İçindeki "Hizmet" Aşkı Bambaşka Olanlar
Talat "The Ben Divan Başkanı'yım. Sen kimsin?" Yılmaz
&
Ahmet "The Gelinin Babasından Fenerbahçe'ye Bir Yönetici" Ketenci
Bir an için bu isimlerin, Aziz Yıldırım dışında birisi tarafından Fenerbahçe yönetimine aday gösterildiğini düşünelim.
Herhalde cumartesi günkü "kongre" adlı nümayişin üzerine bir de bu olsa, kızılca kıyamet kopardı. Ama şimdi hiçbir şey olmadı.
Yaşananları satranca benzetenler, düşmanı tartmaktan söz edenler, dönemsel bir hareket olduğunu dillendirenler ve neler neler. Şüphesiz bir şeyler biliyorlar.
Lâkin bizler öyle her şeye hakim kimseler değiliz. 27 Mayıs'ı, 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı ve aralardaki teşebbüslerin arka planını yıllar sonra, o da nispeten, kitaplardan, belgesellerden öğrenen normal halk gibi, dünyadan haberi olmayan normal Fenerbahçelileriz.
O yüzden merak ediyoruz ve soruyoruz.
Aç parantez; Aziz Yıldırım'a değil bu soru. O mahpustur. Çeken bilir. Çekene şahit olan da bilir. Mesela ben o kabilden, 14 aylık bir şeyler bilirim askerliğimin geçtiği Askeri Cezaevi'nin yüzü suyu hürmetine.
Hani o aylardır esip gürleyenler, kongreden sonra susanlar var ya. Şimdi dili taharet musluğunun yakın arkadaşına kaçanlar hani. Soru onlara.
Madem böyle olacaktı, o kadar fırtına neden koptu?
Bir soru da 3 Temmuz'un temkinli kanaat önderlerine:
Başbakan'ın "terörist" dediklerine "serseri" derken, miting organize eder gibi yapıp sonra "Taksim'e çıkmayın" derken, tam gaz üzerimize gelinirken "Aman siyasilere sert çıkmayın. Süreç lehimize işliyor" derken, bu zamanların altını mı yapıyordunuz ablalarım ve abilerim?
Helal olsun hepinize!
20 Mayıs 2012 20:13
CAS'tan sonra birde Ahmet-i Ketenciyi de aldıktan sonra Mayıs sonunda serbest bırakılmazda BÜYÜK başkan ben artık bu stratejiye sadece GÜLERİM..
Ağlanacak halimizde olsa..
20 Mayıs 2012 21:03
O değilde Papaz saraçoğlunda kupa kaldırmayalı tam 1 hafta olmuş
20 Mayıs 2012 23:09
Bu yönetimin detaylarını görünce kendimi AKP ye teslim olmuş hissettim.
Daha fazla yoruma gerek yok sanırım.
Yine o teselli cümlesi bizim askımız renklere...
20 Mayıs 2012 23:41
@Canarino yazdiklarina katiliyorum, esip gurleyip sonra da listeden rahatsiz olmayanlara tahammul etmek zor. Bir taraftan da malum kanaat onderlerinden asagidaki 2 yorumu okudum bugun:
1- Malum '2 odak' noktasina ayni anda savas acarsan yenilirsin, su asamada en az 1'ine en azindan cephe almamak gerek(bu yorum benim de hosuma gitmiyor, ama listenin arkasindaki gercek olmaya yakin)
2- Bu liste sonucta Aziz Yildirim'in listesi, adam 11 aydir icerde ve ne icin orada oldugunu, neleri goze alarak orada kalmaya devam ettigini artik cok iyi biliyoruz. Bazi hesaplari yaparak bu listeyi olusturduguna inanmak da insanin biraz olsun icini rahatlatiyor dogrusu.
hee bir de @talisker : bu surecte sizlerin(GS'lilerin) algi seviyenizi gormek beni uzuyor mu? sevindiriyor mu hala karar veremiyorum. Ama bildigim bir gercek var siz kendinizi kadikoyde aldiginiz kupalarla avutmaya devam edin arkadasim: ama bilin ki almadan vermek Allah'a mahsus: bugun 20 mio oy potansiyelinizle, peskes cekilmis olan stadinizi iktidar partisinin kongresine ve Turkce olimpiyatlarina acmak ZORUNDASINIZ. Boyle giderse birak bizim bu platformda tartistigimiz konulari aklinizdan gecirmeyi, ne oldugunu anlamadan klubun tuzugunu degistirmisler artik biz karisamiyoruz bu islere demeye baslayacaksiniz, ama cok gec olacak... zira biz bu zihniyetin karsisinda ne kadar 'MARJINAL' isek, siz de o kadar 'FRANSIZ TOHUMU' sunuz...
21 Mayıs 2012 04:44
@talisker O değil de, ezikliğiniz her davranışınıza sirayet eder olmuş.
21 Mayıs 2012 08:44
Fenerbahçe hakketten Türkiye'leşti.Cemaat ve AKP seçilen yeni yöneticilerle öyle olmaz böyle olur diyerek darbeyi vurdu.Asıl olan bizim gibi taraftara oldu.Son maçlarda 3 şampiyonluk kaybetmiştim ama hiç biri bu kadar koymadı.
21 Mayıs 2012 09:04
Bu denge mi dengesizlik mi ? ne düşünülerek böyle bir liste oluşturuldu hep birlikte göreceğiz.
Benim açımdan değişen birşey yok, düşündüklerim 4 temmuzda neyse şimdide aynı ve her geçen gün bunu daha çok doğrulanıyor.
21 Mayıs 2012 10:28
yönetime her kim gelirse gelsin, taraftarın genel kabul ettiği doğruların peşinde olmak zorundadır. o seçilmiş bunun ne işi varmış değil sorun, bizim ne yapacağımız asıl olan. tamam mı, devam mı noktasına geliyoruz gibi. ya devam deyip buna karşı koyan yöneticileri boşa çıkaracağız (bunu yaptık, yine yaparız), yada tamam deyip büyük kurgunun tamamlanmasını bekleyeceğiz. büyük Fenerbahçe taraftarı ne yapacağını çok iyi bilir, yine en doğrusunu yapacaktır.
@Canarino: sevgili Canarino, hemen her yazında laf sokma, hesap sorma, sizi gidi yavşaklar deme modundasın. yaz kardeşim açık seçik derdini. bak burayı binlerce kişi okuyor, bundan güzel dert anlatılacak yer yok. yaz bizde bilelim ne olduğunu. hemen her yazında yaptığın bu hınç gösterisi, asıl anlatmak istediğin konularında önüne geçiyor, ve iyice karmaşıklaştırıyor. yaz ve bitir, aş artık şu işi.
21 Mayıs 2012 11:50
3 Temmuz sonrası Fenerbahçe taraftarlarının üstlendiği misyonu çok önemsedim, gurur duydum. Haksızlığa, adaletsizliğe, linçe karşı muazzam bir direniş gösterdiler.
Bu direnişin sanki bunlara karşı değil de sırf iktidar ve onun paralelindeki cemaate karşı gösterildiği algısı yaratanlara da katılmadım. Bana göre Fenerbahçe Spor Kulübü'nün, laikliğin son kalesi, demokrasinin teminatlarından biri, cemaat karşısında dik duran bir camia gibi kurum olarak gösterilmesi son derece yanlış. Fenerbahçe Spor Kulübü'nün kimliğinde adalet, eşitlik, spor ahlakı, mücadele gibi kavramlar dışında din, dil, ırk, yaşam tarzı, siyasi görüş gibi alanlar bulunmamalıdır.
Bu camianın taraftarları arasında olabileceği gibi, üyeleri arasında da, yönetiminde de hatta başkanlık koltuğunda da hırsız, suçlu, faşist vb. olmadıktan sonra her görüşten ve yaşam tarzından insanlar olabilir. Kemalizmin yıllardır bu ülkenin kurumlarında oluşturduğu kapalı devre sistemleri, 30 milyonluk bir camiada kurmaya çalışmak hatadır.
Bana göre Fenerbahçe'nin asıl değerlerini savunan herkes, Fenerbahçe'nin yönetiminde yer alabilir. Yönetime yeni girenlere, sırf yukarıda bahsettiğim 'misyon biçme' görüşünden hareketle karşı çıkanlarla aynı fikirde değilim; fakat yönetime yeni giren isimlerin de sırf Fenerbahçe değerlerini savundukları, Fenerbahçeli oldukları, sadece katkı sunmak için girdiklerini düşünecek de değilim.
3 Temmuz'dan beri birçok kişi gibi ben de cemaat ya da başka bir yapılanmanın, ülkedeki bütün güçlü kurumlardan sonra Türk futbolunda da söz sahibi olma amaçlarında olduğunu savunuyorum ve bize yaşatılan linçin bununla ilgili olduğuna kendi adıma eminim. Şimdi yönetimdeki yeni isimler bu operasyonun bir meyvesi olabilir. Fakat yapılması gereken 'Fenerbahçe yönetimine bu isimler nasıl girer, Aziz başkan neden taviz verdi, laikliğin son kalesi yıkılıyor mu' gibi söylemlerle umutsuzluğa kapılmak değildir. Adaletsizliğe ve haksızlıklara karşı olan duruş, bu kişilerin yönetime girip girmemesiyle alakalı olmamalıdır.
Fenerbahçe camiasına kendi amaçları doğrultusunda toplum mühendisliği ile yön vermeye, onu siyasi iktidarın ya da başka yapılanmaların amaçlarına uygun hareket ettirmeye çalışan, kendi şirketlerinin menfaati doğrultusunda bu kulüpteki ilişkilerini kullanan, taraftarlarını herhangi bir siyasi görüş veya yaşam tarzına yönlendirmeye çalışan ya da başka bu tür çıkarlar doğrultusunda hareket eden kim olursa olsun iyi izlenmeli, karşı durulmalı ve mümkün olduğu kadar müdahale edilmelidir.
21 Mayıs 2012 16:48
@ernesta
Arsa davam var yönetimle, oldu mu?
Hemen her yazım öyle çünkü hemen her gündem o şekil. Bu blogda yıldız kız basketbol takımı finalleri için Sakarya'ya gidişimizi de yazdık. Kimseye bir şey ispat etmek zorunda değiliz.