Galatasaray Tarafından Mağdur Edilen Jovanovic'e Papazınçayırı Kucak Açtı
Prekazi tarafından önerilen, Rijkaard tarafından beğenilen ve neticede Galatasaray tarafından Türkiye'ye davet edilen, bu sebeple alacaklarına karşılık bonservis bedelini kulübünden alan ancak Galatasaray'ın son dakika hamlesiyle havalimanında mahsun gibi, terminal filmindeki gibi ortada kalan Jovanovic bil ki yalnız değilsin, bil ki çektiğin ızdırabın da bir sonu var, Papazınçayırı sana talip!
Galatasaray'da ne varsa bizde de var. Jovanovic'e sunduğumuz teklif şu koşullara sahip.
- Her ay ödenen misafirhane bedeli - (120 milyon)
- Günlük sabah sporu (Şınav, Mekik, Ordu Jimnastiği Tüfeksiz Hareketler Serisi)
- Takımdan ayrı düz koşu imkanı. (3000 Metre)
- Sabah Kahvaltısı (poaça + çay), Öğle yemeği ve akşam yemeği
- En fazla haftada bir maç (halısahada 60 dk)
Üstün yanlarımız:
- Her ay düzenli maaş ödeme garantisi. (200 TL)
- Abilik müessesi olmaması, maç sırasında pas alabilme garantisi
- Otobüs yolculuklarında ön koltuğa oturma imkanı
- Halden dertten anlayan yönetici kadrosu (5 Kişi)
- Rakı masası (Efe rakı, 4 çeşit meze, ana yemek)
- Senede 60 gün tatil
- Kaliteli sağlık hizmeti - SSK (İyileşebilen sakatlıklarda iyileşme garantisi)
- Medya desteği (Papazınçayırı ekibinden)
- Fenerbahçe maçlarında stress olmama, Şükrü Saraçoğlu stadını gördüğünde el ayak dolanmama imkanı.
- İnsan gibi muamele (60 kg patates alır gibi numunelik adam getirtip sonra da ortada bırakmama kifayeti)
Jovacım, seninle ilgili faksı da bir numara verirsen hemen çekecek, sitemizden de gururla yayınlayacağız. İnsanlık daha ölmedi.
2 Eylül 2010 21:38
papazin cayiri' na da bu yakisirdi:)
not: senede on bes gun berlin tatili de olsun. bir hafta rehavette bir hafta da bende kalir.
2 Eylül 2010 21:53
Sanırım kaçırdınız :) Adamı sırp bi takım kapmış :) Ordakiler rakı masasının yanına dansöz + duş teklif edince adam düşünmeden kabul etmiş.
2 Eylül 2010 22:08
Çok güzel. Şöyle bir şey de vardı.
http://devrimderki.blogspot.com/2010/05/turkiye-ve-fenerbahce-beni-istemedi.html
G.Inler: Bu cok uzun bir hikaye. Christoph Daum beni ve bir kac oyuncuyu daha görmek istedi ve Almanyada bir kac deneme antrenmanina ciktik. 2 Hafta sonra bize sözlesme imzalanacagini söylediler lakin biz Istanbulda iken hicbir sekilde lisans cikartilmadi. Nedenini ben de bilmiyorum. Nihayetinde menajer bizi bürosuna cagirdi ve su an itibari ile yeterli olmadigimizi söyledi. Sözlememiz gecersiz kilindi ve ben klupsüz bir sekilde ortada kaldim. Bu benim icin kötü ve oldukca yikici bir gelisme oldu. Bugün bile neden böyle bir sey oldugunu bilmiyorum
Umarım bu oyuncu da G.İnler gibi belirli bir yere gelir ve biz bugünleri bir daha bir daha anmak durumunda kalırız.
2 Eylül 2010 22:20
Hayir, Fenerbahce yonetimi ne eylerse guzel eyler diyen adamlar olsak neyse de, neden simdi bu karsilastirma ihtiyaci? Bak sizin tuttugunuz takimin yonetimi de ayni rezillikleri yapiyor, o yuzden konusamazsiniz mi? Umarim degildir. Yakin tarihte benzer baska hikayeler de var, bunu hatirlatmak istedim diye yorumlayayim.
2 Eylül 2010 22:26
PVH: Birileri GS'a özgü diye yorumlarsa birieri ya da öyle algılanırsa hayır değil diyorum bu şekilde ama aynı zamanda bu tavırlar cezalandırılmalıdır da diyorum. Misal Arda'yı istedilerini görgüsüzce yayınlanması gibi.
Ben biraz da kişişelleştirilmeli ve kişilerin bu tavırların cezasını çekmesini isterim. Kluplerle özdeşleştirilmemelidir.
Özellikle taraftarların net bir şekilde tavır koyduğu durumlar klupleri değil kişileri bağlamalıdır.
Benden icazet alacak değilsiniz ama konuşun, dalga geçin ve sadece tek bir ayrıntı beni rahatsız eder bilmek isterseniz.. Tavır ile klubün özdeşleştirilmesi. Yoksa şu konuda dalga geçmek herkesin hakkıdır ve diyorum geçilmelidir de.
2 Eylül 2010 22:35
borges bu olan galatasaraya özgü değil elbette. daha önce de futbolcuyu istanbula getirten hatta antremanlara bile çıkartan ancak sonra futbolcuyla anlaşma yapmayan kulüpler oldu. jova'yı benim için özel yapan, adamı bonservis bedeli karşılığında alacaklarından vazgeçirecek kadar teminat verilmiş olması. aksi halde adam neden manyak gibi anlaşması kesin olmayan bir takım için alacaklarından vazgeçsin, bonservisini alsın, istanbula gelsin? diyelim bunun sorumlusu prekazi, esasında gs'nin böyle bir niyeti olmasa da işi çok ciddiye bindirdi, o zaman dahi ortada ahlaki bir sorumluluk yok mu? prekazi bu adamla gs nam ve hesabına görüşmüyor mu?
elbette bu gs'yi kötü bir kulüp yapmaz ama bayağı ahlaksızca yönetilen bir kulüp yapar.
elbette bu gs'yi şirk odağı haline getirmez ama son derece vicdansız adamalrın hakimiyetini de görmemizi engellemez.
bir de,
4-3-3 nasıl bu aralar? rijkaard'ın b planı bulunabildi mi?
2 Eylül 2010 22:45
Aethewulf:
"borges bu olan galatasaraya özgü değil elbette. "
Sorun budur. Adam ise bonservisini eline almıştır ve başka yere de o şekilde transfer olduğuna göre maddi bir kaybı yoktur ama ya G.İnler gibi ortada kalsaydı klupsuz ? Söz verilip istanbula çağrılıp eli boş öylece kalsaydı ? kalmadığı için ahlaksızlık ortadan silinmiyor, her şey anlatıldığı gibiyse vicdansızlık bu yapılan başka bir şey değil.
4-3-3 bildiğiniz gibi devam ediyor. Ellerinden öper.. 72 planı olanların ülkesinde gariban bir şekilde A planı ile oturuyor.
2 Eylül 2010 23:03
O degil de olacagi su; bu herifin transfer oldugu takimla eslesiriz seneye, sonra bize gol atar. Fenerbahce kismeti bunu gerektiriyor.
2 Eylül 2010 23:09
PVH: Umarım GS nereye transfer olduysa onunla eşleşir ve onun golüyle eleniriz. Böyle sansasyonel haberler olmadığı sürece bu gibi vicdansızlıklar gündeme gelmez ve hemen silinir gider.
Bir tur kaybederiz belki ama biraz Prekazi biraz da Vicdan kazanırız belki..
2 Eylül 2010 23:31
@alican o duj dur dujj:)
@aethewulf rijkaard a,b ,c bakmış olmuyor Meydan Larousse olayına girmiş a-ami, ami-avr, avr-ber....
3 Eylül 2010 23:40
Hep Ayşe Abla Spor Kulübü geliyor aklıma böyle şeylerde. Ha, bir de yüzme sporundaki "yabancı oyuncu" meselesi. Neymiş, tavır ile kulübü eşleştirmeyecekmişiz. Tabii, mutlaka efendim, ne demek!
4 Eylül 2010 17:50
@borges: niye öyle diyorsun yahu? 4-3-3'ten ödün vermez rijkaard, sistem şeysi var, sistemini satmaz. bunu bilmeyen de edepsiz cahildir. galatasarayı şey etmelere çalışıyordur.
öte yandan "Sözleşmesinde sanki "Bize, 4-3-3 oynatacaksın" yazıyormuşçasına bir çılgınlık var. Sözleri ve icraatları çelişiyor"
iyi dayanıyorsunuz gene ya iç ve dış mihraklara karşı. futboldan anlamayan cahil cühela rıdvanlar, katıksız holiganlar, lincolnu bitirmek isteyen mehmet demirkollar, fenerli medya, fenerli federasyon, iktidar, askeri vesayet rejimi, uluslararası mason locaları, cia, galatasaray içi muhalefet, amerikan emperyalizmi, sith lordları, sauron, ergenekon, fethullah gülen cemaati, tapu kadastro genel müdürlüğü, toplu konut idaresi hepsi size karşı, hepsi güzel galatasarayı bitirmek istiyor ama gene de dimdik ayaktasınız. bravo.