Ahmet Altan'a Açık Mektup
Ahmet Bey siz birilerine mağdur sıfatıyla mektup yazmaya alışıksınız, silahla ya da muktedir konumlarıyla sizin yaptıklarınızı beğenmeyenlere karşı hem masum hem mağdur imza ve pozlarıyla, işiniz gücünüz sadece gerçek gazetecilikmiş kamuflajıyla yazdığınız mektupları okuduk.
Bu sefer de elinde kalemi tutmanın hükümranlığıyla aylardır planlı programlı aşağıladığınız kulüp taraftarı olarak biz size bir mektup yazalım dedik. Fenerbahçe ile alıp veremediğiniz ne bilmiyorum, babadan miras bir Mektep'i Sultani talebesi olarak Fenerbahçe'yle pek iyi anılarınız yoktur muhtemelen. Fenerbahçe'yi kişisel olarak sevmeyedebilirsiniz, bunun için kimse size tek söz edemez, bizim merak ettiğimiz sorumlusu olduğunuz gazetenin Fenerbahçe ile ilgili bütün haberlerinde neden ısrarla nefret söylemine yaklaşan ifadeleri seçtiğiniz. Soruşturmanın s sinin olmadığı günlerdeki Emre Uslu'nun Fenerbahçe Orduevi'nden Fenerbahçe Cumhuriyeti Orduevi diye ısrarla bahsetmesinin, soruşturma günüyle beraber Rok'ların Baransu'ların ahlaksız gazeteciliğinin, Yasemin Çongar'ın işi gücü bırakıp Fenerbahçe'yle uğraşmasının damadınızın, kızınızın gazetecilik etiğini bir kenara bırakıp saçma sapan beyanlarla ilkokul üç öğrencisinin sorgulama yeteneğini bile göstermeden yazdığı şeylerin gerekçesi nedir?
Şike operasyonunu temiz Türkiye istediğiniz için mi, kulağınıza üflenenleri yazmak zoruna olduğunuz için mi bu kadar sahiplendiniz? Taraf gazetesinin bu seneki maçlarda bile Fenerbahçe'ye şike yapıyor iması yapacak kadar delirmesinin, "Belediye hizmete devam ediyor" diye başlık atabilmesinin gerçek nedeni nedir?
Devletin ideolojik aygıtı olarak hareket etmek sivilleşme değildir
Taraf çıkarken TSK'nın basın sözcüsü ve halkla ilişkiler vasıtası haline gelmiş anaakım medyanın eleştirisi üzerine temellenmişti. Geçen bunca zamandan sonra apoletlilerin değil, sivil hükümetin basın sözcüsü haline gelmeniz sizi sivil mi yapıyor sanıyorsunuz? Asker güdümünden çıkmanın sözlük anlamıyla sivilleşmeye yol açtığı kuşkusuz bir gerçek ama bunca yılın gazetecisi olarak, sivilleşmenin demokratikleşmeye dönüşmediğini göremeyecek kadar kör değilsinizdir.
Ahmet Bey geçmişte sizi uğradığınız yasaklara karşı savunurken, mahkeme kararlarıyla yasaklanan kitaplarınızın hukukuna sahip çıkarken bugün yasaklarla binbir türlü hukuksuzlukla, bu kadar barışık olmanızı ibretle izliyoruz. Polisten gelen belgeleri ayet gibi kabul eden muhabirlerinizle, polisin yaptığı hukuksuzlukları sanat eseri diye öven cevval habercilerinizle bir zamanlar şikayet ettiğiniz devletin ideolojik aygıtı gibi hareket ediyorsunuz artık.
Doksanların güç manyağı kalemsörlerinin akibeti Taraf'ı da bulur
Bunlar ikbal günleriniz, şüphesiz elinde gücü bulunduranların türlü çeşitli hukuksuzluğuna uğramış biri olarak şimdi güçlülerle aynı safta olmak sizi rahatlatıyordur, o yüzden üç ay önce hayal bile edemeyeceğiniz Fenerbahçe ile ilgili şeyleri yazmakta beis görmüyorsunuz.
Şüphesiz bir gün bu ülkeye güç değil vicdan, keyfiyet değil adalet hakim olduğunda 90'ların güç manyağı vicdan fukarası kalemşörleri bugün ne haldeyse Taraf'ın kulağına üflenenleri yazan muhabirlerinin, Fenerbahçe'ye savaş açan yazarlarının halini de göreceğiz. Kardeş yayın organızın reklam söylemini hatırlayalım "Gerçekler zamanla anlaşılır"
Daha rahat bir hayat sürmek varken malınızı mülkünüzü riske edip Taraf'ı çıkarmakla büyük bir maceraya atıldığınızı söylüyordunuz, geldiğiniz noktaya uzaktan bakınca ne kadar trajik. Bağımsız bir ses olma çabasından sahibinin sesi olmaya doğru hazin bir geri çekiliş.
Desibel rekortmeni köşe yazarları
Muhafazakar mizah diye bir şeyin olamayacağını her Tweetiyle bize bir kez daha hatırlatan "sözde" genç sivillerinizden, desibel rekorundan başka bir erdemi olmayan köşe yazarlarınızdan, kulağına üflenenleri suflesiz söyleyebildiği için kendini büyük muhabir sanan elemanlarınızdan sizin adınıza ben utanıyorum.
Ahmet Bey bırakın bu işleri artık her gün insanı utandıracak şeyler yapan imzaların en üstündeki imza sizin olmasın, Fenerbahçe'yi aşağılamak başka şeyleri aşağılamaya benzemez, bu vicdanı kör muhabirlerinize, editörlerinize bir zahmet bunu hatırlatın. Bir yandan barış, çicek böcek nutukları atarken milyonlarca Fenerbahçeli'nin nefretini körüklemeyi ve bunu sistematik olarak yapmayı artık bırakın. Siz her zamanki megalomanlığınızla kendi adınıza gazetecilik ödülü verileceğini falan sanıyorsunuzdur ama Taraf Gazetesi bu gidişle Goebbels'in anısına verilen bir ödülü alabilir en fazla.
Eski bir Taraf okuru
3 Ekim 2011 19:04
oynanan oyunları herkes görüyor artık . FB suçluysa cezasını çeker ama FB ve CAMİYASI bence cezasını çoktan çekti bile . infaz çoktan gerçekleşti . NEW MODEL DEMOKRASİ diyorum ben buna . Fenerbahçe artık bir BAYRAK tır .
3 Ekim 2011 19:38
Taraf Gazetecilik Kimdir ?
http://forum.12numara.org/showthread.php?t=21074&p=566604#post566604
3 Ekim 2011 19:39
Fenerbahçe'yi aşağılamak başka şeyleri aşağılamaya benzemez
hakikaten başka şeyleri aşaladığında başına bişiler gelebilir ama söz konusu fener ise hiç bişi olmaz. Söv, iftira at, aşağıla dilediğini yap. Hiiç ama hiçbir şey olmuyor. Tuhaf hakkaten.
3 Ekim 2011 23:30
bu adama(!) nedense hic isinamamistim, neden oldugu en sonunda ortaya cikiyor. nasil da hic utanmadan boyle dansozluk yapabiliyorlar pes. para nerden gelirse oraya donuyorlar... bu sike degil midir peki ???
3 Ekim 2011 23:32
Eger bahsettigimiz insanda vicdan, izan, utanma gibi insani duygular mevcut olsaydi, bu yazinin adresine gideceginden hic suphem olmazdi. Ama bahsettigimiz insan ve onun gazetesi BBP liderini tasiyan helikopteri NTV'den surekli yapilan aramalar dusurdu diye bir haber yapti, ve ben Ahmet Altan ve YAsemin Congar'i bu haberin yalan oldugu ayan beyan ortaya ciktigi bir canli yayin programinda segrettigimde neredeyse kucuk dilimi yutuyordum. Bir sekilde bir gazetecilik hatasi yapilip, haberin icerigi sorgulanmadan mansete tasinmis sonra da NTV'den Muhsin Yazicioglu'nu arama saatleri belli olduktan sonra tongaya dustukleri belli olan bu iki "Gazeteci" biz hata yapmisiz galiba demek yerine piskin piskin hala komplo teorilerini siraliyorlardi. Tabi o konuda da Muhsin Yazicioglu'nun telefonunun kimler tarafindan arandigina dair bilgileri Taraf'in en once elde edip buradan haber cikartmasi da ayrica manidardir
4 Ekim 2011 00:09
Hükümetten bu kadar yatırım teşvik parası (kredi) aldıktan sonra , kimin düdüğünü öttürecekler ki
4 Ekim 2011 08:40
Her bir satırına, kelimesine, noktasına ve virgülüne katılıyorum yazınızın, hislerime tercüman olmuş denir ya aynen öyle.
Eğer göndermediyseniz, bu mektubunuzu taraf gazetesine ve Ahmet Altan'a da göndermenizi dilerim.
Saygılar, sevgiler...
4 Ekim 2011 09:46
O, Yeni Sinsiyet'in "retorik arsızı" ve muhteris temsilcilerinden biridir.
4 Ekim 2011 10:20
"Ahmet Bey bırakın bu işleri artık"
Son paragrafın başlangıç cümlesi...
A. Altanın bu işleri bırakacağına sizin aklınız eriyormu? düşünce dinamikleri vantilatörle eşit prensipte çalışan biri için bu imkansız.
Tıpkı aynı aileye mensup diğerleri gibi.
4 Ekim 2011 11:43
Bu adamı, gazetesini kaale alıp da mektup falan yazmışsınız. Vakit kaybı..
4 Ekim 2011 12:52
ibb maçıyla ilgili yazılan şey çok adice. maçı hepimiz izledik, ibb'nin elinden zor kurtulduk yahu. o maçta şike iddiası atılacaksa ortaya, o da volkan'ın yediği ikini gol için olabilir, ki o da mümkün değil. zor golleri atan fb, kolay ve hatalı goller atan ibb.. sonra neymiş ibb maçı vermiş! yuh artık! eskiden içimde biraz şüphe vardı, bazen "acaba" diyordum da, şimdi kesinlikle eminim, tamamen haksız bir suçlama bu.
4 Ekim 2011 14:24
http://geronimonunyeri.blogspot.com/2011/09/evet-biz.html
"iç mihraklar" için tavsiyelerimle.
4 Ekim 2011 18:03
polise ulaşan istihbaratlar direkt bu gazeteye servis ediliyor. iyi niyetli sol görüşlü arkadaşlarımızın bu gazetenin asıl yüzünü farketmesi sevindirici.
4 Ekim 2011 23:08
kardeşlerim, abilerim
"MAL BU!"
alıcısı da var...
azımsanmayacak reytingle üstelik.
oranı %60 olarak ifade etmişti büyük insan.
(şimdilik her 100 kişiden 50'si peşinen doğru kabul ediyor bunlardan çıkan her ŞEYİ).
bir küçük örnek te ben vereyim.
"aktütün saldırısı"ndan sonra manşete koydukları o fotoğrafları hatırlarsınız.
hiç unutmam o resimleri görür görmez hemen fotoğraftaki koordinatları kontrol etmiştim (sınırlı zabitim de ordan biliyorum)
AÇIKÇA YALAN SÖYLÜYORLARDI! ERTESİ GÜN ORTAYA ÇIKMIŞTI YALANLARI! yazdıklarıyla fotoğraftaki yer tutmuyordu birbirini... kısaca o fotoğraflar AKTÜTÜN CİVARINDA DEĞİL KUZEY IRAK'IN SINIRDAN (tam hatırlamıyorum ama) 20 KM GÜNEYİYDİ....
dedim ya mal bu!
alıcı da memnun (yani aynı fabrikanın posası da)...
bize ne düşüyor peki?
içimiz sızlıyor, dişlerimiz gıcırdıyor, buraya gelip isyan ediyoruz... ne için?
çok küçük bir istek.
"sayın yönetim, ilgili haber 6222'ye göre KABAK GİBİ suç, lütfen gereğini yap" ta biraz olsun bu yalnızlığımızı unutalım....
4 Ekim 2011 23:12
erdemçapar ve LİNÇİN MANTIKSIZLIĞINI ANLAMAYA ÇALIŞAN DİĞER ARKADAŞLARA...
emin olun o da o maçı izlememiştir.
valla izlememiştir :)
hatırlamıyormusunuz geçen sezonki bir maçımızdan sonra, ts'li bir yönetici "maçı izlemedim ama fenerin attığı gol ofsaytmış" demesine benziyor :)))
5 Ekim 2011 00:30
Bu Homosapience liboslari rte 16milyon kusur dolara satin almisti vakti zamaninda .
Bunlar iftiraci liboslar iste yok sehven birakilan CDler, yok yargitaya suikastler, yalamalikta sinir mi ver a.koyum… bunlar yalamalikta dana’lari yaya birakirlar bu yalama liboslar… bunlar soysuz liboslar iste, kim parayi basarsa, donlarini indirerek 90 derecelik aci yapar bu kedi kopek sevici liboslar.
Iste bu yuzden bize kedi kopek gibi saldiriyorlar. Sorun bakalim borclarinin ne kadarini odemisler.
Bi gastede, bu satis doneminde, “…Bakalım hükümetin Taraf’a seçim yatırımı tutacak mı? Liberaller ile AKP yeniden saadet günlerine geri dönecek mi?…” boyle bisii yazmisti !!
rte sadece bunlari satin almadiki, bunu hep yapiyor zaten cunku adamin metodu bu, sike yapmak! Savciya da demis zaten, beyaz esya secim sike’sini de Aziz Yildirim’a yukleyin!
Ama asil ozel ilgisi lazlar !! toprak cekiyo olmali. Ozak: 27 milyon dolar rtenin iki dudağın arasından trbzna aktı. Erdoğan'dan Trabzonspor'a milyon dolarlık kıyak! (DHA)
Albayrak, yesil mangirlari, akacak milyonlarca dolarlari dusundukce, projeye usturuplu yaklasan trabzonlulara sehri terk edin diyor, yani resmen siktirin gidin diyor.
Ozak bagiriyor "Herkes çıksın 'ben trabzonspor'a şunu yaptım' desin, alnını karışlayacağım' diye, diger partili klup yoneticilerine caka satiyo.
Yani bundan sonra bu klub’un sahibi akp diyor.
Yani bu klup bizim siyasi rantimiz diyor
Yani bunlar tam anlamiyla siyasete gebe bir klup.
Yani bunlar boyle Orospu, Fahise bir klup iste.
“…Şampiyonun belli olduğu akşam öfkeli Trabzonsporlular AKP binasına saldırmak istediler…”
Efendi,
Oleceksin birgun, gomecekler
Birkac gun ovecekler
Sonra kalan malini bolecekler
Hatta memnun kalmayip, ustune bir de sovecekler…
http://papazincayiri.blogspot.com/2011/08/bu-bir-pr-savasdr-gol-olmasayd-bizi.html#comments