Aman Daum


semih gol sevinci

Geçen hafta blog yazarlarından Fatih'le konuşurken bir takım bir tane pas yapmayan adamı kaldırır, o da bizde Lugano demişti. Dün yaşadığımız sıkıntının sebeplerinden birisi, belki temeli bu sorundu. Gökhan olmayınca pas yapamayan oyuncu kontenjanını ikilemek gerekti, Daum Bilica'yı da kenara oturtunca sayı üçe çıktı, Fenerbahçe'nin 4-2-3-1'i çöktü.

Bilica'yı Diyarbakırspor maçında izledik ve yediği çalımlardan biraz endişe duyduk. Fakat dün bir kez daha kanıtlandığı üzere Önder aynı çalımları hatta daha kötülerini yemeye devam ediyor. Eğer seçiminizi Bilica ve Önder arasında yapacaksanız her zaman Bilica'yı seçersiniz. En azından kendine daha güvenen, ilk hamleyi daha doğru yapan, ayağında top olunca sahaya daha hakim ve uygun adamı bulup iyi pas verebilen bir oyuncu. Gökhan oynuyor olsa yabancı sınırı nedeniyle Bilica yerine Önder tercih edilebilir, fakat Bekir varsa bir de yanına Önder'i koymamanız lazım. En azından Bilica ile başlanıp Guiza yedeğe çekilebilirdi. Bilica kim ne derse desin hem defansif olarak, hem hücum başlatan oyuncu olarak her şekilde Önder'e ve Bekir'e tercih edilir.

Daha oyunun 10. dakikasında bu açık hissedilmeye başlandı, maç boyu da devam etti. Cristian'ın ileriye çok destek veremediğini, geride çok çakılı kaldığını herkes söylüyor, Bilica-Lugano ikilisi oynuyorken Cristian'ın bu oyun tarzının işimize yaradığını ve bunu tercih ettiğimi söylemiştim. Fakat Önder-Lugano-Bekir üçlüsünün oynadığı ve hiçbirinin orta sahaya yaklaşamayıp 5 metre dik pas atamadığı takımda Cristian da bunların yanında dördüncü çakılı oyuncu gibi duruyor.

Eğer Daum Guiza'yı da Andre Santos'u da kesmek istemiyorsa Önder Lugano ile başlasın yine fakat Cristian da oynuyorken sağ bekte Bekir'e gerek yok. Orada Mehmet Topuz oynatılabilirdi. Çok ağır kalan ve Önder abisinin veliahtı olduğunu kanıtlayan yanlış hamlelerle hiç ışık vermeyen Bekir'den defansif olarak da ofansif olarak da daha verimli oynardı. Diğer alternatif Andre Santos yerine Özer'in hatta ters ayaklı olsa da Mehmet Topuz'un oynatılması olabilirdi. Özer 18'de bile yoktu. Sion maçı sonrası Daum'un garanticiliği abarttığını ve hatalı kararlar aldığını söylemişti bir arkadaş yorumlarda. Bu maçta da benzer bir sorun vardı. Özer'in ve Mehmet Topuz'un bu takım geçen seneden farklı bir şeyler yapacaksa o takıma girmesi gerektiğini görmeli artık Daum. Bu oyuncular gerekiyorsa değişik mevkilerde denenmeli, gerekiyorsa Andre Santos'u kesmeli.

Dün hem Roberto Carlos hem Andre Santos çok kötü oynadı. Bekir sağ bekte sırıttı. Buna rağmen oyun sıkıştıkça sürekli kanatlardan zorladık. Bunun işlemediği görülünce maç içinde Bekir ve Andre Santos çıkarılıp Bilica ve Mehmet Topuz alınabilirdi. Önder sağ beke çekilir, beklerin özellikle Carlos'un çok çıkmaması söylenir, orta saha Emre-Cristian-Mehmet Topuz olarak üçlenir ve Kazım ileriye çekilir, ilerisi de Guiza-Alex-Kazım olarak üçlenerek 4-3-3'e dönülebilirdi. Bilica'nın da girmesiyle pas trafiği de bir nebze düzelmiş olurdu. Sürekli bu pas isabetinin öneminden bahsediyoruz. Onun önemini anlamak için yediğimiz gole bakmak lazım. Topu Cristian kaptırıyor fakat top kaybının sebebi Lugano'nun düşmana bomba atar gibi pas atması.

Daum başladığı 11'le hata yaptı. Teşhisi erken yapmayıp erken oyuncu değiştirmemesiyle ikinci hatayı yaptı. Semih ve Mehmet Topuz'u 73'e kadar bekleterek de hatasına devam etti. Zico ve Aragones'ten sonra Daum ilaç gibi fakat tanıdığımız inatçılığı iki maçtır kötü oynamamıza sebep veriyor. Umalım ki Özer, Mehmet Topuz gibi alternatifleri olduğunu fark edecek yakında. Ümit Özat'ı bile en verimli biçimde kullanan bir teknik adamın kendini kanıtlamış, özellikli oyuncuları daha etkili kullanmasını bekliyoruz.


0 comments:

Yorum Gönder