Şu Röportaj Bitse de Mantarlı Pizza Yesek


diego

Diego ile Juventus'a transferi hakkında bir röportaj yapmışlar. Diego'yu sever, sayarız, iyi oyuncudur, fakat bu röportajı yaparken sanırım kız arkadaşı arkadan "ay Diegobuşcum hadi ama Monica'nın doğum günü partisine geç kaldık bak yaa küsecek kız bana" diye bas bas bağırıyormuş zira baştan sonra bitse de gitsek havası hakim. Alakasız bağlantılar, saçma cevaplar, komik sonuçlar, hepsi bu röportajda...

On why he chose Juventus, he said, "Any player always dreams of playing for a great club, now I'm there and I want to show I am capable of doing well here. I had no doubts about my choice, I supported Juve since I was little.
Allahın Brazilyalısının "Ben doğuştan Juventusluyum" demesiyle dalga bile geçmeyeceğim, bununla dalga geçmek bundan daha sıkıcı bir klişe oldu. Yalnız adam bunu söylediği için Werder Bremen Diego'yu Juventus'a vermek zorundaydı, işte vermişler, işte köleliğin olmadığı modern bir transfer hikayesi, gözleri yaşartan bir kavuşma öyküsü temalı hikayeyi buradan ilk kim çıkarır onu görmek için sabırsızlanıyorum.

On his private life and hobbies, Diego said, "I have a girlfriend and I like pizza. I like Italian people and Italian food a lot, I feel very close to their way of being.
Röportajdaki sakatlık burada başlıyor. GOAL Italya yapmış haberi, acaba Portekizceden İtalyancaya, İtalyancadan İngilizceye çeviri sırasında kulaktan kulağa gibi mi oldu söyledikleri? Yoksa tercümanın canı tek maçtan yatan kupona sıkılmış uzun ve anlamlı cümleleri üç kelime ile özetlemeye mi çalışıyordu? Muhtemelen soru "Özel hayatınız nasıl?". Cevap: Bir kız arkadaşım var ve pizza severim. Şimdi kız arkadaş tamam da pizzadan bize ne Dieogocum? Pizza severimi İtalya'ya gitmeden bağlayacaksan lütfen bizi yeme böyle. "Abi döneri Türkiye'de yemek lazım" geyiğini çok duydum, şahsen ben de severek yaparım da daha hiçbir İtalyandan "abi bu ne, pizza İtalya'da yenir" geyiği duymadım. Ayrıca pizza dediğin de beyti değil ki Dünya'da tek memlekette iyi yapılsın, pizza restoranı olmayan şehir yok, maşallah kazancın iyi, yaşadığın şehirde aşçıbaşı İtalya'nın en kral pizzacısı olan restoranı her yerde bulursun be Diegocum. İtalyan yemekleri severim, kendimi İtalyanlara yakın hissediyorum açıklamalarının sezon öncesi kampta arkadaşlık mükemmel açıklamasından hiç farkı olmamış.

"I also like cars a lot, but I prefer to play. I'm a better player than driver."
Alakasız cümleleri araya bağlaç koyarak birleştirmeye devam ediyor. Sana gel Ferrari'de yarış diyen olmadı ki, biz de biliyoruz senin futbolculuğunun aşçılığından, şöförlüğünden ya da müzisyenliğinden iyi olduğunu. "Sorulara bak yahu off bir gidin artık" demenin kibar yolu...

Diego also spoke about Alessandro Del Piero, who he could have some rivalry with when decisions are made to take free kicks or penalties, "I think it's an irrelevant detail. We will decide without problems. Del Piero is a genius, I will have the privilege to play alongside him, it's fascinating."
Bu soru ve cevap Diego'yu aklıyor. Tüm kabahat röportajı yapandaymış, çocuğun günahını almışız. Diego da adamın suratına "irrelevant" yani "ne alaka" demiş ama yüzsüz adam cevabı belli olan bu saçma soruyu ve aldığı ayarı yazmaya hiç çekinmemiş.

Finally, on his number 28 shirt, he said: "It's the date of my birth (28-2-1985), and two plus eight equals 10, which is a number I have a special relationship with.
Tam kendini kurtarmışken finalde altın vuruş. 2 + 8 = 10, bu da onun için özelmiş, ayrıca 8^2 = 64, 6 + 4 = 10. Tam cevap. 8 - 2 = 6, 6^2 = 36, 3 + 6 = 9. 1 yaklaşık 900 puan.

Aman pizzana koydukları mantara dikkat et Diegocum.


1 comments:

  1. oralardaniyivurur dedi ki...

    son parça bahçelinin 40. yıl hesabına benzemiş

Yorum Gönder