Fenerbahçe 2 - Kayserispor 0
STSL 14/02/2011
Fenerbahçe, Spor Toto Süper Lig 21. haftanın kapanış maçında Kayserispor' u Niang ve Lugano' nun golleriyle 2-0 yendi. Şampiyonluk yarışında bir engeli daha geride bırakan sarı lacivertliler, üst üste 5. galibiyetini alarak ikinci sıraya yükseldi.
PAPAZIN ÇAYIRI: Bu maçı sadece zirve mücadelesi veren Bursaspor ve Trabzonspor değil, biz, Papazın Çayırı ekibi de tedirginlikle bekliyorduk. Çünkü, evini taşıyan Rehavet, ligtv aboneliğini iptal ettirmiş, peşi sıra ‘bu eve elsiditivi yakışır olum’ gazına gelmediği için taşımak zorunda kaldığımız yaklaşık beş yüz kilo ağırlığındaki eski televizyonu yeni evde çalışmayı reddedince beyimiz son dört maçı ‘yeni eve yakın, yeraltındaki izbe bir kıraathane-bahis bürosu kırması’ mekanda izlemiş ve seri galibiyetlerde orada gelmişti.
Kayserispor maçını evde izler ve kaybedersek Rehavet’ in ‘26 tane bira içip, sigaraya yeniden başlayacak’ olması bir yana, ben her yere ‘ibne rehavet’ yazacaktım. Aethewulf papaza küfürlü bir yazı döşeyecek, PVH okyanus ötesinde Amerikanın üzerinde içlenecekti. Diğerleri de en hafifinden totemi bozduğu için Rehavet’ e ayıplayıcı nazarlarla bakacaktı.
Ama öyle olmadı.
Maça başlarken her şey Rehavet’ in lehineydi. Kayserispor defansının ortaklaşa hatasında top Özer’ de kaldığında daha üçüncü dakika dolmamıştı.
3’ te Özer kaptığı topu Mehmet Topuz’ un önüne attı. Mehmet sağdan alda at dedi. Niang da denileni yaptı: 1-0
Bu erken gole rağmen oyun planında bir değişiklik yapmayan, oyunu kendi sahasında kabul edip, en iyi yaptıkları işi yapmak isteyen bir Kayserispor vardı sahada: kaptıkları topu hızla dikine oynayıp golü bulmak.
Fenerbahçe ise klasik ilk yarım saat baskısından en az bir gol daha çıkartmak amacındaydı.
Fenerbahçe bu fırsatı bir çok defa yakalayıp heba ederken, Kayserispor bir defa yakaladı istediği pozisyonu.
15’ te ceza sahası içinde Amrabat’ ın al orta şut karışımı vuruşuna Zalayeta çizgi üzerinde dokunamadı.
20’ de Mehmet Topuz' un ortasında top ceza sahasının sol çaprazında bulunan Alex' in önüne düştü. Onun vuruşu direğin dibinden auta gitti.
25’ te rakiplerinden harika hareketlerle sıyrılan Dia' nın sol ayağıyla yaptığı vuruş direğin hemen yanından auta gitti.
31’ de sakatlanan Santana’ nın yerine Semih Aydilek girdi.
İlk yarının geri kalanında iki takımda idare etmeyi tercih edince takımlar soyunma odasına Fenerbahçenin 1-0 lık üstünlüğü ile gitti.
İkinci yarı da ilk yarı gibi başladı; gol dışında. Oyunu sahasında Kabul eden Kayserispor ve golü atıp kontrollü oyuna dönmek isteyen Fenerbahçe.
Beklenen golse duran toptan geldi.
60’ te Alex’in sol kanattan kullandığı köşe vuruşunda ceza sahası içinde çok iyi yükselen Lugano kaleci Volkan Babacan’ı mağlup etti: 2-0.
Bu gol sonrasında oyun kurgusunu değiştiren Kayserispor, Fenerbahçe sahasında daha çok görünse de kaleyi bulan bir şut için son dakikayı beklemek zorunda kaldılar. Fenerbahçe ise yakaladığı üç kontratakta Niang’ ın yanlış pas tercihine takılıp gol ya da gollerden oldu.
90’ da Ziani' nin soldan kullandığı serbest vuruşta ön direkte Selim Teber kafayı vurdu, kaleci Volkan’ ı aşıp kaleye gitmekte olan topa arka direkte son olarak Kujovic kafayla dokundu. Ancak Kujoviç ofsayt pozisyonundaydı.
Kalan sürede skor değişmeyince Fenerbahçe maçı 2-0 kazandı.
Şimdi sıra Fenerbahçe’ yi yenerek sezonu kurtarmayı planlayanların hevesini kursaklarında bırakmakta.
FENERBAHÇE: 2 - KAYSERİSPOR: 0
Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu
Hakemler: Fırat Aydınus, Aleks Taşçıoğlu, Orkun Aktaş
Fenerbahçe: Volkan Demirel, Gökhan Gönül, Lugano, Yobo, Andre Santos, Özer (76 Semih), Mehmet Topuz (89 Bekir), Selçuk, Dia (Cristian), Alex, Niang
Kayserispor: Volkan Babacan, Hamza, Serdar, Amisulashvili, Hasan Ali, Amrabat, Selim Teber, Abdullah, Santana (31 Semih), Karım Ziani, Zalayeta (55 Kujovic)
Goller: Niang, Lugano
Sarı Kartlar: Andre Santos, Bekir / Serdar, Hamza, Semih
15 Şubat 2011 01:27
rehavetin üstünde oluşan bunca gerilim ve stress ortamına rağmen bu başarıyı çıkarması şampiyonluk yolunda önemli bir adım. zorlandığı maçları da kazandığı takdirde, bu sene önünde önemli bir engel gözükmüyor. risk aldı ama bu risk neticede ödüllendirildi, artık evinde fenerbahçe maçı izleyebilir. (yalnız yenilseydik, çok sevdiğim bir insana öyle acımasız şeyler yazabilirdim ki, ben bile üzülüyorum düşündükçe)
15 Şubat 2011 01:27
Hadi yine iyisin Rehavet, yirttin bu haftalik.
15 Şubat 2011 03:34
ahaha.. aethewulf'un hafta içi şahsımla "akıl oyunları" oynayarak beni izbe kahve köşelerine yönlendirme çabalarına rağmen, efendi yaradılışlı bir iyi aile çocuğu olarak, ligin devre arasında 33'lük simao'yu transfer etmekten bile daha büyük bir risk aldım ve evimde kalarak uğura, toteme, metafiziğe meydan okudum, fenerbahçemin galibiyetini cumhuriyet mitingine gitmiş chp kadın kolları üyesi gibi kutladım..
neyse, zizek'ten apartma bir anektodla bağlayayım:
quantum fiziğinin ağababalarından Niels Bohr'un evine ziyarete gelen bir dostu kapıda şans getirmesi için asılan at nalını görünce, "Hacı hayırdır yav, sen böyle şeylere inanıyor musun?" diye sormuş. Bohr da, "İnanmıyorum ama inanmasan bile işe yaradığını söylüyorlar," diyesiymiş...