Yetmiş Dokuz Semih Değil Yalancı Dokuz Semih



Konyaspor maçı kadrosunu gördüğümüzde acaba takım 4-3-3 oynayacak ve orta saha Emre-Mehmet-Özer gibi mi dizilecek diye düşünmüştük. Özer 10. dakikada çıkana kadar gördük ki kendisi Emre ve Mehmet'in önünde görevlendirilmiş ve Fenerbahçe klasik 4-2-3-1 dizilişinden vazgeçmemiş. Aslında klasik ve alıştığımız şey sadece dizilişti çünkü özellikle orta sahaların oyun anlayışında önceki maçlara göre farklılıklar vardı. Bence bunun en önemli nedeni de Alex'in yokluğu değil, Yobo'nun varlığı. Daha sağlam bir defans hattı defansın ileride kurulmasını sağladı ve Emre ile Mehmet uyumlu çalışıp hem hücum hem defans görevlerini çok iyi yaptılar. Onların iyi oynamasını sağlayan başka bir etken de Semih'in sırtı dönük oyunu çok iyi oynayıp boş alanları verimli kullanmasıydı.

Semih'li 80 dakikanın da resmini çizelim. Semih girdikten sonra Semih-Niang ikilisi nedeniyle 4-4-2 şeklinde dizildiğimiz düşünülse de maça başladığımız 4-2-3-1'den çok farklı dizilmiyordu takım. Aşağıdaki fotoğraf takımı savunma halinde gösteriyor. Gölgelerini gördüğümüz fakat kendileri görünmeyen Yobo ve Caner de arkadalar. 10. oyuncu Niang da en ileride olduğundan karede değil. Takım net olarak 4-4-1-1 olarak diziliyor. Semih ve Niang hariç tüm oyuncular, kanat oyuncuları da dahil, topun arkasında durarak alan savunması yapıyor. Semih ise topun arkasında durmasa da geriden gelecek pas opsiyonu desteğini kesmek üzere konumlanmış durumda.


Aşağıdaki fotoğrafta da Fenerbahçe hücuma çıkarken oyuncuların pozisyonları var. Karade görünmeyenler en gerideki Yobo ve sağ açıktaki Dia. Diğer uçta kırmızı ile çizili Stoch, en uçta Niang var. Topu alan oyuncu sarı ile gösterilen Semih. Forvet ve kanatlardan ne kadar geride olduğu açık olarak gözlemlenebilir.


Fenerbahçe'nin dizilişini gösteren bu kareler Semih'in ve kanatların pozisyonlarına bakılınca klasik 4-4-2'den çok 4-2-3-1'e benziyor. Bir sonuca varmadan önemli bir noktayı atlamamak gerek. Her ne kadar klasik olmasa da bu dizilişi hâlâ 4-4-2 olarka gösterirdim ben. Özellikle oyuncuların savunmadaki pozisyonarına bakarak. Ayrıca Özer çıkmasa tam olarak nasıl oynayacağını düşünüp Semih'le karşılaştırmak da bu açıdan faydalı. Özer orta yay civarında daha fazla topla buluşup atakların yönetmeni olmaya çalışacaktı. Bu rolü tipik bir oyun kurucu orta saha olarak tarif etmek yanlış olmaz. Semih ise orta alan boşluklarına sızıp topu tutan ve hatta öldürücü son pasları veren bir rolle oynadı maç boyunca. Bu yüzden kendisini orta sahada değil forvet ikilisinde göstermek oyun planını açıklarken daha isabetli olur.

Avrupa'da iki forvet oynayan takımlarda sıkça gördüğümüz üzere iki forveti bir tanesi sürekli orta sahaya doğru giderek oyunun kurulma aşamasında rol alıyor. Bu anlayışın getirdiği en önemli faydalardan bir tanesi de böyle oyuncuların savunmanın dengesini bozmaları. Markajcılarını yanlarında beraber götürmeleri ve kanatlardan gelenlere ve diğer merkez forvete alanlar yaratmaları tehlikeleri başlıca kaynağı oluyor. Bu rol "false 9" olarak tanımlanıyor, milli oyunumuz okey terminolojisini de kullanıp Türkçeye çevirirsek "yalancı 9". Jonathan Wilson şurada etraflıca anlatıyor.

Konyaspor maçında Semih yalancı dokuzluğu o kadar iyi yaptı ki sahada attığı her adımı izlemek keyifliydi. Aşağıdaki karede sarı ile gösterilen oyuncu Semih. Mavi okun yönünde hareketlenmiş ve sırtı dönük topla buluşmuş. Hemen yanında markajcısı da var. Mavi çizgiyle gösterilen Niang da iyice kanada açılmış ve sağ beki meşgul ediyor. Kırmızı üçgen bir anda topu önünde bulan Stoch'un hareketlenmesi için iki forvet tarafından yaratılmış. Stoch da kaleciyle karşı karşıya kalıyor ve Fenerbahçe'nin ilk ciddi atağı böyle geliyor.


Aşağıdaki ikinci karede de oyuncuların rolü benzer. Stoch'un Emre sayesinde arkasındaki iki adamdan kurtulması golün en büyük hazırlayıcısı fakat Semih Stoch'un topla buluşacağını görüp defans arkasına klasik forvet koşusu yapmak yerine mavi ok yönünde geri doğru gidiyor. Markajcısı ve sağ bek, Semih ve Stoch'u almak üzere üzerlerine gidiyorlar fakat top kırmızı şeridi takip edip yine Stoch'un boş alana hareketlenmesiyle bu sefer ağları bulacak.


Semih'in bu oyununu görünce hafta sonuna Semihli 4-4-2 ile çıkmak hiç de mantıksız gelmiyor bana. Aykut Hoca Alex yerine Semih'le başlayarak Semih'in iyi yaptığı yalancı dokuzluğundan faydalanıp süratli kanatları etkili kullanmayı hedefleyebilir. Tabii Alex'in de oyunu kaleye yüzü dönükken isabetli paslarla yönetmek veya önünde boşuk bulduğu anda cezayı kesen uzak şutlar çekmek gibi farklı yetenekleri var. Bu yetenekleri de tercih edip oyun planı kurgulayabilir. Kim çıkarsa çıksın Semih, artık yetmiş dokuz Semih değil yalancı dokuz Semih olabileceğini Konyaspor maçında gösterdi. Sezon içinde bazen fizik olarak çok zayıf kalıp formunun dibine vurduğu dönemler oluyor fakat belli ki bu dönem onlardan değil.


6 comments:

  1. Sıradanbirblog dedi ki...

    Semih harika oynadı. Fiziksel olarak güçlü olduğu zaman çok değerli bir oyuncu. Şu anki fizik ve teknik kalitelerini düşündüğümde, takıma katkısı Alex'ten yüksek olur.
    Alex büyük bir klas, ama artık kritik dakiklarda takıma yardım etmek için, klübede beklemeyi kabul etmeli. Çünkü sahada bulunduğu zaman hareketsizliği ile takımımızı etkisizleştiriyor.

  2. aspayze dedi ki...

    Aragones ilk geldiği bir iki ay bu rolde oynatmıştı Semih'i ve Konya'da olduğu gibi başarılı olmuştu. Ama Alex'i de kadroda tutup ortadaki ikiliden biri yapınca yürümemişti. Bu düzende aynı yer için Alex mi Semih mi? dersen. Benim ilk tercihim Alex olur ama Semih'li seçenekte iyi bir alternatiftir.

  3. Unknown dedi ki...

    Şu konuyu çok iyi ortaya dökmüşsünüz fotoğraflarla ilk önce bunu belirtmem lazım, Fenerbahçe Hücum yaparken ve Defans yaparken ayrı ayrı taktiklerle tepki gösteriyor. Bu bir kere Aykut Kocaman açısından bence önemli bir durum. İşi bir kere detaylı bir şekilde çözmeye çalışıyor bu ortada.

    Fenerbahçe'nin bu mevcut yapıda çok özel durumlar ve rakibe göre yapılan taktikleri tabiki konu dışında bırakarak Semih ve Niang ile 4-4-2 oynaması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Semih ve Niang sizin dediğiniz gibi çakılı değil gezici forvetler. Semih'te Niang'ta bu işi çok iyi yapıyorlar.

    Alex bu maçta atmosfere kapılıp çok iyi oynayacaktır ancak çoğu maçta Alex bu hırsı yansıtamıyor. Keşke yansıtsa da oynasa ama Fenerbahçe'nin GS maçı olmasada Bursa deplasmanında 4-4-2 ile oynaması gerektiğini düşünüyorum.

  4. Unknown dedi ki...

    Bu arada Wilson'un yazısını imkanı olanlar okusun Çok önemli detaylara değiniyor. Bizide çok ilgilendiriyor aslında.

  5. AykanGulten dedi ki...

    Ben de maçı seyrederken, Semihin nasıl futbol dersi verdiğini keyifle izledim. Gol kralı olurken de, yedekten girip golleri dizerken de asıl meziyetinin bu olduğunu biliyordum. Semih Niang'ın hafif arkasında kanatlarıbolca çalıştıran bu rolde başarılı olabilir. Ama dediğin gibi, Alex'in bambaşka meziyetlerle kazandırdığı diğer puanları unutmamak lazım. Bu formatta, ortasaha çok güçlü takımlara karşı handikaplar doğabilir (Alex ya da Semih seçiminden bağımsız) Sonuçta Stoch ve Dia 3'lü hücumda arkada 3 güçlü ortasaha ile desteklendiğinde zaaflarını çok göstermeyebilirler fakat 2 merkez forvet + 2 hücumcu kanat kombinasyonun zaaflarına karşı bu takım, 3 tane iki yönlü ortasaha ve 3 hücümcu ile de oynamayı öğrenmeli.

    Semihin diğer bir problemi de sık sık kısa süreli de olsa sakatlık geçirmesi. Bunun nedenini çok bilmiyorum ama bir önlem alınmalı...

  6. LosTurcos dedi ki...

    Çok mantıklı bir yazı, benim yalancı dokuz olarak önerim Guiza aslında. Gol vuruşları konusundaki yetersizliğini bir kenara bırakırsak, merkez forvet görünümünde fakat ortaya ve kenarlara yaklaşarak rakip defansı göbeğini demarke bırakma konusunda semihten daha etkili olacağını düşünüyorum. Aslında Kezman da çok çizgiye yaklaşarak oynuyordu, hatta kızıyorduk bu adamlara. Savunma arkasına sürekli koşu yapması da Guiza'nın ekstra özelliği. Fiziksel olarak kuvvetli bir Guiza, süper bir yalancı 9 olabilir. Özellikle şu kadroda Guiza'nın oluşturduğu boşlukları değerlendirebilecek çok fazla adam var.

Yorum Gönder