Mehmet Demirkol'a Açık Mektup
Not: Mehmet Demirkol daha sonra bu konuda bir cevap gönderdi bize, buradan ulaşabilirsiniz.
Sayın Mehmet Demirkol,
Üşenmedim, bugün NTVSpor'da söylediklerinizi dinledim, kelimesi kelimesine şöyle demişsiniz
Hacettepe ismine güvenemeyeceksek Türkiye'de neye güveneceğiz ki? Asıl önemlisi ben şimdi Kerem Gönlüm'ün doping yaptığını nereden bileceğim? O çocuğu da öldürdük mahvettik. Ben şimdi doping yapanlara yapmadı gözüyle bakıyorum, Kerem Gönlüm'den de özür diliyorum.Programın devamında "bu merkezde profesör, hoca yok mu? İnsan biraz araştırır" dediniz. Bu konuyu nasıl Kerem Gönlüm'e bağladınız bilmiyoruz. Taurasi'ye o kadar laf edip "Fenerbahçeli diğer sporcular da doping yapmış olabilir, araştırmak gerek" dediğinizi de hatırlıyoruz. Bunlara rağmen "Hacettepe bizi yanılttı, Fenerbahçe'den ve sporculardan özür diliyorum" bile diyemediniz. Aklınıza ilk gelen Kerem Gönlüm olmuş ve ondan özür dilediniz. Halbuki internette 3 saniyede yapacağınız bir aramayla şu haberi bulabilirdiniz:
Haber linki
Kerem bu kez yandı Beko Basketbol Ligi Efes Pilsen - Fenerbahçe Ülker play-off final serisi 5. maçından sonra yapılan idrar testinde WADA'nın yasaklı maddelerinden "cathene" tespit edilen Kerem Gönlüm, Türkiye Basketbol Federasyonu’na 20 Ağustos tarihinde verdiği dilekçe ile B numunesinin açılmasını talep etmişti.Gördüğünüz gibi Kerem'in testleri Hacettepe değil Köln'de yapıldı. Amacınız ne bilmiyorum. Başkasının hatası yüzünden yanıldığınızda bile açık yüreklilikle özür dilemeye utanıp olayı Kerem Gönlüm'e getiren ses, olayın mağduru Fenerbahçe'yi yine bir konuda kabahatli çıkarmak için bilinç altına yerleşmiş adamın sesi mi? Yetkililere, gazetecilere "önce insan bir araştırır" demeden önce 3 saniyelik bir arama yapmanız çok mu zor?
Türkiye Basketbol Federasyonu'na dilekçe ile başvuran Kerem Gönlüm, A numunesine itirazının bulunmadığını ancak B numunesinin açılmasını talep etmesinin ardından, Köln Laboratuarı oyuncumuzun bu başvurusunu değerlendirerek, numunenin 3 Eylül 2009 tarihinde açılmasına karar vermişti.
Konu Fenerbahçe olunca neden bu kadar sorumsuz ve ön yargılısınız? Programın devamında "Düzeltelim, Kerem'in testleri Köln'de açılmış" denince neden "kulüpçülük yapmayın" diye çıldırıyorsunuz? Hata ortaya çıkınca aklınıza ilk Kerem'in gelmesi, Taurasi'den özür dilerim bile demeden Kerem'den özür dilerim demeniz, sonra sizin de hata yaptığınız yüzünüze söylenince "fanatiklik yapmayın" diye çıldırmanız ne kadar tutarlı? Bekliyor olacağız. "Başkasının hatası nedeniyle Fenerbahçeli kadın basketbolcuları haksız olarak suçladım, hepsinden ve Fenerbahçe camiasından özür dilerim" diyeceksiniz. İşinize gelince "fanatiklik yapmayın", işinize gelince "Fenerbahçe bu işlerin altında" yok artık. Programın sonunda da "Özür dilemeyeceğim tabii ki Hacettepe'ye güvenmeyeceğim, kime güveneceğim" dediniz. Programın başında "Kerem Gönlüm'den özür dilerim" demenizin sebebi neydi peki? Özetle şöyle soralım; amacınız ne?
Bu olayların asıl sebebi 10 yıldır çıkmayan madde 1 ayda 4 sporcuda çıktığında dahi, sırf Fenerbahçe zarar görüyor diye "neler oluyor yahu" bile demeyen sizsiniz. Öyle yok artık.
Saygılar.
Aethewulf Editi:
Mehmet Demirkol Döngüsel Güven Şeması
Argumentum ad verecundiam, bir otorite tarafından ifade edildiği için bir beyanatın doğru olduğuna dair inançtan kaynaklanan mantık yanılsaması anlamına geliyor. Basitçe A kaynağı P'nin doğru olduğunu söyler, A kaynağı otoritedir, o halde P doğrudur.
Örnekle, Çevre Bakanı Allianoi'nin varolmadığını söyler, Çevre Bakanı bu konuda otoritedir dolayısıyla Allianoi yoktur.
Halbuki bir ifadenin doğru olup olmadığını belirleyen şey beyanatı veren otorite değil, o ifadenin öncülleri, dayandığı deliller, vesikalar, veriler ve mantık örgüsüdür. Bunlar da denetlenmelidir.
Mehmet Demirkol bu antik mantık yanılsamasını bir adım ileri götürerek otorite "Koca" ise ona "güvenmeyi" doğal sayıyor ve onun ifadesi kontrol edilmeden o ifade esas alınarak ortaya konulmuş bütün ifadelerin de bu sebeple sorumluluk sahibi olmadığını, bu ifadenin sahiplerinin herhangi bir şekilde başkalarına verdikleri zararlar sebebiyle sorumluluk taşımayacağını ifade ediyor. Bir başka deyişle bir otorite bize örneğin Mehmet Demirkol'un bir kapkaççı olduğunu söylerse biz de bu "Koca" otoriteye sonsuz bir itimad duyarak kendisine kapkaççı diyebiliriz ve bundan dolayı hiç bir sorumluluğumuz olmaz. Bunun ne kadar yanlış bir mantık olduğu da örnekle apaçık ortaya çıkıyor.
Ancak Mehmet Demirkol döngüsel güven şemasının bir başka sorunu, bu isme adını veren döngüselliğe zemin hazırlaması. Çevre Bakanı Allianoi'nin var olmadığını söylüyor, o bu konuda bir otorite o halde Allianoi yok. Ancak "Koca" TMMOB açıkça Allianoi var diyor, demek ki Allianoi var. Bu iki iddia aynı anda doğru olamayacağına göre döngüsel olarak bir otoriteden diğerine doğru sıçrama yapmamız gerekir. Önermenin doğru olup olmadığını belirleyen şey, otoriteler hiyerarşisi olacaktır. Yani Çevre Bakanı bu konuda daha yetkilidir dolayısıyla doğru olan Allianoi'nin var olmadığıdır buna karşın Çevre Bakanı şahıs olarak konu hakkında TMMOB'dan daha az uzmandır, o halde TMMOB'un dediği doğru olmalıdır, ancak Çevre Bakanı TMMOB kaynaklarına da erişebilir o halde Çevre Bakanı'nın dediği doğrudur, TMMOB Çevre Bakanı'nın sahip olmadığı yeni bilgiler almış olabilir o halde TMMOB daha doğrudur - ad infinitum.
Bu mantıkla herhangi bir konuda gereken araştırmayı yapmayan bir şahıs sonsuza kadar akıl yürütmesi yapacak, önermenin doğruluğunu otoriteye bağladığı için birbiriyle çatışan iki otorite beyanatı vuku bulduğunda asla doğru önermeyi yapamayacaktır.
Ah tabi bütün bunlar özür dilemesini gerektirmez, araştırmasını yapmamış olabilir, erken konuşmuş olabilir, karşılaştırma zaafiyeti olabilir, önermesi yanlışlandıktan sonra geri adım atmak zorunda kalmak gücüne gitmiş olabilir yine de özür dilemeyecek. Çünkü o "koca" Mehmet Demirkol ve "koca" Hacettepe'ye güvenmeyecek de ne yapacak?
17 Şubat 2011 20:43
Vakti zamanında Fenerbahce'yi savunanlar haklarını savunanlar şimdi dillerinden beşiktaşı galatasarayı efespilseni kısacası fenerbahce ve diğerleri dediğimiz o diğerlerini düşürmüyorlar ntvspor olsun yorumcu kadrosu olsun değişmeye ve tutarsızlaşmaya başladı Fuat Bey'in samimiyetine ve gazeteciliğne inanmasam çok sevdiğim ve beğendiğim bu programı takip dahi etmeyeceğim, Mehmet Demirkol bi an önce bu ayıbını düzeltmeli yeter artık Fenerbahceye gelince suspus olmalar !
17 Şubat 2011 20:43
Program biterken,"özür dilemeyeceğim" diye de belirtti kendisi.
Üstelik diğer sporcularla ilgili ettiği lafları da unutarak...
Aslında bu bilinçaltının sebebini biliyorum.Medyanın yıllardır uyguladığı soğuk savaş tekniğinin etkisinde kalmış Demirkol, eğer tartışmalı konularda Fenerbahçe'yle ilgili olumlu konuşursa fanatik damgası yiyeceği çok başarılı bir şekilde işlemiş bünyesine. Tarafsız yorumcu olmak için kendisini zorladığı için de bunları yaşamak zorunda kalıyor ve sıkıntısı anında yüzüne yansıyor.
Yani bence kendisi bir Fenerbahçe düşmanı değil aslına bakarsanız.
Sadece yeterince zeki değil...
17 Şubat 2011 20:44
K.Gönlüm konusunu açması tamamen sinsilik. Bu arkadaş ve spor servisi ekibi (editörler Onur Erdem ve Orkun Yeşim) adları gibi bilirler, Cathine'li numunelerin Köln'de açıldığını. İşlerine gelmediği için unutmuş gibi yaptılar. Kulüpçülükle ilgili çıldırış anı suçunu bilen birinin psikoljisini yansıtıyordu bugün.
17 Şubat 2011 21:04
Gazeteci olarak yeterince arastirma yapmadan ahkam kestigi icin okuyuculatdan ozur dilemeli ama tabi bu adam gibi gazetecinin yapacagi istir. bu noktada olay Mehmet Demirkol'dan cikiyor NTV ye geliyor. boylesine acik olayda bile kendi egosunu mesleki degerlerin uzerinde tutan bir gazeteci-yorumcuya neden is verilir.
17 Şubat 2011 21:24
mükemmel ,aynen katılıyorum , yeter artık , mehmet demirkol FB hakkında konuşurken artık iyice haddini aşıyor adam bu oalydan sonra Fenerbahçeli taraftarlar ellerinde bayraklarla kutlama yapıyor diyor , bir insan bu kadar mı şaşırmış olur , hacettepe o hatayı yapmasa taurasi penny gitmeyecekti , FB taraftarı neyi kutluyor acaba ? FB taraftarı kan ağlıyor kan . Tek yaptığı sallamak , FB olunca ağzını geleni söylemek . Özür dilemek erdem dir sn demirkol erdem , hacettepe hata yaptıysa sizde ortak oldunuz .
17 Şubat 2011 21:25
ikinci olay kerem oalyını gündem e getirerek kendisi efes fener üzerinden olayı tartışmaya açıyor çünkü kerem olayının mağdur tarafıda fenerbahçe bunu yapıyor sonrada kendisine gerekli bilgi gelince , Fenerbahçe lileri fanatiklikle suçluyor .
17 Şubat 2011 21:34
konu farklı gözükebilir ama demirkol'u biraz daha iyi tanımak açısından; onun sezon başında daha takım doğru düzgün resmi maç dahi yapmamışken aykut kocaman ve onun performansı açısından yazdıklarını görmeyen veya görüp de fark etmeyen varsa bugünkü söylediklerinden sonra dönüp yeniden baksınlar lütfen...
17 Şubat 2011 21:41
Evet, bir de bizi sevinmekle suçladı, hangi Fenerbahçe'li mutlu şu anda, sadece hakkı yenmek üzere olan 4 oyuncu için mutluyum ben. (Özellikle bu Kars'lı çocuk garibime cezayı bile vermişler.) Hangimiz mutluyuz, biz sinirden kuduruyoruz, sevindiler diyor adam. Avrupa'da adının önüne "yenilmez" sıfatı eklenerek bahsedilen bir takımın oyuncularını doping yapmakla suçladın, Taurasi'den özür dilemeyeceksin onu anladık da Fenerbahçe Kadın Basketbol takımına özür borçlusun Mehmet Demirkol. Herşey bu kadar ucuz değil, o kadınların terine, emeğine leke düşürmeye çalıştınız hep beraber.
17 Şubat 2011 22:09
Kimse kendini tekzip etmeye yanaşmıyor, cesaret edemiyor bunun ezilmişliği ile çırpınıyor, hırçınlaşıyor, çirkinleşiyor, utanma arlanma duygularını yitiriyor. Hıncal Uluç virüsü QTM'de hızla yayılıyor...
17 Şubat 2011 22:49
İnsanların düşüncelerinin değişmesi; düşünmeye devam ettiklerinin bir işareti olarak da algılanmalıdır. Özür dilemek istemeyeni de hacettepenin def-i haceti ile başbaşa bırakalım. Sevgililere ömür boyu mutluluklar diler, belediye başkanın verdiği yetkiyle sizleri koca karı ilan ederiz.
17 Şubat 2011 23:47
aethewulf'un mantık dersine nazire olsun, bir "homo demirkolus" tarifi yapayım:
"haybeye önermelerin insanıdır, bütün ömrünü bunların doğruluğunu ya da geçerliliğini ıspat etme mücadelesine adamıştır. önermede bulunduğu anda buna inanıp inanmadığı bilinmez, bunun hakkında cidden kafa yorup yormadığı konusu da şüphelidir. zaman içinde üzerine oturuveren o hıncalesk şehvetin verdiği vecd hali içinde, sesini de hafiften yükseltip, bir tribün delikanlısı edasıyla iddialı bir laf eder. sonra muhtemelen çok ileri gittiğini ya da bunun kof bir özgün olma hevesi dahilinde inanmadan edilmiş bir laf olduğunu kendisi de anlar. ama o lafından dönmez, özür dilemez, geri adım atmaz; çünkü haklılığını kanıtlamak, altta kalmamak zorundadır. bu gidişle, yazı adamının olgunlaşmamışına özgü şehvetin gözlerini kör edeceği, farklı olduğunu ıspat etme çabasının şirazesini büsbütün kaydıracağı günler yakındır."
simao'nun dediği gibi, çok yanlış, çok...
18 Şubat 2011 00:25
Tek satır yazı yazmaya değmezdi.Bugün yaranmaya çalıştığı ahbap çavuş güruhu zamanında Emre B. - Hıncal mevzularında sırf Fenerbahçeli diye linç etmişlerdi kendisini.Nereden nereye.
Var ya Demirkol, senden nefret ediyorum.Sen Hıncal'dan betersin.Birine Hıncal'dan beter demek aklıma gelmezdi.Bana bunları yazdırabildin, şimdi gözlerini devirerek beni kulüpçülükle falan da suçlarsın.
Şuster'i, ''Anadolu Devrimi''ni falan öv Demirkol, ona bile razıyım artık.
Ülke ülke değil açıkhava tımarhanesi.Güya en akıllısına bak, ne olduğunu anla.Nasıl olsa Mungan'ın dediği gibi, bu ülkede rezil olmak yok.Bir de Aziz imkanı yok koltuğu bırakmaz, bıraktırmazlar.Bırakırsa onca tımarhanelik nasıl malzeme bulacak düşündünüz mü?
18 Şubat 2011 01:26
o degil de benim bildigim, mehmet demirkol koyu fenerbace li. bence de bu kadar sinirlenmesinin sebebi kendi yaptigi yorumun yanlis cikmasi ama doktora gittin kan testi yaptirdin adam dedi ki aidslisin, simdi sen cikip dogru degildir ya sevisirim ben der misin? demezsin, yani cevre bakanliginin aciklamasiyla arasindaki fark bir teste tabi tutulmasi, isin icin de bir bilim olmasi. kapkacci olayina gelince, bir video var, mehmet demirkol aliyor birinin elinden cantayi kaciyor, yargilaniyor suclu bulunuyor(ki yargilanmasini beklemeden suclu buluruz biz) kapkacci der miyiz? deriz, ama avrupa da bi makine agzini okuyor diyor ki bu adam zaten kendisinin olan cantayi geri almis, olay buna daha cok benziyor bence. ben mehmet demirkol'u anliyorum, normal buluyorum yapilan testin sonucuna inanmasi. ama bugunku tepkisinin altinda kendi egosunun zedelenmisliginin yatigini da dusunmekteyim, bu rahatsiz edici bir durum. bu konu da calismasi gerekiyor. ayrica ozur de dileyebilirdi, bu kadar gurur yapilacak da bir durum yok, 5 yasinda kum havuzunda tartisir gibi inat etmenin anlami yok..
18 Şubat 2011 01:36
bazi yorumlar da sanki numuneleri mehmet demirkol acmis da, kendisi testleri yapmis da, oyle bu oyuncular gitmis gibi. adam habercilik yapiyor. onune gelen bilgiyi yorumluyor, arastirsaydi, diyenler olmus, wada ya kendisi mi gidecekti? hem bu adami bu kadar ciddiye alip dinleyen bir kesim var mi ki, bu kadar zarar verecegini dusunuyorsunuz? televizyon da power rangers gorup gercek zanneden nineleri hatirlatti bazilariniz bana. yani diyecegim su ki bu adam da kendini bu kadar ciddiye almasin tabi ozur dilesin, dilemesi gerekiyor ama daha onemlisi izleyenler de bu kadar ciddiye almasin her seyi. gerilecek baska seyleri mi kalmadi birakin adam konussun ne olacak? ulke olarak daha rahat olmaliyiz yeterince sorun sikinti var masallah..
18 Şubat 2011 01:40
arda, gazetecilerin bu soruna katkisi senin tarifinden cok daha fazla. "Fenerbahce lusiferdir" imaji yaratanlar bu adamlar. Ortaya bir sey yokken cikip "Fenerbahceli diger sporcular da arastirilmali" dedikten sonra olayi Kerem Gonlum'e 5 gram bilgin olmadan baglarsan "sen ne yapiyorsun?" diye sorarlar. Turkiye'de bu kadar agir sorumsuzluk bu kadar yayginsa tam olarak bu "ee nolacak konusuyor iste" mantigi yuzunden. Ulke olarak rahat olamayiz, korkunc bir ihmal (veya kasit) var ve herkes sorumlulugunun farkinda olmali.
18 Şubat 2011 01:58
e.belözoğlu sana kolunu gösterdiğinde o gün emre'ye çok kızmıştım ama emre sonuna kadar haklıymış m.demirkol
18 Şubat 2011 02:10
Bu adamın Türkiye'nin en iyi spor yazarı olduğunu düşünen insanlar var :D
18 Şubat 2011 12:09
pvh, takim atiyorum antalyaspor olsa, sen de benzer yorum yapmaz misin? demeye calistigim adamin yaptigi yorum cok normal, ozur dilememesi anormal. bizim bunu bu kadar tartismamiz bildigin sacmalik.. tv da her soylenen seyi ya da oraya her cikan adami bu kadar sallamamak lazim, eger ki hayatini yasam seklini tehtid eden bir durum yoksa ortada. boyle seylere gerilip gerilip, asil onemli sorunlara gerilecek yer kalmiyor vucutta...
18 Şubat 2011 13:47
@arda
Benim kızdığım yanlış bilgiler vererek olayı Kerem'e getirmesi. Madem bir hata durumu olası idi, Efes Pilsen de bu işin peşine düşüp aklasaydı oyuncusunu. Benim o olayla ilgili hala sorularım var, rastgele iki oyuncu çekiliyor ve ikisinde de birinde sınırın altında olmak üzere aynı madde çıkıyor. Şimdi sen 4 farklı takımdan 4 oyuncuda yapılan yorum hatasını bununla karşılaştırırsan ben de sana sorarım Efes neden bu kadar erken pes etti?
18 Şubat 2011 13:50
Bu rezalete sahne olan NTV'nin de ne menem bir yer olduğunun ispatıdır bu olay.
Bütün gün yayın ilkelerini anlatıp duran bu "Türkiyenin saygın (!) kanalı" bu rezalete çanak tutarak ortak olan Mehmet Demirkol gibi ilkesiz bir iftiracıyı bünyesinde tutmaya devam ettiği sürece saygın falan olamaz.
Halkla ilişkiler bölümünü aradım 3 kez üstüste telefon açılmadı.
Halkla ilişkimiz yok , biz istediğimizi yaparız demek istiyorlar sanırım.
Yüzü kızırması gerekenler çirkefleşiyor ,pişkin pişkin özür dileyeceğini söylüyor, mağdur edilenler ise hala bir şeyler izah etmeye kendini ve olayların iç yüzünü anlatmaya çalışıyor.
Bu nasıl bir memlekettir yahu !
18 Şubat 2011 13:54
Mehmet Demirkol
öncelikle bilim bir kurumdan ibaret değildir, yaptığınız her yorumu bilimin sadece tek bir çatı olduğunu göz önünde bulundurarak yanlış yapıyorsunuz.
ikincisi, bir bilim adamının (sizin için doktor örneği, ki bir tıp fak. öğrencisi olarak işime gelir) tanı koyması ayrı bu tanı üzerinden insanları damgalaması ayrıdır, yanlıştır. Yine bir doktorun tanı koyması ayrı bu tanı üzerinden ömür biçmesi yanlıştır(bkn; tabii ki almadım diyecek, cezası iki yıl olacaktır, b numunesi de aynı olacaktır vs.). Ayrıca tıp etiğinde (yabancı litaratürde "doctor-patient confidentiality" olarak) hekim-hasta arasında kalması gereken durum korunmamıştır. Ve yine hukuka aykırı olarak da; "suçu sabit olmamak", b numunesi açılmadan yargılar yapılmıştır.
Üçüncüsü, iki gündür yaptığınız yorumlar açıkça gösteriyor ki(niyetinizin ne olduğuna dair yorum yapmadan)rahmetli Uğur Mumcu'nun deyimiyle bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlardansınız.
Bu sorunların Taurasi'nin aklanmasıyla ilgili olduğunu düşünüyorsanız bu da dördüncü hatanız olur, Taurasi aklanmadan da bu sorunlar çözüm beklerdi, ama sesimiz şimdi daha gür.
Kendi adıma konuşayım, özür beklemek, hatayı kabullenmek sizden beklediğim melekeler değil, bunu yapabilecek insanlara haksızlık olur ayrıca.
Bir parantez de Cem Dizdar denen canlı forumuna;
kendini işçi-memur çocuğu olarak tanıtıp(ekstra puan getirecekse ben de açıklayayım ben de işçi çocuğuyum) insanların bilinçaltına kısa mesaj göndermektense, demagoji yapmadan bir yazı bitirin. Bilimin onurunu kimin çiğnediğini, kimin haklı olarak bunun karşısında durduğunu at gözlüklerinizi çıkararak değerlendirin, "spor yazarlığının çiğnenen onurunu" belki bi nebze kurtarabilirsiniz.
özüaklar, hakyemezler daha kimler kimler var ama midemiz kaldırmaz. Hıncal Uluç?
18 Şubat 2011 14:00
Koyun nedir diye soran olursa, Mehmet Demirkol'dur diyin !!
18 Şubat 2011 15:32
Dün eposta attım Milliyet'teki adresine, geri geldi. Yok mu aktif bir adresi?
18 Şubat 2011 16:28
anladığım kadarıyla özet şu..
taurasi'nin doping yapmadığı ortaya çıkmış
bunu duyan m. demirkol, kerem gönlüm'den özür dilemiş..
peki bu duruma hangi latince tabir denk düşüyor?
18 Şubat 2011 17:27
@sincera
mdemirkol@hotmail.com adresini kullanabilirsin, geri dönüş alamazsın ama. bir de Fuat Akdağ var: fuat.akdag@ntv.com.tr eleştirilere cevap verebilir.
18 Şubat 2011 19:37
latincesini bilmem ama türkçesi biraz rencide edici, onun için hiç girmeyelim bu konulara
18 Şubat 2011 20:20
arda,
Suclu olan ve cezasi haksiz yere indirilen yani bu sezon oynadigi butun maclar illegal olan dopingci Kerem Gonlum'un ve organize dopingci Efes Pilsen'in Fenerbahce'ye yapilan bir komplo sonrasi aklanmaya calisilmasi onemli bir meseledir. Sen onemli bulmuyorsan tartismadan uzak durursun, bu kadar basit.
19 Şubat 2011 11:45
MErak ediyorum mehmedim demirim kolum bunca objektifim ayağına fenere döşenmen, diğer kulüpleri yalaman sayesinde diğer kulüp taraftarlarınca sempati edindin mi? Senden daha taraflı Rıdvanın dahi diğer takım taraftarlarınca daha çok sevilmesi yavşamaması, bildiğini söylemesi, açıkca taraf olması olabilirmi?
Bu şekilde mehmedim demirim kolum ne emmeye ne gömmeye...