Fenerbahçe Üzerinden Mastürbasyon Yapmak



Dün akşamdan beri yine o çok bildiğimiz Beşiktaşlı duruşu devrede. Beşiktaş lehine hata yapıldığında adalet, hak, hukuk falan umurunda olmayan Fener’e öyle ya da böyle kendi tabirleriyle koymaktan gayet hoşnut kitlenin, Fenerbahçe lehine yapılan her hatada bir anda dünyanın en fair-play ruhlu taraftarına dönüşümünü ibretle izliyoruz. Aslında pozisyona göre ahlaki konum belirleme bütün taraftarlarda var ama Beşiktaşlıların ve şampiyonluktan koptukları anda Anti-Fenerbahçeli olan ötekilerin Fenerbahçe üzerinden mastürbasyon denemelerinden gına geldi.

Bilica’nın yaptığı tam anlamıyla rezalet. Kazanmayı kaybetmeyi geçtim oyunun ruhuna aykırı, tasvip edip savunacak bir tane aklı selim sahibi Fenerli taraftar da yok zaten. Ceza kuruluna sevk edilip cezasını alacaktır. Fenerbahçe yönetimi de adam gibi bir tavır gösterip kendisine güle güle kardeşim demelidir. Bu konuda büyük bir kısım hemfikir. Ama dün geceden beri yapılan "Bilica Fenerbahçedir, zaten bu yüzden Fenerbahçe’yi sevmiyoruz" falan söylemleri çok komik.
İki hafta önce Sivas maçında Barış Özbek durup dururken rakibinin futbol hayatını bitirebilecek bir tekme girişiminde bulundu herkes kişisel olarak Barış’a yüklendi ama kimse “Galatasaray budur, Galatasaray’ı bu yüzden sevmiyoruz” gibi bir kişiden çıkıp kulübü hedef alan bir söylemi dile getirmedi. Nouma’nın tombala hareketinde de kimse Beşiktaş budur bu yüzden Beşiktaş’tan nefret ediyoruz dememişti. Ama söz konusu Fenerbahçe oyuncusu olunca bireysel linç anında kulübe yönelik nefret söylemine dönüşüyor. Emre’den Bilica’dan futbolun ruhuna aykırı hareket ettikleri için biz de utanıyoruz ben şahsen iyi oynasa da kötü oynasa da Emre’yi çubuklu forma içinde görmeye iki senedir tahammül edemiyorum.

Galatasaray’dayken nefret ettiğim adam sarı lacivert formayı giyiyor diye melek muamelesi yapmıyorum. Oysa etik konusunda Spinoza’ya Kant’a ders verecek Beşiktaş taraftarı bir sene önce Rize’de elle gol attı diye emek hırsızı dediği Nobre’nin bir sene sonra Kadıköy’e kaptan olarak çıkması konusunda Beşiktaşlı duruşundan falan söz etmiyordu. Etik yine ihtiyaç anında masaya sürülen bir kozdu sadece. Bir şeyin ahlaki olup olmadığı konusunda ölçü birimi olma iddiasının bizzat kendisi ahlaki bir duruş değildir. Beşiktaş taraftarının “en ahlaklı biziz”, “bizim değerlerimiz sizin değerlerinizi döver “ duruşu hakikatan patolojik. Ezeli rakibine gol atınca orasını burasını elleyen adamı ilahlaştıracaksın ondan sonra çıkıp Fenerbahçe budur diyeceksin.

Emre yüzünden Fenerbahçe’den nefret eden Beşiktaşlılar Emre Galatasaray’da bugünkü halinin bin mislini yaparken niye böyle bir nefret söylemi kullanmıyorlardı, Lugano’ya Fenerbahçe’nin çirkefliğinin tecessümü diye bakanlar hayatı boyunca yerde yatan bir rakibin yüzüne bile bakmamış Bülent Korkmaz’a, hakemin yüzüne tükürüp ayağına basan Hagi’ye Galatasaray’ın çirkefliğinin tecessümü diye tek laf ettiler mi yoksa kişisel olarak mı eleştirdiler bu adamları .
Yaratıcılıktan anladığı yüksek sesle ve uyumlu şekilde Fenerbahçe’ye küfretmek olan ezeli rekabeti sikmek –sokmak Japon bayrağı, bekaret olarak değerlendiren sığ kültüre hala sanki Türkiye’nin tribün vicdanıymış gibi muamele yapılmasından ben sıkıldım arkadaş. Fenerbahçe üzerinden mastürbasyon yapmayın artık.

Temiz bir lig için ortak pankartlar yaptırdığınız ortalığı ayağa kaldırdığınız yıl biriniz kupayı biriniz ligi alınca nasıl ortalık toz pembe olduysa lig bir an nasıl temizlendiyse bu sene de Fener iki maç kaybedince her şey toz pembe olur merak etmeyin. Kendi takımlarınıza sevginiz Fenerbahçe nefretinden daha fazla olmasa Efes tribünlerinde siyah beyaz formalı Beşiktaşlılar ,forumlarda kendi voleybol takımı olup olmadığından bihaber ölesiye Eczacıbaşı’nı destekleyen Galatasaraylılar görmezdik herhalde.

Lugano’yu Bilica’yı Aziz Yıldırım’ı kimi eleştirseniz eleştirin, yerden yere de vurabilirsiniz ama bırakın artık şu ahlaki olarak üst perdeden konuşmayı. Nefret ettiğinizi itiraf edin herhangi bir gerekçe olmadan da nefret ettiğinizi, nefret edeceğinizi söyleyin de rahatlayın. İnanın “ ya bu adamlar bizden hangi gerekçeyle nefret ediyor acaba” diye uykularımız kaçmıyor rahat olun.


22 comments:

  1. aydın dedi ki...

    Tebrikler, Bilica'yı istemiyorum postu altına bu minvalde bir yorum yazdım site müdavimlerinin okumasını tavsiye ediyorum.

  2. oyis dedi ki...

    süper bir yazı...hissetiklerimizi bu kadar net ve güzel ifade ettiğin için teşekkürler...

  3. t_okan dedi ki...

    yazında az çok haklısın sonuçta karşı görüş bişeyler üretmişsindir kendince ama tribünün uyumunu sadecee fenere yaratıcı beste bağırmasını sayarsan orda dur derim.
    Master Card'ın bile tüm dünya taraftarlarıyla birlikte yer verdiği bi tribünü böyle görmek çok acizce saldıracak yer bulamayışındandır.
    Efes tribünlerinde siyah beyazlar var da Fenerbahçeliler hiç böyle rakip takım tribünde yer almıyor dersen işte yine orda dur derim. Bu olay her takımda olan şeyler doğru ya da yanlış orasını tartışmıyorum.
    Diğer konularda da kendince haklısın her taraftarın hatası doğrusu yanlışı vardır, bi insanı hatası yüzünden gönderdik hala Nouma'nın ilahkaşmasından bahsediyosun napalım hatasının cezasını çekti daha sırt mı dönelim hepimiz?
    Geçiniz

  4. admin dedi ki...

    Şu Galatasaray ve Beşiktaş taraftarı kadar saf taraftar görmedim. Nerdeyse kendi takımlarına olan sevgilerini bile Fenerbahçe üzerinden anlatacaklar. Fenerbahçe ile yatıp kalkıyor adamlar. Neden? Çünkü Fenerbahçe hep en büyük. Ligde en çok mağlubiyeti Fenerbahçe'den aldılar, Fenerbahçe'deki imkanlar onlarda yok. Kıskanıyorlar. İkisinden de nefret ediyorum.

  5. tofi dedi ki...

    süper yazı, eline sağlık...keşke boş laftır, sevmem de kullanmayı ama ah bilica diyorum, hiç gerek yoktu..zaten ayakları titriyordu, kaleciye bile bakamayan adam penaltı mı atabilir..dun geceden beri basta trt olmak uzere, komik yorumlar, kural kitapçıgından fıkralar okuyorlar ve sadece güluyorum... berbat, pozisyonsuz oyunlarının tek sebebi bilicanın eşelemsiymiş gibi!

  6. Adsız dedi ki...

    fenerbahçe üzerinden yürütülen bu tartışma artık ergenlik hezeyanı olma halini aşıp her türlü kişisel yetersizliğin ve kompleksin tezahürü olarak öfke kusmanın yolu haline gelmiş durumda.

    işin trajik ve korkutucu yanı bu tavrı sergileyenlerin yaş,meslek ve sosyal konumlarına bakınca zeka ve mantıkdan yoksun bu tavrı kendilerince nasıl rasyonalize ettiklerini görüp ciddi ciddi kaygılanmaya başlıyorum :

    http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=16254655

    bu akıl tutulmasının altında ülkede yaşanan
    kimlik buhranının etkisi var kanımca. anti-fenerbahçe tutumu bu buhranı entellektüel ve ahlaki zeminde aşamamış genç nüfusun zihinsel mastürbasyonu gerçekten de.

    http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=16255186

  7. Albiceleste dedi ki...

    ben de dahil fenerbahçe taraftarının büyük çoğunluğunun yıllardır düşündüklerinin bir tezahürü olmuş sanırım bu yazı. kendi adıma tebrik ederim.

  8. iressaul dedi ki...

    Onların tek bakış açıcı "Anti-Fenerlilik". Yoksa her şey mübah onlara

  9. Sekhranikos dedi ki...

    Uzatmışsın Fatihcim:) gerek yok kısaca koyduk:) çokda güzel oldu:))

  10. solo dedi ki...

    ben de dün akşam beşiktaş tribününde o ahlaksızca yapılan hareketi bütün beşiktaşlıların ahlak anlayışına sığdırırım o zaman, kimse alınmasın.

  11. Ceyyar dedi ki...

    Söylenebilecek en güzel şeyleri yazmışsınız.

    Dünden beri interaktif sözlüklerde aynı geyik. "Bilica Fenerli olduğunu kanıtladı" vs. Her kazandığımız maç sonrası bi şey çıkartılıyor meydana. Biz maç içindekileri ya da geçmişteki kahpeliklerini sayınca sidik yarışına dönüyor, bilica'nın hareketi, güya satın aldığımız hakemin yönetimi gölgede bırakılmaya çalışılıyor.

    Yoksa sen mağlubiyetini kapatmak için bunları kullanıyor olmayasın? Bunu da sorunca olayı en başa döndürüyorlar.

    Türkiye'de iki çeşit taraftar var. Fenerbahçeli olan ve olmayan şeklinde. Beşiktaş'ın da, Galatasaray'ın da hem taraftar hem kulüp bazında en büyük garezi bize. Bütün sezon göt üstü yatan anadolu kulübü, bizim karşımızda aslan gibi... Yapılan besteler, internet geyikleri falan bunları saymıyorum diye. Tek sebebi var: hazımsızlık.

    bunlar da benim söyleyeceklerim

  12. Mitya dedi ki...

    ellerine saglik.

    gundelik hayatin diger alanlarinda oldugu gibi, futbolda da genis capta yanki uyandiracak meseleler aslinda bir takim toplumsal patolojilerin nasil yaratildigini, beslendigini, ve muhafaza edildigini gosteriyor. kanimca, bu mac tam da bu sebeple ornek olmalidir her birimize. fenerlisi, besiktaslisi, galatasaraylisi, ya da "anadolulusu" farketmiyor - bu mac ve ardindan yasananlar herkesin ne kadar birbirine benzedigini gosterme acisindan onemli bir delil teskil ediyor.

    yillardir fenerbahce'nin de bilincli olarak korukledigi, ancak toplum nazarinda da gitgide endise yaratan fenerbahce'nin orantisiz ekonomik ve sportif gucu soylemi maalesef bizi buralara getirmistir. sorun fenerbahce'nin oyuncularinin, yonetim kurulunun, taraftarlarinin davranislarinin "garipliklerinde" degil, yakin zamanda kendi ellerimizle insa ettigimiz futbol ve spor kulturumuzun kilcallarindadir. galatasaray - fenerbahce kupa macinda yasanan hakem faciasi - ki hakem orda da elbette fenerbahce'yi degil, futbolu katletmistir - ardindan konusulanlar hic bir sekilde kamuoyunda bugun sahit oldugumuz turden bir tepki yaratmamisken, besiktas - fenerbahce macinin ardindan yasananlar akli basinda herkesi hayrete dusurmelidir. "kupa macini katleden hakem" (ki taraf tutmadigi, yalnizca maci katlettigi ustune basa basa soylenmistir) ve "besiktas'i ezen, aziz yildirim'in usagi hakem" aslinda bugun besiktas, galatasaray, ve fenerbahce ucgenindeki hayal edilen ve ayni zamanda gercek (ve gerceklestirilen) guc dengelerini yansitiyor bir bakima.

    nefret denen sey kullanislidir, rahatca turlu kiliflara sarinip adalet soylemine eklemlenebilir, hatta bir numarali vasfi belki de budur. bir fasist muthis bir kivraklikla diline demokrasi "konsept"ini pelesenk edebilir, aile olgusunu toplumsal iliskilerden bagimsiz addeden mehmet aga ertesi gun en siddetli insan haklari savunucusu olarak karsimizda turlu taklalar atabilir, ve elbette futbol maclarini yorumlayan biz seyirciler herhangi bir maci gecmiste yasananlardan kopararak istedigimiz gibi yorumlayabilir, kendimizi bir anligina kral olarak gormenin dayanilmaz coskusunu iliklerimizde hissetmek isteyebiliriz. lakin beni cigirdan cikaran cogu insan evladinin su sorunlu varolustan bir an olsun geri adim atmayi dusunemeyecek kadar inatci olmalaridir. kendilerini gercekten otonom bir iradeye ve zihne sahip olarak gormenin kacinilmaz sonudur elbet bu hastalikli durum, ancak insanin kafasinda yarattigi ve herseyin yerli yerine oturdugu evren duzeni hic mi catlamaz, catirdamaz aksam yataginda tavana bakarken?

    evet, soyle bir baktim da yazdigima gulumseyiverdim. siktirik bir mac insana neler dusundurtuyor.

  13. DenizEr dedi ki...

    BJK ne oyun oynamista bu kadar yaygara kopariyor?

    bence ilk macin bi benzeri yasandi. iki macta da hakemler cok kotuydu, tansiyonu ayarlayamadi ve yanlis kararlar verdiler bolca. ilk mactaki hatalar FB zaten haketmedi deyip gecistirildi, ama bu sefer tamamen degisik bi yaklasim goruyoruz...

    hadi diyelim BJK can havliyle boyle bi davranis icinde. ucuncu sahislarin iki mactan sonraki bakis acilarindaki farkliliklar nerden geliyor ???

  14. Saban dedi ki...

    Nefret ne kadar yanlış bir olaysa, genelleme yapmak da o kadar yanlış.

    "Galatasaray’dayken nefret ettiğim adam sarı lacivert formayı giyiyor diye melek muamelesi yapmıyorum. Oysa etik konusunda Spinoza’ya Kant’a ders verecek Beşiktaş taraftarı bir sene önce Rize’de elle gol attı diye emek hırsızı dediği Nobre’nin bir sene sonra Kadıköy’e kaptan olarak çıkması konusunda Beşiktaşlı duruşundan falan söz etmiyordu."

    Bireysel bir duruşla, bir tribünü karşılaştırman yanlış. Çünkü ben cümleden, bütün Beşiktaş taraftarlarının Nobre'ye "gel gel" yaptığını zannettiğini düşünüyorum.

    Sen nasıl Emre'den hazzetmiyorsan, ben dahil birçok Beşiktaşlı da Nobre'den hazzetmiyor, o gün kaptan olmasını da çoğu kişi yadırgadı ve eleştirdi. Tabi "Banane, ben görmedim" de diyebilirsin.

    Ayrıca Bilica'nın yaptığını bütün Fenerbahçe taraftarının ayıpladığına filan da inanmıyorum, yine genelleme yanlışına düşmüşsün burada. Çevremdeki birçok Fenerbahçeli'nin "sondaj" temalı maruz kaldım gün içinde, bunu da geç o yüzden. Bak bu da bireysel bir vaka mesela.

    Bekaret veya cinsellik üzerinden romantizm yapacaksak, "Beşiktaşlı duruşu, Fenerbahçeli vuruşu" pankartına alalım seni. Sikmek-sokmak aynı tema. Aynı mastürbasyon.

    İşin özü şu, eğer "ben böyle yapıyorum, ama beşiktaşlılar, galatasaraylılar böyle böyle iğrençler" şeklinde genelleme yapıp, bunu da sağlam bir doneymiş gibi sunacaksan, zaten bir yere varamayız. Beş parmağın beşi bir değil, bir Beşiktaş taraftarı veya bir Fenerbahçe taraftarı da birbirine benzemeyecektir.

    İşin garibi, maçı ilk yarıdan beri gereksiz faullerle ve kartlarla durduran, iki takım için de maçı çığrından çıkaran, "bir derbi maçının içine nasıl edilir" dersini veren hakemi eleştirmekten kaçınıyor herkes. Evet, hakem hata yapar. Ama bu kadar hata yapan hakemi de affetmek mümkün değil. "Ben hakem eleştirmem" duruşu, maalesef dün için geçerliliğini yitirdi.

    İnsaları bu kadar rahat genelleyebilirken, üstüne üstlük bu genellemelerinin karşısına kendi bireysel fikirlerini sunarken, maalesef ben bu yazıyı çok ciddiye alamıyorum.

  15. turkuaz0707 dedi ki...

    Pazar akşamı trt 1'de stadyum pragramında duyduklarım karşısında dehşete düştüm. devlet televizyonunda benim cebimden çıkan paralar mukabilinde konuşan Hakan Şükür nam zevat, sarı kırmızı değil içinde sarı lacivert olmayan bilumum renklerin bulunduğu anti fener formasını sırtına geçirmiş, ağzından salyalar akıtarak yan hakemler sistemli bir şekilde fenerbahçe lehine ofsayt hatası yapıyor naraları atıyordu. ibrahim üzülmezin hatalı bir bayrakla kesilen akını üzerine konuşurken. Aynı maçta aynı yan hakemin güiza'nın yüzde yüz gollük pozisyonunu yanlış barakla kestiğini unutmuş olma ihtimali var mıdır yoksa fener düşmanlığı gözünü kör, kulağını sağır, vicdanını kapkara mı yapmaktadır Hakan şükür'ün? daha 2 hafta önce ali sami yen'de bir yanlış bayrakla net golü güme giden güiza değil de baroş mudur acaba. ya da gene iki hafta önce eskişehir maçında bariz ofsayttan galibiyet golünü atan beşiktaş değil de fenerbahçe midir? hakan şükür önce 2008'de nasıl şampiyon oldular bir izah etmeli ondan sonra konuşmalıdır. servetin antepte 3 metre ofsayttan golü atıp yan hakemi kese kese orta çizgiye koştuğu günleri, aynı oyuncunun ardayla beraber elle gol atıp gene orta çizgiye koşarken birbirine göz kırpıp sırıtışlarını, denizlide son dakikaka kendini yere bırakan ümit karan için beyaz noktaya büyük bir iştahla koşan bünyamin gezer'i, daha önemlisi sezonun finalinde ankarada gençler birliği maçında rakip oyuncuyu aut çizgisinin dışına saltolayan sabriyi unutmadık... son şampiyonluğunda haramilik var, emek hırsızlığı var hakan şükür!! bugün hiç mi hiç konuşmaya hakkın yok!! Türk futbolu bilica'nın kazdığı çukura düşmedi. siyam ikizlerinin beraberce kazdığı obruğun içinde zaten yıllardır...
    Fenerliler uyanın ve silkinin. zaman, centilmenlik yapacak spor ahlakından dem vuracak zaman değildir. siyam ikizlerinin fener düşmanlığının tavana vurduğu bir dönemden geçiyoruz.safdillik yapmayın, centilmenlik, sporseverlik ayaklarıyla bilmeden bu kirli senaryonun bir parçası olmayın... bu siyam ikizlerinin ve şürekasının değirmenine su taşımayın...

  16. Cengiz dedi ki...

    gs yada bjk taraftarının bize böylesine saldırması olağan sonuçta onlara göre rekabet bunu gerketiriyor ama bu kadar pervasızlaşmalarında en büyük pay yine medyanın. özellikle özür dilemesine rağmen milliyet gazetesinin maçtan sonraki hemen tüm yayınları hala fenerbahçenin galibiyetine gölge düşürme üzerine kurulu olduğu da gözlerden kaçmasın.

    Bu adamların çoğu bildiğin koyun olduğu için medyada çıkan bir haberle kabarıp atıp tutuyor. medya da anti-fenerbahçe yayınlarının ne kadar prim yaptığını pek tabi iyi biliyor ve sürekli bu güruhun galeyanını pompalıyor.

    ve maalesef bilica gibi adamlar da bunlara gerekli malzemeyi verme konusunda pek mahir.

  17. Arkhe dedi ki...

    Tek bir maçın gazete haberlerinden bazı ufak cümleler kopyalayacağım. Bilica'ya Fenerbahçe taraftarının verdiği tepkinin benzerini veren bir kişi bile hatırlamıyorum. Önce linkleri vereyim;

    http://www.milliyet.com.tr/2004/11/02/son/sonspo18.html

    http://www.turkfutbolu.net/fenerbahce/2004-05/2004-05fbhafta11.html

    Benim seçtiklerim;

    Fenerbahçe ile Beşiktaş arasında oynanan derbide ev sahibi takımın bazı oyuncularının yaptığı centilmenlik dışı çirkin davranışlar tepki çekti. Karşılaşmanın 68. dakikasında, İbrahim Üzülmez`in bariz bir şekilde kaleye giden topu çizgi üzerinden elle kesmesinin ardından maçın hakemi Fırat Aydınus önce penaltı noktasını gösterdi, sonra da İbrahim`i kırmızı kartla oyun dışında bıraktı. Tartışmasız verilen bu kararların ardından Beşiktaşlı oyuncular, Serhat Akın ve Pierre van Hooijdonk`a centilmenlik dışı hareketlerde bulundular. Sergen Yalçın, genç oyuncu Serhat Akın`ı boğazından tutarak bir yandan itip, bir yandan tehditler savururken, John Carew ise penaltı atışını kullanmadan önce hakemle konuşan Pierre van Hooijdonk`un yanına giderek, Hollandalı yıldızımızın ayağına bastı. Sakatlığa sebebiyet verebilecek bu hareketin ardından hızını alamayan Norveçli oyuncu, çirkin hareketlerini 1 dakika sonra oyundan çıkarken de sürdürdü. Carew, saha kenarına alınırken orta sahada Hollandalı yıldızın yanına gitti ve yanağını eliyle sert bir şekilde itti. İlginç olan ise, bu hareketi gözden kaçıran hakemi uyarmak isteyen Pierre van Hooijdonk`un sarı kartı görmesiydi.

    John Carew "Hooijdonk'la yaşadığımız olaylar tamamen profesyonelliğin gereği. Maç içinde yaptıklarım sadece konsantresini kaybetmesi içindi. Sonuçta sahada olan, sahada kaldı. Kendisi de maç bitiminde beni tebrik etti. Biz her zaman arkadaşız. Hooijdonk'un penaltıyı sağ ayağıyla atacağını biliyordum. Bilerek ayağına bastım ki, kızsın ve konsantrasyonu bozulsun. Ancak o buna rağmen golü attı" dedi.

    Derbide tribünlerde ilginç pankartlar göze çarptı. Beşiktaşlı taraftarlar, ‘ Fener siyah sever' pankartının yanına Ferdinand, Madida, Amokachi, Nouma ve Carew'in fotoğraflarını asarken, Fenerbahçe Cumhuriyeti sloganına gönderme yaparak ‘Türkiye Cumhuriyeti'ne hoş geldiniz' pankartı açtı. Pankartın üzerinde G.Saray, Trabzonspor ve ligdeki bazı kulüplerin armaları yer aldı.

    Sahada cinsel taciz!..

    BJK’li Emre’nin Fenerli Nobre’ye yaptığı edebe aykırı hareketi Süper Lig’de tepkiyle karşılandı.

  18. Sekhranikos dedi ki...

    Mesele aslında genelleme vs değildir. Takım taraftarlarının bayrak futbolcuları takımın ve taraftarının karakterini de gösterir. Fenerliler için emre, bilica türü ve türevi adamlar bayrak olmamıştır. Fenerli için bayrak adam PVHdur, alexdir ve diğer bayrak oyuncuların neredeyse hepsinin temel özelliği efendi adamlar oluşlarıdır oysa Galatasaray taraftarı hagiye hastadır, beşiktaşın adamı nuuuumadır çok sıkıştıklarında babalar yad edilir onun haricinde efendi adamın, fenere bulaşmayanının kitaplarında yeri dahi yoktur.

    Oysa şimdilerde bizde top koşturan vakti zamanında ölesiye sevdikleri emreyi -feneri bu sezon çok ciddi sırtlamasına rağmen- fenerli sindiremez evet yönetim ara ara alır böyle adamlar -tümer gibi- ama taraftar için bunlar bayrak olmazlar. performansları ve giydikleri çubuklu gereği alkışlandıkları olur ancak kimse için fener bayrağı taşıyacak adam değildir bunlar.

    Hakemlerin yüzüne sövmek, tükürmek!, tombala çekmek ve bunları yapanları bayraktar ilan etmek bizim işimiz değildir ve bu güzel bir histir.


    ayrıca -afedersiniz- çok pis koyduk efenim yine.

  19. Unknown dedi ki...

    İlk maçta penaltımız verilmezken, ofsayttan gol yerken herkes ne diyordu ? Fenerbahçe zaten kötü oynadı, kazanmayı haketmedi. Bunları unutanlar olmuştur ama çoğu Fenerbahçe taraftarı unutmadı bunları..

    Şimdi de biz diyoruz Beşiktaş ne oynadı da hakemden şikayetçi oluyor. Penaltı dışında kaleye şutu var mı yok mu hatırlayamıyoruz.

    Bilica'ya da hepimiz kızgınız galibiyetimize gölge düşürdüğü için ama istedikleri zaman konuşacak bir şey buluyorlar galibiyetimizden sonra.. Şu hallerini gördükten sonra da Bilica'ya kızgınlığım azalıyor ne yalan söyleyeyim..

  20. Rehavet dedi ki...

    Bizim takımda herhangi bir edepsizlik, terbiyesizlik, takıma atfettiğimiz değerlere aykırı iş yapan olursa, burada ya da başka yerde tepkimizi koyuyor, söylenmesi gerekeni söylüyoruz; nalıncı keseri gibi kendimize yontmuyoruz.

    Yılladır onlardan ve ötekilerden de aynı şeyi bekliyoruz ama nafile...

  21. vicahen dedi ki...

    ben bu yoruma sadece ve sadece gülerim. terbiyesizlik ahlaksızlık her ne halttan bahsediyorsan bu tüm takım taraftarlarında var. asıl zorun neden bir kişi üzerinden fener kötüleniyor değil. senin zorun neden kimse feneri sevmiyor ve de nefret ediyor. gs nefret ediyor bjk nefret ediyor ts nefret ediyor ve birçok taraftar kitlesi daha... isteyen istediğini sever istediğinden nefret eder. bu konuda kimseyi (taraftar kitlesi olarak) yargılama hakkına sahip değilsin...

  22. Boujeloud dedi ki...

    Acaba Sivasspor'u lige çıktığından beri inönüde yenemeyen Beşiktaş, bu maçtan sonra da federasyona "hükmen galibiyet" için ağlayacak mı?

Yorum Gönder