Basketbol Hakemliği Meselesi


Hakem

Dün Fenerbahçe bayan ve erkek basketbol takımlarının arka arkaya oynadığı iki maçı görünce Türkiye’de maç yönetmenin uluslararası hakemler açısından dünyanın en kolay işi olduğunu bir kez daha gördük. Ev sahibi takımın aleyhine acayip acayip düdükler çalıyorsun normalde İspanya’da, Yunanistan’da çalsan başına yıkılacak ama salonda in cin top oynadığı için kimse tepki gösteremiyor. Şovunu yapıyorsun, deplasman takımına galibiyeti aldırıyorsun, duşunu alıyorsun, Boğaz’da bir gece geçiriyorsun ve sen sağ ben selamet, rahat rahat evine dönüyorsun.

Dün Spartak Moskova maçında oyun tam kafa kafaya gelmiş ve Esmeral’in üçlüğüyle öne geçmişken Nicole Powell'in Taurasi’ye yaptığı müthiş bloğa faul çaldı hakemler. Sonraki iki hücumda da faul çalındı ve Taurasi’nin serbest atışlardan bulduğu sayılarla maç koptu. Yılardır Euroleague maçları izliyoruz, ev sahibi takım avantajını en kullanamayan takımlar biziz. 3 yıl önce son salisede Delisha Milton’un tiplemesinin basket sayılıp sayılmayacağı konusunda mesela aynı pozisyon Caferağa’da değilde Casares deplasmanında olsaydı orda deplasman takımı lehine böyle bir karar çıkabilir miydi, pek olacağını sanmıyorum. Ama burada bomboş salonda kulübün resmi sitesi dahil kimsenin iplemediği maçlarda hakemler çatır çatır deplasman takımı lehine düdük çalabiliyorlar.

Erkek basketbol maçındaki hakemler ayrı bir alemdi. Daha önce pek adları duyulmamış İspanyol, Portekiz ve Slovak hakem üçlüsü o kadar kötü bir maç yönetti ki maç sonunda basketbol kültürü yaratamamış seyircilerden bile alkışlı protesto yemeyi başardılar. İlk yarı iki takıma da çok kolay çalınan düdükler, ikinci yarıda daha çok Siena lehine işlemeye başladı. Maçın en kritik hücumunda Oğuz’a çalınan faul, Ömer Aşık’a çalınan iki tane üç saniye, Ömer’in bloğunda Kinsey’e çalınan faul kolay kolay deplasmanda oynayan bir takıma çalınmayacak faullerdi ama üç çaylak kafadar maçı düdüğe boğarak ve normalde epey kötü durumda olan Siena’yı arkadan iterek maçın kazanılmasına yardımcı oldular.

Basketbol maalesef hakemlerin oyunun kaderine direkt etki edebildiği bir spor dalı ve hakemin kararının bu kadar oyun üzerine belirleyici olabildiği tek spor dalı. Eğer bir hakem bile o gün sizin kazanmamanızı isterse bunu başarabilmesi çok da güç değil. Tam da bu iki rezalet hakem performanslarının olduğu gün 2. haftaki Efes-Banvit maçındaki yönetimleri yüzünden üç hakeme 5’er maç ceza verildiğini öğreniyoruz. Hakemler bizzat federasyon tarafından bir takımın aleyhine çalışmakla itham edilerek almışlar bu cezayı üstelik.

“Beko Basketbol liginde bir takıma karşı objektif karar verme ve yönetme anlayışı ile bağdaşmayan yönetim gösterilmiştir. Bu nedenle Erşan Kartal, İsmail Aydın ve Zafer Yılmaz beş hafta görev almayacaklardır.” Sanırım Türk spor tarihinde bir ilk bu açıklama. Eğer federasyon bu hakemlerin hakikaten bir takıma karşı objektif karar verme ve yönetme anlayışı ile maç yönetemediğini düşünüyorsa niye 5 maç ceza veriyor? 5 haftada bu adamlar “ya biz yanlış yoldayız adam gibi yönetelim şu maçları” diye imana mı gelecekler?

Bu hakemlerin iyi hakem olduklarını ben de düşünmüyorum. Zafer Yılmaz 3 sene önce kariyeri boyunca centilmenliğiyle tanınmış Aydın Örs’ü Mersin deplasmanında diskalifiye etmiş hakemdi eğer hafızam bana oyun oynamıyorsa. Bu hakemler geçen sene çok tartışılan final serisinde de maç yönettiler. Bu tür bir cezanın çok daha vahim hataların yapıldığı maçlarda değil bu maç sonrası yapılması ilginç. Bahse konu maçta özellikle son çeyrekte Banvit aleyhine yapılan hakem hataları var kabul, en açığı Thornton’un top taşıması olmak üzere. Ama federasyonun böyle bir açıklamayı yapmasını gerektirecek düzeyde bir skandal söz konusu değildi. O maçtan bir gün önce oynanan Erdemir-Fenerbahçe maçının hakemleri maçın kaderini daha çok etkiledi bana kalırsa. Son periyot Erdemir aleyhine, Fenerbahçe lehine çalınan bariz düdükler vardı. Federasyon bu açıklamanın altını doldurmak zorunda, yoksa Efes-Banvit maçından çok daha vahim hatalarının yapıldığı maçların hakemlerine geçmişte ve gelecekte de ne ceza vereceklerini şaşırmaları gerekiyor. Fatih Söylemezoğlu’nun hala maç yönetebildiği bir ülkenin Basketbol Federasyonu, hakemler hakkında ne söylese inandırıcı olamaz. Onun için bu açıklamanın sadece o maçla ilgili olduğuna inanmıyorum. Basketbol federasyonu adam gibi doğru düzgün bir açıklama yapıp bu hakemlere karşı neden böyle bir açıklama yapıldığını açıklasın ki bilelim bizde ne işler dönüyor.

Basketbol hakemleri hem Türkiye’de hem Avrupa’da diğer branşlardaki hiçbir meslektaşlarıyla karşılaştırılamayacak kadar oyuna etki ediyorlar. Sadece FİBA kokartı değil vicdan taşıyabilen hakemler de istiyoruz. Artık maç sonunda istatistikler yerine hakem kararlarına bakmaya başlayacağız bu gidişle.


1 comments:

  1. Adsız dedi ki...

    Cok alakasiz olacak ama Siena macinda tribundeki taraftari "basketbol kulturu yaratamamis seyirci" diye nitelemek bence agir kacmis. Tribunde az kisi vardi, ama niteliksiz seyirci yoktu. Tezahurat yoktu ama cogu yerde o az sayidaki seyirci tepkisini koydu, ki bunun icin de basketbol kulturu gerekir.

    Soyle soyleyeyim: Siena macinda tribunde olan taraftari kopyalayip salonu doldurabilsek guzel bir tribun olurdu. Sorun nicelikti, nitelik degil.

Yorum Gönder