Arda Sempatizanı Fenerbahçeliler
Kırılmaca, gücenmece yok Fenerli dostlar. Anlamıyorum ben Arda'ya sempati duyanlarınızı. Yazayım, derdimi anlayın, aranızda Arda'yı beğenen, takımında görmek isteyen, sempatik bulan varsa onların da ne düşündüğünü öğrenmek isterim.
Yukarıdaki fotoğrafta Galatasaray ceza alanı önünde frikik kazanmış, Fenerbahçe 3-1 önde, dakika ya 80 ya da o civarda. Arda depar atarak hakeme geliyor, pozisyon normalde faul bile değil ama hakem faul vermiş. Neye itiraz ediyor anlamıyoruz, faul varsa bile 2 metre geride, penaltı mı istiyor? Kart mı istiyor? Suratındaki ifade anlık bir ifade değil, bütün ikinci yarı böyleydi. Bütün Fenerbahçe maçlarında böyle. Fenerbahçe'den nefret ediyor, nefreti suratına vuruyor, bu şekil çıkıyor ortaya. Dokunulmazlığı da var, ona güveniyor hakeme açık açık siktir çekiyor. İkinci yarı boyunca bir tane hareketi normal değil, 3-1 geriye düştükten sonra nefretinin yönlendirdiği öfke var. Öfkelendikçe öfkeleniyor, hakeme küfür ediyor, bağırıyor, çağırıyor. Yetmiyor tribünlere dönüyor hareketini çekiyor, size... Şaşıracak bir şey yok, sizden nefret ediyor. Siz ise onu sempatik buluyorsunuz, internette yazılar yazıyor ne kadar önemli oyuncu olduğunu söylüyorsunuz, pankart açıyor "İstersek Arda'yı da alırız" diyorsunuz. İstersek alırız belki ama istemeli miyiz? Derdim centilmenlik falan değil, hakemlere istediğini de yapsın umrumda değil, yalnız ikinci yarıdaki hareketlerine, Kadıköy'e gelince yaptıklarına bakınca nefretten ve onun yarattığı öfkeden başka ne görüyorsunuz? Bu dalga dalga Arda sempatisinin ona dokunulmazlık kazandırdı görmüyor musunuz? Hakemin suratına siktir çekebilecek kadar cesaretli, korkmuyor kart falan görmekten. Gerçekten Arda'yı sempatik buluyor, ona methiyeler düzebiliyorsanız içinizdeki iyi futbolcu ve futbola olan aşkınıza hayranlık duyuyorum, ama ben her hareketinden Fenerbahçe nefreti belli olan bir adamdan hazzedemiyorum, yeteneklerini, iyi futbolunu falan yüceltemiyorum.
10 Kasım 2008 11:50
bu tavrin sadece arda'ya ozgu olmadigini hatta yine yani tavrin sadece fenerbahceye yonelik olmadigini dusunuyorum.ve bu karakter de doksan sonrasi donemde 'galatasarayda futbolcu olmak'a denk dusen bir durum.rakibe ve hakeme saygisizlik farkli cografyalardan toplanmis futbolcularin birden bire ortak ozelligi haline donusuyorsa nedeni kisilikte degil baska yerlerde aramali.en ufak bir pozisyona itirazlarin nasil da toplu halde yapildigina bakin lutfen.arda benim icin kolay gaza gelen bir 'cocuk'tu ama dunku mactan sonra yan hakeme 'cok konusma.cekil surdan' diyebilen bir terbiyesize donustu.
10 Kasım 2008 15:59
Galatasaray zamanlarındaki Emre Belözoğlu'ndan bir farkı yok.
Bu "taraftar"; Galatasaray'da oynarken her Fenerbahçe deplasmanında Fenerbahçelilere küfürler yağdıran, Terim döneminin en azılı Fenerbahçe düşmanı piyonlarından, son 5 senedir futbol adına ortaya koyduğu olumlu istatistik seviyesi en hafif tabirle "komik vaziyette" olan, kronik sakat, terbiyesiz, ahlaksız, üzerinde Türk bayrağı olan forma varken bu ahlaksızlığını herkesin gözü önünde sergilemekten çekinmeyen ve bunun sonrasında pişman dahi olmayan, kabadayı yaratılışlı, Terim okulundan yetişme, Florya'nın havasında ve suyunda yer alan "çirkeflik" sihirinden nasibini fazlasıyla almış ve her şeyden önce son 8 senedir "vasat" bir futbolcu olan Emre'yi kabul edebiliyorsa, Arda'ya duyulan sempatiye şaşırılmaması gerek.
Bu takıma Fatih Akyeller, Tümer Metinler getirildi...
10 Kasım 2008 17:17
Nasıl kabullenirler, Emre'yi anlamıyorum
Arda da geldi diyelim onu da kabullenirler
Hatta Hasan Şaş hatta Hakan Şükür
Olmadı Sabri
kabullenin, kabullenin çok hafif zaten bu forma
11 Kasım 2008 16:41
Tamam kabul Sabri, Ayhan ve Hasan Şaş çirkef adamlar ama bir maç dellendi diye Arda'yı yerden yere vurmak fanatikliktir. Yoksa Tuncay çirkef değildi zaten, Lugano dünya beyefendisi, Volkan Anglo Sakson asilzadesi, Emre karakter abidesi oyuncular. Ya da en azından çubuklu giyince öyle oluyorlar. Kimse kimseyi kandırmasın ister çubuklu ister parçalı iki tarafında futbolcuları da taraftarları da aynı. Geçen sene kupa maçında Hakan'ın Volkan'a vurmasını gözümüze sokanlar Semih'in Silvestre'ye attığı dirseği de gözümüze soksunlar sonra konuşalım
11 Kasım 2008 22:17
Bu yazının yazılmasına sebep olan kişilerden biriyim herhalde. Cevap hakkı doğdu :D
Esasında blogumdan da durumu açıklayıcı şeyler yazdım ama bir de buradan söyleyeyim.
Öncelikle benim Arda'yı sevmem tamamen futbol yeteneğiyle alakalı. Futbol dışı hiçbir etmen, benim Arda'ya sempatiyle bakmama sebep olmaz. Buna üzerindeki forma ve hakemlere, tribünlere karşı tavrı dahil. Zaten en son maçta bunu abarttığını düşünerek yazdım o yazıyı.. Arda'nın yeteneğine inanıyorum ve Avrupa'da başarılı olabileceğini düşünüyorum. Tek derdim buydu. Bunun için de gerekli olan şey çirkeflik değil, sadece futbola konsantre olmaktır..
Gelelim "Basarız parayı, alırız Arda'yı" mantığına. Bu görüşü hiçbir zaman desteklemem.. Emreleri, Tümerleri kabullenemediği her fırsatta dile getirirken, Arda bize gelsin beklentisi içerisinde olursam, önce kendimdem şüphe ederim ben. Bu ne perhiz derler adama..
haa, böyle dost meclislerinden bir Galatasaray'lı sorsa bana ve dese ki, bizden en beğendiğin topçu kim diye.. İlk Arda'nın adını söylerim..Futbolunu seviyorum çünkü. O ayrı..
Umarım derdimi anlatabilmişimdir :D
11 Kasım 2008 23:50
Emre Belözoğlu yüzünden FB taraftarlığımı dondurmuş bir insanım.
Arda gelse filan herhalde köprüden aşağı atlarım.
Bu linkte de şunları söyledim:
http://bypassratio.blogspot.com/
12 Kasım 2008 22:04
şimdiye değin sempati duyduğum üç tane gsli var.
özhan canaydın
hayrettin demirbaş ve ergün penbe.
arda turan denilen şahsa ise zerre sempati duymuyorum. bir futbolcu çirkef olabilir her türlü sertliğide rakibine yapabilir ama haksız olduğunu bile bile hakeme deliler gibi itiraz edemez.
13 Kasım 2008 11:19
Ardanın buralarda özellikle Galatasarayda biryerlere gelemeyeceğine inanıyorum son zamanlardaki hal ve hareketlerinden.Oyun olarak ustune bişeyler koyamamasını gectim bu tarz hakem,rakip taraftar vs vs ile didişdikçe kendini geliştirmesi de mumkun gorunmuyor...
Böyle devam ederse yurtdışı görememiş Emre Belözoğlu olur daha da fazlası olmaz.Galatasaray içinde atsan atılmaz satsan satılmaz bir oyuncu olur çıkar...
13 Kasım 2008 21:08
arda gsli ardadır
herkes kendi takımında kalmalıdır
ezeli rakibe gitmekte neymiş
ha yapılır sana büyük bir haksızlık söversin bulunduğun takıma,gelirsin ezeli rakibe
14 Kasım 2008 12:14
yazar tarafindan arda'ya,benim tarafimdan da neredeyse doksan sonrasi donemde galatasarayda futbolcu olmaya yoneltilen elestiri elbette volkan ya da lugano'nun yaptiklarini ortup inkar etmek degil.bunlari goruyor ve yeterince utaniyoruz zaten.
emre ise yoktur ki,kolunu sadece basin trubunune degil daha fazlasina soktuktan sonra.lutfen gecelim kendilerini.
bu arada olay henuz cok yeni iken dun aksam kayserispor macinda olanlari da lutfen sadece sabri duzleminde gormeyelim derim.
14 Kasım 2008 21:11
Emre Belözoğlu’nun kolunu basın tribününe uzatan süreci Sabri’den sonra Arda’ya yaşatmakta kararlı oldukları da anlaşılıyor. Yani sözde korurken, göz yumarken yoldan çıkarmakta. Son haftalarda kırmızı kartı isteyen Arda’nın yanağından sempatiyle makas alan ve sırtını sıvazlayan hakemlerin, diğer futbolculara kaşlarının niye çatıldığını anlatmıyorlar. Bu işin mahallenin çocuklarını kolladığınız sokak turnuvası veya torpilin işlediği devlet dairesi değil, milyonlarca insanı etkileyen, adalet için kuralların konulduğu bir organizasyon olduğunu hatırlatmıyorlar.
Galatasaray’ın bu sarı ve kırmızı kartsız, şefkatli yaklaşımlarla yıllardır ne büyük avantajlar sağladığına değinmiyorlar. Son 3 haftadır hakemlerin bu alışkanlık ve zorunluluk yüzünden kendilerini ne durumlara soktuklarına da... Diğer takımların buna saha içinde cevap verebilecek gücünün olamayacağına da...
Ebru Köksaldı/14.11.2008
17 Nisan 2009 23:48
Arda Fenerbahçe'ye transfer olursa bir daha hiçbir maçı tribünden takip etmem heralde.