A. Polat Galatasaray'ı Küçültüyor
Haber şöyle: “G.SARAY yönetiminden teyit edilen bilgiye göre, 15 gün önce Özel Kalemi aratan Polat, Tayyip Erdoğan’la görüşmek için randevu talebinde bulundu.. Özel Kalem geri dönüş yaparak “Hangi sebeple sayın Başbakan’la görüşmek istediğinizi öğrenebilir miyiz?” sorusunu sordu.. Polat, bunun üzerine “Çok yakında seçim yapmayı planlıyorum. Sayın Başbakanımız’ın yönetime girmesini istediği herhangi biri var mı, başka istekleri var mı? Bu konuda kendisiyle fikir teatisinde bulunmak istiyorum” yanıtını verdi.”
Görüyoruz ki Adnan Polat’ın 20.45 sloganı, kol hareketi yapması gibi “şirin”likleri hiç bitmiyor.
Şurası kolay arazi. Diyelim Fenerbahçe stadını devlet yapsaydı, Fenerbahçe AK Parti’nin takımı olur, AKPyalakasısatılmışkandırılmışhain ile peşkeşlestadyaptıranhırsız olarak anılabilirdi, yine stadın açılışında Başbakan protesto edilse vefasızkansızhain olacak, Başbakan stadı terk ettikten sonra Aziz Yıldırım “Fenerbahçe adına özür dilerim. Fenerbahçe geleneklerine uygun olarak misafir edemedik. O protestocuları da ben Fenerbahçeli saymıyorum” dese ‘ağlak yalaka’dan, ‘ezik’liğe kadar hoş sıfatlarla anılacak, bütün bunların üstüne Aziz Yıldırım bir de Tayyip Erdoğan’dan kendi yönetimine adam istese herhalde çığlıklar ve haykırışlar arşüalaya varacağı için AK Partispor’dan Hükümetle iyi ilişkiler geliştirerek federasyonu bağlamaya çalışan, federasyonu bağlarken hakemleri diplerinden tutan, medyayı susturan ve şaibeyle şampiyon olmaya çalışan takım gibi iddiaları kimbilir hangi hakaretlere üstün tutacağımızı tartışacaktık. Arazinin sonu: Konu Galatasaray olduğunda bunların hiçbiri olmuyor. Ya Galatasaray kaile alınmıyor ya da bu yaptıkları aynı CHP’nin arada bir saçmalaması gibi vaka-i adiyeden sayılıyor. (Aklıma gelmişken ekleyeyim CHP’nin aile sigortasına en sert muhalefet sanıldığı gibi AK Parti’den değil, CHP’den yapılıyor. Daha bugün CHP’li bir vekil “Herkese aile sigortası kapsamında 600 lira verirseniz bu ülkede çalışacak adam kalmaz” demiş. Buyur, buradan yak.)
Ancak diyelim Galatasaray’ın bile Galatasaray’ı bu kadar küçültme hakkı var mı? ‘Seni evden aldırırım’ Haldun’lardan sihirbaz yaratıp sonra popolarına tekme atıp gönderen, bir B planı olması gerektiğini söylediği için Rıdvan’ın üstünde hoyratça zıplayıp efsane büyük muhteşem ve az sabredilirse mutlaka korkunç başarılar getirecek olan, sisteminden asla taviz vermemiş Rijkaard’ı tam da Fenerbahçe maçı öncesinde şutlayıp, yine Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük yabancı futbolcusu, efsane, agresif, taraftarın sevgilisi, karpatların maradonası, aykırı kimliğiyle coolluğu üstünde toplayan ve sahada hakeme saldıran, tüküren, formasını terleten, daha önce kovulmuş ancak şimdi geldiğinde mutlaka süper işler başaracak olan Hagi’yi Fenerbahçe maçından önce mi sonra mı göndereceğini tartışan rakibimizin kötü bir zamandan geçtiği şu hikayeden bile belli. Onlara üzülürüz, dalga geçeriz bunlar hakkımız. Başbakan’la yaşadıkları gönül kırıklığı bizim de içimizi sızlatıyor, diyelim Galatasaray spor kulübü tabi değerli bir kulüptür hükümetlerin bu kulüple husumet yaşama hakkı yoktur. Neticede milletin parasıyla yapılan bir hizmette bir hükümetin %100 pay sahibi olması hem düşünülemez hem de hükümetler demokratik bir toplumda eleştiriye karşı açık olmalı, olgunluk göstermelidir. Böyle kaprisli bir Başbakan ve hükümetin tavırlarını Galatasaray hak etmiyor. Ama naza çeken sevgilisine hediyeler alan damat adayı gibi Adnan Polat’ın diyelim Galatasaray veya bizatihi kendi ile hükümet arasındaki ilişkileri düzeltmek için Tayyip Erdoğan’ı araması, isim istemesi? Rezalet.
Galatasaray Adnan Polat’ın malı mı kardeşim? Çok istiyorsa gitsin Polat Holding’e Tayyip Erdoğan’ın talep edeceği bir yönetici atasın, kendi bütçesinden 3-5 milyon dolar seçim yardımı yapsın. Ancak Galatasaray gibi Türkiye’de 100 seneyi aşmış ve milyonlarca insan tarafından desteklenen önemli bir spor kulübünü, böyle bir markayı, bu kadar küçültmeye kendisinin hakkı yok. Bu devirde Tayyip Erdoğan ile ilişkinin bir işadamı için hayati olduğunu biliriz, anlayabiliriz. Aydın Doğan ve daha nicelerinin hikayeleri ortada. Tayyip Erdoğan’ın agresif bir mizaca sahip olduğunu, husumet beslediğini, kinlenebildiğini, düşmanlık beslediğini ‘bitirmek’ için de elinden geleni ardına koymadığını düşünebiliriz, kabul. Galatasaray boyun eğecek midir? Galatasaray korkuya teslim olup evini yöresini zalime açan bir hale mi gelecektir? Sırf sultanın yüzünü güldürmek için olmadık şaklabanlıklar yapan saray soytarısı gibi Erzurum’a Tayyip Erdoğan’ın elini sıkmaya giden, kendini kurtarmak için bir Başbakan’dan isim isteyen bir yönetime sahip olmak Galatasaray adına da Türk sporu adına da utanılacak bir haldir.
Bugün Galatasaray’lı kardeşlerimizden artık bu köçek oyununa son vermelerini dilemekten başka bir isteğimiz olamaz. Diyelim Galatasaray Fenerbahçe’yi yarın yensin veya yenilsin Galatasaray kötü yönetilmektedir. Sadece futbol olarak değil bir spor kulübü olarak. Yalnız idari olarak da değil, ahlaki olara. Galatasaray’ın hükümetlere yalakalık yapmaya, önlerinde baş eğmeye ihtiyacı yoktur. Büyük bir kulüp olarak büyüklüğüne yaraşır hareket etmelidir. En azından biz böyle bekleriz. Eğer böyle değilse ve Galatasaray şu olanları içine sindiriyorsa o zaman da fikrimizi düzeltiriz. Obsesif kompulsif Fenerbahçe düşmanlığı ve komplo senaryoları ile algılanan bir hayatın neticede getirdiği mevki buysa, o mevkiyi değiştirmek de büyüklük, akıllı, rasyonel hayata geri dönüş de bir başarıdır. Hararetle bekleriz.
17 Mart 2011 09:52
Adolf Hitler bile bu kadarını başaramamıştı!
17 Mart 2011 12:08
eee gs tarihini biliyor adam.ali tanrıyar iç işleri bkn ve gs başkanıyken tekrar başarılı olmaya başladı, sadece sahada değil tabi.bir günde türk yapılmalar gibi.neyse zamanında bir şükrü saraçoğlu varmış fener tarihinde.şimdi herkesin dilinde devletin imkanlarını kullanır diye.ama gerçekte ise insanlar fenerin adını kullanarak bir yerlere ulaşma çabasındalar.yoksa kim adlarını duyacak takımın yöneticilerinin.
17 Mart 2011 17:58
sen işine bak fener yönetiminden bi habersin heralde o halde listeyi eline al ve tek tek bu adam kim diye kendine sor ve = akp diye denklem yap bakalım çözebilecekmisin ve o haberin yalan olduğunu anlayacak kadar zeka seviyen varmı görelim yalanlandığınıda unutma buarada