Artık Herkes Susacak Gerçekler Konuşacak - 14 Nolu CD!
Ben de şöyle bombastik bir müzikle girmeyi isterdim ama ne yazık ki yazılı medyada imkanlar belli. Matrix'ten navrası koyucan esasında, asatu masaa gammaya diye diye bir gireceksin, hepinizin aklı dönecek. Yapamıyoruz. Anca tepeye "artık herkes susacak" yaz, bu kadar telegol olabiliyoruz. Bu yüzden okuyucularımızdan da özür diliyorum. Sarsıcı objektif gazetecilik deneyimimiz yok. Napalım yavaş yavaş adapte olacağız.
Evimin Kapısının Önünde Bulduğum Şüpheli Kargo Paketi
Bilenler bilir, Aziz Yıldırım tarafından alınan altı üstü 2 bin 700 metrekare alana sahip, 900 metrekare kapalı alanlı bir hacienda'da yaşıyorum. Bu zamana kadar ne yaptım? Halkımızın hassas, demokrat, ilerici, çağdaş, yüksek, ana sütü gibi tertemiz hassasiyetlerine gözlerimi kaparayak, YENİ, İLERİ, SON DERECE YÜKSEK DEMOKRASİ çizgisinden saptım. Kemalist, ergenekoncu, diktatöryanın en güçlü temsilcisi olan Aziz Yıldırım'a methiyeler düzdüm. Şikeci, ergenekoncu ve ekonomik çıkar elde etmek amacıyla suç örgütü kuran bu adam hakkındaki gerçeklere sırtımı döndüm.
Hakan Şükür'ün, Şamil Tayyar'ın, Mehmet Baransu'nun asla tasvip etmeyeceği bu işlerin sonucunda özel jetten, hacienda'dan başka ne elde ettim? Mutlu muydum? Hayır. Para, özel jet, como gölünde malikane mutluluk getirmiyor dostlarım. Hakka hizmet eden Ekrem Dumanlı'nın yaşadığı türden çay ile simidin, bir kaşar peynirle biberin mutluluğuna, bu karanlık zihnimde ulaşamıyorum.
Bugün her şey değişti. Röbdeşambrımı giyip, cohibamla bahçede dolaşırken çalan bir kapı ziliyle irkildim. Çünkü bu cümleyi hep kurmak istemiştim. İrkilmek. Ne güzel bir kelime.. Yoksa neden irkileyim lan, insan evinde irkilir mi? Hacienda diyorum ya? 900 metre kare. Tayyip Erdoğan'ın kankası Aziz Torunlar'ın Clifton Yalısı'ndan bile daha büyük bir şey bu.
15 dakikalık bir yürüyüşten sonra kapıya ulaşınca (Hala kırgınım Aziz bey. Ev içi arabası almadınız bize. Yürümek gibi aşşağılık, helk işleri ile uğraşıyoruz) bir de ne göreyim? Bir kargo paketi...
Gizemli kargo paketinin üstünde şu yazıyordu
"Mrb. Bazı grçkleri görmeni sağlar umarım :( Bu zamana kadar bizi çok üzdün. Aç bak. Anlayana... Tşk.
Not: CD Aziz Yıldırım'a aittir!!!'1!"
Paketi açtım ve yukarıda gördüğünüz CD ile karşılaştım. Çok açık bir şekilde 1943 yılında, Aziz Yıldırım tarafından üretilmiş bir CD!
CD'nin İçinden Çıkan Şok Edici Gerçekler
CD'yi dikkatli bir şekilde inceledim. İçinde "kötülükler", "pislikler" gibi klasörler bulunan CD bir kerede üretilmiş ve üstverisine göre 1943 tarihli.
CD'deki tüm dökümanlar word ve jpeg. Bunları son kaydeden kişi "BÜYÜK BAŞKAN AZİZ YILDIRIM YANİ BEN" isimli kullanıcı. Hassas bir incelemeyle bu kişinin Aziz Yıldırım olduğunu tespit ettim. Nitekim CD'nin üstündeki yazı da Aziz Yıldırım'a aitti. Bunu nereden anlıyoruz? Çünkü kargonun üstünde öyle yazıyor.
CD'nin içerisinde bir belge var ki çok ilginç. Belgenin başlığı "Ergenekon örgütü mensubu Fenerbahçe Spor Kulübü'nün PKK, Naziler, Stalin, Mao Zedung ve Kim Jong İl ile kurduğu bağlantıların perde arkasındaki esas amaç olan Siyonizmi getirmek, hükümeti zayıflatmak, güçsüzü ezmek, güçlüyü korumak, bu halkın temiz duygularını istismar ederek Kur'an-ı Kerim'in yasaklandığı zamanlara geri dönmek eylem planı"
İşte o şok edici belgeden okuyanları sarsacak bazı cümleler.
"Naziler ile bağlantılar güçlendirilecek. Böylelikle gelecekte doğacak olan bir başka badem bıyıklı asabi şahsiyetin kendisine benzetilmesi suretiyle yıpratılması sağlanacak."
"Mao Zedung'un toplu katliam yapması desteklenecek. Sırf pislik olsun. Sonra da hükümete maocu denecek."
"PKK isimli bir terör örgütü kurularak bu örgüt büyük oranda desteklenecek. Niye? Çünkü hükümetin temiz, adil, güzel bir futbol mücadelesini verirken artacak terör olaylarıyla konsantrasyonu bozulacak, devran aynen devam edecek"
Şimdilik bu kadarını paylaşıyorum. Devam edecek.
Bu belgedeki ana eylem planı çerçevesinde hayata geçirilen bazı faaliyetler şöyle:
Maginot Hattını Aslan Ekşi Yıktı
"maginothattiniyikanaslaneksi.jpeg" isimli belgeye göre, 1940 yılında Aslan Ekşi, Aziz Yıldırım tarafından özel olarak görevlendirildi. Nazilerin Fransa'yı ele geçirmesi için, çok kritik bir süreçte Fenerbahçe tarafından bu adım atıldı. Gereken müdahale yapıldıktan sonra özellikle Aslan Ekşi'nin smaçlarına dayanamayan Maginot Hattı, yenilmezlik rekorunu 3-1'lik bir yenilgi ile kaybederken, darma duman oldu. Aslan Ekşi görüyorsunuz bu zaferi Nazilerle nasıl kutluyor. Plan icra aşamasına geçip tamamlandığı için, hükümeti çok sarstı. Bundan 62 yıl sonra kurulan hükümet hala Nazi olmakla suçlanıyor, temiz hükümetimiz faşist diye yıpratılıyor.
Volkan Demirel Eldivenin İçinde Kurtuluş Savaşından Kalma Tüfek Saklıyor
"volkandemirelineldiveni.jpeg" ve "volkan demirelin eldiveninde sakladığı tüfek.docx" dosyalarında aynen şu ifadeler geçiyor
"Volkan Demirel birinci dünya savaşı sonrasında yaşanan Kurtuluş Savaşı'nda elde ettiği bir tüfeği eldiveninin içine saklayarak sahada şiddet ve düzensizlik olaylarının artmasına vesile oluyor. Kimsenin göremediği bu tüfek esasında eldivenin içine ustaca yerleştirilmiş durumda ve kritik zamanlarda rakiplerine saldırmak için kullanıyor. Tüfeğin bir özelliği de, adam öldürmemesi, sakatlayıcı olması. Böylelikle öfke ve hırs içerisine giren rakip futbolcular kamuoyunun belleğine hırslı olmayı, öfke duymayı, kötülük yapmayı yerleştiriyor."
Lugano Kandil'de
16 Şubat 1976 tarihli ve son kullanıcısı BÜYÜK BAŞKAN AZİZ YILDIRIM YANİ BEN olan "PKK ile geliştirilecek ilişkiler.docx" ve "luganokandil.jpeg" isimli dosyalara göre Lugano esasında Fenerbahçe'den hiç ayrılmadı. İstanbul'dan Paris'e, Paris'ten Şam'a, Şam'dan karayoluyla Tahran'a, Tahran üzerinden de Alma Ata'ya geçen Lugano, buradan hava yoluyla Madrid'e, Madrid'den yine hava yoluyla Bağdat'a geçti. Bağdat'tan deveyle Musul'a, Musul'dan iki katır, dört at, 8 adet havan topuyla Kandil'e geçen Lugano burada faaliyetlerine devam ediyor.
Amerikan Tarihini Değiştirecek O Belge: Kennedy'nin katili kim?
"kennedyenasilkoyduk.jpeg" isimli dosya sadece Türk tarihini değil Amerikan ve dünya tarihini de değiştirecek nitelikte. Amerika'nın en saygıdeğer, ileri demokrat, özgürlükçü, din ve vicdan özgürlüğü noktasında bir mihenk taşı olan Başkan Kennedy'nin bu zamana kadar CIA tarafından öldürüldüğü sanılıyordu. Ya da Lee Harvey Oswald'ın da öldürdüğüne inanan bazı saflar vardı.
Oysa 9 Kasım 1964 kayıt tarihli yukarıda yer alan belgeye göre Kennedy'i Aziz Yıldırım öldürttü. Lee Harvey Oswald'ı transfer vaadiyle kandıran Aziz Yıldırım, "buğdaya boy verdirt, öküze gem vurdurt" şifresiyle yürüttüğü operasyon sonucunda Kennedy'nin ölümüne neden oldu.
Devam Edecek
Şu an yoğun baskı altında olduğum için daha fazlasını şimdilik yazamayacağım. Ama gerçekler birbir ortaya çıkmaya devam edecek. Papazınçayırı olarak dürüst, namuslu, ilkeli, tarafsız, objektif yayıncılık anlayışı ile kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceğiz.
Not: Bu işi Aston Martin bile çözmez başkan... :(
8 Nisan 2012 21:34
kusursuz bir gazetecilik ornegi! herkese bu yazidan pay cikarmali bence..
8 Nisan 2012 22:29
umarım şikeci fenerliler bu belgeleri görünce biraz utanır.lugano döktüğü mehmetçik kanlarında boğulacak yaşasın cemaatsaray.
8 Nisan 2012 23:10
Baransu haberciliğinde son nokta baransu görse hasetinden çatlar :)
9 Nisan 2012 00:17
Belgelerle bezenmiş yazının kurgusu bir "Sanat Eseri"
9 Nisan 2012 00:18
Sanat eseri adeta. Kargoyu gönderen kişi ve kargoyu teslim eden kurye de Fenerliymiş. Hatta kargoyu gönderen kişinin oğlu babasına küsmüş konuşmuyormuş. o derece yani.
9 Nisan 2012 00:46
Biri "Sanat Eseri" mi dedi?? Elinize sağlık.
9 Nisan 2012 02:01
Tutkum nutuldu:))
9 Nisan 2012 07:31
ahahahah lugano kandil efsane olmuş aahahaah harikasınız yemin ediyorum şu yönetimdeki adam diye geçinenlerin yerine tek sizi koysak daha dik dururuz
9 Nisan 2012 10:34
Lugano'nun resmine bayıldım. Vay çakal demek ne görevler yapıyomuş :)
9 Nisan 2012 15:38
Belge budur işte. Habercilik görsünler.
9 Nisan 2012 16:10
Evet aethewulf, bazı şeyleri yazmışsın...
Ama senin de bilmediğin şeyler var dostum...
Mesela Stoch'un İran'a radara yakalanmayan uzun menzilli nükleer füze geliştirmesi için teorik destek verdiğini biliyor muydun? Nereden bileceksin? Oysaki Miro'nun balistik anlamda İran ordusuna katkısı büyüktür. Seyid Ali Hamaney, onu bu yaz tatil için Hürmüz Boğazı'na davet etti.
Olof Palme cinayetinin failinin Christian Baroni, azmettiricisinin de Aziz Yıldırım olduğu da bendeki bilgilerde mevcut. Elimdeki CD'ye göre olay günü Christian 40 metreden bir şut atıyor, isabet ettirince de ellerini koltuğunun altına sokup gülerek poz veriyor.. Böyle bir canilik ancak Yıldırım ve adamlarından beklenir..
Peki yine Aziz Yıldırım'ın özel isteğiyle Afganistan'da, Bosna'da, Ruanda'da toprak altına mayın yerleştirme operasyonlarında Bilica'nın etkin bir rol oynadığı biliyor muydun? Sen habersiz olsan da bu Fenerliler tam bir şeytan ve bunu Washington kulislerinde bilmeyen yok..
Ayrıca matbaanın ülkemize 200 yıl geç girmesinde ve Tan matbaası baskınında da pis Fenerli Rıdvan'ın ve İslam Çupi'nin parmağının olduğu gerçeğini de lütfen unutmayalım.
Maalesef Türkiye olarak, Aziz Yıldırım'ın tüm dünyaya örümcek ağı gibi yayılmış bir suç şebekesine liderlik ettiği gerçeğiyle yüzleşmemiz gerekiyor.
Şebekenin ismi Fenerbahçe ve millet olarak bu suç örgütüne bir dur demeliyiz. Gelecek kuşakları koruma altına almalıyız. Fenerliler'den kurtulup güzel bir dünya kurmak için gerekirse dış güçlerden -meselâ Fransızlar'dan- yardım istemeli, hatta mandalığı bile kabul etmeliyiz.
İtiraz duymak istemiyorum! Amaç bu kadar kutsalsa, vallahi bağımsızlık bile teferruattır...
10 Nisan 2012 01:28
Guzel bir calisma. Yalniz, Aziz Yildirim'in Turkiye Cumhuriyeti'ni yikarak yerine Fenerbahce Cumhuriyet'ini kurma calismalarindan bahsedilmemis. Yazinin devamini iple cekiyoruz. Ozellikle Fenerbahce tribunlerinden "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diyerek ozel kimlere mesaj gonderildigine deginilirse cok kiyak olur.
10 Nisan 2012 13:10
çok alemsiniz yahu.. :)
10 Nisan 2012 15:11
İşte "GERÇEKLER". Süpersin...
10 Nisan 2012 16:28
Navras koydum oyle okudum , daha da super oldu :)
10 Nisan 2012 21:55
Fenerbahçe Cumhuriyeti diyerek Türkiye içinde başka bir cumhuriyet kurmayı çalıştığımızı ciddi ciddi ima eden mallar buna da inanır elbet.Keşke yazmasaydın,dava çıkmaza girdi;şimdi ya bunları alıp,medyaya servis edip de Fenerbahçe'nin 1 senesini daha ziyan ederlerse !!11!!!bir!!
12 Nisan 2012 15:21
Suç dünyasının napolyonu aziz yıldırım,süper haber süper başlık;DD
iyice bir araştırın Küba krizinde bile parmaağı bile vardır belki de;DD
12 Nisan 2012 16:55
Yahu kardeşim sen manyak mısın?Savcı beye bu belgeleri içimizdeki Fransızlar tercüme edip gönderirlerse Ayvayı yedik.:(
Böyle şeyler yapma sonra seni buralarda tutamayız, meşhur olursan kaparlar seni.
Hani derler ya ''geç buldum tez kaybettim'' olsun istemem.
Kalemine kuvvet, bu sanat eseri için seni öpüyor ve kutluyorum.