Baraj
Rıdvan'ın analizleri çok iyi, ama onun programını saatlerce izlenebilir yapan üslubu sanırım. Galatasaray maçını değerlendirirken Lugano'nun attığı goldeki kaleci hatasını o kadar içten tarif ediyordu ki gülmekten ne dediğini anlayamadım, tekrar sarıp geri izledim. Çok samimi, sanki sensei karate kid'i azarlar gibi baraj kurdurmamasının nasıl büyük bir hata olduğunu anlatıyor. Söylediklerini tek tek yazdım, yazarken de aklıma başka bir baraj hikayesi geldi.
Önce Rıdvan'ın söyledikleri...
"Roberto Carlos frikik atıyor baraj yaptırmıyorsun, barajı Fenerbahçeli futbolcular yaptı.
Roberto Carlos'a dünyanın, uzayın her yerinden baraj yaparlar...
30 metre, Roberto Carlos ve de çocukluğundan beri tanıyorsun yani (3 saniye duraklıyor) Kaleci (Burada yine 3 saniye duraklıyor)
30 metrede oldu diye Roberto Carlos'a baraj yapılmaz mı?
Dikkat et gole 2 tane Fenerli oyuncu duruyor avantaj sağlamak için."
Daha güzel, daha sade tarif edilemez. Carlos'a uzayda bile baraj yapılır.
Benzer bir vakayı Pierre Van Hooijdonk ile yaşamıştık. 17 Mart 2004 Kadıköy'de Gençlerbirliği ile kupa maçı. Hooijdonk'un canı sıkılınca frikikten gol attığı zamanlar. Çok iyi hatırlıyorum o maçtan 2-3 hafta önce Maraton programında Erman Toroğlu yine Konfüçyus pozisyonunu almış, koltuğuna gömülmüş, kalemini sallaya sallaya Van Hooijdonk'un sırrını çözdüğünü anlatıyor. Van Hooijdonk önünde baraj olmazsa frikikten bir tane gol atamazmış, barajın kalecinin görüş açısını kapatmasından faydalanıyormuş. Bu muhteşem tespiti duyana kadar hiçbir frikikçi bunu kullanmıyor muydu, ya da mantık olarak hiç baraj kurulmasa frikikten gol falan olmaz o zaman diye gereksiz şekilde olayın mantıksızlığını düşünürken bunu ciddiye alan birisi varmış. Gençlerbirliği kalecisi Botonjic. 3-1 gerideyiz, dakika 85, hemen ceza alanı önünden, hatırladığım kadarıyla yayın solundan frikik kazanıyoruz. Kaleci ilginç şeyler yapıyor ve baraj kurdurmuyor, Van Hooijdonk'un önü otoban gibi, bir iki Fenerli futbolcu geçiyor kalecinin önünü kapatıyor. Top 90'a asılırken kaleci mahalle maçında ilk kez kalecilik tecrübesi yaşayan küçük Muhittin'den farksız. Maçı 4-2 kaybedip yeniliyoruz, Gençlerin 5 kaleyi bulan şutunun 4'ü gol, kaleci Recep'in yeterliliği tartışılıyor ama bu gol de Erman Hoca'nın kaleciye İstanbul hatırası olarak hatırlanır. Sloven kaleciye kim çevirdi Erman Hocanın teorisini bilmiyorum, yok eğer çeviri değilse ve kendisi aynı teoriyle geldiyse o zaman Dünya'da bunu düşünen iki kişi birden olduğu için üzülmemiz gerek. Van Hooijdonk'a uzayda bile baraj kurulur be adam, hele baraj kurmazsam gol atma şansı azalır demek için uzayın bittiği yerde yaşamak lazım.
Daha sonra yapilan ek: Bir PvH manyağı nickli bir okuyucu Van Hooijdonk'un golünü gif olarak yorumuna eklemiş. Onu yazıya da ekleyelim.
10 Kasım 2008 12:05
icki icmem ama bir meyhanede oturup ridvan dilmenle fenerbahce ve futbol muhabbeti yapmak en buyuk hayallerimdendir.neden bilmem bir de mujde ar'la oturup sohbet isterim oradan buradan.
hayati cozmus gibi genellemeler vasitasiyla kural koyanlar ile erman toroglu orneginde oldugu gibi yalan yanlis fikirlerle futbolu formule edenlerden oldum olasi nefret ettim.cunku onlar hem hayatin hem de futbolun en sevilesi yanlarini yok sayanlardir.
dort iki yenildigimiz macta ben de vardim.ve o mac ali tandogandan igrenme sebebimdir.ve yedigimiz dorduncu golun konusulmamasi da bana hep garip gelmistir.dorduncu gol oncesi korner atisinda a.t basina para atiliyormus rolu yapmisti kalan bir kac dakikayi da tuketmek arzusuyla.o sirada bizimkilerden biri tuttugu adami bos birakip 'yapmayin' diye koseye geliyordu ki a.t bir yandan para gelmesin diye kaciyormus gibi yaparken ayaginin ucuyla bizim futbolcu yanindan ayrildigi icin artik bosta olan arkadasini gordu.ardindan da gol.(belki de futbol budur.belki de ben fazla onemsiyorumdur.kim bilir?)
10 Kasım 2008 21:38
yok medgallis dedigin gibi olmustu. o macta kemal'in ayagi mustafa ozkan tarafindan kirilmisti ve sari kart bile cikmamisti pozisyona.
19 Kasım 2008 02:56
Kemal'in fibula kemiği kırılmıştı. Kalecinin adı da Damir Botanjic'tir. Bu maçta Kemal'in sol köşe gönderi yakınında kaptırdığı topun devamında Tomas'ın kendi kalesine golüyle 1-0, Skoko'nun Recep'in hatasıyla ceza sahası dışından attığı golle 2-0 geriye düşen Fenerbahçe Tuncay'ın golüyle umutlanmış; skor 2-1'ken Ümit Özat'ın şutu direkten dönmüş, 80'de Ali Tandoğan'ın frikiğinde Recep yine içeri almıştı. van Hooijdonk'un attığı o muhteşem golle skor 2-3 olmuştu ama beraberlik golünü bulmak için savunmada kimse kalmayınca Gençler 3 kişi kullandığı kornerin devamında Mustafa Özkan ile bizi elemişti..
Van Hooijdonk'un golünü buradan izleyebilirsiniz..
http://img151.imageshack.us/img151/5496/animation36yslv1.gif