Mehmet Topuz Yerine Özer
Son zamanlarda Uche - Högh, Maldonado - Josico, Uzun saçlı Faruk - Moşe gibi ikililerin yanına Mehmet Topuz - Özer ikilisinin eklendiğini görüyorum. Aynı transfer döneminde gelmiş olmak dışında bir ortak yönü bulunmayan bu oyunculardan bir tanesine ait tespit yapılırsa hemen diğeri de yanına ekleniyor. Mehmet ve Özer hayal kırıklığı oldu, Mehmet ve Özer kanatlarda verimsiz, Mehmet ve Özer'in artık katkı vermesi lazım. (Bir dakika yahu bunları hep ben yapmışım! Neyse, devam.)
Bugüne kadar yaptıysak bile artık bunu yapmayalım, özellikle son haftalardaki performanslarından sonra. Şimdi biraz detaylıca anlatayım. Mehmet Topuz hem Kayseri, hem Beşiktaş'a karşı maçın ikinci devresinde orta sahada oynadı. Aslında bu denenmesi beklenen ve istenen bir hamleydi. Özellikle Cristian herkesin sabrını taşırmışken Mehmet Topuz'u Emre'nin yanında görmek isteyen çok insan vardı. Aslında denemekte de fayda vardı fakat artık keşfedilecek bir tarafı da kalmadı. Sağ kanatta da formu düşüşteydi ama ortaya geçince büsbütün verimsizleşti.
Beşiktaş maçının ikinci yarısında orta sahaların yaptıklarına bakarsanız Selçuk'u Mehmet Topuz'a 10 kere tercih edersiniz. Hatta bunu sizin için ben yaptım ve Beşiktaş maçının ikinci yarısında orta sahaların performanlarını bir grafikle kabaca özetledim.
Aşağıdaki fotoğraf şöyle okunuyor: Fenerbahçe soldan sağa hücum ediyor, noktalar başarılı paslar ile top kapmaları ve kesmeleri yani olumlu hareketleri temsil ediyor. Çarpılar ise fauller ve başarısız pasları yani olumsuz hareketleri. Siyah olanlar Selçuk, kırmızı olanlar Mehmet Topuz (87'de çıktı), yeşil olanlar ise 14 dakika oynayan Cristian'ı. Örneğin siyah bir nokta Selçuk'un başarılı pas yaptığı ve top kaptığı bir noktayı, kırmızı bir çarpı Mehmet Topuz'un top kaybı yaptığı noktayı gösteriyor.
Aslında karışık olmasın diye olumlu ve olumsuz hareketler olarak çok kaba bir şekilde sundum fakat rakamlar daha iyi anlatır. Selçuk 10 top çalma yapmış, Mehmet 3. Selçuk'un başarılı pas sayısı 6, Mehmet'in de 6. Bu paslardan Mehmet tarafından verilen bir tanesi hariç hepsi tehlike yaratmayacak, yan paslar. Selçuk'un tarzını biliyoruz zaten. Selçuk'un en büyük sıkıntısının basit top kayıpları olduğunu biliyoruz, 3 tane top kaybı var, Mehmet'in 2. Cristian da 13 dakikada 1 başarılı pas, 3 top kaybı ve 1 top çalmayla oynamış.
Bu rakamlar basitçe şunu söylüyor: Selçuk top rakipteyken Mehmet'e oranla daha etkili. Top Fenerbahçe'deyken ikisi de çok az katkı yapıyorlar ve orta sahadan hücum desteği birini diğerine tercih etmeye yeterli değil. Mehmet'in Kayserispor maçında da orta sahaya geçtikten sonra çok farklı olmadığını biliyoruz. Hücuma çok az destek veriyor ve defans yaparken ortalarda görünmüyor.
Konunun çıkış noktasına, Özer'e dönelim. Beşiktaş maçının ikinci yarısında ve Manisaspor maçında topu genelde olumlu kullanan, saklayabilen ve kanat oynarken beke yardım konusunda gayretli ve iyi bir Özer vardı. Sürekli Mehmet Topuz'la ilişkilendirilmesi ve son zamanlarda Topuz'un performansının dipte olması onun daha faydalı olacağını da görmeyi engelliyor. Hatta eğer arayışlar sürüyorsa Emre'nin yanında orta sahada da denenebilir. Çok olası gözükmüyor o pozisyona uyum sağlaması ama çaresizlik nedeniyle Mehmet Topuz oynatılıyorsa Özer de denenebilir. Daha az katkı vermeyeceğine garanti verebilirim.
Bana sorsanız Fenerbahçe'de Selçuk'tan daha iyi bir defansif orta saha oyuncusu yok (maalesef). Sanırım şöyle bir kadroyu görmek isterdim
--------------Volkan--------------
Gökhan---Lugano--Yobo---A. Santos
----------Selçuk----Emre----------
Özer-----Alex(Stoch)----Stoch(Dia)
---------------Niang---------------
Gökhan---Lugano--Yobo---A. Santos
----------Selçuk----Emre----------
Özer-----Alex(Stoch)----Stoch(Dia)
---------------Niang---------------
26 Eylül 2010 07:53
Ben Özer'den umudumu yitiriyorum yavaş yavaş...Oynadığı veya sonradan girdiği hiç bi maçta olumlu hareket yapamadı şu zamana kadar...Mehmet hücum yönünden sonra defans yönüyle de takıma katkı sağlıyor özellikle sağ açıkta oynadığı dönemde ancak Özer hücumda istenilen performansını verememekle beraber defansif anlamda Topuz'a göre çok daha az yararlı
26 Eylül 2010 10:48
özer den ancak uç oyuncusu olursa olur , ne kanat oynar ne de ortasaha , özer sadece tek forvetin arkasında geriye koşmayan serbest oyuncu oynar yani alex in yerinde ,bu güne kadar özer hiç oradada oynamadı malum alex varken , belik bir denense çok başarılı olur ...
26 Eylül 2010 13:15
maçı ikinci kez izledim. bu maç özelinde dediklerinize kesinlikle katılıyorum. neden bilmem selçuk'u özellikle izlemeye başladım ikinci seyredişimde. gözüm mü takıldı bilemiyorum. dün de mehmet topal'ı dikkatle izleyince selçuk'un oyun anlayışına fazlaca haksızlık ediyormuşuz gibi hissettim. gerçi eleştirilerin temel noktası takımımızda daha üst düzey oyuncuların olmayışı ve elinden geleni yapan selçuk'a mahkum olmamızdır farkındayım.
ancak izlediğim selçuk dün topal'da da gördüğüm üzere bir ön libero'nun yapması gereken birçok şeyi elinden geldiğince yapmaya çalışıyor. ya da şöyle diyeyim bu bölgede oynaya oynaya pozisyon bilgisi çok gelişmiş ve bazı görevleri motorik olarak gerçekleştiriyor. bu maçta yaptıkları arasında özellikle hoşuma giden nokta ise bölgesini kaplama ve hücumcusuyla arasında uygun mesafe almasıydı. topuz henüz bu bölgede bazı şeyleri alışkanlık haline gelecek kadar oynamadı bunu ayrıca belirtmek gerekli sanırım. selçuk'a dönelim. bir kere tekrar izlerken bu adamın devamlı oyunun içinde olduğunu fark ediyorsunuz. kenardan gelen ataklarda gereken kaymaları yaparken alacağı olası paslar için özellikle guti'ye yanaşıp gelmesi muhtemel birçok pasın ona atılmasını da engelliyordu. bu sayede bjk'nin bazı pozisyonları oyun kurucuya ulaşamadığından harcanıp gidiyordu. selçuk'un bu sırada sürekli guti'yi kotrol ettiği (baktığı) ve defans bloku önünde tehlike hisetmiyorsa hemen pas alacağı mesafeyi kısalttığını çok net görebiliyorsunuz.
son olarak akla şu gelebilir. e kardeşim böyle diyorsun da penaltı pozisyonunda pas guti'den çıkıyor. bu, nasıl oluyor da oluyor? buna dünkü valencia maçını izleyenler çok basit cevap verebilir aslında. adamlar hücumcu ön liberoya gelmeden öyle bir yıpratıyorlar ki topal'a gelen oyuncu yarım nefesiyle kalırken ona da sadece sağlam durmak düşüyor ve pozisyon savuşturuluyor. gerçi onlar da son bölümde geriye çok yaslanınca zorlandılar ama diğer bölümler yaklaşık olarak bu anlattığım şekilde yaşandı.
kısaca 'bu maç özelinde' selçuk'un elinden geleni yaptığını ve alternatif oyuncular içinde pozisyona en hakim oyuncu olduğunu söyleyebilirim. bunu ayrıca geçen sezonun son bölümünde selçuk'un devamlı kadroda olmasıyla oluşan tabloyla da pekiştirmek mümkün aslında.
kızacak biri varsa o da bizi elimizdeki en iyi ön libero olarak selçuk'la bırakanlara kızmak olmalı diyerek mektubuma burada son veriyorum ;)
26 Eylül 2010 13:37
Oynadığı ve sonradan oyuna girdiği maçlarda olumlu hareket yapmadı mı? Beşiktaş maçında ikinci yarı fener topla fazla oynamadı, bu da özerin de fazla görünmemesine neden oldu. Ayrıca maçın 80. dakikasında 40 metreden dianın önüne indirdiği topu görmezden gelmek olmaz. Manisa maçında dia ile özer oyuna girdikten sonra oyun fenerbahçenin lehine döndü.
İnsanların Özer'den beklentisi 3 adam geçsin gol atsın vs. Esasen asıl katkısı, oyuna hareketlilik kazandırması. Dikkat ettiyseniz Özer sıradan lig maçlarında bile şampiyonlar ligi temposunda oynuyo, 12 km civarı koşmuş oluyor. Pası verdikten sonra hemen hareket ediyor, çoğu diğerleri gibi pas verip beklemiyor. Verkaçlara giriyor, defansa yakın bölgelerde kısa paslarla oyunu açıyor. Mesela kayseri maçında Mehmet Topuz sağ kanatta aldığı her topu defansa döndü. Stoch'un da fiziksel zayıflığından yararlanmak için hafif sert bi oyun oynayınca kayseri, bizi durdurmayı başardı. Benim görüşüm o maçta en geç ilk yarı sonunda yapılması gereken ve hiç yapılmayan hamle özeri oyuna almaktı. Bu hem sağ kanattaki oyunu açacak, hem de stoch'un üzerindeki kayseri baskısını azaltacaktı. Oynadığı maçlarda bir de o gözle izleyin derim.
Alex seneye olmayacağına göre, yerine artık yavaş yavaş monte edilmesi gereken adam Özer'dir bence.
26 Eylül 2010 13:47
özer'i sürekli kanatlara koymak aslında artık denenmemesi gereken bir olay.özer fenerbahçe'nin bu oyun sisteminde alex'in mevkisinde oynar.formda olan 11 başlar digeride her zaman onu yedekler.özer'de teknik kapasite çok yüksek olmasına rağmen basit oynamayı bir türlü beceremiyor,top ayağına geldiğinde hep halı saha pası atmak istiyor ki en büyük problemide bu bence.mehmet topuz'un ise bir performans ortalaması yok ya 8 lik oynuyor ya 3 puanlık(rıdvan yorumu oldu).her ikisininde kötü gözükmesinin asıl nedeni kendi pozisyonlarında oynatılmayıp sakatlıklar ve yabancı kontenjanı nedeniyle takımın eksik kalan bölgelerine yama olarak kullanılmaları.
26 Eylül 2010 22:07
Özerde joker havası seziyorum sürekli. Ondan bir alex çıkarma girişimi yersiz. Ona futbolu öğretirlerse her yerde oynayabilecek bir hali var. Oynarken dahi görülüyorki topu seven biri ve kolay yorulmuyor. Özverili oynuyor. Bende öyle bir his var. hisliyim bu aralar biraz.
26 Eylül 2010 22:29
Özer'in sakatlıklardan dolayı Mehmet'e nazaran daha az şans bulduğu kesin. Şans bulduğu zamanlarda da Alex'in varlığı yüzünden o da kendi bölgesinde oynamadığı için bir türlü beklenen katkıyı yapamadı. Belki de orta sahanın ortasında da denenebilir.Bir konuya da takılmadan edemeyeceğim. Çoğu blog yazarı arkadaşlar on yıldır mevcut olan şablon üzerine kadro kuruyorlar. Bence çift forvete göre bir diziliş konusunda kafa yormamız gerektiğini düşünüyorum.tonischumacher.blogspot
27 Eylül 2010 15:01
beşiktaş'ın kazığı topuzu oynatmak için, kazımı sahada göremiyoruz, benim sağ kanatımda ilk adam kazımdır. sorumsuz olsa da, en azından kendine güveni ve yeteneği tam, fazla da kuvvetli. özer de oynarsa sol açık başlamalı ve ne zaman görev bilincini kaybederse içe katedip bi şeyler yapınca o kadar iyi, dia ya attığı pas, gecen yıllarda a.gücü macında alex'e yaptığı müthiş ara pası hala aklımda!
27 Eylül 2010 16:08
Özer şansını çok iyi kullanamadı geçen sene. Son haftalardan yukarıdaki kadroda yer alan pozisyonda oynamıştı. Beğenen olmuştur belki ama Özer'den beklentisi büyük olan biri olarak buna olumsuz baktığımı söylemeliyim. Futbol konusunda biraz dar kafalıyım. Kenarda oynayan adamın çizgiye inmesini, zorlamasını istiyorum. Tipik İngiliz futbolundaki gibi. Akıl sağlığı yerinde bir Kazım'ı bu yüzden sağ açıkta görmek isterim. Fenerbahçe'de Kazım dışında tam anlamıyla kanat adamı gibi oynayabilen adam yok gibi desek yeridir. Dia ve Stoch da etkili adamlar ama onlar da yukarıdaki sistemin adamları değiller. 4-3-3'ün ideal hücümcuları.
28 Eylül 2010 11:43
@ortega
kazım da 4-3-3 hücumcusudur. defans yapmayan kanat oyuncusuna 4-3-3 hücumcusu denir. kazım'ın oynadığı maçların ekserisinde gökhan'ın defansif olarak sıkıntı yaşadığı da çok açık.
özer nasıl kullanılmalı; ben fikrimi söyleyeyim. özer basit oynamayı bilmeyen bi uşak. özer ister sağ ister sol kanatta oynuyor gözüksün topla buluştuğu yer ekseriyetle orta sahaya yakın bir bölge oluyor. basit oynamayı bilmediğinden her pasında top kaptırma ihtimali doğuyor. kaptırdığı her top da çat kalede pozisyon oluyor, özer'i kötü gösteren bu. özer kaleye ne kadar yakın oyntılırsa bu kompleks oynama merakı daha verimli kullanılır. oyuncunun kusuru gibi gözüken olay bi anda faydaya çevrilebilir. ikinci bir nokta stoch özer dia niang hücum hattının alex'li olandan daha mümkün olmasıdır. alex var olduğu sürece bizim bir kanat oyuncumuz takımın defans-ofans balansını korumak açısından topuz oluyor. fark ettiyseniz aykut hoca kaç zamandır alex-dia, stoch-dia, dia-stoch gibi varyasyonlu değişikliklere gidiyor. topuz çıkıyorsa özer giriyor. bunun dayandığı nokta hem dia-stoch-alex'nın yorulması hem de mevzubahis defans-ofans dengesi. beşiktaş üzerinden örnek verirsek ernst-aurelio(necip)-guti oynarken bir kanat hilbert, diğeri quaresma. ernst-aurelio-necip oynarken ise quaresma bobo tabata oluveriyor. tesadüf değil bunlar hocam, bi güç var..