ve Bülent Uygun otelin karşısındaki Neo Plus adlı AVM'de buluşarak Şeff Restoran'a geçti. Restoranda sevgili rolünde oturan iki polis bu buluşmayı gizli kamera ile görüntüledi.
ŞİKE PARASI TFF'DEN...
Yapılan teknik takipte Aziz Yıldırım'ın şike parası için TFF'den faydalandığı belirlendi. 5 Nisan 2011 günü TFF yöneticisi Mehmet Levent Kızıl ile konu hakkında görüştükleri ve Levent Kızıl'ın söz konusu paranın ertesi gün Fenerbahçe Kulübü'ne verileceğini söylediği, bunun üzerine Aziz Yıldırım'ın kulübün mali işlerine bakan Tamer Yelkovan'ı aradığı ve "1.5 trilyonu takip et sen. Oradan 200'ü ayır şeye... Yalnız İlhan..." diyerek talimat verdiği belirlendi. Eskişehirspor karşılaşması öncesi yapılacak şike anlaşması karşılığında ödenecek olan şike parası hakkında "250 gram" (polis bu şifreyi 250 bin dolar olduğunu değerlendiriyor) şeklinde şifreli sözler kullandıkları ortaya çıktı. Ekşioğlu'nun ödenecek olan para konusunda herhangi bir sorun olmayacağını "Hiç gecikme, bilmem ne, olmayacak. Anında... İkisine de aynı anda söyle" şeklinde Ali Kıratlı'ya ilettiği dinlemeye takıldı. Dinlemelere takılan konuşmalara göre, Ali Kıratlı'nın Ümit Karan'ın diğer oyuncularla görüştüğünü kast ederek "Yani çokuz diyor... Herkes de bekliyor diyor... Aşırı şekilde diyor... İkincisi 300 gram alırız... Mühim olan birincisi... Biraz yükselttim sana sormadan... 50'şer 50'şer zam yaptım" diyerek Ekşioğlu'na bilgi verdi.
iddialarıne yer verildi.
Sonradan Ali Kıratlı ile ilgili Aziz Yıldırım'ın "Yakmasın bizi" ifadesi de bu iddiayı güçlendirmek için sunuldu. Ancak bu ifadenin Eskişehirde olmasına rağmen Eskişehirde olmadım diyen Ali Kıratlı'ya kızgınlıkla söylendiği, TFF'den alınan bu paraların da asla böyle bir amaç için kullanılmadığı ortaya çıktı. Nitekim Aziz Yıldırım ifadesinde şöyle diyecekti:
Türkiye’deki kulüplerinin bütçeleri açık vermektedir. Yani kasalarında çoğu zaman para bulunmaz, bu anlamda ödemeler yapılacağı zaman bazen federasyondan alacağımız olan paraları avans olmak üzere belli miktarlarda alırız. Bahsedilen 250 bin dolar federasyondan alınan bir paradır. Bunu da ben tüm tesislerimizde tamirat ve inşaat faaliyeti işini gören İlhan Ekşioğlu’na verdim.
İddialar akla aykırı
Ona verdiğim, para 200 bin TL’dir ve konuşmalarda geçen bu paranın verilmesiyle ilgili sözler buna ilişkindir. Ali Kıratlı ile şike parasının teslimi hususunda Bülent Uygun’un bir araya geldikleri ve beraberinde de bir çanta olduğundan bahsedilmektedir. Bu çantanın ne amaçla orada olduğu, içerisinde ne olduğu hiçkimse tarafından bilinmemektedir. Yani bu iddiaya dayalı olarak bir şikenin varlığından söz edilemez. Şike gibi vahim bir olayda miktar olarak 250 bin dolardan bahsedilmesi akla uygun değildir.
4- Ümit Karan aracılığıyla teşvik girişiminde bulunulduğu da söylendi. (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p3.html)
Ümit Karan da tutuklu olarak yargılanan futbolculardan bir tanesi. Ümit Karan avukatı aracılığıyla yaptığı açıklamada soruşturma ve ifade sırasında kendisine kötü davranıldığı ve saygısız bir muamele yapıldığını belirtti. Ümit Karan'ın sızdırılan konuşmasındaki "Fener'e de koyacağız Trabzon'a sözü medya tarafından soruşturmanın ilk günlerinde özellikle görmezden gelinirken cezaevinde çaycılık görevini üstlendiği müstehzi ifadelerle gazetelerde yer buldu. (http://xhaberler.com/Default.asp?mxz=haber&hid=6407%20)
8- 17/04/2011
Trabzonspor–Bursaspor: 1–0
Maçla ilgili iddialar ve değerlendirilmesi
1- Yıldırım ve Ekşioğlu'nun yönlendirmesiyle Ali Kıratlı maç öncesinde Bursalı futbolcu Sercan Yıldırım ile görüştüğü Ayrıca, FB'de Brezilyalı oyuncuların tercümanlığını yapan Samet Güzel'in eski FB'li Gökçek Vederson ile görüştüğü, Vederson'un da Bursa'nın Trabzon'u yenmesi için Bursalı iki futbolcu ile görüştüğü iddia edildi.
Buna karşın Bursaspor'dan adı geçen futbolcular ile Samet Güzel'e hiçbir şey sorulmadı. Bu iddiaları destekleyecek başkaca hiçbir kanıt da ortaya çıkmadı.
9- 24/04/2011
Bucaspor–Fenerbahçe: 3–5
Maçla İlgili İddialar ve Değerlendirilmesi
1- "Sivas'ı da Kurtaralım"
Bu iddia ve değerlendirmesi şurada bulunmaktadır: (bkz: http://papazincayiri.blogspot.com/2011/07/iddialar-deliller.html)
2- İşte Şikenin Resmi
Mecnun Otyakmaz, Nihat Özdemir, Mehmet Oflaz, Aziz Yıldırım ve Faruk Taşseten'i bir arada gösteren fotoğraflar yayınlandı. İddia şöyleydi (http://www.takvim.com.tr/Spor/2011/07/05/iste-sikenin-resmi-198414340014)
Organize polisi ilk olarak 24 Nisan 2011 tarihinde oynanan 5-3'lük Fenerbahçe- Buca maçı ile ilgili "Bucalı futbolcu Onur Tuncer'e şike teklif ettin mi?" diye sordu. Cevap 'hayır' oldu. Yapılan teknik takipte İşçen'in, Buca'dan Musa Aydın'a ulaşmak için eski hocası Bülent Uygun'u devreye soktuğu, Uygun'un da Musa ile para konusunda anlaştığı iddia edildi. Fenerbahçe'nin maçından bir gece önce tüm ekip Alsancak Deniz Restaurant'ta buluştu. İşçen, bu buluşmayı dost buluşması olarak nitelendirdi. İddiaya göre bu buluşmanın talimatını Buca maçının ayarlanması için İlhan Yüksel Ekşioğlu'nun aracılığıyla Aziz Yılıdırım verdi. Buca-Fenerbahçe maçının ilk devresi 2-1 ev sahibi takımın üstünlüğüyle bitti. Tam da devre arasında Abdullah Başak'ı arayan Ekşioğlu "Bir şeyler yapın hadi oğlum ya" dedi. Başak ise "İlhan abi rahat ol… Musa topu kaleci Volkan'a vurdu. İkinci yarı kazanacağız" dedi. Gerçekten de maç 5-3 Fenerbahçe'nin üstünlüğü ile sona erdi. Ekşioğlu sonra Başak'ı arayarak "öpüyorum seni alnından" dediği tespit edildi
Değerlendirme:
Bu konuşma uzun zaman konuşuldu. 6222 Sayılı Kanun anlamında şike için bir müsabakanın sonucunu etkilemek amacıyla bir menfaat teklifi ve bu teklifin kabulü gerekmektedir.
a) Deniz Restaurant İzmir'in göbeğindedir. Maçtan önce bu tipte yemekler verilmesi vaka-i adiyedendir. Nitekim Beşiktaş ve Galatasaray Başkanları da Papermoon'da bir Beşiktaş - Galatasaray maçından önce buluşmuştur. Tek başına yemek yemek şike karinesi değildir.
b) Bahsi geçen konuşma iki Fenerbahçe yöneticisi arasında yapılmaktadır.
c) Konuşmada şike teklifi veya kabulü olmadığı gibi bundan bahis de edilmemektedir.
d) Şampiyonluk için çok kritik bir maçta, devre arasında, bu tipte bir konuşma doğaldır. İlhan Ekşioğlu, kendisine yakın bulduğu bir şahsa "bir şeyler yapın hadi oğlum ya" demekte, A. Başak ise "Musa topu Volkan'ın üstüne vurdu" diyerek Volkan'ın gol yemesine hayıflanmakta, "ikinci yarı yeneceğiz" derken de inancını belirtmektedir. Zaten bu tip konuşmalar taraftarlar arasında da yapılmaktadır.
Fenerbahçe - Bucaspor maçı ile alakalı olarak, hiçbir Bucasporlu oyuncu veya yönetici gözaltına alınmamıştır. Daha ilginci, iddialarda (http://www.haber3.com/kilit-mac-buca-fener-932438h.htm)
"Aziz Yıldırım’ın talimatı ile bir yandan FB Amatör Şubeler Genel Koordinatörü Cemil Turan vasıtası ile bir yandan da Ali Kıratlı’nın aracılığı ile Eskişehir Spor Kulübü Teknik Direktörü Bülent Uygun üzerinden Bucaspor futbolcusu Musa Aydın’a (Sivasspor ve Bucaspor’dan Uygun’un eski öğrencisi) ulaşılarak, şahısla takımının Fenerbahçe ile yapacağı müsabakanın, Fenerbahçe lehine sonuçlanacak şekilde bir oyun sergilenmesi için para karşılığı anlaştığı tespit edilmiştir."
denilmesine rağmen Musa Aydın ifade vermeye dahi emniyete çağrılmamıştır. Şayet denildiği gibi "Fenerbahçe lehine sonuçlanacak şekilde bir oyun sergilenmesi için para karşılığı anlaştığı" tespit edilmişse, bu şike suçunun tanımıdır.
Buna rağmen Musa Aydın'ın 15. dakikada Bucaspor lehine gol attığı görülmektedir. Dahası şayet böyle bir tespit varsa Musa'nın neden emniyette olmadığı da anlaşılabilir değildir.
Bütünüyle bakıldığında, Fenerbahçe - Bucaspor Maçında şike yapıldığı iddia edilmiş olsa dahi, medyada şu güne kadar şike suçunu gösteren herhangi birkanıt yer almamaktadır.
10- 01/05/2011
Fenerbahçe–İstanbul BŞB: 2–0
Maçla İlgili İddialar ve Değerlendirilmesi
1- "İşte Aziz Yıldırım'ı Yakacak O Konuşmalar"
Haberde, "Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu, Cemil Turan ve Ali Kıratlı'nın ise görüşmeleri bizzat gerçekleştirdiği telefon dinlemeleriyle tespit edildi." denilmektedir. (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/aziz-yildirimi-yakacak-sike-konusmalari-86632.html?v=1312005362)
Devamında şu ifadeler yer almaktadır:
Fenerbahçe-Büyükşehir Belediyespor karşılaşması öncesinde, Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın eski Fenerbahçeli, Büyükşehir Belediyesporlu futbolcu Can Arat ile yapılan şike görüşmeleriyle bizzat ilgilendiği tespit edildi.
Fenerbahçeli yönetici İlhan Ekşioğlu, Cemil Turan ve Ali Kıratlı'nın ise görüşmeleri bizzat gerçekleştirdiği telefon dinlemeleriyle tespit edildi. İşte o süreç:
Yıldırım'ın talimatıyla
Süper Toto Süper Lig'in 30. hafta maçları sonunda Fenerbahçe ve Trabzonspor'un 72 puanda olduğu ancak ikili averaj sistemine göre Fenerbahçe'nin lig lideri olduğu, üçüncü sırada bulunan Bursaspor'un şampiyonluk ümidinin kalmadığı, Fenerbahçe ve Trabzonspor'un şampiyonluk yarışında yalnız kaldıkları, geriye kalan 4 karşılaşmada Fenerbahçe'nin puan kaybetmesi, Trabzonspor'un tüm maçlarını kazanması durumunda Trabzonspor'un şampiyon olacağı değerlendirildiği için Aziz Yıldırım'ın talimatıyla Fenerbahçe-İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşılaşmasında şike yapıldığı iddia ediliyor.
Uzun ile görüştün mü?
Aziz Yıldırım'ın, 29 Nisan 2011 tarihinde 21.19'da Cemil Turan'ı arayarak, "Uzun" olarak nitelendirdiği eski Fenerbahçeli, İstanbul BŞB'li futbolcu Can Arat ile görüşüp görüşmediğini sorduğu tespit edildi:
Aziz Yıldırım: "...aradı mı seni ne yaptın... UZUN ile şey yaptın mı? Görüştün mü?" Maç öncesinde, Fenerbahçe'nin yöneticisi ve efsanevi oyuncusu Cemil Turan'ın 30 Nisan 2011 günü saat 17.04'te Can Arat'ı aradığı tespit edildi:
Can Arat: "Abi telefonum değişti... İskender söyleyince jeton düştü benim."
Cemil Turan: "...10 gündür seni arıyorum hastayım ulan yatıyorum arıyorum arıyorum Can bana döner diyorum.... Oynuyorsun yarın değil mi."
Can Arat: "...öyle gözüküyor şu an yani."
C. Turan: "Oğlum işte sana ... SANA BİR ŞEY SÖYLEYECEK HALİM YOK."
Can Arat: "YANİ ABİ"
O benle ilgili değil
Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe-İstanbul BŞB karşılaşması öncesinde şike faaliyetleriyle ve Can Arat'ın durumuyla ilgili bizzat ilgilendiği telefon dinlemelerine takıldı:
Aziz Yıldırım: "Nasıl gidiyor vaziyetler?"
Şekip Mosturoğlu: "İyi başkanım. Arkadaşların hepsi ilgili yerlerde... O notunuzu ilettim kendilerine."
A. Yıldırım: "O KENDİ KALESİNE GOL ATAN."
Şekip Mosturoğlu: "He onu bilmiyorum başkanım O BENLE İLGİLİ DEĞİL."
Aziz Yıldırım: "Öyle mi iyi peki." Aziz Yıldırım'ın "Kendi kalesine gol atan" dediği kişi Fenerbahçe'de oynadığı sırada kendi kalesine gol atan ve daha sonra kulüpten ayrıldıktan sonra İstanbul BŞB'de oynayan Can Arat.
İddiada görüldüğü üzere 6222 sayılı Kanun kapsamında bir şike teklifi veya kabulü bulunmamaktadır. Aziz Yıldırım Can Arat ile görüşülüp görüşülmediğini sormakta, Cemil Turan da görüştüğünü beyan etmektedir. Görüşmede Cemil Turan bir tek "ben sana bir şey demiyorum" demektedir. Burada da ne kastettiği açık değildir. Kaydın başı veya sonunda farklı ifadeler olabilir. Ancak kaydın "en can alıcı bölümü" burasıysa, "Sana bir şey demiyorum" ifadesinden şike çıkarmak da mümkün değildir.
Nitekim Can Arat serbest bırakılmıştır. (http://www.sporx.com/futbol/sorusturma/can-arat-serbest-birakildiSXHBQ242157SXQ/?utm_source=haberlercom)
2- İbrahim Akın Para Aldığını İtiraf etti.
Haberin maçla ilgili bölümü şöyle: (http://www.dha.com.tr/haberdetay.asp?Newsid=185100)
İbrahim Akın’ın Fenerbahçe maçı öncesi para aldığını kabul ettiği iddia edildi.
Ancak İbrahim Akın'ın bu ifadesini daha sonra psikolojik baskı altındayken verdiği ortaya çıktı:
"Savcılık sorgum esnasında soruşturma savcısı Mehmet Berk'in şike olayını itiraf etmem halinde tutuklanmayacağım yönündeki beyanları ve uygulamış olduğu psikolojik baskı nedeniyle gerçek olmamasına rağmen, suçu kabul etmiş bulunmaktayım. Emniyette vermiş olduğum ifadede açıkça reddettiğim hususların, Savcılıkta kabul edilmiş olmasının temel sebebi, bahsetmiş olduğum psikolojik baskıdır. Konuyla ilgili itirazlarımı ve savunmamı yargılama aşamasında yapacağımı ve gerçek dışı iddiaların tamamını reddettiğimi saygılarımla kamuoyunun bilgilerine sunarım.
Medyaya yansıyan iddialar değerlendirildiğinde, şike yaptığı iddia edilen futbolculardan biri bugün serbest bırakılmış, ikincisi ise psikolojik baskı altında ifade verdiğini iddia etmektedir. İddiaların hiçbirinde 6222 sayılı kanun anlamında bir şike teklifi veya kabulü ile bunları gösteren herhangi bir delil bulunmamaktadır.
11- 08/05/2011
Karabük–Fenerbahçe: 0–1
Maçla İlgili İddialar ve Değerlendirilmesi
1- Şike Parasını Sayarken Kameraya Yakalandı
Haberde şu ifadeler geçmektedir: (http://www.dha.com.tr/haberdetay.asp?Newsid=181488)
Dinlemeye takılan görüşmelerden bir tanesinde Eskişehirsporlu Sezer Öztürk'e ve Karabüksporlu Emenike'ye "Hizmetlerinizden dolayı Fenerbahçe şampiyon olursa, sizi Fenerbahçe'ye transfer edeceğiz" denildi.
Her iki futbolcu da telefon görüşmesinde olduğu gibi lig biter bitmez Fenerbahçe'ye transfer edildi.
Futbolcu Emenike'nin doktor raporuna rağmen sakat olduğunu söyleyerek Fenerbahçe maçına çıkmadığı maçta Fenerbahçe'den para aldığı iddia ediliyor. Emenike'nin maça çıkmama karşılığında para aldığı sırada polisinde teknik takipte olduğu ve kameralar tarafından para verilmesini kaydettiği iddia ediliyor.
Ancak işin ilginç tarafı ne "şampiyon olursak sizi Fenerbahçe'ye transfer edeceğiz" sözü ortaya çıktı ne de Emenike'nin para sayarken görüntüleri. Hatta para verilmesi ile ilgili görüntüler de ortaya çıkmadı. Bu iddialar daha sonra "senet"lere evrilecek, senetlerde de bir sorun çıkmayacak, Emenike'nin sözleşmesinde serbest kalma hükmü olmasına rağmen 9 Milyon avroya transfer edildiği iddia edilecek, sözleşmesinde böyle bir hükmün de bulunmadığı ortaya çıkacaktı.
Emenike önce serbest bırakıldı (http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/18197649.asp) sonra da uğradığı psikolojik baskıyı gerekçe göstererek ülkeden ayrılmak istediğini belirtti ve Spartak Moskova'ya transfer edildi. (http://www.fenerbahce.org/fb2008/detay.asp?ContentID=25380)
Karabükspor maçı ile ilgili basına yansıyan Emenike'nin şike yaptığı iddiasından başka bir şey olmadığı için de bu iddialarında, medyaya yansıyan boyutuyla gerçek dışı olduğunu, 6222 sayılı kanun kapsamında şike suçunu oluşturacak herhangi bir unsurun bulunmadığını ifade etmek lazım.
12- 15/05/2011
Fenerbahçe–Ankaragücü: 6–0
Maçla İlgili İddialar ve Değerlendirilmesi
1- Uğur Uçar'a Şike Teklifi
İddialar şöyle: (http://www.internetspor.com/spor/super-lig/iste-sike-yapildigi-iddia-edilen-14-mac-83694-p1.html)
Yıldırım'ın talimatıyla Fenerbahçeli eski futbolcular Cemil Turan ve Yavuz Ağırgöl ile masör Mehmet Yenice, Ekşioğlu'ndan aldıkları para ile şike faaliyetlerini takip etti. Kasımpaşasporlu kaleci Murat Şahin ile Ankaragücülü futbolculara ulaşması için görüşüldü, ancak Şahin bu teklifi kabul etmedi.
Ekşioğlu'nca zanlılara verilen 400 bin dolar şike parasının 100 bin dolarlık kısmı yapılan fiziki takip çalışmalarında zanlıların üzerindeyken gizli kamera ile görüntülendi.
Ayrıca, İşçen, Başak ve menajer Turanlı, menajer Ümit Aydın ile görüştü. Aydın, şike amaçlı Ankaragücülü futbolcu Uğur Uçar'a teklifte bulundu, ancak Uçar kabul etmedi. Aydın, daha sonra Serdar Özkan ve Muhammed Türkmen ile görüştü. Ama bu futbolcular maçta oynamadı. - Avukat Sami Dinç, maç günün sabahında Ankaragücü kalecisi Stefan Senecky'nin menajeri Milan Lednicky ile şike amacıyla kaldığı otelde görüştü. Kaleci Senecky, maçın 28. dakikasında kırmızı kart görüp maçı bıraktı.
Ankaragücü futbolcusu Kağan Söylemezgiller'e menajer Ahmet Bulut'un ortağı Ekrem Okumuş'un telefonundan FB'li futbolcu Emre Belözoğlu'nun maçta fazla zorlanmaması, kendisini FB'ye transfer ettirebileceğini belirten bir mesaj atıldı.
Ancak bu zamana kadar ne Murat Şahin ile görüşüldü, ne bahsi geçen iddiaları destekleyecek herhangi bir delil medyada yer aldı. Ancak geçtiğimiz gün Habertürk'te şöyle bir haber yer aldı (http://www.htspor.com/ankaragucu/haber/653113-evet-sike-teklif-edildi)
G.Saray’dan A.Gücü’ne giden Uğur Uçar’ın emniyetteki ifadesinde “Bana 6-0 yenildiğimiz Fenerbahçe maçından önce şike teklif edildi. Ancak ben kabul etmedim”
dediği öne sürüldü. Kaleci Senecky’nin de benzer bir ifade verdiği iddia edildi. İki futbolcu da ifadelerinin alınmasının ardından serbest kaldı ve emniyetten ayrıldı.
Bu olayda henüz daha Uğur Uçar ve Senecky'nin gerçekten böyle bir ifadede bulunup bulunmadığı doğrulanamadı.
Uğur Uçar'a kimin şike teklif ettiği, bu şahsın Fenerbahçe ile bağlantısı da ayrıca meşkuk.
Uğur Uçar'a şike teklifinde bulunanın menejer Ümit Aydın olduğu, Senecky'e teklifte bulunanın ise Fenerbahçe Avukatı Sami Dinç olduğu iddia ediliyor. Nitekim Sabah Gazetesinde yer alan bir haberde şöyle denmekte (http://www.sabah.com.tr/SabahSpor/Futbol/2011/07/30/korkuyorlar-ab):
10 Mayıs 2010 günü Uğur Uçar'ın menajeri Ümit Aydın'la Yusuf Turanlı'nın bir araya geldiği tespit edildi. Polisin tespitine göre Ümit Aydın, Uğur Uçar ve bazı futbolculara şike teklifini iletmeyi kabul etti. Bu görüşmenin ardından cevap bekleyen Yusuf Turanlı'nın menajer Abdullah Başak'a, "Abi olumsuz, korkuyorlar yok diyorlar, çok mücadele oldu ama olumsuz" dediği teknik takibe takıldı.
Bu ifadelerde de şike teklifi bulunmuyor. Ancak varolduğu iddia ediliyor. Buna karşın bahsi geçen menejerler gözaltına alınmadı. Bu olaylar onlara sorulmadı. Ayrıca menejerlerin kendi aralarında yaptıkları konuşmaların Fenerbahçe'yi hiçbir koşulda bağlamadığı da akıllardan çıkmadı.
13- 15/05/2011
Trabzonspor–İstanbul BŞB: 3–1
Maçla İlgili İddialar ve Değerlendirilmesi
1- İddia şöyle, (http://www.dha.com.tr/haberdetay.asp?Newsid=183336)
Yıldırım’ın talimatıyla Ekşioğlu ve Bülent İşçen görüşmeleri takip etti. Abdullah Başak aracılığıyla ile menajer Yusuf Turanlı İBB’li futbolcular İbrahim Akın ve İskender Alın ile görüşülüp teşvik için anlaşmaya varıldı. Zanlılar arasındaki telefon görüşmelerinde 7 futbolcuyla anlaşılması kastedilerek, “7 uçak bileti aldın mı?” şifresi kullanıldı. İBB’de oynayan diğer futbolcular ile İbrahim Akın üzerinden görüşüldüğü anlaşıldı.
Ancak "itiraf" ettiği iddia edilen İbrahim Akın'ın itirafında bu maç yer almıyordu. İbrahim Akın'ın Fenerbahçe maçında şike yaptığını (bunu da din alimi bir hocasına sorduğu) bir de Serdal Adalı ile anlaştığı iddia edilse de bu organize işin içerisinde olduğuna dair tek bir emare bahsi geçen ifadesinde dahi çıkmadı.
7 uçak bileti aldın mı cümlesinin başının ne olduğu hala belirsizliğini korurken, telefon kaydından yalnız bunun sızdırılması ve bu cümleden "7 futbolcu" çıkartılması da kozmik belirsizliğini korudu.
Bu maçla ilgili de 6222 sayılı kanunda belirtilen şike suçunu gösteren herhangi bir delil şu ana kadar medyaya yansımadı.
14- 22/05/2011
Sivasspor–Fenerbahçe: 3–4
Maçla İlgili İddialar ve Değerlendirilmesi
1- Sivasspor Soyunma odasına dinleme cihazı konuldu, Sivasspor Başkanı Mecnun Odyakmaz şike yaptı.
İddiaya göre Mecnun Odyakmaz soyunma odasında bir konuşma yaptı ve "arkadaşlar sakın sakatlamayın sert girmeyin" dedi.
Konuşmanın tamamı ise sonradan ortaya çıktı. (http://www.sivasspor.org.tr/tr/haber/futbolcularimizdan-aciklama)
Sivassporlu futbolcular şu açıklamayı yaptılar:
Kulübümüz Başkanı Mecnun Otyakmaz bizlere maç günü soyunma odasında değil maçtan bir gün önce Kulüp binamızda hitap etmiştir.
Bu konuşma, gazetede yer verilen ifadelerle sınırlı değildir. Başkanımız bizlere hitaben; Bu bizim itibar maçımız, her neticenin altında bir şeyler aranacaktır, dedikodular üretilecektir. Bu art niyetli kişileri engellemek sizin elinizde. Oyun kurallar içinde kazanmak için oynayacaksınız. Futbolda tekme tokat oynamak var mı? Maçı çirkinleştirmeden her şeyinizi sahaya koyun. Beraberliğe oynuyor görüntüsü de Trabzonspor’un tetikçiliğini yaptılar, teşvik aldılar ithamlarına sebep olacaktır. Bize düşen maçı kazanmak, Fenerbahçe’yi yenmek için Sivas’a yakışan şekilde aslanlar gibi oynamak, oyunu çirkinleştirmemek ve kimsenin ağzına laf vermemektir, demiştir.
2- Mehmet Yıldız Şike Yaptı
Bu iddia da şu telefon konuşmasıyla desteklendi (http://www.haberhakki.com/genel/iste-telefon-gorusmesinde-sike-konusmalari.html):
Sefer Yılmaz (Eskişehirspor Ant. Yrd.): Ne yaptınız?
Mehmet Yıldız: Ne yapayım Fenerbahçe’yi şampiyon yaptık gidiyorum.
Sefer Yılmaz: Oğlum orda kafayı çakıp atsana gölü ya. Sen ayakta duruyorsun, ayakta vuramazdın topa.
Mehmet Yıldız: Ne gölü ya ben oraya gol atmaya gitmedim ki. Ben oraya bulunmaya gittim.
Herhangi bir şike iması bile olmayan bu konuşmalar nedeniyle gözaltına alınan Mehmet Yıldız serbest bırakıldı.
3- Bize Yardımcı olsunlar
Bu iddia da Aziz Yıldırım'ın "Sen bak o .... söyle bize yardım etsinler. Tamam mı? Yani belli etmeden yardım etsinler." (http://www.internethaber.com/sivasspor-maci-boyle-satin-alinmis-357772h.htm#ixzz1TjRwGq00)
dediği ileri sürüldü. Ancak daha sonradan bu yardımın maç biletleri ile alakalı olduğu, fotoğraflanan poşetlerde de maç biletleri olduğu söylendi.
4- Korcan bilerek gol yedi.
Korcan'ın menejerlik faaliyeti yürüten Yusuf Turanlı ile anlaşarak şike yaptığı ileri sürüldü ancak bunu destekleyecek herhangi bir bulgu da medyaya yansımadı. Korcan'a ait olmayan bir araba, bir başkasının evinin önünden alınıp çekildi, Korcan'ın dahil olmadığı ikinci ve üçüncü şahıslar arasındaki konuşmalar kendisine soruldu. Korcan hala tutuklu yargılanıyor.
Bu maç ile de ilgili olarak 6222 sayılı kanun anlamında herhangi bir şike teklifine veya kabulüne dair bilgi medyaya yansımadı.
TEŞEBBÜSLER
15- Eskişehir–Trabzon: 0–0 (şike teşebbüsü)
16- Sivas–Trabzon: 2–3 (şike teşebbüsü)
Bank Asya 1. Lig:
17- Altay–Adana: 1–4
18- Adana–Kartal: 2–3
Ziraat Türkiye Kupası:
19- Beşiktaş–İstanbul BŞB: 6–5 (final maçı)
Bu maçlardan Bank Asya ile ilgili olanlar hakkında herhangi bir delil medyaya yansımazken, Beşiktaş İstanbul BŞB. Final maçında şike yapıldığının tek delilinin İbrahim Akın'ın psikolojik baskı altında verdiğini söylediği itiraf olması da ayrıca akıllarda tutulması gereken bir gerçekti.
SONUÇ:
Bugün itibariyle de Emniyetin "şike tespit ettiğini" beyan ettiği 19 maçtan ancak 3 tanesi hakkında "ciddi" iddialar var.
Kalan 16 maç hakkında medyaya yansıyan, 6222 sayılı kanun anlamında "suç" unsurlarının varolduğunu gösteren hiçbir şey yok.
Peki bu üç maç ne? İbrahim Akın'ın "itiraf" ettiği, Beşiktaş - İstanbul BŞB Türkiye Kupası maçı, Fenerbahçe İstanbul BŞB maçı ve Uğur Uçar'ın şike teklifi aldığını söylediği Ankaragücü maçı.
İbrahim Akın zaten ifadesini psikolojik baskı altında verdiğini ifade ediyor. İddia sahipleri hala daha İbrahim Akın'a yapılan şike teklifini, bu teklifi yapan şahsın Fenerbahçe ile olan bağlantısını, İbrahim Akın'ın kabulünü ve bütün bunları tartışmasız şekilde gösterecek menfaat transferini ispatlamak zorunda.
Aynı şekilde Beşiktaş - İstanbul BŞB maçı için de, iddia sahipler İbrahim Akın'a yapılan şike teklifini, Serdal Adalı'nın şike kastını, İbrahim'in kabulünü ve para transferi gibi menfaat temini aşamasını göstermek zorunda.
Kalan maç ise "şike" değil, "şike teşebbüsü" sayılabilir. Zira Uğur Uçar ve Senecky kabul etmemiş.
Bu şahıslara kim şike teklif etmiş? Fenerbahçe'yi temsil kabiliyeti var mı? Ne zaman şike teklif etmiş? Ne önermiş? Bunu önerirken yanlarında başka biri var mıymış? Uğur Uçar maçtan önce veya sonra bunu takımdaki herhangi biriyle paylaştı mı? Ahmet Gökçek'le bu konuda konuştu mu? Maçtan sonra bir BlackBerry Messenger konuşmasını dahi televizyonlara yansıtan Ahmet Gökçek neden sustu? Uğur Uçar, hangi sebeple, bunu yöneticileriyle paylaşmadı hatta şike soruşturması başladıktan sonra dahi kendi kulübünü bilgilendirmedi? Niçin Ankaragücü kulübü bu konuda bu tarihe kadar bir açıklama yapmadı?
Bunlar da sorulmayı bekleyen sorular.
Yani özetle, bugün itibariyle psikolojik baskı altında ifade verdiğini söyleyen bir şahsın ifadeleriyle, aylarca susan bir şahsın şike teşebbüsü -şike değil- iddiasından başka hiçbir şey yok.
"Sanat Eseri Soruşturma" anlaşılan Bienal'de sergilenmeye layik.
[1] http://www.bbc.co.uk/turkce/haberler/2011/07/110706_matchfixing_update.shtml
[2] http://www.zaman.ro/ro/newsDetail_getNewsById.action?newsId=55534
1 Ağustos 2011 15:21
Offf harika yazmissiniz...
Ama savcilar gercegi gormedikce onemli mi? Buna durust gozle bakanlar inanabilirler...
Polis hukmunu vermis baksaniza.
1 Ağustos 2011 15:32
çok güzel bi değerlendirme olmuş.. emeğine sağlık...
1 Ağustos 2011 15:51
tek kelimeyle mükemmel bir araştırma ve değerlendirme örneği sayın aethewulf, verdiğiniz emeklerin 1/1000'ini herhangi bir gazete, yazar verseydi şu ana kadar, belki durum bu kadar vahim olmazdı. teşekkürler.
1 Ağustos 2011 15:52
Emniyetin yargıya, yargınınsa krala dönüştüğü bir ülkenin insanlarıyız...
Allah sonumuzu hayretsin.Bu adalet düzeniyle zor.
1 Ağustos 2011 16:00
Ellerinize saglik.
Disarida kalan ve onem arzeden bir iki nokta var. Bir kere TFF disiplin talimatinca TFF hukuk sureci sanirim ceza mahkemesinin izleyecegi surecten bagimsiz isleyebiliyor, hatta bu iki surec sonunda farkli kararlar dahi alinabiliyor. Misal, telefon gorusmelerinin takibinden dolayi elde edilen bilgiler "kanit" ve "delil" olarak sunulamadigindan dolayi bugun savci gozaltina alinanlardan haril haril itirafci cikarmaya calisiyorken TFF ayni gorusmeleri belge olarak kabul edebiliyor - burada yanlis sularda dolaniyor olabilirim, ancak bildigim kadariyla TFF'nin (yani PFDK'nin) verecegi kararda sorusturmanin ve operasyonun izleyecegi usulun onemi bulunmuyor. Eger esasen sike yapildigina dair kanaat olusursa bu kanaat yanlis usullerle toplanan bilgiler neticesinde elde edilmis olsa dahi PFDK sike yapildigina hukmedebiliyor.
Dolayisiyla Ibrahim Akin'in menajeri ve Erzurum'daki hocayla konusmalarini da incelemeye dahil edebilirseniz iyi olur. Fenerbahce'nin basina birsey gelecekse yalnizca o konusmadan gelir (eger bilmedigimiz kayitlar falan bir anda ortaya cikarilmazsa). Ki yanlis hatirlamiyorsam Ibrahim'in sike yaptigini iddia eden gorusmelerde Fenerbahceli herhangi bir yoneticiyle temas kurulmuyor, ancak menajer Yusuf Turanli'nin bu yonde imasi var.
1 Ağustos 2011 16:10
ancak hukuka aykırı elde edilen deliller hiçbir batımda delil niteliği kazanmaz yok hükmündedir. zaten bu tip delillerin tff'ye veya herhangi bir üçüncü şahsa gönderilmesi de suçtur. dolayısıyla o noktadan çekinmek gereksiz. bir de şöyle bir şey var:
"http://spor.milliyet.com.tr/tahkim-mahkeme-dedi/spor/spordetay/30.07.2011/1420546/default.htm"
"Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu, tartışılan şike soruşturmasına örnek oluşturabilecek bir karara imza attı. Kurul, kaleci Recep Öztürk ile birlikte üç futbolcunun cezalarında yürütmeyi durdurma kararı vererek, İstanbul Beyoğlu 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın sonuçlanmasının beklenmesine hükmetti"
1 Ağustos 2011 16:24
Su yaziyi okuduysan;
Eger mevzunun resmi avukatlarindansan ogren nasil savunma yapilacagini futbol bilmesen bile!
Eger yoneticiysen utan, feyz al da cekinmeden satirlari kopyalayip bir basin toplantisi yap bari!
Eger FB tv isen bunu haber yap acikca!
Eger serefli, tarafsiz bir gazeteci isen hakliliga kalem kaldir, destek ol!
Eger satilmis, utanmaz, kindar ya da cahil bir gazeteciysen basit degil mesnetli saldirmayi bil! Cunku bir sura tosladiginin farkindasin.
Eger bir FENERBAHCE dusmaniysan bil ki seninle ve tum haksizliklarla burada aydinlikla, bilgiyle, cesaretle mucadele ediliyor!
Eger bir spor seversen, hakliliga sapka cikar!
Eger FNERBAHCELIYSEN, kendinle, bu blog emekcileriyle ve hepimizle gurur duy ki sen boyle bir kulubun taraftarisin!
1 Ağustos 2011 16:59
Hukuka aykırı bu delillerin herhangibir kurum yada kişiye gönderilmesi suç olabilir ama basındaki haberlere gore tapeler federasyona gönderilmiş demekki bunları da inceleyıp dıkkate alacaklar anladığım kadarıyla öyle değil mi ??
Bir de kurul kanaate göre karar verecek sonuçta adam 'ben kanaat ettim ...mın keyfi oyle istio şike var' dediğinde ne olacak?? federasyon kurul 'şike var' dese biz sadece talimatları uygularız diyor.bu kadar kolay mı oluyo bu işler??
1 Ağustos 2011 17:08
Aethewulf , Fatih döktürmüşsünüz gene, helal olsun vallahi, gazete dergi çıkarsanız, hergün alınacak okunacak bir üslub da yazıyorsunuz, elinize kaleminize, yüreğinize sağlık.
1 Ağustos 2011 17:27
Korkarım sorun hiç bir zaman hukuk sorunu olmadı zaten, zira yapılanlar baştan beri kanunsuz, hunharca bir komplodan ibaret.
Sorunumuz adalet sorunu, adaletin de bu ülkede kanunlarla bağı çoktan koparıldı. O boşluğa medya sızdı, emniyet sızdı, bunu sessizce izleyen milyonlar sızdı.
Yazı için çok teşekkürler. Bu emekleri, bu sesi medyadan, hiç olmazsa Fenerbahçemizin medya kurumlarından da bekledik, beklemeye de devam ediyoruz.
1 Ağustos 2011 17:53
"Gençlerbirliği maçının ilk yarısında günlük güneşlik havanın ikinci yarı yerini lapa lapa kara bırakması Fenerbahçe'nin Meteoroloji'yi satın aldığı şüphesini beraberinde getirse de Türk basını bu konuda herhangi bir haber yapmayarak bizleri şaşırttı."
En komik tespit bu olmuş. :)
Arkadaşların emeğine sağlık, umarım BİRİLERİ bunları okurda feyz alır.
1 Ağustos 2011 19:36
mutlaka faik Isik'in gormesi gerekiyor bu yaziyi. Neden bizim yonetim hala sus pus.
1 Ağustos 2011 19:42
Fenerbahceliyim ve gurur duyuyorum böyle bir takimin taraftari oldugumdan.Bizler nasil sampiyonluklarla sevinmesini bagirmasini bildigimiz gibi kötü günleride yasamasini,bunlarin üstesinden gelmeyi biliriz.Gene mükemmel bir arastirma,yüregime su serptin Aethewulf.Belkide artik biraz günes görmek istemektendir.Ama olsun bu kadar karanligin ardindan biraz aydinlik görmekte insani sevindiriyor.Bu blogda emegi gecenlere, bizleri biraz gerceklerle (objektif gerceklerle)aydinlatanlara tesekkürler..
Bizim rengimiz belli SARI LACiVERT.....
1 Ağustos 2011 19:43
demişsiniz ki "6222 Sayılı Kanun anlamında şike için bir müsabakanın sonucunu etkilemek amacıyla bir menfaat teklifi ve bu teklifin kabulü gerekmektedir."
aynı kanunun 11. maddesinin 3. fıkrasında hüküm şu: "Kazanç veya sair menfaat vaat veya teklifinde bulunulması halinde, anlaşmaya varılamadığı takdirde, suçun teşebbüs aşamasında kalmış olması dolayısıyla cezaya hükmolunur."
Bizim maçları izleyen her objektif gözün ortak görüşü, sahaya tesir eden bir manipülasyonun olmadığı, bilakis, fener'in eskişehir maçı hariç yaklaşık son 15 rakibinin kendisinden 2 hafta sonra oynadıkları ts'ye çok daha gevşek mücadele ettikleri yönünde. dahası kişisel kanım, yönetimin bu tür girişimleri olmuşsa, anadolu kulüplerinin bize karşı yıllardır ağzımızı yakan, bir önceki sene ve senelerce şampiyonluktan eden, ne var ki ispat edilemeyen 'hatır şikesi' ve fener'e karşı ekstra motivasyon fiillerini bertaraf etmek için olmuştur. netice itibariyle,
-varsa- hiçbir şike girişiminin başarılı olmadığı, teklifin kabul edilmediğine inanıyoruz dimi hepimiz. gel gelelim, kanundan benim anladığım girişimin, teşebbüsün de aynı cürüm hacminde işleme tabi olması. böyle değilse, şike tanımı için teklifin kabulü şart ise gerçekten rahatlayacağız; o yüzden yanıldığımız, yanlış yorumladığımız bir nokta varsa lütfen ikaz edin. umarım sizin dediğiniz gibidir. öbür türlü "jedinak oynarsa onla da konuşuruz" tipi onlarca konuşma başımızı yakacak.
1 Ağustos 2011 19:47
Bu satislarini hep yetersiz bulan ve sebep olarak da Turkiye halkinin okuma engelli olmasini goren gazetelerin su bir ayda boyle ozenli bir calismayi yapmamasi mesleki bir eksiklik midir yoksa kasitli midir, diyordum kendi kendime.
Cevap her ikisi de. Yetersizler ve bu yetersizlikleri kullanilabilirliklerini artiriyor. Kisir bir dongu bu ve bu ulkenin boyle bir basina mahkum edilmesi aci verici...
Neyse, biz Fenerbahceliler olarak sansliyiz. Sizler varsiniz... Tesekkurler fatih, aethewulf, papazincayiri :) En karmakarisik anlarimizda yanimizda olmaniz unutulmaz.
1 Ağustos 2011 20:46
Ne dene bilir ki harika tespitler kalemine sağlık ama olaylar bu şekilde yürümüyor işte oynanan maçların hepimiz gördük deyim yerindeyse kanter içinde kaldık maçlar sırasında şikeli maçlar oylemi olur siyasi oyunların sonucunu bekliyoruz sadece
2 Ağustos 2011 03:05
@aethewulf
iddianamenin yayınlanması sonrası bir "wiki" hazırlayarak eldeki medya arşivleri ile birlikte tarihe kalıcı belge bırakmak da yararlı olabilir.
suç olsun/olmasın gelinen noktada sonuçları açısından bir spor müsabakasının sonucunu manipüle etmekten çok daha ağır toplumsal sonuçları olan bir durum ortaya çıktı şu anda.
türkiyenin en büyük sivil toplum örgütüyüz diyen bir
topluluk basının bu sefil zekalarından çok daha üstün bir belgelemeyi rahatlıkla başarır.
belki blogu aşan böyle bir iş bölümü de düşünülebilir.
2 Ağustos 2011 15:38
Hazırlayanların ellerine sağlık. Mükemmel olmuş. Bir ekleme yapmak istiyorum. Buca maçı ile ilgili.Ekşioğlu ile Abdullah Başak devre arasında görüşüyor. Ama yukarıda yazdıklarınızdan farklı biraz.
A.B. "Abi 3 kere geldiler 2 gol oldu. Volkan la karşı karşıya atsa 3 olucaktı" diyor.
Ekşioğlu "Birşeyler yapın oğlum. Dua falan edin ya" diyor. Ya da bu minvalde.
Bu konuşmalar her taraftar tarafından maç esnasında oluruz. Bazılarımızın totemleri vardır. Misal biz, sezonu kimlerle seyretmeye başladıysak(İzmir de olduğumuz için) onlarla sezonu tamamlarız. Uğursuzluk olur diye mekanı ve kişileri değiştirmeyiz.
Şimdi bu tip konuşmalar Hukuk'un konusu olamaz. Hukuk ta yorum la karar verilmez. Fillerden gider Hukuk. Burda ise yorum bile yok "yakıştırma var".
Tabii, ileri demokrasi'nin Hukuk'un üstünlüğü de böyle birşey olmalı!!!!!!
2 Ağustos 2011 16:17
sevgili aethewulf ve fatih kardeşlerim.
işte ,klübümüzün avukatlarına verilebilecek en anlaşılabilir ve doyurucu bir savunma metni... av.faik ışık kanallarda show yapacağına, bu metin üzerinden ev ödevini çalışsın.
yönetimimiz de bu özverili çalışmayı dikkate alsın, silkinip kendine gelsin ve suskunluğuna son versin. yönetim sahneye konulan oyunu göremiyor mu? iktidar, Fenerbahçe Cumhuriyeti adı altında Orduevi ile Klübümüzü aynı potaya koyuyor ve işi bitirmeye çalışıyor. Biraz dikkat edilirse her iki senaryoda da benzerlikler olduğu görülebilir. Amaç her iki gücü de bitirmek ve biat toplumu haline getirmek. Fakat unutulan birşey var ... 25 milyonluk bir taraftar gücü öyle kolay bitirilemez. üstelik ağzından salyalar akıtarak saldıran pitbull ordusuna rağmen.
verilecek cevap: SANDIKTA GÖRÜŞÜRÜZ olmalıdır.
çünkü Fenerbahçeli olmak bir AYRICALIKTIR.
saygılarımla.
2 Ağustos 2011 16:42
Tek pürüz bu 'mükemmel' yazının dayanağının sadece medya'da yer alan haberler olması.
2 Ağustos 2011 17:30
biri de "Papazın çayırı... Tipik bir Fenerbahçe'li... Basından yakınıp basındaki kaynaklarla şike yazıp karar vermis arkadas... 10 puan veriyoruz..." demiş. arkadaşın avatarı da objektif yapısını, tarafsızlığını simgeleyen sarı kırmızı parçalı galatasaray forması.
hemen hemen aynı mantık.
cemshid, fenerbahçe'nin kesssin küme düşmesi gerektiğini, aziz yıldırım'da %100 şike yaptığını söyleyenler hangi kaynaklara dayanıyorlar? yine medyada yer alan haberlere göre diyorlar ki "fenerbahçe şike yapmıştır" şimdi insanların "fenerbahçe şike yapmıştır" yargısını üstüne kurduğu haberleri alıp değerlendiriyoruz, "e nerede şike" diyoruz el cevap: "medyadan niye istifade ediyorsunuz"
şimdi nereden kaynaklanıyor bu?
zaten sizin peşin hükmünüz var. 3 temmuz sabahı saat 7'de aziz yıldırım gözaltına alındığı anda da bu peşin hükmü ifade etmek için gün doğdu. yani delillerden bir sonuca varmıyorsunuz, zaten sahip olduğunuz bir yargıyı sürekli ifade ediyorsunuz.
biz bu kadar "objektif" değiliz. bizim peşin hükmümüz yok. medyaya bunca delil servis edildi, 250 sayfalık belge bile yazarlara gönderildi, bunlar da basında yer aldı, derledik, sonucu söylüyoruz.
yargınız gerçekleş bağdaşmadığı için bu kadar mutsuz olup tırıvırı şeylere sarmayın,
yapabiliyorsanız çıkın bizim gibi alın 14 maçı, derleyin medyada çıkan delilleri, 6222 sayılı kanunu koyun önünüze, "buyrun kardeşim işte bu yüzden biz şike yapıldığına inanıyor ve fenerbahçe kesin küme düşmelidir" diyoruz diyin görelim.
ama bunu yapamayacağınızı biliyorsunuz, eh işte "medya fedya"
sonra da gel "objektif, tarafsız" filan pozları takın, sanki renginizi görmüyoruz.
2 Ağustos 2011 17:39
Elinize,yureginize saglik. Sizin sesiniz bize bu zor gunlerde o kadar destek oluyo ki, ancak ( daha once futbolu ve kisiligiyle izledigim en buyuk yerli fenerli, su an yaptiklariyla da Kos Kocaman olan ), hocamizin katkisiyla karsilastirilabilir. Yunanistandan sevgilerle,kolaygelsin.
2 Ağustos 2011 19:15
bu bir teşekkür yorumudur.
bloglara genelde anlatılan konuya katkıda bulunmak yada eleştirmek için yorum yazan biriyimdir. ama bu yazının her yanı emek ile işlenmiş, he satırda aşk var. sadece teşekkür etmek istiyorum.
buraları okuyan kardeşler, sizlerde teşekkür edin, edin ki bu adamların emeğinin hakkını verin.
papazın çayırı sizinle gurur duyuyorum, öylesine yazılmış, klişe bir cümle değil bu. gerçekten gurur duyuyorum. iyiki varsınız.
gözlerim mi yaşlandı? nedir, ağlıyacam galiba. "Kızılırmak dan Nesini Söyleyim" türküsünü dinliyorum bir yandan, onun için herhalde :)
tekrar teşekkürler.
8 Eylül 2011 11:55
Basının iddialarına değil de savcıların delilli ve görüntülü iddialarına cevap vermeyi denesenize. İtiraflara kamera kayıtlarına numaraları alınmış paralara cevaplarınız varsa yazın yollayın. Yoksa bu inkar etmeler ne kadar süslerseniz süsleyin şikecilikten sizi aklamaz.
8 Eylül 2011 15:25
@onder, itiraflar yok, onlar yalanlandı zaten yazdık. kamera kayıtları da yok, onları da savcı yalanladı, numaraları alınmış paralar zaten hiç yoktu öyle bir iddia bile yoktu, para taşındığı iddia edilen çantada da saat taışındığı ortaya çıktı. allah müfteriyle karşılaştırmasın, onla uğraşmak zor.
8 Eylül 2011 17:31
@onderx
Bu şekilde, bol manipülasyonlu haberlerle, kanaat oluşturarak peşin hüküm veren bir beyni tatmin etmek daha zor birşey yoktur.
Siz kendinizi gerçekten tertemiz olduğunuz mu düşünüyorsunuz ki, karşınızdakini gönül rahatlığıyla şikecilikle suçluyorsunuz.
Yani ayrım, bizimkiler yaptı yakalanmadı, Fenerbahçe yaptı yakalandı kadar açık, ince ve basit mi?
O, 4 elle sarılarak, bahsettiğin delillerden bir kaçını burada paylaşsanda bizde kuşku içinde yaşamaktan kurtarsan.
Ya da gölge etmesen...
Ne dersin?
3 Mart 2012 00:45
Ellerine, yüreğine, zihnine sağlık kardeşim, çok güzel bir değerlendirme yapmişsın.
O helal nefesini bir kaç "değmez" kişi için tüketme.
Mücadeleye ve sevmeye devam. Yaşa Fenerbahçe.
Ali D.