İbrahim Akın: "Baskı altında olmayan şeyi söyledim."
Serhat Ulueren: Aziz Yıldırım "Benim İbrahim Akın'a para verdiğim kanıtlansın ben kendimi köprüden atarım" diyor. Buna ne diyeceksin?
İbrahim Akın: Ya abi ben zaten söyledim ben baskı altında verdiğimi söyledim. Baskı altında verdiğim derken de yanlış anlaşılıyor. Ben olmayan şeyi söyledim orada.
Serhat Ulueren: Ha. Yani sen yalan söyledin orada?
İbrahim Akın: Tabi ki yalan söyledim abi. Beni salmayacaktı yoksa. İnsan tutuklanmak ister mi abi?
Serhat Ulueren: Nereden biliyorsun? Bu yalanı söylesen bile belki tutuklanacaktın. Nasıl bu kumarı oynadın?
İbrahim Akın: Ben değil. Benim avukatım oynadı. Önceki avukatım. İki tane şıkkın var dedi. Ya hayatın dedi ya da hapis dedi. Ben de "tamam" dedim "ne istiyorsanız söyleyin o zaman" dedim.
Serhat Ulueren: Ne dedin? "Evet ben parayı aldım, marayı aldım" diye sonuçta..
İbrahim Akın: Tabii ki. Ben de şikayet ettim zaten HSYK'ya. İçeri girdikten sonra benim şikayetim de var orada. Neler yaşadığımı da anlatıyorum orada.
Serhat Ulueren: Zaten söyledin benim bu söylediğim yalandır dedin.
İbrahim Akın: Tabii ki abi, benim oynadığım maç ortadadır abi. 38 tane maç oynamışım. 38'ini de inceleyebilirler.
Serhat Ulueren: Erzurumlu Hoca olayları bütün gazetelerde yayınlandı. Bunlar da mı yalandı?
İbrahim Akın: Ben hocayı aradım. Bunun günah değil mi abi? Kim bilmez bunun günah olduğunu? Biz gırgır muhabbeti yaparken başımıza bunlar geldi yani. Şikenin fetvası mı olur abi. Bunu anlayamaz mı? Gırgır şamata ama anlaşılmıyor işte yazıldığı zaman öyle anlaşılmıyor her şey.
Serhat Ulueren: Durup dururken kalkıp ben bir hocayı arar mıyım ya?
İbrahim Akın: Birileri sorduğu zaman ben zaten gülüyorum abi.
Serhat Ulueren: İbrahim sen sonuçta Fenerbahçe - İBB maçıyla ilgili kimseden bir para aldın mı?
İbrahim Akın: Kimseden ne telefon geldi, ne para geldi abi. Hiçbir konuşmam yok. Kimseyle de ne muhatabım ne şeyim var. Maçı da istedikleri kadar incelesinler abi. İstedikleri kadar inceleyebilirler. Bütün pozisyonlar benle başlıyor benle bitiyor. Bütün pasları ben vermişim, şutu ben çekmişim.
Serhat Ulueren: Hangi maçta?
İbrahim Akın: Fenerbahçe maçında. Bütün istatistiklere bakabilirler.
Serhat Ulueren: Sen kaçıncı dakikada çıktın maçtan?
İbrahim Akın: 60. dakikada çıktım. Hatta şunu da söyleyeyim. Normalde Abdullah hoca beni dinlendirecekti Beşiktaş maçı var diye. Ben de dedim ki "hocam sakın beni dinlendirme. Beni dinlendirirsen, böyle Trabzonspor baskı kurar böyle bir şey olacağına dair. Ben dedim oynayayım. O da dikkatli oyna dedi. Sakatlanırsan önemli final maçımız var. Ben de çıktım oynadım.
Serhat Ulueren: Peki Beşiktaş kupa maçıyla ilgili?
İbrahim Akın: Ona söyleyecek hiçbir şey yok abi.
Serhat Ulueren:Bu yıl için anlaşmak koşuluyla, böyle prensipte bir anlaşma yaptınız mı?
İbrahim Akın: Serhat abi orada okunmayan görünmeyen tapeler var. Orada diyorum ki "benim final maçım var ben final maçını kazanıp Beşiktaş'a öyle gideceğim. Eğer Beşiktaş beni almayacaksa almasın. Alacaksa böyle alsın."
Serhat Ulueren: Kime diyorsun bunu?
İbrahim Akın: Menejerime söylüyorum. Yusuf Turanlı'ya...... Tayfurla Serdal Adalı ile hiçbir şekilde bir şeyim yok.
Serhat Ulueren: Peki Fenerbahçelilerden, Ali Kıratlı olabilir, bir şey aldın mı?
İbrahim Akın: Hiçbir şey yok abi.
Serhat Ulueren: Peki sen Yusuf Turanlı'dan poşet içinde ne aldın?
İbrahim Akın: Abi forma aldım ben zaten onu söylüyorum?
Serhat Ulueren: İbrahim Toraman'ın forması çok mu cezbedici bir forma? İstesen her gün alırsın?
İbrahim Akın: İnsanlar yazılana inanıyor zaten. Bana inanmıyor ki kimse. Kendimi savunacağım yer mahkeme zaten...... Ben İbrahim Toromandan forma isteyemez miym yani? Bunu menejerim getiremez mi?
İbrahim Akın burada söylediklerini bir dilekçe ile de daha önce ifade etti.
Dilekçede kendisinin hasta olduğu, 4-5 yıldır tedavi gördüğü, sosyal fobisi olduğunun bilindiği, kendisine psikolojik baskı kurulduğu, tehdit altında yalan bir ifade verdiğini de ifade ediyor.
İbrahim Akın savcıyı da HSYK'ya şikayet etmiş. Avukatını da görevinden azletmiş.
Karşımızda bu kadar alçakça bir şey var ve bu alçaklık ortaya çıktıkça kurgu bozuluyor.
20 Şubat 2012 02:14
Fiziki takip yapan ekip niye Toraman Yusuf Turanlı gorusmesini fotograflamamıs ? Oysa iddianamede Yusuf Turanlı once Toramanla bulusuyor aynı kafede sonra Toraman ayrılıyor Akın sonradan taksiyle o kafeye geliyor...
Görevlilerce saat:21.35 sıralarında Beşiktaş Nispetiye cad no:89 sayılı yerde faaliyet gösteren Big Chefs 0* isimli restaurant`a geçilmiş, içeriye girildiğinde girişe göre sol tarafta bulunan bahçe bölümündeki masalardan birinde Yusuf Turanlı, Beşiktaş Futbol takımında forma giyen ibrahim Toraman ile Onur Bayramoğlu isimli şahısların birlikte oturup sohbet ettikleri, bir süre sonra ibrahim Toraman`ın vedalaşarak ayrıldığı, Yusuf Turanlı ve Onur Bayramoğlu`nun ise oturmaya devam ettikleri, saat:22.19`da 34 THF 09 plakalı ticari taksi ile İbrahim Akın`ın gelerek Big Chefs restauranta girdiği, Yusuf Turanlı`nın oturduğu yerden kalkarak İbrahim Akın`ı karşıladığı, bu esnada yanlarına bir şahsın geldiği, hep birlikte aynı masaya oturdukları, Onur Bayramoğlu`nun vedalaşarak ayrıldığı, bir süre sonra -diğer şahsın telefonla görüşme yaptığı sırada- Yusuf Turanlı`nın İbrahim Akın`ın kulağına eğilerek bir şeyler söylediği, akabinde de şahısların sohbete devam ettikleri görülmüş, süreç fotoğraflanarak kayıt altına alınmıştır..
20 Şubat 2012 06:44
O degil de Ibrahim Akin konusurken Erman Toroglu ile Gokmen Ozdenak'in "birak bu ayaklari Ibrahim" bakislarini ve cok bilmis gulumsemelerini gordukce midem bulandi anasini satayim. Insan suretinde hayvan bunlar, ne daha fazla, ne daha eksik. Zavalli herifler. Ne olursa olsun karsinda hapishanede aylarca yatmis ve israrla masum oldugunu soyleyen bir insan var, en azindan saygi gosteriyormus gibi numara yap be ey okuzoglu okuz.
Ayrica Ulueren capsizi, git manidar ne demek ogren de sacma sapan yerlerde aralara sokusturmaya calisma. Bir de dili ne guzel kullaniyorum filan diye icinden geciriyordur araya bir iki boyle kelime sokuverdiginde.
20 Şubat 2012 09:59
"Teşvik alanda verende şerefsizdir" diye açıklama yapan, geçenlerde de aldığı ortaya çıkan birinden ne gibi bir tepki beklenebilir?
Kendisinin çok kullandığı bir söz var;" biz kırk kişiyiz biribirimizi biliriz"...
O kadar değilsiniz ama evet biz sizin hepinizi biliyoruz. Diğerinide yaşı yeten Galatasaraylılara sorun, anlatsınlar.
20 Şubat 2012 11:16
İbrahim Akın'ın açıklamaları çok önemli, ama açıklamaların o programda yer alması talihsizlikti.
çocuk olanı biteni anlatırken "onu külahıma anlat sen" edasının egemen olduğu o hormonlu, anlam ve vicdan yoksunu suratları tam ekran izlemek gerçekten acı veriyordu.
Üstüne üstelik bir de utanmadan "şurası olmadı sürası tam net diil" gibi yorum katma cüretini kendilerinde görmeleri, ve bunun da NE YAZIK Kİ artık kanıksanmış ir medya refleksi haline gelmesi sırf Türk sporu için değil, demokrasimiz, milli refahımız açısından da içler acısı bir durum. Bre kıçı kırık sen kimsin ki yargıya varabilesin? aklına yatmayanı çocuğa sorar, yorumu kamuoyuna bırakırsın - eğer adamsan.
"hoca" aramayı garipsemiş beyim. ah sizleri bir dinlesek gece gündüz, ah bir sizlerin o boş kafalarınızdan geçenleri, dilinize, belinize, nefsinize nasıl hükmedemediğinizi gözlemlesek...eğlenir miyiz, iğrenir miyiz? ikisi birden mi? Programda ruh çağıranlar üfürükçü hoca diyen ile uğraşıyorlar. halimize bak!
ön yargılı şaklabanlar diyeceğim ama programda öğrendik ki ön yargı ne demek onu bile bilmiyorlar.
20 Şubat 2012 21:49
erman toroğlu bu ülkenin yetiştirdiği ender mahluklardan birisi.davaya müdahil olupta aynı dava ile ilgili her hafta yorumculuk yapması bu memleketin hukuk ayıbıdır.ama hukukta ayıp mayıp kalmamış daltaşak her şey ortaya dökülmüş durumda.diyeceğim erman denen yaratık geçen gün yazı yazmış.zamanında aldığı teşvikler için o zamanlar teşvik almak suç değildi diye yazıyor.evet erman bir zamanlar işkence de serbestti dimi.öküz oğlu öküz.
21 Şubat 2012 06:15
Kurgu maalesef bozulmuyor ağalar. kuranlar kurdukları şekilde inanmaya devam ediyor. pşkince devam ediyorlar. haysiyet şeref para ile değilki alıp koyasın adama.
21 Şubat 2012 12:43
sevgili haluk, kendine yakışan uslup ve kalite çercevesinde yazdıklarını keyifle okudum. Kısaca bu adamın söylediklerine inanılmaz diyorsun sanırım, ama kendin yine bu aynı güvenilmez adama inanmaya pek hazırsın. ironik durumun UEFA ve CAS amcalarından medet ummanla daha trajikomiklesiyor.
Bütün bu olanların ışığında niye yargıdan değilde UEFA dan umutlusun diye soruyor musun kendine acaba? nasıl olsa senin bakış açınla bütün deliller su götürmez şekilde toplanmış değil mi? bize burada hala iddianameden satır satır copy paste edip gerçeğin en yalın haliymiş gibi sunmuyor musun? e madem öyle tekrar soruyorum, neden yargı değil de hala UEFA ve CAS senin umudun?
Yoksa yargıya güvenmiyor musun? yoksa sen de bu ülkede yargının düştüğü durumu beğenmeyenlerden misin? Korkma, bu fikre sahip olmak seni ANAP lı ya da liberal yapmaz, yapsa yapsa akıllı yapar! Bugün hükümet bile şikayetçi yargıdan, kendini yalnız hissetme! Yoksa senin de süphelerin mi var, yoksa sen de mi en basitinden madem böyle müthiş fiziki teknik takip vardı, bir posette 100 bin dolar, pardon avro, pardon 50 bin lira (!) verilirken niye suç üstü yapmadılar diye soruyor musun?
hmmm.. koyun gibi servis edildiğiniz "gizli iddianame"yi satır satır okuyup, bütün mantık hatalarını, eksiklerini görmezden gelip, savunmayı daha dinlememişken, suçluluğa inanıp ama herşeye rağmen sonucu yargıdan değil içinize işlemiş mandacılık zihniyeti, yabancı kompleksiyle yurtdışından beklemek...
ah haluk ah, .....-na .......-mun ....-ı boşlukları sen doldurursun aslanım, dolduramazsan gel, biz doldururuz.
22 Şubat 2012 08:25
hsyk'ya avukat şikayet etmek!!!
22 Şubat 2012 09:40
@d9cf7972-1b3f-11e1-a295-000bcdcb2996
Suç üstü yapmamaları konusunda, ortada hırsızlık, uyuşturucu kaçakçılığı gibi bir durum yok, suç üstü yaparlarsa tüm onların kanaatince ortada bir örgüt ve yüzlerce insan var, hepsinin haberi olur, soruşturma bozulur. Delil olarak tapelere güveniyorlar, herkesi dinledikleri için olayların içindeler.
Haluk'un yazdığı şeylere kimse cevap verememiş. Ortada bariz bir para anlaşması var tapelerde. ne emniyet ne de savcılık ifadesinde verdiği ifadeler bu gerçeği örtemiyor.
Aklı başında bir insan burada bir şike anlaşması olduğunu görür.
Fenerbahçe Yöneticilerinden biri işin içinde mi yoksa Yusuf Turanlı bireysel mi yapıyor, bunu tartışabiliriz sadece.
22 Şubat 2012 12:50
@d9cf7972-1b3f-11e1-a295-000bcdcb2996
Hocam
Biz onu kendi haline bıraktık. Psikiyatr tavsiyesi, boş ver.
o ne ........ ..... yazarsa yazsın.
23 Şubat 2012 18:04
ne yazık ki gene aynı cehalet devam ediyor,
ibrahim akın'ın para aldığı iddia edilen gün yusuf turanlı önce ibrahim toraman ile buluşuyor arkasından da ibrahim akın ile. ibrahim akın poşette ibrahim toraman'ın forması olduğunu söylüyor.
dahası,hiçbir koşulda bir fenerbahçeli yönetici ile ibrahim akın arasında geçen şike anlaşmasına yönelik konuşma yok,
dahası, sahadaki olaylar da hiçbir koşulda şike yapıldığı tereddütünü dahi oluşturmuyor.
yani
1- fb'li yöneticiler ile ibrahim akın arasında şike teklifi içeren bir konuşma yok,
2- bu şike anlaşmasının olduğunu gösteren tek bir maddi delil yok,
3- taraflar arasında geçen bir maddi menfaati gösteren herhangi bir delil yok, para transferi yok,
4- saha da temiz.
yani sahada gözükmeyen, hakkında herhangi bir konuşma yapılmamış, varolmayan bir anlaşmada, varolmayan bir para transferi ile "şike" yapıldığı iddia ediliyor.
bu neye benziyor?
bir havalimanı yok, o havalimanının olduğunu gösteren herhangi bir uçak yok, havada da herhangi bir uçuş yok, bu uçuşu gerçekleştirecek pilot yok ama bize diyorlar ki mardin'in mazı dağından istanbul'a bir uçak kalktı!
sonra bir adama, psikolojik baskı kurup "evet o gün o saatte o uçak kalktı" dedirtiyorlar, adam o ifadeyi de yalanlıyor, savcının kendisine baskı kurduğunu söylüyor,
her şey açığa çıkıyor
yine de diyorlar ki "hayır kardeşim uçak olmayabilir, havalimanı olmayabilir, pilot olmayabilir ama bir uçuş var"
deli misiniz, kafka romanı karakteri misiniz de demiyoruz, fanatizm böyle bir şey, gözleri kör ediyor.
haluk, geçmiş olsun, en yakın zamanda iyileşmen dileğiyle.
not: UEFA GELECEK HEPİMİZİ YAKACAK, CEHENNEME ÇEVİRECEK ÜLKEYİ!!!'!21
23 Şubat 2012 18:12
@covani
çok merak ediyorum, ortada olan bariz para antlaşması nerede? ve varsa böyle bir antlaşma bunun şike ile bağlantısını nasıl kurdun? cidden bu sonucu nasıl çıkardığını merak ediyorum. anlayabilmek için.
@haluk
ilhan ekşioğlunun savunmasını oku, sonra iddianameyi oku, sonra ibb.li metin suçlanıyor mu, sorgulanmış mı, sorgulanmışsa ne demiş, iddianemede yeri var mı, neden tutuklu değil, gibi soruları sor kendine, sonra bir aynanın önünde elini vicdanına koy, olabilirsen tarafsızca düşün, sen suçlanan olsaydın bu suçtan veya yok sen değil, hiç tanımadığın biri suçlansaydı, hiç tanımadığın bir takımın başkanı ve sen de hüküm verecek olan olsaydın ne karar verirdin? vereceğin cevap senin adaletten anladığını gösterir. değil buradaki dünyadaki hiç kimse senin adalet anlayışını yargılayamaz ancak unutma ki hukuk kişilerin adalet anlayışı üzerinden ilerlemez, kör topal da olsa kurulmuş bir mahkemenin sonucunda ortaya çıkan adalet ile yürür.
bugün türkiyede hakkaniyeti tartışmalı bir yargılama yapılmaktadır, bu yargılamanın sonucunda çıkacak olan adalet değil aradığımız, veya uefa/fifa adaleti de değil, gerçek adalettir bulmaya çalıştığımız. gerçek adalet de er geç ortaya çıkar, sen hiç merak etme.
24 Şubat 2012 00:49
haluk haklı biyerde.. şimdi bu bebelerin bakış açısı dedikleri şey kaç kişi aynı şeyi düşünüyor üstüne kurulu..
ne kadar çoklarsa o kadar doğru-haklı oluyorlar..
haluk ülkedeki belki aklı eren (işte ergenliği falan geçmiş, iki seks yapmış, bi iş bulmuş falan) insanların çoğunluğunu temsil ediyor.. çoğunluk zaten cemaatti akpydi salağa dönmüş durumda.. ne tarafa götlerini dönseler diğer taraf sokuyo bunlara.. götte bi sızı, şerefsizlik, onursuzluk sosuyla bi hayat yaşıyolar..
haluk lan o diilde, siz şunu anlamıyosunuz.. hep ordan acınız sizin..
aziz yıldırım bu saatten sonra şike yapsada, yapmasada, ne bok yemiş olursa olsun bizim kalbimizde artık.. onu oraya sizin nefretiniz taşıdı.. o adam asla unutulmıcak, içerde yıllarca süründürüp teslim aldığınız biri hiç olmıcak..
çoğu fenerli artık savunmayı bıraktı zaten, savunmaya gerek yok, artık anlatıcak bişi kalmadı..
türkiye ikiye bölündü, ben fenerbahçeliyim ve sen fenerbahçeli diilsen artık hayatının gözümde değeri yok.. düşündüğün, konuştuğun, açlıktan geberip gebermediğin benim için önemsiz..
bu blogun yazarlarından biri anaplı, evet.. nerden biliyorum, burda biyerlere kendi yazmıştı sanırım, onun dışında bi bilgim yok..
kulaktan dolma böyle bi bilgiyi "anaplı senin hakkında çok şey biliyorum" havasıyla vurgulaman hangi iq grubunda olduğunu da kanıtlıyo.. tabi sen farkına varmıyosun bunun, bebeğim ne kadar da zekisin..
durun lan haluk olmayı denicem bi süre..
bloga girdim, son yazıyı okuyorum, kim yazmış aetewulf (şimdi haluk bunu düşünürken doğru telaffuz edemez ama ben doğrusunu yaziyim)..
kimdi bu, anaplıydı, anap hakkkında bilgileri tara, sonuçlar, turgut özal, arılı logo, merkez sağ, merkez neydi, siktiret biliyo numarası yap.. burda solcu şiirleri vardı, nazım hikmet evet, zıt mı, bence zıt, siktim seni atevulf.. konu ne ibrahim akın, hocayla konuşmayı yaz, hoca çağrıldımı sorguya hayır, olsun yaz.. poşette para var diyo emniyet, emniyet kim benim gibi adamlar, aynı mıyız aynıyız, o halde doğru kabul ediyorum.. torbada para var daha nasıl kanıt olabilir.. evet yazdım.. bu hipotezle fenerbahçelilerin savunmasını kırdım, aziz yıldırımın arkasındaki gücü zayıflattım.. gidip şimdi iki abiden tombala çekebilirim.. çok süperim.. hipotez nedir diye şimdi google'a girip bakmıyorum tabi.. aslında embesilim ama olsun..
(haluk mode off)
neyse sıkıldım.. zombi filmi gibi, geliyolarda geliyolar.. arada anap muhabbeti geçmişken.. adnan kahveci ailesiyle nasıl öldü biliyo musun haluk sen..
seninkiler yaptı gibi geliyo bana.. (aha kafa gitti şimdi bunun)
neyse öleyken böyle.. haluklar şimdi sizin sıranız, yapabildiğinizi yapın, sıra bize gelicek.. ama sanıyorum biz biraz sinirli olucaz size karşı..
24 Şubat 2012 08:39
Bu saatten sonra @Haluk ve benzeri arkadaşlara cvp vermek zaman kaybından başka birşey değil.
Yaşanan süreçte mahkemenin; herkesin bilgisayarında bulunan iddianameyi okumaya 4 gün ayırıp, Aziz Yıldırım'a sadece yrm gün savunma hakkı vermesi; Hakimin fenerbahce kongresini ima ederek "kısa kes yoksa 3 ay sonraya gün veririm" demesi bile birazcık haktan-hukuktan yana olan insanların bu işin Özel Yetkili mahkemelerce yürütülen diğer davalardan bir farkı olmadığını gösteriyor.
Tabii @Haluk ve benzerlerinin o davalardan haberleri varsa..
heee unutmadan "biliriz hayatı Güzelim" ne lan? Harbiye'deki travestiler gibi :)