4 comments:

1. cromvemitra dedi ki...
   5 Aralık 2011 15:43

   Yazmaya vakit bulman dileklerimle. Emeğinize sağlık kardeşim.

2. emre dedi ki...
   5 Aralık 2011 23:38

   Yazili olmayinca haliyle vait ayirip dinlemek zaman aliyor. Sevgili aethewulf, bir sorum var. 3 Temmuz 2012 sabahina umutla uyanmak icin herkes itiraz hakkini kullanmali diyorsun. Nedir tam olarak bundan kastettigin? Cumhurbaskanina surecte adaletsiz olarak gorduguklerimizi mi yazalim. Bunun karsisinda adil bir ulke umurunda olmayan, tek derdi Aziz Yildirim icerde kalsin olan yuzbinler yazilar yaziyor. Sokaklara cikip adalet istegimizi mi haykiralim? Basin bunlarin hepsini gormezden gelip ya yazmiyor ya da kuculterek yaziyor. Fenerbahce'nin avukati Emin Bey televizyona cikip belgelerle hakli oldugumuzu anlatiyor, hicbir yoruma girmiyor, ama Telegol tayfasi elbirligi ile Emin Bey'i abuk subuk konu saptiran ifadelerle susturuyor. Ne yapalim gercekten bu ulkede adalet hakkimizi istemek icin ve 3 Temmuz 2012 sabahina adil bir ulkeye uyanabilmek icin?

3. Mattt dedi ki...
   6 Aralık 2011 03:21

   “Yasa caydırıcılığı etkisizleştiriyordu. Suç ve ceza dengesini yetersiz bulduğum için veto ettim. Yeni bir düzenleme bekliyorum ama tabii ki bu parlamentonun görevi”
   
   Herifin yedigi naneye bakk yaa, senin mahkemen 132 yil giydirecem diyor peki bu nasil suc ve ceza dengesi be adam?! Dalga gecer gibi beyanatlar veriyorlar.
   Yahuu sizlerin hic mi akil hocasi yokta boyle abuk sabuk konusuyorsunuz, o sirca koskunuzden biz moron embesil mi gorunuyoruz?!
   
   Soysuzun biride cikmis en son laf atilacak kisiye, ridvan’a laf soyluyor birde utanmadan sikilmadan el alemin karisini agzina aliyor, be omurgasiz soysuzz sen kendi karini ilgilen piss herif. Eceli gelen it cami avlusuna isermis! Sana mi dustu el alemin karisinin uzuntusu sevinci, sana ne be deyyuss.
   
   Bunlar hep boyle insanlari yildiriyor hep boyle sindiriyor ve hep boyle korkutuyorlar surekli bel altindan vuruyorlar. Hak hukuk adalet hak getire, bir ulkenin namusu hukuku ve adaletidir ve sayenizde yerlerde. Ulkeyi derebeyligine cevirdiniz. Yalan-dolan iftirayla insanlarin onurlarini karalamaya ne hakkiniz var?! Hergun birilerini hedef gosteriyorsunuz, hergun birilerine saldiriyorsunuz!?
   
   Insanlari yay gibi gerdiniz, sokagin silahi sopasi yok ama kocaman kocaman yurekleri varr! Bu humanizmasi yarali kent kasaba cocuklari, milyonlar bir daha sokaga cikarsa arap baharina muson ruzgarlarini eklerler ve bir yaprak gibi savrulur gidersiniz!? Ne bok yediginizin farkindamisiniz?! Bu insanlar kiyak cekmenizi degil adalet istiyor.
   Tv’lerden saldirirsiniz, tasmali vekillerinizle saldirirsiniz, daha nereye kadar gidecek bu hic dusunmuyormusunuz!! Kim size 2 laf etse yalanla dolanla bir kulp’unu bulup iceri tikiyorsunuz. Memlekette insan kalmadi daha ne kadar boyle zapt edeceksiniz?!
   
   Dersim ozurunun resmi olmasi icin meclisin karar vermesi gerekmiyormu?! Ama derdiniz uzum yemek degil bagciyi dovmek. itin biri prof unvaniyla cikmis sapka devrimine kafasinca gardrop devrimi diyor. Ulan pis herif Ataturk olmasaydi bugun soyunda fransiz, ingiliz dolu olacakti. Birde hatay 7M'a fransizlardan satin alindi hikayesi cikarttilar yil 1939 tarih arenasinda daha dun gibi ve hicbir siyasetcinin hicbir tarihcinin haberi yok adamlar vallahi bilmiyorum diyor yaa. Ve bunlar boyle laikligin icin kemiriyor bosaltiyor, ve siz haala c.baskani ozur dilesin diyorsunuz saftirikler!!
   
   Adamlar hergun birini intihar ettirdiler, birbirlerine kavga ettirdiler ve bu adamlar hapiste! Yani demekki hapishane yetkilileride ayakli gasteler, bunlara haber ulastirma derdindeler. Yahu adamlar hapiste iste, ama yine rahat yok hep yalan hep dolan, tvlerinize gastelerinize ceki-duzen vereceksiniz! Yahu sizlerin hic mi insafi yok, tam anlamiyla firavun eziyeti cektiriyorsunuz,
   
   Tam bir derebeylik! Hirsizi, sahtekari, yalancisi hep mecliste. Isci babamin 3 kurusunu vergi diye caldiniz! 2 trilyon 644 milyar 616 milyon 570 bin 561 lirayı cupp diye yuttunuz! Nere gitti bu paralar?!
   
   Gunde 5 vakit egilip kalkiyorsunuz ama hirsizliktan yalanciliktan da geri durmuyorsunuz. Eger siz muslumansaniz, biz degiliz.
   
   Dini yalanlayanı gördün mü? İşte o, öksüzü iter, kakar. Yoksulu doyurmaya önayak olmaz. Vay, o namaz kılanların haline ki;Onlar kıldıkları namazdan gafildirler. Onlar gösteriş yaparlar. En ufak bir yardımı esirgerler.(Maun Suresi 4-5 Ayet)
   
   Artik bu dava sokaklara dustu, bu aziz davasi, sike davasi olmaktan cikti. Insanlar adalet istiyor. Insanlar onurlarini gururlarini geri istiyor ve sizde essekk gibi geri vereceksiniz. Bu insanlar firavun eziyetini hakk etmiyorr. Hicbir hukumran, hicbir saltanat insan onuruyla oynayamaz. Kefenini mal mulk ile degil onurun ve gururunla insanliginla dolduracaksin.
   
   Bu dava artik insanlarin ADALET VE HUKUK ISTEME DAVASIDIR, gozunuz kormu, gormuyormusunuz?!

4. Zamane Delisi dedi ki...
   6 Aralık 2011 18:37

   Aethewulf ve Asrizamanlar'ın güzel değerlendirmesine ek olarak daha önce söylenmemiş ya da gözardı edilmiş bir noktayı değerlendirmek istiyorum. Başbakan hasta, 10 gündür siyaset gündeminde ve TV'lerde cismen yok. Ama bu demek değil ki, başbakan gündemle ilgilenmiyor; evinde yatıp bu parodiyi uzaktan seyrediyor. İlk evvela Mustafa Elitaş'ın dün, bugün de Nurettin Canikli'nin açıklamalarına kulak kabartmak lazım. Bu adamlar hükumet partisinin grup başkanvekilleri, yani başbakanın meclis grubundaki yardımcıları. Diyorlar ki; "Herkes imzasının arkasında durabilmeli, yasa aynen geri gönderilecek" Yani düzenleme, Anayasa Mahkemesi referandum sürecini yaşayacak. Şimdi Abdullah Gül' ve Erdoğan'ın cumhurbaşkanlğı sürecindeki kader birliklerini gördükten sonra, bu konuda ayrı düştüklerini düşünmek safdillik olur.
   Neden bunları anlatıyorum, işi Anayasa Mahkemesi gibi daha yüksek bir yargı mecrasına ve referandum gibi demokrasinin dibi denilebilecek noktaya taşımak, yasamanın üzerindeki bu baskıyı hafifletecektir. Çünkü Fenerbahçeli dışında vicdan sahibi olanlardan da çatlak sesler çıkmaya başladı. Anaysa Mahkemesi'ne gitmesi zaten süreci içinden çıkılmaz bir hale sokacak. Mayısa kadar uzayan süreç sonunda Aziz Yıldırım'dan başkan seçilmemesi dolayısıyla bir miktar kurtulmuş olacaklar. Referandum yapılırsa da kimse aksini düşünmesin, bu Fenerbahçe düşmanlığıyla referandumda "değişmesin" sonucu çıkacaktır.
   Bu kadar sözün alt toplamı nedir? Şudur; AB kritlerleri içinde ileri demokrasi derken halkın büyük çoğunlukla kabul etmediği bir yasayı değiştiremeyiz. SOnuç: baskı kalkar, demokrasi ve hukuk zemininde yapılan bu adi operasyonun önünde engel kalmaz.
   Ezcümle: Bu operasyonun içinde peyda olan gizli tanıkla birlikte 'Ergenekon' bağlantısı dillendirilmeye başlandı. Bu durum bi yerden Ergenekon'a bağlanıp bizi ve başkanı yerin 7 kat dibine gömmeye çalışmıyorlarsa ben de hiçbir şey bilmiyorum.