Aykut Kocaman Teknik Direktör Olursa



Pek şaşıracağımı söyleyemem. Aziz Yıldırım yönetiminin bugüne kadar yaptıklarına uygun düşen bir karar olur. Varılacak böyle bir kararı teknik açıdan veya Aykut'un teknik adam olarak yeterliliği açısından bile tartışmaya gerek yok. Aykut'un camiaya gelişi, aldığı görev ve şu anda içinde bulunulan durum nedeniyle Aykut bu görevi kabul ederse mesleğine olan saygısını da göstermiş olur. Yönetimin bu tür alaturkalıklar yapmasına ise artık şaşıran yok.

Aykut ismini tamamen unutalım, sportif direktörün kim olduğu önemli değil. Sene başında "profesyonel bir yapılanma" gereği sportif direktörlük kurumunun kurulduğu ve başına Aykut Kocaman'ın getirileceği söylendi. Real Madrid gibi kulüplerde işleyen bu sistemden anladığımız şu; sportif direktör hocaya destek verecek, yönetim ve teknik kadro arasındaki bağlantıyı kuracak, bütçe-transfer dengesini yakalacayak, futbolun bir numaralı adamı olacaktı. Daum'un iddiasına göre sportif direktör bunları yapmamış, aksine teknik adamı dengelemeye çalışan bir güç gibi çalışmış. Daum'un haksız olduğunu kabul edelim şimdilik.

Aykut'un Daum'un ayrılmasıyla boş kalan teknik adamlık konumuna getirileceğini düşünelim. Bu hamle şu ana kadar yapılmış ve ileride yapılacak bütün kurumsal hamlelere ihanettir. Bunun anlamı şudur "Takımda görev alan bütün profesyonel çalışanlar aslında başka bir çalışanın yedek alternatifidir". Futbolcu açısından düşünüyorsunuz; sene boyunca bir numaralı patron olması gereken insan teknik direktörünüzle anlaşmazlığa düşüyor ve biliyorsunuz ki teknik direktörünüzün alternatifi hep orada, Demokles'in kılıcı sallanıyor tepesinde. Takımda disiplin sağlamak, futbolculara söz dinletmek imkansız hale gelir. Takım kendi içinde taraflara bölünmeye başlar.

Bu hamle ayrıca bütün kurumsal kimliklere de zarar verir. Aykut bir sene boyunca sportif direktörken bir sene sonra teknik adam olarak görev yapmaya başlar. Bu durumda sportif direktörlük görevine başka bir insan mı getirilecek? Aykut bir sene önce yaptığı göreve karşı nasıl bir sorumluluk hissedecek? Eğer kimse getirilmezse bu kurum en başta neden kurulmuştu? Sadece insanlara Aykut ismini göstermek ve geçen seneki başarısızlıktan sonra sus payı vermek için mi?

Aykut'un teknik adamlığı konusunda çok fikrim yok, iyi bir teknik direktör de olabilir. Çok da önemli değil zaten. Eğer teknik direktörlüğe getirilirse bunun camiaya olan zararı çok daha derin olur. Hem kendi kimlikleri, hem kulüpteki kurumsal kimlikler büyük zarar görür ve bu zararın etkileri de uzun vadeli olabilir. Artık belli ki suçlu yine Daum oldu ve gönderilecek, fakat yerine kim getirilirse getirilsin en kötü hamle Aykut olur, Aragones'in geri getirilmesini bile daha olumlu karşılarım.


5 comments:

  1. Santiago dedi ki...

    Tıpkısının aynısı Bulent Uygunda olmustu.Lorant kovulunca (ne garip oda Alman) sen gec takımın basına demişlerdi Bulent geldikten sonra dogru durust mac kazanamayan Sivas o yıl İntertotoya katılmıs sonraki sene flaş takım olmus Fbnin trabzona kaybetmesiyle Uefaya gidememiş sonraki senede onceki senenin ustune koyup 2.olmustu. GAZİANTEP'e yenilmeseydi şampiyon bile olacaktı..Sonrası malum Şampiyon olamayan takım butun moralini ve önemli oyuncularını kaybedip parasutsuz dusmustu..
    Yazdıklarına katılıyorum Kurumsal Kimliğe ihanettir ama Sivasın çıkışının daha iyisini Fenerbahçemin yapabileceğini düşünüyorum Aykut Kocamanla ... Bizde işler boyle yuruyor olabilir ne yazıkki

  2. gumgumok dedi ki...

    yaziya tamamen katiliyorum. Aykut'un getirilmesi kurumsal yönetim anlayisina ters olacaktir. Gerçi Daum'un açiklamalarina bakilinca ortada kurumsal bir yapi olmadigi da çikiyor. Adam transfer yapamadim diyor. Belki istedigi 1-2 oyuncu gelse her sey farkli olacakti.
    Eger su anda Aykut'un yerinde baska bir sportif direktör olsaydi, Aykut'un teknik direktör olmasina sicak bakardim. Neticede futbol bilgisi, zekasi olan, her seyden önemlisi gönülden bagli oldugu kulüpte her seyini ortaya koyacak sekilde amaclari olan bir teknik direktör alternatifidir. Fakat bu durumda degil. Ya da yönetim hatasini kabul edip "bu sene bu pozisyonu beceremedik. Simdi Aykut'a güvenimiz tam ve t.d. olmasini istiyoruz. Sportif direktörlüge de x kisisini getirip pozisyon tanimini netlestiriyoruz" der ve bir anlamda durumu kurtarir. Ama zor.

  3. husnupol dedi ki...

    Yoruma kesinlikle katılmıyorum..Yorumdan özetle anladığım "Aykut kocaman iyi yada kötü hoca olabilir ama zaten o önemli değil getiriliş biçimi yanlıştır ve kurumsal kimliğe uymamaktadır"..Hele hele bunu yönetimin alaturkalığına vurmak ve Aykut'un mesleğine yaptığı bir saygısızlık gibi göstermek benim gözümde asıl alaturkalılıktır..Miami Heat Shaq'ı aldığı sene vede yanında payton jason williams gibi veteranları da topladığında tek amacı vardı şampiyonluk..Stan Van Gundy yönetimindeki takım çok iyi gitmesine ve ligi 1. bitirmesine çok yaklaşmasına rağmen play-off zamanı idare direktörü (yada sportif direktör deyin artık ne derseniz deyin) yani Pat Rileyi takımın başına getirmiştir..Sonuç şampiyonluk..Aynı şeyi Indiana Pacers da bir ara Larry Bird ile yapmıştı..Aykut haklı haksız, Daum haklı haksız gibi yorumları biryana bırakırsak işin özü olan kurumsallığa Fenerbahçe spor klubu olarak ters düşülüyorsa, Heat, Pacers gibi organizasyonlar da kurumsallıktan pek anlamıyor demektir..

  4. Cengizhan TÜRKİŞ dedi ki...

    Daum ile devam ediyoruz işte rahatlayın :)

  5. aydın dedi ki...

    Transferler hala yönetim işiyse, sezon boyunca ''Aziz Yıldırım soyunma odasına indi'' temalı haberler hala gazetelerde yer alıyorsa zaten göstermelik bir makam olduğu açık.
    Aykut Kocaman ve Daum kabahatli olmak bir yana birer kara kutudur, ne yazık ki sonsuza kadar konuşmayacaklar.Bizim gördüklerimizi onlar görmüyor mu? Peki niye üzerine gitmediler ve gerekeni yapmadılar? Bir açıklama bile duymadık.
    Netice itibariyle kitlelerin afyonu Türk futbolunun tek nihai olayı kaldı, Trabzon'un şampiyonluğu.O da olduktan sonra belki gerçekten yönlendirilmemiş bir Türk futbolu izleriz.Ben kendi adıma istifamı verdim, Yıldırım görevde kaldığı sürece benden paydos.
    Bütün harala gürele içerisinde yalnızca Sivas'a yazık oldu, şampiyonluk yarışını Fenerle, yani en az ihtiyacı olduğu düşünülenle verselerdi o iki yılın karşılığını alabilirlerdi.
    Bakmayın siz vatan evlatlarının Bülent Uygun'u ''antipatik'' diye yaftalayıp olayı buna bağlamasına, çok şükür Batı'nın ahlasızlığını almamışız, Mourinho bu ülkede olmadığına dua mı etsin şimdi? Tabii ki hayır, vatan evlatları zaten Bursa'nın şampiyonluğunu da önemsemiyordu ki.

Yorum Gönder