Direniş ve Zafer
Daha dün Noam Chomsky'nin bir konuşmasında duyduğum ve işe yarayacağına ikna olduğum örgütlenmenin Fenerbahçe ile gözümüzün önünde yaşanması geleceğe dair ümitlendirimi arttırıyor. Chomsky, Dünya'nın içinde bulunduğu durumu aktarıp sorunların nasıl çözülebileceğinden bahsettikten sonra bir konuşmacının "Peki insanların büyük kısmının eğitimsiz olması konusunda ne yapılabilir? Birçok kişi zamanında Amerika'nın Saddam'ı desteklediğini bile bilmiyor." sorusuna verdiği örneklerle ne yapılması gerektiğini anlatıyordu. Savaş sırasında Vietnam'a daha fazla asker gönderilmesi kararı çıkmış fakat gönderilememişti çünkü ülke içinde savaş karşıtı hareket büyüyordu ve sivil bir ayaklanma durumunda savunmasız kalınacağı öngörülüyordu. Savaşa asker desteği bile gönderilmesini engelleyecek bu sivil hareket 2 yıl içinde doğup büyümüştü. Benzer şekilde 1960'lara kadar marjinal bir hareket olan kadın hareketi o senelerde birden ivmelenmişti ve kısa bir sürede birçok haklar elde etmişti. Çözüm insanlardı. İnsanların vicdanlarını ve mantıklarını dinlemek ve bunun çevresinden organize olmaktı.
Sene başında Fenerbahçe'nin bilet fiyatları 55 Lira olarak açıklanınca burada büyük tepki gösterdik ve sosyal, ekonomik sebeplerle neden yanlış olduğu üzerine uzun yazılar yazdık. Bizim tepkimiz uzaktandı ve tepkilerin sebebini ve amacını insanlara aktarmaktan ibaretti. Çok daha ciddi çalışan, direnen başka bir grup insan vardı. Bir avuçtan fazla değildiler fakat sesleri hemen duyuldu ve bilet fiyatları önce 44 Lira'ya indirildi. Pankartlar açtılar ve tribünlerde üzerlerine insanlar salındı, tehdit edildiler, İstanbul'un dört bir yanına haykırdılar, yılmadılar stada girip herkese dertlerini anlattılar. İnatçı ve haklı direniş sonunda aradığı hakka kavuştu ve bilet fiyatları artık 22 Lira.
Kimse bu fiyatları Fenerbahçe yönetiminin hediyesi olarak sunarak sadakacı kültürünün getirdiği acziyetle açıklamaya çalışmasın. Tehlikeye giren şampiyonlukta ve sıkıntılı geçen şampiyonluk yarışında taraftar desteğinin önemini anladıkları muhakkak. Yalnız taraftar desteği ve bilet fiyatları arasındaki bağlantıyı kurmalarının yönetimin bir meziyeti olmadığı açık. Eğer bu bağlantıyı kurabiliyor olsalar normale döndürdükleri fiyatın % 150 fazlasına satmaya çalışmazlardı. Bu bir avuç insanın direnişi taraftar desteğinin bilet fiyatlarıyla ters orantısını gözlerine sokmuş, karşı çıkan, çıkmayan herkesin beynine kazımıştır. Eğer desteğe ihtiyaç duyulduğu an akıllarına bilet fiyatlarını indirmek geldiyse en büyük başarı bu direnişçilerindir.
Fenerbahçe'yi arkadan hançerlemekle itham edildiğimiz günler uzak değil. Böyle konularda egemen güce tepki verince ulus devletlerin sığındığı "birlik ve beraberlik" limanı spor kulüpleri için de en verimli sığınak. Onun da ardından gelen "mutlak demokrasi mümkün değildir, iyi diktatör çarpık demokrasiden üstündür" savını çok duyduk, duymaya devam edeceğiz. Bu direniş ve zafer bunların hepsine teorik değil pratik cevaptır. Chomsky'nin bahsettiği vicdan ve akıl etrafında örgütlenme, "iyi diktatörden" üstün çıkmıştır. İnandığı bir kenara itilerek son derece pragmatik bir şekilde statükoya destek vermeye zorlanan mantığın fayda getirmediği ve ileride de getirmeyeceği, bu kadar büyük bir organizasyonu verimsizleştireceği ve kaynakları boşa harcatacağı bir kez daha görülmüştür. Yine pratikten kopmayalım; bu sezon boş oynanan maçlar da verimsiz kullanılan kaynakların pratik örneğidir.
Sezon sonunda şampiyonluk yarışı kızışır, arz-talep dengesi bozulur ve bilet fiyatları tekrar 55 Lira olabilir. O gün yine vicdanını ve mantığını dinleyenler ile mantığını pragmatizme zorlayanlar karşı karşıya gelecek. İlk grup yine sayıca az olacak, yine muhalefet yapmak için muhalif olmakla ve "birlik ve beraberliği" yıpratmakla suçlanacaklar. Onlar geri adım atmayacak. Geri adım atmayacağız. İnandıklarımızı anlatmaya devam edeceğiz. 300 milyonluk ülkede de bir spor kulübünde de vicdan ve inancın demokrasisi daha önce defalarca iyi diktatörlere karşı zaferle ayrılmışsa, bu ümitlerimizi taze tutmak için yeterlidir. Bu direnişi başlatan, inatla devam ettiren ve sonunda istediklerini elde eden herkese teşekkürler.
Tanjeviç, simdi sıra sende!
11 Şubat 2010 00:28
Bunun için iki maçlığına olacak diyorlar. Doğru mu la? Doğruysa eğer, hala iki maçlığına deneme sürümü gibi bilet fiyatı politikası belirlemek komik kaçıyor yav. Dalga geçer gibi. Tribünler dolmazsa yine fiyatları 44'e mii çekecek bunlar?
Öte yandan, yazı süper ama Chomsky bana formasyon günlerimi hatırlatıyor. Fena oluyorum.
11 Şubat 2010 03:05
Eğer sezon sonuna kadar giderse şampiyonuz. Ben tebrik ediyorum yönetimi,inşallah geri çekmezler.Tribünler dolar,ateşli taraftar geri gelir.Diyarbakır maçındaki taraftar neydi öyle,ses zor geliyordu.Ben 20 tl olduğunda gitmiştim bursa maçına,20 oldu mu imkan oluyor az çok ama fazlası aşıyor beni.
11 Şubat 2010 08:43
öyleyse lütfen filmin 2. perdesi başlasın. tanjeviç go home
11 Şubat 2010 10:27
artık hababam gider maça.
11 Şubat 2010 11:31
itiraf edin pvh bey, bütün yazıyı sırf o son cümleyi söylemek için yazdınız değil mi?
11 Şubat 2010 16:52
Mücadele eden herkesin emeklerine helal olsun bu sonuç. Fenerbahçe halktır.
11 Şubat 2010 22:45
sezon başında öyle bir sitem mail'i atmıştım ki, buraya kopyalasam göz yaşlarınıza hakim olamazsınız..
meyvelerini verdi anlaşılan. :P