Fenerbahçe 2 - Bursaspor 3
TSL 22/02/2010



Fenerbahçe TSL 22. Haftanın kapanış maçında Alex De Souza ve Andre Santos’ un golleriyle 2-0 öne geçmesine rağmen Bursaspor’ a 3-2 mağlup oldu. Konuk ekibe galibiyeti getiren goller ise Batalla ve Ozan İpek(2) ten geldi.

PAPAZIN ÇAYIRI: Fenerbahçe bir çok şeyi değiştirmek amacıyla çıktığı Bursaspor karşısında aklımıza gelenlerden çok daha farklı şeyleri değiştirdi. Söz gelimi liderin değişmesini, galibiyetsiz geçen dört maçın ardından galip gelmeyi istiyorduk. Ama lider değişmedi, galibiyetsiz geçen maç sayısı beşe yükseldi. Lideri değiştireceğine inandığımız takıma olan inacımız değişti.

Oysa iyi başlamıştı Fenerbahçe. Yan pas yapıp topla oynama oranı ya da isabetli pas yüzdesindeki üstünlük yerine hızlı ve ileri paslarla gole oynuyordu.

5’ te Andre Santos’ a ‘böyle yapmamalısın’ dedim. Çünkü o hareketle çıtayı yükseltir, yapamadığın her seferde küfür yersin. Zaten oradan başladı gol. Dikine bir pas ve Alex ceza sahası önünde önünü boş bırakanları güzel bir vuruşla cezalandırdı: 1-0

6’ da Volkan Şen direkten döndü. Bunda kaleci Volkan’ ın maçtaki tek kurtarışının katkısını da inkar etmemeli.

7’ de seyirciler değişime direnenler olduğunu farketti: Güiza... Alex’ in mükemmel pasına iyi koştu. Ama biz sadece koşmasını değil daha fazlasını istiyorduk. Güiza kötü vurdu, Ivankov iyi çıkardı.

10’ da Alex arkaya iyi kaçtı. Steua Bükreş maçında benzer pozisyonda golü kaçırmış biz suçu zemine bulmuştuk ama bu kez suç kötü bir vuruş yapan Alex’ deydi.

Sonrasında top tutmaya başladı Fenerbahçe.

21’ de gelen ilk kornerin ardından fark ikiye çıktı. Alex korneri ceza sahası dışına kullandı, topu kontrol eden Vederson’ un sert şutu kaleye paralel giden bir pasa dönüştü ve Andre Santos’ un nefis bir bilek hareketiyle top ağlarla koştu: 2-0.

Ve samba. Keşke her şey böyle devam etseydi. Ya da bitseydi. Ama siz de biliyorsunuz, bitmedi.

26’ da Gökhan Gönül çıkarken topu kaptırdı, onun boşluğuna saldırdı Ozan İpek. Deniz kademeye girdiği için orta boştu. Arjantinli Batalla kafayı vurdu ve o denli yüksek bir ortayı seyredip bu vuruşa izin veren Volkan’ nın koruduğu kalenin ağlarına bırakıverdi: 2-1

Tango için ideal zamandı ama Batalla bu işin tek başına yapılamayacağını iyi biliyordu.

31’ de ikili mücadele sonrası yere ters düşen Özer Hurmacı’ nın omzu, Daum’ un da bir B planı olmadığı ortaya çıktı. Bizim at uçurmasını beklediğimiz Daum uzun süre düşündükten sonra Önder’ i sağ beke alıp, Gökhan Gönül’ ü öne sürdü. Ben de olsam aynısnı yapardım ama bunun kararını geçen yıl vermiştim bile.

35’ te Alex ilk golde olduğu gibi vurdu, Ivankov’ u yine geçti ama bu defa üst direğe takıldı.

Sonrasında iki takım oyuncuları arasında gerginlik başladı. Oyun çok durmaya, oyuncularda oyun durduktan sonra durumu tartışmaya başladı. Kısaca futbolun güzel yanı hakemin ilk yarıyı 2-1 Fenerbahçe galibiyetiyle bitiren düdüğüne kadar kayboldu.

Maçın ikinci yarısı ilk yarının son düdüğünden önce kaldığı yerden başladı. Ivankov topu oldukça ileri taşıyınca Alex duruma müdahale etti. Duruma itiraz eden Alex de, bu benim işim diyerek Alex’ e sarı kartını gösteren hakem de haklıydı. Ama bu hakemin topu hala ısrarla kendi istediği yerden oyuna sokmaya çalışan Ivankov karşısındaki tavrının da haklı olduğuna gelmiyordu.

57’ de Alex hücuma dönük orta saha oyuncusu Emre’ nin önüne bıraktı topu, Emre’ nin önü açık gol için şartlar müsaitti ama vuruşu çerçeveyi bulmadı.

Son yarım saate girildiğinde Semih’ i arzuladığını belli etmeye başladı trübünler. Daum 'hayır' deyince ısrarın tonu değişti; sadece Semih’ i değil, golü de ondan istiyorlardı. Bence bu futbolla ilgisi olmayan, öfkeden kaynaklanan bir istekti. Çünkü futbolu az çok bilen birisi o durumda Gökhan Ünal’ ı isterdi. Fenerbahçe’ nin ilerde top tutmaya değil gole gitmeye ihtiyacı vardı. Ki Semih’ in arkadaki boşluklara koşan bir oyun karakteri hiç olmadı. Bana kalsa Güüza inadına oyunda kalmalıydı.

67’ de Ali Tandoğan’ ın sağdan yaptığı iyi ortaya Ömer Erdoğan kafayı vuramadı.

Ardından Ertuğrul Sağlam olası tek hamlesini yaptı. Batalla’ yı çıkarıp, Iglesias’ ı Turgay’ın yanına gönderdi. Bunun futbol dehasına denk düşmediğini, kim olursa aynı şeyi yapacağını baştan söyleyelim ve yalancı bir tartışmanın içine yol almayalım.

Oyunun son yirmi dakikasına girilirken Fransa yorgunluğunun rövanşını düşünen Fenerbahçe oyunu geride kabul etmeye başladı. Bursaspor’ un da kaybedecek bir şeyi yoktu ve saldırmaya başladı.

79’ da kullanılan korner atışında iyi yükselen Ömer Erdoğan kötü vurdu.

85’ te Bilica’ nın ceza sahası içinde neden olduğu endirekt vuruşu Ozan İpek kullandı Cristian’ a çarpan top Volkan’ ın uzanamayacağı yere gitti bir defa daha: 2-2.

89’ da Turgay’ ın aradığı fırsatı ilk defa buldu ama vuruşu gol değildi.

90+1' de gol için yüklenen Fenerbahçe savunmasında oldukça eksik yakalandı. Hızlı atakta Ozan İpek vuruşunu yapıp, timsah yürüyüşü için taraftarının önüne koştu: 2-3

Kalan süre başka golün olmasına izin vermeyince maç Bursaspor’ un 3-2 galibiyetiyle sona erdi.

Yazılması gereken son cümlelere yaklaşırken, ‘bunu da yaptığı’ için Fenerbahçe’ yi, skoru bir derviş edasıyla karşılayıp sessiz ve sakin bir biçimde tek bir küfür etmeden eve gelen kendimi tebrik ediyorum.

Kim bilir, ‘ Ben futbolu eğlenmek için izlemiyordum. Her yerde eğleniyordum ve eğlenmekten gına gelmişti. Her şeyden öte, sebepsiz mutsuzluğu yaşayabileceğim, sessiz kalıp endişelenip kederlenebilceğim bir yere ihtiyacım vardı. Benim de üzüldüğüm şeyler vardı ve takımımı izlerken bu duyguların dışarı çıkmasına ve nefes almasına izin verebiliyordum’ diyen Nick Hornby’ e hak verme akşamındayımdır.

Not gibi: Her türlü eleştiriyi göze alarak ve sevgili Feryal Pere’ nin yazmasını beklemeden 'keşke Güiza öyle ağlamasaydı' diyorum. Çünkü gol kaçırdığında öfkelenmek başka onu ya da bir başkasını gözleri dolu dolu görmek başka.


FENERBAHÇE: 2 - BURSASPOR: 3

Stat: Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu

Hakemler: Bülent Yıldırım, Cem Satman, Alper Ulusoy

Fenerbahçe: Volkan Demirel, Gökhan Gönül (88 Gökhan Ünal), Deniz, Bilica, Andre Santos, Özer (34 Önder), Emre, Cristian, Vederson, Alex, Güiza (70 Semih)

Bursaspor: Ivankov, Ali, Ömer Erdoğan, İbrahim, Yenal (46 Mustafa), Volkan, Hüseyin, Ivan (80 Bekir Ozan), Ozan İpek, Batalla (73 Iglesias), Turgay

Goller: Alex, Andre Santos / Batalla, Ozan İpek (2)

Sarı kartlar: Alex / Mustafa




3 comments:

  1. UÇAN SALİH dedi ki...

    ya biz 2 senedir kan ağlıyoruz senin yüzünden,senin de bi zahmet gözlerin dolsun be birader.hem sen takım için mi ağlıyosun?maç kaybettik diye mi ağlıyosun?yok, HAYIR.kötü oynadım ,taraftar beni ıslıkladı die ağlıyosun.yani kendin için ağlıyorsun.
    bu senede şampiyonluk defterimiz kapanan bi meyhane sandalyesi gibi ters çevrilip kondu masanın üstüne ...

  2. Cengiz GÖRAL dedi ki...

    Bu takımdaki bazı arkadaşlara acil IQ testi yapılmalı..Bknz. Bilica, bir insan aynı aptalca hatalırı nasıl tekrarlıyabilir anlamak mümken değil. Maçın son dakikalarında, orta sahadan kendi kalesine gol atan adam olarak neredeyse tarihe geçiçekti.. O topun gol olmasını çok istedim esasında, belki kurtuluraz böyle dangalak futbolculardan diye...

    Gökhan Gönül'e de bir parantez açmak gerek. Sabri'den tek farkı açtığı ortaların, auta değil de, ceza sahasındaki rakibe gitmesi...Hep aynı hatalar hep.. Bir insan hiç mi dikkat etmez kardeşim..

    Bu takımda üzüldüğüm 2 adam var. Emre ve Alex. Diğer futbolcular onların hakkını yiyior bence.

  3. UÇAN SALİH dedi ki...

    tmm adam ıslıklanmasın,üzerinde çubuklu war,tmm yuhlanmasın her şeyini werio iyi niyetli ama olmuo ona da eywlhh.ama o kadar .babasının hayrına oynamıo takımda ,mangırları cukka edio.wer kardeşim karşılığını.neyini destekliyim ben senin, kanayan yaraya işemessin neyini destekliyim ben senin,hala guiza diyenler war.çok komik...

Yorum Gönder