Playoff Öncesi Basketbol Takımı


tanjevic imza

Basketbol tuhaf bir oyundur, oyuna bazen kazanma tutkunuzu, bazen yüreğinizi, bazen aklınızı diğerlerinden bir parça daha öne çıkararak vermek durumunda kalırsınız. Kora kor mücadelenin gerektiği bir yerde saf akılla oynarsınız, aklın gerektirdiği yerde ortaya tutku koyarsanız sonuç genelde iyi olmayacaktır.

Bu sene Fenerbahçe'nin basketbol felsefesini aslında tam da bu neyin ne zaman ortaya koyulacağının bilinmemesi olarak yorumlayabiliriz. Geçen sene de takımda basketbol aklı olarak bir eksiklik göze çarpıyordu, hatta İstanbul'daki Telekom maçında yabancı sınırına takılan Basden'in oynamamasıyla bu akıl boyutu çok öne çıkmış, sahaya akıl koymak gerektiğinde bu işi en iyi yapan Haluk maçın momentumunu çevirmişti. Geçen yıl bu eksikliği tecrübeyle bir nebze kapatabiliyorduk ama bu yıl takımın çok daha genç olması ve Solomon'un tutkulu liderliğinin çok daha dominant haline gelmesiyle artık basketbol aklı eksikliği iyice hissediliyor. Solomon'un kazanma tutkusu bize maç kazandırırken aynı oyuncunun basketbol aklının tutkusuna yenik düştüğü durumlar maç kaybettiriyor. Genç bir takımsanız, oyun lideriniz müthiş bir yüreğe ama o kadar da kontrol edilemeyen bir basketbol aklına sahipse coach olarak sahada eksik kalan boyutu siz tamamlayacaksınız. Tanjeviç'in bu anlamda yaptığı ise hiç bir şey. Oyuna tercihleriyle stratejileriyle etki ettiği tek maç bu sene deplasmandaki Aris maçı, aksine iyi giden oyunun ritmini müdahaleleriyle kestiği bir çok maç var.

Basketbol aklı açısından ligdeki diğer tüm favorilerinden daha geri, kadro olarak tüm rakiplerinden daha iyi durumda olan bu takımın bu seneyi nerde bitireceği tutku ile akıl arasındaki ezeli rekabette hangisinin daha olmazsa olmaz olduğunu gösterecek. Takımı, yönetimin tercihlerini 2010 fetişizmini yeterince eleştirdik. "Eleştirmek de sevdaya dahil çünkü eleştirenler hala sevgili" diyerekten birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde (şair burada playoff takvimini kastediyor) takımı yalnız bırakmayalım. Seyirci de bu tutkunun parçası ve tüylerimizin diken diken olduğu geçen yılki şampiyonluktan sonra kupayı Damir'in ellerinde bir kez daha görmek için takıma ve Tanjeviç'e zihin açıklığı diliyor kendilerine playoff maçlarına giderken maksimum zeka açıcı şeker, çikolata okunmuş pirinç (normal pirinç fiyatlarındaki artış okunmuş pirinç fiyatlarını da arttırdı, maliyeti yüksek biraz tabii) falan yemelerini diliyorum.


0 comments:

Yorum Gönder