Lige Erken Havlu Atanların Hüzünlü Öyküsü
Şimdi üç büyüklerimizden iki tanesi ligin bitmesine bir ay kala havlu attı ya, hatta ikisinin ipini de çeken Fenerbahçe oldu ya... Türkiye Ligi yine oluverdi Fenerbahçe ve diğer takımın şampiyonluk yarışı. Diğer takıma her maç için 3 puan yazılıyor, Fenerbahçe'nin oynayacaklarına nasıl gaz vereceklerini şaşırıyorlar ya... Geçen hafta Eskişehir maçından önce "Bak Rıza hocam sana bu adamlar seneler önce 'iki ekmek bir süt' pankartı açmıştı, ona göre git Kadıköy'e" yazısı bile gördük ya... Şimdi bu çaresizliğe, bu âcizliğe isim mi bulalım, örnek mi verelim? Örnek vermekten zorlanmıyoruz zaten, ezelî rakiplerimiz sağ olsun.
Birincisi şurada, Adnan Polat'ın açıklaması. Bir takım nedenler sıralayıp "Bu nedenlerle de Bursaspor'un şampiyon olmasını istiyoruz" diyor. Daha geçen hafta maç yaptınız, bu haftaya kadar rakibinizdi, belki dolaylı olarak oynayacağınız maçlar Bursaspor'u veya Bursaspor'un oynayacağı takımları da etkileyecek. Bu açıklamayı hangi mantıkla yaparsınız? Ses çıkaran yok tabii, şu lafı Aziz Yıldırım'ın ettiğini düşünün bir. Temiz futbolcu köşe yazarlarından tek tek bu konu hakkında yazı bekliyor olacağım fakat ligimiz Fenerbahçe ve diğer takımın ligine döndüğü için onlar İngiltere ve Almanya'daki heyecanlı lig mücadelesinden bahsedecektir. Adnan Polat'ın açıklamasına çok da şaşırmamak lazım aslında. Daha önce de "Beşiktaş kupayı alsın Galatasaray şampiyon olsun" dediklerini duyduk Bay Demirören'le kol kola girip.
Temiz futbol demişken tabii ona da değinmeden edemiyor. Kurdukları rüya takım ve modern zamanların total futbolunu yaratan teknik adamların Allahı şampiyonluğa bir ay kala havlu attı. Bir suçları yok elbette, suçlu futbol düzeni olmalı. Bakın ne diyor "Hakem hataları sürekli bir takım lehine, diğer takımların aleyhine oluyorsa kafalarda soru işaretleri oluşuyor. Rakip takımlarla oynanan müsabakalarda futbolcuların, kalecilerin performanslarına bakıyoruz, orada rahatsızlıklarımız var. Arzu ettiğimiz gerçek anlamda pırıl pırıl, tertemiz bir lig olduğunu söyleyemiyorum." Rakip takımla oynanan müsabakada kaleciniz 30 metreden Selçuk'un topunu içeri aldı, bence de bir zahmet sıkıntın olsun. Daha 30 saniye önce bitmemiş ligde alakasız iki takımın şampiyonluğu hakkında konuşan Sayın Polat temiz futbolcu oluverdi bakın. Arkasında da objektif, dünya futbolunu yakından takip eden, Fransa ikinci ligi takımlarının bile kalecilerini sayacak futbol uzmanları var, haklı da bulunur elbet. Dert etmeyin.
Diğer tarafta kopyası var. Kopyası da demeyelim, taklidi. Retorik uzmanı olduğunu sanan ama beşinci sınıf milliyetçi terminolojiden ürettiği söylemleri kullanan bir adam. Onun açıklaması da burada. O da diyor ki "Beşiktaş, futbolun aydınlık yüzüdür. Beşiktaş, sahada kazanmaya inanan tüm diğer takımların ve sporseverlerin önündeki tek 'büyük' örnektir. Türk futbolunda rekabeti gölgeleyenler, mücadeleyi saha dışına taşıyanlar yok olmaya mahkumdur." Ligden ümidi kesince "gönüllerin şampiyonu" pankartı açıp "haysiyet, emek" tezahuratlarına sarılan camiasının taraftarıyla paralel tabii, çok şaşıracak bir şey yok. Türkiye'nin en ünlü mafya liderini yurt dışına kaçıran, telefon kayıtlarıyla oyuncularının şike yaptığı ortaya çıkan, rakibi sindirmek için sahanın ortasında 'parmak atan' futbolcularına sahip çıkan, galibiyeti müjdelemek için beyaz çarşaflara kan püskürten fakat onurlu, haysiyetli, eşitlikçi, emekten yana bir camianın başkanı. Ne mutlu ki lige bir ay kala havlu attılar ve bu güzel sıfatları bir arada kullanma fırsatı buldular.
Lig yine Fenerbahçe ve diğer takımın mücadelesi ligine döndü. Bundan böyle akıl almaz şeyler duyacağız. Bursaspor'un şampiyonluğunun Türk futboluna çağ atlatacağını, futbolun kirli olduğunu, hakemlerin Fenerbahçe'yi yarışa ortak ettiğini, Ümit Özat'ın intikam alması gerektiğini, Trabzonspor'un 1996'yı unutursa haysiyetine ihanet edeceğini duyacağız. Daha şimdiden ligdeki yerleri belli, sıfır kupayla sezonu kapatmayı garantilemiş camialardan başka bir şey beklemeyin. Onlar ve arkalarındaki sürü için lig, Fenerbahçe yenilince temiz ve güzel. Bursaspor şampiyon olursa yine öyle olacak zaten, o güne kadar Avrupa Ligi özetlerini kaçırmamaya devam.
"Onların oynadığı futbolsa bizimki ne? Bu lig bitmiş zaten."
4 Mayıs 2010 23:44
hüseyin göçek e dua edin. hatta plaket birşeyler verin.oynadığınız futbolda vasat futbol.
4 Mayıs 2010 23:48
Hangi macin hakemiydi o?
4 Mayıs 2010 23:51
Bu TA süper bir karakter.
4 Mayıs 2010 23:54
ehehe evet ben de fark ettim.
4 Mayıs 2010 23:55
@pvh!..ta yeni hayranin sanirim. :))
5 Mayıs 2010 00:07
ekşi sözlük için, yanılmıyorsam marmara üniversitesi'nden bir hoca, yazanları deşarj edip işlevsiz hale getirdiğiyle ilgili bir şeyler söylemişti. yani orada verilen tepkiler toplumda(sözlükçüler özelinde) verilecek organize tepkilerin önünde bir engel olabileceği, daha doğrusu bir rahatlama merkezi görevi gördüğünden falan yakınmıştı. orada anlatılmak istenen her ne ise ben tam olarak bu blog'da onu yaşıyorum. arada patlama yazıları yazmama karşın papazınçayırı ben de kozmik bir rahatlamaya yaratıyor. yaşanan çarpıklıkları çoğu zaman düzgün hatta edebi bir dille yazdığınız için teşekkür ederim. birçok abukluğun çok geçmeden burada bir yazı olarak karşıma çıkacağını adım gibi biliyor biraz da tembellik ediyorum. yazılması gerekenleri zamanında ve temiz bir üslupla yazdığınız için bu yazı nezdinde bir kez daha teşekkürler.
5 Mayıs 2010 00:28
bence biz şu maddeleri baştan kabul ediyormuş gibi yapalım, sağda solda deklare edelim.. sonra onlar sussun da biz de zevkle takımımızı izleyelim.. buyrun arkadaşlar rahatlayın:
- fenerbahçe şampiyon olduğu sürece bu ülke futbolu düzelmez
- fenerbahçe normal yollardan şampiyon olamaz
- fenerbahçe'nin rakipleri kötü oynayamaz, oynuyorsa bir bit yeniği vardır
- fenerbahçe iyi oynayarak maç kazanamaz, kazanıyorsa aziz yıldırım ya da hakem sayesindedir
5 Mayıs 2010 03:19
Sebebi aslında malum.2004'ten bu yana bu ligin gerçeği Fenerbahçe.İstisna 2009 haricinde Fenerbahçe ya şampiyondur ya da şampiyonluğu kaybetmiştir.Dikkat edin, ''kaybetmiştir'', ''rakibi kazanmış'' değil.
Bu yüzden Fenerbahçe durdurulmalıdır.
Ben bu yılki velveleden şunu anlıyorum ki karşı yakadaki şer odaklarında işler kesat.
Mali tablolar berbat, sportif başarı desen nanay.Geriye ne kalıyor? Bari Fener olmasın, ara daha fazla açılmasın.
Bütün sebep bu.
Bu arada @TA
Sana hastayım ama sorun şu ki sana herkes hasta.
5 Mayıs 2010 12:08
@TA ,
Nöbetçi muhalefet .
Eleman bldgda nöbet tutuyor sanırım .
5 Mayıs 2010 12:17
Rehavet ağzına sağlık budur.
5 Mayıs 2010 18:12
Rehavet bir madde eksik
Fenerin şampiyon olduğu her yıl futbol kalitesi yerlerdedir. Kalitesiz bir ligidir sadece kirli değil.
5 Mayıs 2010 19:27
Geçtiğimiz sezonun son 4 haftası ve o dönemin hüzünlü öyküleri çabuk unutulmuş anlaşılan, bu kadar balık hafızalı olmaya gerek yok.
30.Hafta Gaziantep – Sivas maçı:
Demirören-İ.Kızıl yakınlığı - Gaziantep, Sivas karşısında Beşiktaş için oynayacak masalları (ki o maçın 90 dakikasını isteyen kişiyle istediği yerde oturur 10 kere tekrar tekrar izler ve gelecek sezon F.bahçe ile anlaşan Bekir’in Antep aleyhine 3 önemli hatasını ve sarı kartı varken 2.sarıyı görmek için 40 takla attığını gözler önüne serebilirim)
31.Hafta: Ankaraspor – Beşiktaş :
Saldır Aykut hocam , büyük F.bahçeli ne varsa sende var.
33.Hafta: Beşiktaş – Galatasaray:
Yatış hazırlıkları çoktan başlamıştır, kimin ihtiyacı varsa o kazanır, öbür sene de diğeri yatar telafi ederler, bunların dostluğu da böyle sürer gider..
34:Hafta: Denizlispor – Beşiktaş:
Denizlispor, son haftada bize yaptığını Beşiktaş’a da yapar mı, aynı hırsı ve mücadeleyi gösterir mi ? denilerek Denizlispor üzerinde baskı kurma çabaları.
Bu sezon Antep-Beşiktaş maçlarında Tabata, İsmail transferlerinde verilen paraların karşılığı puan olarak dönecek iddiaları, ama kayıp 5 puan sonrasında aynı kesimden çıt çıkmaması, Gs-Bursa maçı öncesi yapılan benzer muhabbetler ve sonrasında yine derin bir sessizlik, daha şimdiden Bursa-Beşiktaş maçına atıfta bulunmalar, Gs-Fb maçı öncesine kadar tüm fener medyasının Bursa'nın şampiyonluğu için kamuoyu yaratması (ki Rıdvan ve Altan başı çekmiştir) vs vs ...
Kısacası kimsenin kimseden farkı yok, bunlar her sene olan muhabbetler, ama işte siz bunları tek tek çıkarıp da sırf size karşı yapıldığını iddia ettiğiniz vakit az da olsa diğerlerinden bir farkınız oluyor ...
5 Mayıs 2010 19:44
Taraftar geyikleriyle yonetim aciklamalarini bir tutanlar var galiba? Yonetimlerinin kendilerinden farki yok gerci, ne yapsinlar?
Bekir bu sene Antep'te aldigimiz ilk maglubiyette de aptalca bir faul yaparak son dakika golu yememize sebep olmustu. Acaba maci mi satti? Hmm. Soyle ulu orta sike iddiasinda bulunan bir insanin "digerlerinden bir farkiniz" olur diye cumleyi bitirmesi de cok ironik.
5 Mayıs 2010 20:16
Ne yapmış Beşiktaş yönetimi ? Fb-Eskişehir maçı öncesi Rıza'yı mı motive etmiş ? Trabzon maçı için ''size 96'nın rövanşını almak yakışır'' mı demiş ? Ümit Özat'ın intikam alması gerektiği yönünde kamuoyu yaratan yöneticiler kimler ?
Şu yazdığınız yazının son paragrafındaki'' Türk futbolunun çağ atlaması'' temennisi dışında yazılanların hemen hemen hepsi bir spor klubü yönetiminin değil, taraftarlarının davranış ve tutumlarının yansımasıdır, ki size katıldığım tek nokta olan çağ atlama meselesinde de söylediğim gibi geçen sene Sivasspor için bundan çok daha fazla gündem yaratılmak isteniyordu, ama yok akıl ruh sağlığını yitirdiği 100 km'den belli olan şu A.gücü yöneticisinin bu yönde iddiası varsa bilemem, ki onun da ne denli ciddiye alınacağı uslup ve ifadelerinden belli olsa gerek.
Bugün x takımın x oyuncusu, sezon ortasında bir başka takımla anlaşır veya söz keserse, o oyuncunun gelecek sezon formasını giyeceği takıma veya onun ezeli rakibine avantaj sağlamaya yönelik hareket ve davranışları dikkat çeker, siz isteseniz de istemeseniz de bunlar konuşulur.
Misal Ali Turan, geçen hafta Bursa-Kayseri maçında oynasaydı ve pozisyon hatası yapıp gole sebebiyet verseydi, F.bahçe cephesinde neler konuşulacağını tahmin etmek hiç de güç olmazdı değil mi ? İşte Bekir meselesi de bundan ibaret.
5 Mayıs 2010 20:41
5 paragraflik yazinin 3 paragrafi sadece yonetimleri elestiriyor yahu. Daha kupa macinin bitiminde saniye bekletmeden Trabzonspor'u tebrik eden Besiktas yonetimi, Bursaspor sampiyon olsun diye Galatasaray baskani.
Herkes ayni seyi yapiyor diyorsunuz, oyle de bu oyuna Galatasaray ve Besiktas yoneticileri de dahil oluyor. Fenerbahce macindan beri Besiktas yoneticilerinin yaptigi aciklamalar komik. Lig kirliymis, duzenin tek haysiyetli buyugu Besiktasmis. Allah Allah.
6 Mayıs 2010 01:10
@Eser Gökulu
O zaman ben de sana şunu diyeyim, madem ki Gaziantep-Sivas maçı dediğin gibiydi;
1-Tabata+İsmail 14.5M € eder mi?
2-Geçen yıl Sivas'a karşı doping almış gibi oynayan Gaziantep 3 hafta önceki Bursa maçında neredeydi?
Mevzu şudur ki, geçen yıl son haftalarda Sivasspor'a karşı oynayan takımların hiçbirisi kardeş takım ayaklarına yatıp rahat oynamıyordu. Bu yıl ise Bursaspor'a karşı oynayan anadolu takımların üzerlerinde de ne hikmetse ölü toprağı var. Aradaki tek farkı söyliyeyim ben sana, geçen yıl rakip BJK'ydi, bu yıl FB.
6 Mayıs 2010 12:41
Bu sene Antep'e 5 puan kaptırdık diyorum hala daha Antep - Beşiktaş yakınlığı üzerinden kafanda bir şeyler kurup, yorum yapıyorsun.
Tabata+İsmail 14.5 milyon euro yapmaz evet, ee peki şimdi bu rakamsal dengesizlikten ne sonuç çıkarıyoruz ? (Sanki Demirören transfer politikası bugüne dek sırf Antep'in kasasını doldurmuş gibi) Gereksiz argümanlarla konuyu saptırmanın lüzumu yok, aksi taktirde bu konu -Topuz'un bedeli de asla Tabata'yı gölgede bırakacak türden değil- eksenin de sürer gider.
Ligden düşmesi kesinleşmiş Denizli'ye mağlup olan Gençlerbirliği bile -hiçbir iddiası yokken- Bursa'ya en kritik haftada çelme takabiliyorsa, Belediye 30bin kişi önünde Bursa'yı mağlup ediyorsa herkes Bursa'nın şampiyon olması için elinden geleni yapıyor demek yersiz.
Ligin 2.yarısında bir Beşiktaş'a karşı oynayan Kasımpaşa'ya bak, bir de F.bahçe'ye karşı oynayan Kasımpaşa'ya bak ... Ne kadar boş bir örnek oldu değil mi ? İşte senin gittiğin yolun özetidir bu örnek. Zira geçen sezonki Antep-Sivas maçı ile bu sezonki Bursa-Antep maçı arasındaki mücadele farklılığına takılmak başka türlü açıklanamaz. Hadi Bursa maçının, Sivas maçı gibi Antep'te oynanmadığını es geçiyorsun da, aradan tam 1 yıl ve 2 transfer dönemi geçmesini nasıl es geçiyorsun ?
Neyse, yönetim konulu paraglafların geneline hak vermekle birlikte,(yarıştan kopan her takım yöneticilerinin demeçleri ve amaçları birbirinden farksızdır, ki burada konuşulması gereken demeçler değil yarış esnasındaki davranışlar ve kazanmak adına yapılan icraatlerdir) son bölüm fazlasıyla tahrik edici ve işin aslı iddia edildiği gibi değildi, ki benim tepkim de buna yönelikti. Kolay gelsin.
6 Mayıs 2010 14:32
tırırım tım yazdıklarından sonra diyecek bişi yok arkadaşlar daha neyi tartışıyorsunuz.fenerbah.e ve diğerleri.fenerbahçe 27 değil 50 sene daha kupa almasın önemli değil ama diğerlerinin yöntemi doğru ise aziz yıldırım 10 küsür senedir bu işi öğrenemedi derim.o zaman aziz başkan işi bırakıp gitsin.son 30 senede olduğu gibi yüksek bürokrat bakan taraftarlardan birini veya birilerini başkan yönetici yapsınlar belki kamuoyunda şirinlik sempati kazanırız ve sonrası gelir.