Bilica'yı Fenerbahçe'de istemiyorum
Son sözü baştan söyleyeyim. Tomas'ı Fenerbahçe formasını yere çaldığı için takımdan uzaklaştıranlar, Fenerbahçe formasına çok daha büyük bir saygısızlık yapan, o formaya atfettiğimiz bütün değerleri kramponunun ucuyla penaltı noktasının dibinden kazıyan Bilica adlı şahsı bir an önce takımdan göndermelidir. Başka Fenerliler'i bilmem ama ben böyle galibiyet de, böyle şampiyonluk da istemiyorum!
Şahane bir ilk yarı oynamışız. Maçta farka gidecek kadar net pozisyonumuz var. O pozisyonların hepsini futbolcularımızın zekasıyla, yeteneğiyle, mücadelesiyle bulmuşuz. Beşiktaş'ın verilmeyen ve verilen penaltıları dışında gol pozisyonu yok ve ben centilmenlik yoksunu, terbiye yoksunu, sorumsuz bir şark kurnazı yüzünden bu galibiyete sevinemiyor, takımımın iyi oynadığı ve kazandığı bir maçın ardından boğazımda bir yumruyla kalkıyorum televizyonun başından.
Hakemi, federasyonu, yıldırımları, demirörenleri siz tartışın, zaten bütün hafta konuşulacaktır. Ama benim derdim formayı kirleten o adamla. Ben rakip futbolcuya saygı duyan, futbol dışı yollara sapmayan, ucuz şark kurnazlıklarına meyil vermeyen, kazansa da kaybetse de o formanın zarafetine, haysiyetine, biricikliğine gölge düşürmeyen futbolculardan kurulu Fenerbahçe'yi sevdim ve böyle bir Fenerbahçe görmek istiyorum sahada. Penaltı noktasında kazı çalışması yaparak maç kazanmaya çalışan işgüzarları, kendini yere atan sahtekârları, yıllar geçtiğinde tarihin indinde hiçbir hükmü kalmayacak üç götü boklu puan için sarı-lacivert çubuklu formayı kirletenleri, kendi küçük hesaplarına alet edenleri, kazanmak için her yolu mübah görenleri takımımda istemiyorum.
Beşiktaş galibiyetini bana ve eminim birçok başka Fenerbahçeli'ye zehir eden Fabio Bilica bir an önce Fenerbahçe takımından uzaklaştırılmalıdır! Şampiyonluk böyle gelecekse de gelmesin, Meleklerimiz bize yeter!
19 Nisan 2010 03:41
Aslında yönetimin yarın şok bir kararla bilicayı gönderip, onsuz şampiyon olsak tadından yenmez valla.
19 Nisan 2010 03:54
Kesinlikle ve kesinlikle.!
19 Nisan 2010 05:22
Kesinlikle hemen gönderilmesi gerektiğini düşünüyorum. Düşünüyorum saçma oldu, istiyorum. İşte savunmanın göbeği çok önemli, Lugano-Bilica ikilisi oynadığı zaman kaybetmiyoruz, hatta gol dahi yemiyoruz, gönderirsek şampiyonluğu tehlikeye atarız, boşverelim gitsin ilerleyen zamanda bunlar unutulur, geriye şampiyon olunup olunamadığı kalır gibi bir yığın şey söylenebilir. Doğrudur belki birçoğu ama olamazsak da olamayız yani ne olur? Fenerbahçeliliğimiz mi eksilir şampiyon olamazsak? Şampiyon olalım diye mi tutuyoruz Fenerbahçe'yi? Ben bu adamı Fenerbahçe formasıyla görmek istemiyorum bir daha. Bir sürü sporcuya kızmışlığım vardır hayatım boyunca ama benim sinirlerimi Bilica kadar hoplatan başka bir Fenerbahçeli sporcu olmamıştır.
19 Nisan 2010 06:16
birakin bu sacma sapan objektif,durust taraftar ayaklarini .dunyanin her yerinde kazanmaktan baska herseyi gunah sayip,futbolcuyu ve yoneticiyi sadece ve sadece kazanmaya mecbur birakan baskiyi koyup,sahadakini,tribundekini "sadece kazanmalisina" surukledigin surece her futbolcu (her insan) bu tepkileri verecektir.sistemin kazanmaktan baska herseyi gunah,ayip saydigi bir ulkede bir futbolcu hem de olumcul bir hata ile muhtemelen mac sonu dar agacina asilacagi bir pozisyonda ahlaksizlik yapiyor.bu tribunler degil mi yerde yatan oyuncu varken topu d isari atan adami isliklayan kufur eden.bu ulke futbolu degil mi isvicre faciasi sonucu o td'u siktir edemeyen.o zaman sen hangi hakla,hangi gecmisinle kime hesap soruyorsun. birde aklimda kaldigi kadari ile ayni boku torres de yemisti ama kimse vaaaay ahlaksiz serefsiz diye liverpooldan siktir etmedi.
19 Nisan 2010 08:05
aslinda isler kendi acimdan daha karmasik - iyi kotu bu takimin bir sezonluk mucadelesinde emegi olan, iyi kotu varini yogunu ortaya koyan bir adamin bir yandan da cirkeflikte sinir tanimamasi gercekten kafami karistiriyor. gonderin diyorum, ama bir yandan da uzuluyorum. sevdigimden degil, hasa, sadece kendimi yerine koyuyorum, penalti noktasini deserken yasamis olmasi gerektigini dusundugum caresizligi hissetmeye calisiyorum, zorlaniyorum.
ama.
gondersinler bilicayi, fenerbahce de sampiyon olamazsa olmasin. su yonetime bir kez olsun icimizden gelerek helal olsun diyelim, sanirim bu daha degerli sampiyonluktan.
19 Nisan 2010 08:53
Billca'nın kötü futbolcu olması, kazma olması bir yere kadar kabul görür. Transfer hatası der geceriz. Ancak dün akşam yaptıkları ile hemen süresiz kadro dışı bırakılmalı, çok ağır para cezası verilmeli ve sezon sonunda gönderilmeli. Bu ahlaksızlıkla, çirkeflikle kendisine İstanbul'un Avrupa yakası takımlarında rahatlıkla yer bulur.
19 Nisan 2010 09:01
DEFOL GİT Bilica. Bu formaya, yeşil sahalara yakışmıyorsun. Arkadaşlarının emeğini çalıyor, giydiğin formanın onurlu geçmişine hakaret ediyorsun. DEFOL GİT.
19 Nisan 2010 09:07
ben ki uzatma dakikalarında korner bayrağına tutunup peş bölgesini rakibe yaslayarak vakit geçirmenin bile fenerbahçeye yakışmadığını düşünürüm.
çubuklu formayı taşıyan böyle bir futbolcu istemiyorum. röveşatasını da alsın gitsin. isterse şampiyon olmasın bu takım.
bir şeyi değiştirmez ama bu vesileyle incinen bütün beşiktaşlı dostlardan özür dilerim.
19 Nisan 2010 09:36
sevgili arkadaşlarıma sesleniyorum nacizane...
iyi misiniz?
iyiyseniz iyi olduğunuza emin misiniz?
bilica denen adam futbol kalitesiyle yakışmıyo zaten takıma.
zerre kadar da sevmem.
sezon sonu ilk kim gitsin derseniz bilica derim.
kazmanın önde gideni.
lakin nedir bu linç kampanyası yav?
neymiş penaltı noktasını kazmışmış.
eee?
tamam hoş deil.
de...
siz adamın psikolojisini hiç düşündünüz mü?
o atmosfer.
beklentiler.
adamın ayakları titrer.
aklı çıkar.
beyni döner.
sorun...hatırlamıyodur bile doru dürüst.
cinconun 4 sene şampiyon olduğu dönemi hatırlar mısınız siz?
kahrettiğimiz günleri.
çingenelerin şahı...gelmiş geçmiş en çirkef topcu haginin yaptığı rezillikleri hatırlar mısınız?
efendilikmişmiş yakışmıyomuşmuş pöh.
bırakınız bu işleri.
en efendi adamları selcuğu denizi kaptan ümit özatı rezil et tüm ülkenin önünde.
çingene haginin en yaman öğrencisi küçük çingene emreyi bağrına bas.
2 ay dolaşıp ta takım bulamayıp tıpış tıpış dönen luganoyu kahraman yap.
sonra bilica yakışmıyo de.
bu ne yaman çelişki anne der birileri.
19 Nisan 2010 09:48
seni ne olursa olsun yazdıgın yazıdan dolayı kutluyorum her takımda sınırlı oyuncu vardır bu sene gs da keıta blk de bana ole cok agrasıf takımını etkılıycek bı adam aklıma gelmıyo ama sızde fb lı arkadaslar sızde bolca mevcut bılıca yı gectım zaten emınım onun asıl meslegı kasaplık baska bısey degıl ama sız bu emreye hıc bısey demıcekmısınız dun aksam karsı tarafı sınırlendırecek herseyı yaptı kendısıne dokunulunca adamın bogazına sarılan emre dun kendını 3 kere yere attı ve kastı kac tane tekme attı ve bılıyomusunuz macı kart gormeden bıtırdı bılıyorum kadıkoydekı derbılerde kazanıyosunuz cogunlukla deplasmandada sevınıceksınızde sonuna kadar hakkınız ama artık bu kadıkoydekı derbıler kabak tadı vermedımı sıze hep aynı seyler ınanın dun fb lı oyunculardan utandım bılıyomusunuz volkan ne dedı mac sonu bence penaltı degıldı dedı hakem ılk pozısyonun etkısnde kaldı dedı lıg tv kameralarına sadece utanıyorum artık yeter futbolumuz bu olmamamlı
19 Nisan 2010 09:48
Kesinlikle gitmeli.Nasıl bir rezil adamdır bu yaptığı 1 değil 2 değil.
19 Nisan 2010 10:34
Çok abartılıyor çok. Dün maçtan sonra "Bilica Bilica" diye kıyametleri koparan Bjk'lilerin,tv yorumcularının süper-etik sesi Carew, PVH'nin kıçına pandik atarken de bu kadar sert çıksaydı ben de belki Bjk'lilerden filan özür dilerdim.
19 Nisan 2010 10:55
bir Trabzonsporlu olarak seni tebrik ediyorum bu güzel yazindan dolayi..Fenerbahceyi maalesef böyle futbolcular kadroda olduklari icin antipatik geliyor..bilica nin yaptigi bu hareketi bile savunmaya calisan fenerbahceli arkadaslarima da buradan sadece gülüyorum ..
19 Nisan 2010 11:39
sanırım bursa kupa maçı sırasından dea söylemişti bilica'nın rehabilite edilmesi şart diye. Artık akıl hastanesine yatırılması gerekir. Olacak iş değil. Ne gerek var arkadaşım. Biz 1-0'ın üzerine yatan takım istemezken oyna 1-2 yenil derken adam ne haltlar çeviriyor..Bu duruma önlem alacak bir kişi varsa Aykut Kocaman'dır. Eğer hala bizim bildiğimiz Aykut ise..
Bu arada Torres'in öğrencisiymiş Bilica..http://bit.ly/cBcqQI
19 Nisan 2010 11:57
Bence Torres ile kıyaslanmamalı bu hareket. Torres kızdığı için bir tekme atıyor penaltı noktasına. Bilica ne için atıyor ben hala anlam veremedim açıkçası.
19 Nisan 2010 12:26
futbol adına hiç bu kadar midem bulanmamıştı !!
19 Nisan 2010 12:30
Bilica kendi yaptığı aptalca penaltının paniğiyle öyle bir denyoluk yapmıştır. Zaten kendisi aleyhinde de yeterince bir kamuoyu var ve cezasını çekecek. Deyim yerindeyse önce sıçtı sonra sıvadı. Fakat yazıya katılmıyorum, böyle galibiyet istemiyorum diyeceğimiz bir maç olmadı, gol dışında 3 tane net pozisyon var ilk yarı, ikinci yarıda da klasik daum taktiği geri çekildi topla beşiktaşın oynamasına izin verdi. Sonuna kadar biz hakettik bu maçı, Bilica sktirsin gitsin ama bu ifadelerle güdümlü medyanın gazına gelmeyelim.
19 Nisan 2010 13:31
Allah Allah, kafayı yiycem.Ne yaptı bu kadar anlamıyorum.Elle gol atıp göz mü kırptı?
Göz göre göre sahtekarlık yapıp yerde mi kıvrandı?
Aşşağılık ikiyüzlü ittifakçıların yaygarası bunları normal görüp şu herifin yeri eşelemesini insanlık suçu yaptı ya, helal olsun.
Yazı sahibinin samimiyetine inanıyorum ama çoğunluk Fenerbahçeliler için aynı şeyi düşünmüyorum.Bütün tepkiniz onlara yaranmak için.Canlarım kendinize gelin, ikiyüzlü köpeklere ne yapsanız yaranamazsınız.
Bu maç Bilica dediler, şu dakika Bilica'yı gönder başka maç bambaşka şeyler söylerler.
İkiyüzlü köpekler bir de Fenerbahçe'ye hakaret ediyor.Şikecisi, mafya uşağı, sahtekarı, adisi onlar için kahramandır ama Fenerbahçeli futbolcu toprağı eşeledi mi insanlık suçudur.
Evet sinek küçük olduğu halde mide bulandırır.
Buna karşılık örümceğin ağı küçük sineği yakalar, büyük sinekler o ağı deler geçer.
19 Nisan 2010 13:43
Bilica'nın psikolojisini düşünecekmişiz, vay anam vay. Keita'nın da psikolojisini düşünelim o zaman. Ya o atılanlar su bardağı olmasaydı, molotof olsaydı? İşte Keita bu tip durumların önüne geçilmesini sağlamak için vakayı egzajere eden bir neferdir. Böyle de bi Galatasaraylı düşüncesi var ya belirteyim dedim.
"Zafere giden yolda her şey mübahtır" diyip sonra Fenerbahçeliliğe anlam yükleyecek olanlar gitsin Beşiktaş'ı tutsun. Bilica da orada Nouma kadar sevilirdi zaten.
19 Nisan 2010 13:57
adam futbolcu işini yapıyor.
para kazanma sebebi takımının kazanmasına katkı sağlamak, taraftarlara güzel oyun seyrettirmek değil.
bir terzi düşünün.
çok hızlı makas kullanıyor, az kumaştan bol gömlek dikiyor, çok efendi birisi, veresiye veriyor para istemiyor. ama gelgelimki diktiği don ilk giyişte dikişlerden ayrılıyor.
yani işi don dikmek, güzel hareketler yapmak değil.
bunlarında mesleği futbolculuk.
tek amaçları takımın kazanmasını sağlamak.
güzel oyun falan hikaye kardeşim.
bırakın bu güzel oyun muhabbetlerini.
A.polat ın demirörenin olduğu ülkede güzel oyun ile hiçbir yere gelemezsiniz.
19 Nisan 2010 16:46
Başka takımları tutan arkadaşlar nedense söz konusu Fenerbahçe olunca ayarın dozunu kaçırıp kendi topçularının yaptıklarını görmez oluyorlar. Bu Bilica denen adamın Çubuklu formaya layık olmadığı zaten aşikar ama birazda kendi topçularınızın yaptıklarını görün isterseniz. Bırakın Fenerbahçe üzerinden konuşmayı ligin temizlenmesi geyiğini herkes kendi kapısının önünü temizlesin!
19 Nisan 2010 18:25
Bilica pimi çekilmiş bir bomba. Dengesizlikleri haddinden fazla. Bu adamın hala bu takımda nasıl oynadığına şaşırıyorum.Sırf bu hareketinden dolayı kınamıyorum Bilica yı. Sezon performansını değerlendiriyorum. Ama takımımıza yakışmıyor bu Bilica,sadece Bilica değil yakışmayan. Bunun haricinde Ali Bilgin,wederson da hiç yakışmıyor..
19 Nisan 2010 20:38
yönetim kazım'ı gönderdi işte devre arası şampiyonluk uğruna.. ne ahlakçı adammışsınız arkadaş.
20 Nisan 2010 05:43
Herhalde sezon sonu yollanacak benim şahsi görüşümde sezon sonu yollanmalı, burada şimdi gitsin varsın şampiyon olmayalım diyenler herhalde taraftar profilimizi çok iyi takip etmiyorlar. Kız voleybol takımı avrupa cl finali oynadı finalde kaybetti hemen libero yetersiz gitsin smaçör kötü gitsin denmeye başlandı forumlarda. kendi liginde 2. olmadı takım avrupanın 1 numaralı kupasında final oynadı. O yüzden varsın gitsin ne olacak şampiyon olmayalım sözlerinin kabul edilirliği sadece ütopik bir fantezi de olabilir.
İkinci nokta da şu,elbette yaptığı hareketi onaylamıyorum ama 3 m yanına su atılınca yerde taklalar atan bir oyuncuya sahip takım taraftarlarının da bize ahlak hak hukuk dersi vermesine katlanamıyorum. Zira eğer bu kadar adil sahtekarlıklara karşı her konuda duyarlı olsalar, biz bunu söylüyoruz ama bizim adamda oscarlık performanslar sergiliyor, bir diğeri rakip oyuncunun futbol hayatına mal olacak tekmeler sallıyor önce bunları halledelim der. Benim oyuncum yapınca iyi seninki yapınca kötü yok öyle
20 Nisan 2010 10:14
biz bu takımı sadece taraftarımızla,kaptanımızla yeneriz yendikte..yakışmıyor bunlar fb li futbolcuya..bencede gönderilmeli..ucheler höghler lucianolar gördük biz..rakibimiz bile severdi onları..biraz etik olmalı futbolcuda..
20 Nisan 2010 12:50
Fenerbahçe değerleri, tarihimiz, geçmişimiz, geleneklerimiz, ideallerimiz..! Hepsi boşmuş! Aslında Fenerbahçe kirlenen futbolun ve endüstriyel sporun KALESİ imiş. Ben Bilica'yı bu forma altında bir saniye daha görmek istemiyorum ama bizim yönetimimiz daha çok Bilicalar istiyor. Fenerbahçe ne yazık ki düzenin en yozlaşmış camiası olmaya hızla ilerliyor. Fenerbahçe tarihi hakikaten tarih oldu. Yazık!
Galatasaray, Beşiktaş ya da başka kulüp kendi içindeki çirkefleri, ahlaksızları kabul edebilir, sindirebilir ancak Fenerbahçe'de bunlar olmamalı. Fenerbahçe futbolcusu ucuz, basit, çirkin işlerin peşinde koşmamalı.
20 Nisan 2010 23:30
Maalesef bu düşüncelere sahip olan fenerbahçeliler azınlıkta. Bu blog'da bile iki sonraki yazı "ne varmış?" diyebiliyor. "En seviyeli" yönetim de böyle bir açıklama yapabiliyor:
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/14484635.asp?gid=373
Yazık. Ali Koç gibi birisi bile yıllar sonra devralmak istediği başkanlık koltuğu için gözlerini kapayıp aziz yıldırımın, murat özaydınlı ve şekip mosturoğlu gibilerinin yanında yer almayı kendisine yedirebiliyor, bu açıklamaların arkasına imza atabiliyor.
Bundan sonra penaltı kullanılacak iken yedekten oyuncu sokup direkleri küçültmeyi de legal hâle getirmiş oluyor bu yönetim, ne de olsa cezasını görecek. Veya aynı mantık, yedek kulübesinden biri sahaya girer, karşı takımın on numarasının burnunu kırar, kırmızı kartla dışarı çıkar. E cezasını görmüş olur, ne var bunda, bravo size.. Ruhundan nefret ettiğiniz galatasaray bile kasti tekme atıp kırmızı kartla çıkan oyuncusunu sene sonunda göndermeyi tartışıyor, fenerbahçe onun kadar olamıyor.
fener yönetiminde kızaracak yüzler kaldı mı bilemiyorum, sanırım kalmamıştır, hem aziz yıldırım kırmızıyı sevmez.
21 Nisan 2010 01:56
Bu blogda iki yazi sonra "ne varmis" denmedigi cok acik. Yine dogrulari kendinize gore yontup onun uzerinden bize ve Fenerbahce'ye saldirmayin.
Ornek verdigin Galatasaray'da Keita diye bir adam var, ne taraftari, ne yoneticisi, ne blogcusu tek kelime laf etmedi. Yine, yeniden ahlaki ve dogrulugu pragmatik bir metotla sistematik bir saldiri icin kullaniyorsunuz. Once standart bir ahlak seviyesinde anlasalim sonra konusuruz bunlari, biz halimizden memnunuz.
21 Nisan 2010 02:52
Benim de çok sadık olarak uygulamadığım bir kural var blog yazısı girerken. Çok sinirli olduğun bir konuda hemen yazıp ''publish'' e basmayacaksın.
Bu futbolcu harcama, silme histerisine girdiğimiz anlarda birkaç belirleyici etken var. Futbolcu FB ye gelmeden önce ne kadar ünlü? Futbolcu ne kadar ''karizmatik''?
Bunları gözönüne alınca, Konya'da kolu ile golü atan Nicholas Anelka'nın taraftarlar arasında niye linç edilmediği çok açık.
Bilica aleyhine basında ve friendfeed'de çıkan yazılanlardan midem bulandı.
Benim ahlak anlayışıma göre 37 yaşındaki İbrahim Üzülmez'in yıllardır hakemleri aldatarak rakip takımlardan çaldığı puanlar, Bilica'nın eşelemesinden daha ahlaksızca. Ağaca bakmaktan ormanı göremiyoruz.
Taraftarlık kisvesini bir tarafa bırakacak olursak, bu tip oyuncular dönem dönem her takımda oluyor. Abdülkerim çok mu seviliyordu? Bir de rakip taraftarlara sorun.
Alın işte Mehmet Topuz. Bana sorarsanız hem cahil hem de ahlaksız. Verilen para çok da, acaba karşılığını verecek mi diye bekleniyor? E buna da defol deyin o zaman.
Bence hiçbirine defol demeyelim. Bu adamlar, prpfesyonel ve işlerini yapıyorlar. Sanki ülkede herkes sportmen, herkes saygılı... Hırsınızı bu adamdan mı çıkarıyorsunuz? Hepimiz Bilica'yız demeye getirdiniz işi artık.
Yönetimin açıklaması son derece gerçekci ve tatminkar benim açımdan.
http://www.hurriyet.com.tr/spor/futbol/14484635.asp?top=1
21 Nisan 2010 16:43
Olan biteni, Bilica'nın özel yaşamını öne sürerek onu linç etmek için yer arayanları, evinin önünü süpürmekten aciz olup da sağda solda şarlayanları görmüyor değilim ama ben yine de yazının arkasındayım, hâlâ Bilica'nın takımdan göndeirlmesi gerektiğini düşünüyorum.
Zira Bilica'nın yaptığı basit bir sahtekârlık değil, Fenerbahçe'ye hiç yakışmayacak bir çaresizliğin de ifadesiydi. Kendini yere atmak, topa elle dokunmak ya da buna benzer bireysel sahtekarlıklara artık alıştık ama bunların hiç biri; o maçta Bilica'nın şahsında gördüğümüz çaresizlik hali kadar can yakıcı değildi. Fenerbahçe çaresiz değildir, hele de böylesi şark kurnzalıklarına başvuracak denli çaresiz hiç değildir.
Bilica'nın tahsili, özel yaşamı ya da önceki maçlarda yaptığı hatalar beni ilgilendirmez... (Hattâ bütün hatalarına rağmen her maç çizgi dibinden, götünde rakip oyuncu varken röveşata yapsın da coşalım diye beklediğim bir adamdı.) Şu anda o site yok ama ben geçmişte aynı yazıyı, taraftarın çok sevdiği Fabio Luciano için de yazdım, onun da gönderilmesi gerektiğini savundum. Takımın bu sezonki en iyi oyuncusu olan Emre için ya da Mehmet Topuz için böyle bir yazı yazmıyorsam da, bu malûmun ilamı olacağı içindir. Sevgili 5 Posta, Bilica'nın yaptığını Alex de Souza yaparsa bir gün, onun için de yazarım aynısını hiç merak etme...
Bir kez daha söylüyorum, Bilica'nın yaptığından hareketle içindeki kini kusan bazıları yüzünden ya da benzerleri diğer takımlarda da var diye benim kendi ahlâk anlayışımdan ödün vermem gerekmiyor.
Buradan benim söylememle Bilica'nın takımdan gitmeyeceğini elbette biliyorum... Yıllarca Ceyhunlar'a, Tümerler'e, Emreler'e, Lucianolar'a, Burak Yılmazlar'a nasıl katlandıysak, buna da katlanacağız ama toptancı, neredeyse totaliter bir "hep destek tam destek" düsturunun peşine takılıp, evinin önünü süpürmeyenler şarladı diye kendi bokumuzu örtmeye çalışacak da değiliz. Beni onların ne dediği, onların oyuncularının ne yaptığı falan ilgilendirmiyor; ben takımıma bakıyorum ve takımımı boğazımda bir yumru olmadan seyretmek istiyorum. Hepsi bu!
21 Nisan 2010 19:47
Allah akıl fikir versin .
Bilica'ya da versin ama önce bu zihniyet sahiplerine versin .
Yaptığı yanlış doğru o başka bir şey .
Ama medyanın çarşı pazar etik tüccarlarının gazıyla futbolcusuna bunları söyleyebilen birine Allah akıl fikir versin demekten başka bir şey diyemem.
Bu ülkede " kupa bizim şampiyonluk 6s'nin olsun " dendi ve denilen de yapıldı demirlek ve dereli gözetiminde de kimse çıkıp da "yahu Fenerbahçe'nin hakkı yendi" demedi. Diyen de " sarıyla kırmızıyla alnımızın akıyla " dedi . Öbürü de kupayı kaptığı gibi hastane odalarına koştu .
Bu maç satıcılarına, bu ahlak düşkünlerine az bile yapmış.
Mümkünse kalan 5 maçta 5 tane ofsayt gol ile galip gelir şampiyon olursak ve şu tek özelliği bizim 27 senedir alamamamız olan kupayı kazanırsak ilave olarak bir doz daha sevinirim.
Çünkü o gece milyonlarca Fenerbahçe'linin yaşadıkları hakkında bir fikri olmasını sağlar belki o goller bu haramzadelerin .
Ahlak etik iyi güzel elbet . Ama onlar için sadece bizim uygulamamız gereken bir şeyse bu kusura bakmayın .
" Bu ülkede namuslu insanlar namussuzlar kadar cesur olmalıdır"
Ben buna pervasızlığı da ekleyeyim.
Bilica , Keita'nın- b.korkmaz'ın, musa çözen'in , şansal büyüka'nın, erman toroğlunun ,sinan engin'in yaptığı hiç bir şeyi yapmadı.