Transfer Yapmazsak Çocuğumu Keserim



Bir ara Rehavet sezon öncesi kadro yapıp scanleyip buraya koymuştu. Taraftar olup defter arkasına kadro yapmayan yoktur şimdi, kimse birbirini kandırmasın. Hele bir de sıkıcı bir toplantıya falan girdiyseniz ve hafta sonunda takımın bir ası cezalı, bir ası sakatsa gollük orta, ilk ele geçen kalem kağıtla kadro yap. Hemen Volkan'ın yaz kaleye, ben "takımda Alex varsa ilk Alex yazılır" kafasında olduğumdan Volkan'dan sonra Alex yazarım, defansı falan değil. İlk kaleciyi yazma sebebi de sahanın nerede başlayacağını belirlemek için zaten.

Bence taraftarlar joker oyuncuyu rahat rahat kadro kurdurduğu için seviyor, bakmayın "her oyuncunun yeri belli olsun" geyiği yaptıklarına. Adamın canı Stoch ve Dia'yı bir arada oynatacak mesela, hemen çek joker Topuz'u orta sahaya, hem 1 yabancıdan kurtar hem sağda yer açılsın. O yüzden hala "Gökhan Gönül orta sahada denenebilir" önerisiyle gelen çakallar var. Hazır adamı joker yapıp defter kadrolarına opsiyon kazandıracaklar bolca. Bu deftere kadro işi süper keyifli iş de asıl keyfi 1 Eylül'den sonra çıkıyor galiba.

Bu transfer dönemlerinde de kadrolar havalarda uçuşuyor. Bazen heyecandan kadroya 8 yabancı koyan da, 12 kişiyle sahaya çıkan da var. Şuraya şuraya transfer isteriz diye *** koyduğumuz yerlere geçen seneye kadar Eto'o, Xabi Alonso yazan vardı bu sezon Hazard, Diarra oldu. Bir de FMcilerin kafayı taktığı adamlar oluyor, kişiye özel adam uygulamasıyla onlar yazılıyor "Hacı Santos'un bir sağ kanadı var, yeni Cafu olacak, Gökhan'ın önüne koyarız sağ açık da oynar." Bu sene basketbola da bulaştı, geçenlerde Kirilenko yazmaya başlanmıştı kadrolara.

Kadro yapıp bozma keyifli iş de kafayı bununla bozunca keyfi kalmıyor. Forumlarda transfer başlıkları 12930423 dolduruluyor artık. Beşiktaş gibi futbol oynamaktan çok transfer işine konsantre olan kulüpler de var. Ligde 10. sıraya düştükleri ara "dünya kulübü olduk diye kıskanıyorlar :-(" açıklaması yapmaları ondandı. Transfer haberi falan beklemek de güzel iş ama 3 ay boyunca bilgisayar başında F5 ile ömür geçirmek vallahi günah. Ben en son bizim Kemal Aslan transferinde yapmıştım onu. CM 2000-01'de alıp forvet arkasına koyuyorsun Kaka oluyor adam. Bir iki de frikik golünü falan görmüşüz Ümit Milli Takım'da, al sana transfer hedefi. Berbat sezon geçirmesek neyse de yine devre arası transfer sezonunda alınsın diye sabah akşam haberleri kontrol ediyorduk. Neyse, iyi ders oldu sonra. O günlerden beri transfer manyaklığı yapmıyorum.

Bir de bir oyuncuyu alınca bayram ilan edip rakip bir oyuncu alınca iguanası ölmüş gibi üzülenler var ki 100 senelik derslerden sonra onları hiç anlamayacağım. Ortega'yı bile aldık patladı, Nobre'den bile gol makinesi çıkarttık, daha ötesi ne olacak anlamadım. Hâlâ Elano, Ricardinho geldi diye karalar bağlayan, Özer geldi diye tura çıkanlar var. Yahu bırakın şu transfer işini, bu kadar kafanıza takmayın. Bir başlasınlar oynamaya, o zaman defterlerin arkasında kadro yaparız yine. *** koyduğumuz sezon öncesi kadrolarını yazarız defterimize bekleriz, gelen olursa doldururuz, olmazsa Selçuk Şahin yazarız öyle konuşuruz.

Çöpe atılan paralar nedeniyle yöneticileri suçlayan taraftarlar transfer dönemlerinde dönüp bir kendilerine bakıyorlar mı acaba. Neredeyse futbol oyununun kendisinden daha rekabetçi, daha fazla ilgi çeken, daha duygusal yaşanan bir dönem haline geldi bu transfer dönemi. Basketbol takımı kadroyu tamamladı hâlâ ateşli şekilde milyon dolarlık yıldız isteyen, takım tatile bile çıkmamışken takımı balon ilan edenler görüyorum. Bir şey değil, kendinize yazık.


15 comments:

  1. AKIN KAZAKCI dedi ki...

    Katilamadim.
    Milletin transfer doneminde bu denli sabirsiz ve tatminsiz olusunun hakli sebepleri var kanimca.
    Kulup yuz yillik tarihinin maddi olarak en guclu zamanini yasiyor. Ustelik rakipleri cogunlukla surunurken... Ama gucumuzle orantili bir fark yok ortada.
    Teknik direktor transferi de dahil, transferde daha akillicak planlamalar yapilsa son 5-6 senenin cok daha verimli, cok daha az sikintili gecerdi diye dusunuyorum.
    Bagira bagira kacan iki sampiyonluk, basin ve diger takimlarin Fenerbahce ile cephelesmesi, cok onemli yerlere yapilan transferlerin inatla son gune kadar bekletilmesi ve bu transferlerden verim alinamamasi ile birlesince...insanlarin sabirsizligi ve tatminsizligi hortluyor.
    Selcuk'un veremedigi pasi isliklamiyor aslinda insanlar. Bos kaleye gol atamayan Kejman ve Guiza'larla gecen on kisi mucadele edilen sezonlarda, tek golle kacan sampiyonluklara tepkileri...
    Tecrubesiz Zico'yu alip, sac bas yolarak gecen iki sezondan sonra, tam isimize yarayacakken yollanmasina o isliklar...
    Appiah'tan sag acik, Umit'ten sol bek, Tuncaydan kanat oyuncusu, stoper Selcuktan orta saha yaratilmasina...
    Kabul. Bu yonetimle bu kulup cok yol aldi. Ama onca emegin sonuca ulasmasini ciddi sekilde etkileyecek kadro hatalari hep yapildi bu takimda...
    Bu o kadar cok senedir tekrar ediliyor ki... her transfer donemi, bazen cok da anlamli olmayan umut ve beklentiler icine giriyor insanlar.
    Ve kabul, transfer her seyin cozumu degil... Ama Alex'li bir sistemin en az uc tane cift yonlu orta saha elemani gerektirdigini hala cozemezsek, hala Santos yada Emre sakatlansa yedekleri yoksa bu takimda... taraftar da saglikli yasamdan cok, siringayla ilac bekliyor haliyle...
    Bende isterim acikcasi, bir sezon basi da tam kadro ve curuk halkasi olmayan bir onbirle girmeye...

  2. PVH dedi ki...

    Yalniz kimse planli bir sistem veya solbek yedegi icin heyecan duymuyor. Duyumlar, beklentiler falan hep isim uzerinde yogunlasmis durumda. Orhan Sam alindi simdi adi bile gecmiyor mesela. Cogu insanin bekledigi sistemden, plandan cok sansasyon.

  3. The Secret dedi ki...

    Sol bek isimleri varmış aslında yedekte. Antep ve Ankaragücünün sol bekleri yanlış hatırlamıyorsam.

    Kafama takılan nokta Joker oyunculardan Gökhan Gönül'ü sağ açığa koymak oldu :) Bunu zamanında bizim dede Aragones'te yapmamışmıydı kağıt üstünde. Hatta çıkıp açıklama yapmıştı gökhan'ı sağ açıkta düşünüuorum diye. Heyecanlanmıştım açık söyleyeyim.

    Transferlerde ise o kadar heyecanlı değilim. NEden olayım ki. Emre'nin yedeği yok evet. Ama Emre'nin yedeği türkiye'de varmı. Yada hep ıslıkladığımız Selçuk gibi bir yedek bulabilirmiyiz? Nitekim Semih'te öyle.Santos'u ilk yarıda hep beraber ıslıklamadık mı? vs.vs.vs gider bu.

    Asıl beklediğimiz genç yeni yüzlerin kazanılması. Burada sormak gerekiyor Abdülkadir neden yollandı? Geliştiremedi mi kendisini hiç? Yada Gökay Neden emre'nin yedeği değil ki bence emre'nin en büyük veliahtıdır kendisi.

    Bırakalım rakipler düşünsün kim tutacak kim tutmayacak. Biz artık oturmuş takıma kesin oturacak bir kaç takviyeler ile yolumuza devam edelim.

    Tabi şu gideceklerden bir an önce kurtulmak dileğiyle!!!

  4. PVH dedi ki...

    Anlatmaya calistigim seyi bizim Marko twitter'da 2 twit ile ozetlemis aslinda

    "Dün gece Yobo ile ilgili geyik yapmıştım, Antu'ya taşınıp tartışılmış. Abiler, bir kalkın, soluklanın, gezin tozun falan; bu iş böyle olmaz. Tamam transfer takibi falan keyiflidir de böyle ömür geçmez yahu; insan artık burada ne yazacağını da şaşırdı..."

    Istesem bu kadar isabetli ornek bulamazdim.

  5. laktat dedi ki...

    PVH, senin demek istediğini anlamakla birlikte farklı bir noktaya değinen simurg'a tamamıyla katılıyorum. evet dediğin gibi sansasyonel transfer bekleyip milleti bu yönde gaza getirmeye çalışıp istediği olmayınca negatif bir atmosfer yaratan bir kitle var. sistemli bir takımdan öte gündelik sevinçlere odaklanan bu kesimi dışarıda bırakarak tam da simurg'un bahsettiği o farkın artık rakiplerle açılması gerektiğini düşünenlerdenim. aziz yıldırım'ın, -sizlerin de defaatle söylediği gibi- plansız ve kontrolsüz futbol takımı yönetme anlayışının bize çok zararı oldu. yine kendisinin öncü olduğu yaratılan o mali zenginliğin iyi kullanılamaması paraların aragones gibi tescilli başarısızlıklara aktarılmasına sebebiyet verdi. yıldırım'ın dedeyle ilgili, "tam kafamdaki teknik direktör" türünden açıklamaları hala zihnimi bulandırmaya, gözümü korkutmaya devam ediyor.

    aykut kocaman'la bir futbol aklının kulübe geldiğini hepimiz biliyoruz. "aykut hoca elbette daha iyisini biliyordur"u ekleyerek yine de bazı şeylerin kendisine hatırlatılması gerektiğine inanıyorum. bu konuda, genelde fazla ciddiye alınmayan bir adam olarak en iyi yaklaşımı ilginçtir ki, selçuk yula yazılarıyla gösteriyor. geçen hafta neden orta sahaya birinin alınması gerektiğini "küçük tavsiyeler" yazısında üstüne basa basa belirtimişti. kendisine katılmakla birlikte eksik bölgelere neden takviye yapılması konusunda bir kamuoyu yaratılmalı bana göre.

    zamanında çok vakit kaybettik. hem vakit kaybedip hem de son dakika radikal transferlere imza attık. göz var nizam var. yobo'nun imza attığını düşünerek şimdi durup düşünüyorum. gerçekleşmesi çok da uzak görünmeyen ihtimaller geliyor aklıma. defansta olası uzun vadeli bir sakatlıkta serdar isteneni veremezse ne yapacağız? 2 sezon öncesi lig ortasında defans oyuncularının kaybının şampiyonluğun kaçırılmasındaki en büyük etken olduğunu hatırlatarak soruyorum bunu! hem yobo'nun afrika kupasına gideceğini de düşünerek denklemi daha da karmaşıklaştırayım! bilica'nın gittiğini söylüyor ntvspor, yobo afrika kupasına gidecek, lugano'ya bir şey olmasın diye dua etmekten başka bir şey gelmeyecek elimizden. zaten onu da kaybedersek bizi serdar ve bekir'li bir defans hattı bekliyor olabilir. tüm bunlar, ilerleyen şampiyonlar ligi maçlarına denk gelirse seyreyleyin şamatayı o zaman.

  6. laktat dedi ki...

    kadromuza bakıldığında orta saha, defans göbeği ve sol tarafının bu sert yolculuğu kaldıramayabileceği ihtimali olduğu görülebiliyor. orta saha bile nispeten tolere edilebilecekken yine de bu üç bölgenin güçlendirilmesi elzem bana göre. 1 üst düzey defansif orta saha, 1 şampiyonlar ligi'nde bekir'den daha kaliteli bir "dc", bir de santos'a alternatif bir sol bek. ki bu noktada yedek kaldığında sesi soluğu çıkmayan görev adamı vederson'un hala neden gönderilmiş olduğunu anlayamadığımı da eklemem gerekir!

    şimdi diyeceksiniz ki, "klavye başında sallamak kolay. bunun mali yapısı var, takım içi dengeleri var, zartı var zurtu var".
    ben anlamam arkadaş, bu dengeyi bozmadan kaliteli transfer yapmak da yönetimin işi. hatta öve öve bitirelemeyen o markanın en önemli, en hayati konusu zaten işin bu tarafı! burada kimse voleybol erkek takımı şampiyonluğu kaçırdığında salonu yakma girişiminde bulunmaz arkadaş. her branşı çok önemsiyoruz ama kabul edelim futbolu en çok! bu sebeple sürekli başarı için yerinde fedakarlıktan kaçmamak gerekir.

    ben çok net olarak bahsettiğim bölgeler için 3 transfer bekliyorum. mehmet şimşek sıradanlığında maliye bakanlığı açıklamalarından sıkıldım abi! en zengin 20 kulüp içinde gösterilecek o yapının önce bunu bana ispat etmesi gerekir. çünkü bu öyle bir denge ki, "sürekli şampiyonlar liginde olmak istiyoruz" lafının altını dolduramıyorsan, şampiyonlar ligi'yle mücadele eden kadron o sene ligi de götüremiyor ve hep en başa dönüyorsun. bildiğin kısır bir döngü. güçlü türkiye için vergisi.. yok böyle değildi lan. güçlü bir takım için güçlü ve devamlılığı sağlayan geniş bir kadro istiyoruz. transfer istiyoruz arkadaş!..

  7. Sekhranikos dedi ki...

    Geçen dönemde demiş idim hala diyorum. bahsi geçen bütçeler pek çok yıldız adayını alabilecek bütçeler. 30 milyon dediler almadık dediği sanchez şimdilerde 55-60 milyona barcelona yolunda. Azcıkda bairet lazım. hazard ve benzeri gelecek vaadeden az çok patlayacağı belli geçnçlerede milyonlar sayılabilir. Feneri fener yapan özelliklerden biridir her sezon en baba adamların gelmesi. Madem genç alıyoruz o zaman gencin yıldızına basalım parayı istiyor insan. (herhal böyle yazılıyor adı:))

    Mali yapı takım için dengeler vs gibi konular hakkında ise maliyeciler ilgilensin diyorum ve bir adet -en az- yıldız istiyorum. Orhan şama sevinecek olsan Oftaşı tutardım afedersiniz.

  8. DenizEr dedi ki...

    bence yazidaki profil genel olarak cok gerilerde kaldi. artik taraftar gayet bilincli olarak transfer istiyor. bolgeler belli, istenen seviye belli, hedefler belli. kimse artik sirf gelmis olsun diye yildiz istemiyor.

    yukardaki yorumlarda da belirtildigi gibi artik cok ovundugmuz butcemizle orantili, genis ve kaliteli bi kadro istiyoruz ve bekliyoruz.

    bir de taraftardaki genel sabirsizlik gecen senelerdeki fiyaskolardan dolayidir. gecen sene transferlerin gecikmesiyle avrupa'da toplanilacak puanlardan olduk. wederson gitti yerine kimse alinmadi caner'le sezonu zora soktuk, vs...

  9. SuMMaNuS dedi ki...

    Keşke diyorum, bizleri böyle deşifre etmeseydin. Şimdi iş yerinde herkes anlayacak not tuttuğum defterin arkası full kadro çizikleriyle dolu olduğunu :(

    Bana göre az transfer olması daha iyi. Zaten geçen senede başarıyı yakalamış bir kadro var. Üstüne koymak ve de alternatif sağlama amaçlı genişletme yapılabilirdi. Nitekim yapılan Serdar, Emenike, Orhan transferleri bu yönde. Sezer transferini ise anlayamayanlardanım. Aykut Hoca'nın onu nasıl oynatacağını çok merak ediyorum.

    Ancaaak. Şu yazıya ters düşen bir durum var. Geçen sene başarılı olan bir kadro var, evet. Peki bu kadro mükemmel miydi? Her ne kadar 17de 16 yapsa bile mükemmele yakın değildi. Doğruya doğru. Bunun üstüne kadronun en sağlam oyuncularından Yobo'nun bonservisi bile alınamadı daha. Üstelik yerine alınacağı söylenen Diakite'nin kaç maçının izlendiğini merak ediyorum. Şahsen Bekir'i bile Diakite'ye tercih ederim. Sırf bu muamma için bile gün boyu F5 yapılabilinir. Üstelik bunun kadar önemli başka bir sorun var daha var. Baroni. Eğer takımın seviyesi yükseltilmek isteniyorsa Baroni'nin yerine yerli/yabancı daha katkı yapacak biri alınmalı. Lamı cimi yok, hem canlı (çıplak gözle) hem de TVden izlendiği üzere Baroni'nin Aykut Kocaman'ın dediği kadar katkısı asla olmadı! Hatta iddia ediyorum, katkıdan çok zararı oldu. Asıl bunu görmezden gelmek manyaklıktır.

  10. PVH dedi ki...

    Yahu yazinin basligindan mi oluyor boyle? Takim super ve transfer lazim degil demiyorum ki.

  11. AKIN KAZAKCI dedi ki...

    PVH, sanırım yazının başlığından çok, bu yaziyla insanlara Fener'in transfer politikasını tartışacak bir ortam yaratmandan kaynaklanıyor :)
    Yoksa sanırım senin anlattığın taraftar tiplemesinin herkes farkında, ve su ana kadar yazanlar senle paralel...
    Ben yine de ve hala "ille de transfer yapilsin"dan çok, "son bes senedir ısrarla yapılan vasat transfer" ve "kulüp olarak oyunculardan verim almayı ogrenememe"deyim...
    Yoboyu beğenmiyorum, aksiyor ve ağır.
    Gokay çok güzel, Selçuk'a da Baroni'ye de tercih ederim...de oynamadan nereye kadar? Harika topçularımız vardı o bölgede, Gurhan, Olcan. Ne yaptık onlara ve onlarla?
    İnsanların "dmc" ve Afrika zencisi fantezilerini anlamıyorum. Sen verim almayı bilsen Özer, Sezer, Olcan, Gurhan ve bütün mahalle oynar orda...
    Zaten sen oynatamazsan elalem oynatıyor. Serveti adam olmaz diye gönderdik Sivas'a, GSnin stopere ihtiyacı olduğunu bile bile. Ertesi sene o GS bir Topal, bir Servetle şampiyon oldu (Denizli'nin analizidir).
    Hala Bekir hakir görülüyor, oynadığı bütün maclarda iyice oynamasına rağmen...
    Takla atsa, kuş tutsa faydası yok... Semih yapti da ne oldu?

    PVHnin anlattığı ruh hali biraz da bunun uzantisidir: çünkü yönetimde emindir Semih'in, Gokay'in, Bekir'in ikinci sınıf olduguna.
    Bir oyuncunun emek ve süreç istediğini, yaşayan bir üretim süreci olduğunu hem diskurlariyla hem de yarattıkları oyuncularla gösterebilirler oysa. Arda dediğin adam Manisa'dan sonra, olduğu yerde calım atan ama sonuca katkısı olmayan bı adam değil miydi?

  12. AKIN KAZAKCI dedi ki...

    Söylemeyi unuttum. Aykut Hocanın bunları bı ölçüde çözeceğini ümit ediyorum... :)

  13. laktat dedi ki...

    aykut hoca'nın sürekli doğruya yönelen evrilimini inanılmaz olumlu buluyorum. oyuncu transferinden öte mevcut oyunculardan en yüksek performans alınması yaklaşımı gerçekten de bugüne kadar kulübümüzde görmediğimiz kadar ilerici bir hamle! bu sebeple "aykut hoca en iyisini bilir" maddesini ekleyerek başlıyoruz yazılarımıza. hoca'nın takımla büyümesini izlemek inanılmaz keyif veriyor bana. hep bahsettiğimiz o, takımla büyüyen aç teknik adamın kendi evladımız olması bu mutluluğumuza ayrı bir sevinç katıyor. şahsen aykut hoca'nın başarı kazanması bana acayip, ekstra bir heyecan veriyor.

    gelelim konumuza. aykut hoca'nın gökay'a daha fazla zaman tanıyacağını deklare etmesi halinde orta sahaya yapılacak takviyenin rafa kaldırılmasını kabul edecek adamlardanım. ancak selçuk oynamadığında o bölgede cristian'ın oynaması kabul edilebilecek bir durum değil. cristian'ın o bölgede gökay'dan daha sert olduğuna inanmıyorum. pozisyon bilgisi desen kesinlikle o işi kavrayacak potansiyel var gökay'da. şimdi durum bu iken cristian'ın oynayacağı bölgeye üst düzey bir yabancı istemek mantıksız gelmiyor açıkçası. üstelik daha sert ve iki yönlü oynayan bir yabancı oldukça yumuşak cristian'ın ileride takımdan ayrılmasına da imkan sağlayacak.
    bu sebeple oyuncu oyuncu değişir bu yorumlamalar. mesela kimse semih’in ikinci sınıf olduğunu söyleyebileceğini sanmıyorum. ancak iyi niyetine ve fenerbahçeliliğine çok inandığım bekir’in şampiyonlar ligi seviyesinde bir performans gösterebileceğine de pek ihtimal veremiyorum. takımda kalması beni kesinlikle rahatsız etmiyor ancak daha iyisi olabilir mi diye düşünmüyor da değilim!
    neyse, son olarak ben de aykut hoca’nın futbol aklına olan inancımı belirtip, elbet düşünüp planladığı şeyler olduğuna inanarak gelişmeleri dört gözle bekleyeceğim…

  14. momos dedi ki...

    yeni edindiğiniz her varlık sahip olduğunuzu eskitir. yeni hep daha vaatkar olduğundan insanların hayallerini süsler ve eskiyene dek o hayallerde yerini kaybetmez. bekir dediğiniz adam zamanında transferin yıldızıydı, antebin kaptanı, ümit milli potansiyelli bir dr/c olarak geldi takıma. ş.ligi seviyesinde değl katılıyorum ancak o seviyeye gelmesi de takımda kalıp çalışması şans bulmasıyla mümkün. fb takımı oyuncu yetiştirme merkezi değil diyenlere de cevabım şudur, her kulüp oyuncu yetiştirir, bazıları r.madrid için bazıarı ise gençlerbirliği için. taraftar olarak yeni yüzler görmek bizi heyecanlandırıyor, ancak bence işin doğrusu oturmuş takımları çok bozmadan eksikleri yamamak sadece. şimdiye kadar yapılan transferler hep bu amaç içindi. maliyetlerine bakılırsa eksik tamamlamak için yapılmış bir transfer için çok yüksek, özellikle emenike. şu anda iki nokta kaldı fb için sadece çözmesi gereken, birincisi yobo meselesini halletmek. ikincisi ise christian. santos giderse üçüncü bir mesele daha doğacak o kadar. takımın üç kulvarda yarışmak için derin kadroya sahip olmadığını söyleyenlere de katılıyorum kısmen ancak derin kadro oluşturmanın tek yolunun transfer olmadığını da hatırlatmak isterim.

    son olarak şunu da belirtmek isterim. mevcut bütçeyle büyük paralara yıldız alınacaksa bence sonucu değiştirebilecek adama verilmeli bu para. fb de alex olduğu sürece böyle ikinci bir adam çok zor(zamanında tuncay becerirdi bu işi) bana mantıklı görünen tek yol şu, topuzu ortaya çekersin, sağ kanada böyle bir oyuncu alırsın, o zaman da dia veya stochun gelişimi durar. o da ayrı.

  15. SuMMaNuS dedi ki...

    Bir de paylaşmak istediğim önemli bir şey var, lakin konu ile de bir alakası olduğunu düşünüyorum.

    Ünide Bilgisayar mühendisliğinde okurken non-technical bir ders alma hakkımız vardı. Ben de hem ismi çok ilginç geldiği için hem de içeriğini çok merak ettiğim için Güzel Sanatlar Fakültesinde "Football, Society and Culture" gibi bir ders almıştım. Sanırım bu ders, bir tek bizim üniversitede veriliyordu. O derste hocamız dünyada yayınlanan bazı bilimsel, sosyolojik makaleleri kendi bilgi ve tecrübesiyle birleştirip anlatıyordu.

    Gelelim konu ile alakasına. Derslerin birinde yine bir makaleyi incelemiştik. Liverpool taraftarının çoğunluğunun liman işçileri olduğunu ve bu insanların yine bir çoğunun hayatlarından memnun olmadığı yazılıyordu. Bunu, Liverpool'un fazla transfer yapması ile şu şekilde ilişkilendiriyordu. Liverpool taraftarı olan bu liman işçilerinin takımlarına yapılmasını istedikleri transferlerin aslında kendi hayatlarında olmasını istedikleri değişikliklerin, yeniliklerin yansıması olduğu belirtiliyordu. Liverpool'un her sene fazla transfer yapmasının altında bunun yattığı vurgulanmıştı.

    Kimbilir ufak da olsa bizim ülkemizdeki taraftarların transfer anlayışının altında da bu vardır.

Yorum Gönder