Peki Ya Değilse!


fenerbahçe logosu

Trabzonspor bayraklarınızı hazırladınız. 20 yıldır sandıklarda çürüyen bayraklarınızı!
"Kümede kal Galatasaray" tezahüratı da büyük facia olacak...
Bank Asya melodisini de bolca dinlettiniz.

Kodaman adamlar ve yüzlerce basın mensubuyla birlikte Fenerbahçe'nin küme düşürüldüğü açıklanacak basın toplantısında. Fenerbahçe ile birlikte 1-2 Süper lig takımının da canı yanacak.

Futbolcular, teknik direktörler, yöneticiler derken yıllardır söyleminiz "temiz lig" nihayet gerçekleşecek. Üstelik "sarıyla kırmızıyla, alnımızın akıyla" tişörtlerini alttan giyip, "bu ligin her tarafı şaibeli" deyip, 90 dakika sonra ağlarcasına şampiyonluğu kutlayıp, lige en ufak bir laf sürmenizdeki gibi belli belirsiz de değil. Mahkeme kararı ile şaibe temizlenecek.Trabzonspor'un şampiyonluğu ilan edilecek.

Fenerbahçe yöneticileri tutuklanacak. Zaten su götürmez şike kanıtları tüm Fenerbahçelileri de susturmaya yetecek.

Aziz Yıldırım hakkında evvelden söyledikleriniz hep doğru çıkacak. "Şikeci Fenerbahçe" diye yüzlerce nükteli pankartlar da artık on yıllarca tribünleri süsleyecek. Fenerbahçe taraftarı her ağzını açtığında "şike" diye kapatmaya çalışacaksınız.

17'de 16 zaten kolay yapılacak bir şey değildi. Mutlaka bu işin içinde iş vardı. Bu dedikleriniz de doğrulanacak.

Aziz yıldırım denen insanın "ne olduğunu" çok iyi bildiğimiz halde yıllardır peygamber muamelesi yapmamızın bedelini de muazzam derecede ağır ödeyeceğiz.

Fenerium poşetleri ile şike paralarını taşıdılar, ciddi somut belgeleri ile şikeler kanıtlandı, Aziz Yıldırım'a cep telefonu konuşmalarını dinlettiklerinde boynunu eğdi ve tek kelime söyleyemedi, zaten böyle nüfuslu adamı kolay kolay içeri de alamazlardı ya. Ateş olmayan yerden duman da çıkmaz ya..

Fenerbahçe'nin şu an içinde bulunduğu duruma kahkalara da gülüyorsunuz! İyi ki bu sene beşinci onuncu olmuşuz diye mutlusunuz.

İftira ettiniz, tutmazsa da izi bulaşacak diye medet umuyorsunuz.

Tamam da;

PEKİ YA DEĞİLSE!

Peki ya bu bilgi kirliliği içinde siz de dibine kadar boka battıysanız.
Peki ya bu işten zarar görmeden çıkarsa bu kulüp!

Bunları hiç düşündünüz mü?
Ben düşünüyorum.

Adalet nedir? Her şeyi yerine koymaktır...
Zulüm nedir? Bir şeyi yerine koymamak, başka yere koymaktır...

3 Temmuz'da başladı. Bugün 7 Temmuz. Elinizde ne var? Her gün "Birazdan küme düşmesi kesinleşecek." diye tarihe not düştüğünüz zırvalamalar!

Zaman aleyhinize işliyor! Acele edin. Bir an önce hepimizin çenesini kapatacak kanıtları gösterin...


11 comments:

  1. tozlu parkeler dedi ki...

    Şu ana dek en somut kanıt fenerium poşeti, yetmez mi? Poşet lan bu, işlevi şike parası taşımak olan üzerinde de Fenerbahçe amblemi olan naylon taşıma torbası.
    Dezenformasyon nedir tam da budur.

  2. Mattt dedi ki...

    Hani delil toplamak adina catur-cutur fotograflamistiniz??
    Hani ici sike parasiyla doluydu..

    Yoksa bu adamlari, sadece o cantanin icindekilerini merak ettiginiz icinmi fotografladiniz ve enselediniz, sayin aynasizlar…

    Sutu-bozuk omurgasiz qtm, YATACAKK YERINIZ YOKK ...

    Gazetelerdeki Sivasspor’un resmi aciklamasi;
    “…Görüntülerdeki taşınan çanta içerisinde ise maç öncesi protokol biletleri ve Fenerbahçe Kulübüne verilmek üzere misafir davetiyeleri bulunmaktadır.
    Protokol davetiyeleri ile ilgili görevli yöneticimiz her maçta olduğu gibi Faruk Taşseten’dir.
    … Görüntülerdeki taşınan çanta içerisinde ise maç öncesi protokol biletleri ve Fenerbahçe Kulübüne verilmek üzere misafir davetiyeleri bulunmaktadır.
    Protokol davetiyeleri ile ilgili görevli yöneticimiz her maçta olduğu gibi Faruk Taşseten’dir.
    Sivasspor’un misafirperverliğini gelen tüm takımlar takdirle karşılamakta ve gittiklerinde teşekkür etmektedirler.""

    Eger bu resmi aciklama yalan ise superligdeki her hangi bir kulubun yoneticisi;
    “ Sivasspor yalan soyluyor, biz sivasa gittigimizde bize hic te boyle misafirperverlik gostermedi ” desinler hadi.

    Bi de neye guluyom biliyonuz mu; 3-5 mac icin sike yapmak istemisler ama her defasinda dilenmelerine ragmen parayi denklestrememis, assagilik ve aciz bir camia var,
    hamsi beyinliler, f.ozak’I alip tekrar cinali tayyip’e ciksaydiniz… daha birkac yil once sizi tefecilerin elinden satin aldi, ama balik hafizali oldugunuz icin hatirlamadiniz demi?!

    Yoksa cinali tayyip’ten sike parasini da koparirdiniz, nasil olsa kocaniz…

  3. Kayhanoviç dedi ki...

    ilk baktığın zaman farklı bir şeyler görürsün. rengidir, formasıdır, armasıdır bu ama farklıdır. kimisi başarısına, kimisi bir futbolcusuna tutulur. diğerinin derdi hayattan uzaklaşmaktır sadece. tutunacak bir daldır. sığınacak bir liman, övünecek bir başarıdır yeri geldiğinde. güçtür, aidiyettir aslında çoğunlukla, belki kimseye duyamayacağın. bu işi anlatmak aşktan ötedir zira bir kıza aşık olursun ama karşılık almazsan bir süre sonra unutursun. yani bunun adı sadece aşk değildir. platonik sevdanın tarifidir.

    işten sıkılırsın, parasızlıktan sıkılırsın, paran çoktur yapacak işin yoktur hayattan sıkılırsın maç izlemeye gidersin. takımın galip gelir o gece rahat uyursun. afyondur gerçekten. unutturur, güldürür, mutlu eder, kahreder, ağlatır. geçinmesi zor bir sevgilidir ama çile ile yazılmış bir sevdadır.
    parasız halde bir bilet arar, gider bir forma alır. şehirden şehre, ülkelerden ülkelere yolculuk yapar. dayak yer, dayak atar. futbol sevdalısı olmak budur. bunun adı taraf olmaktır, taraftardır.

    onun gözünde sevgilisi her zaman iyidir. kötülüğün yanından geçmez, geçemez. aslında hep en iyi yerde olması gerekendir ama diğerleri onu çekemiyordur. fesat vardır bu işlerde. engellemeler vardır. yoksa nasıl olmasın ki? daha ne yapılsın ki?

    platonik sevda budur. sevgilisinin aslında olduğu kişiyi göremez, görmez. kötü gerçekler karşısına teker teker çıktığında önce komplo teorileri arar bünye, ona buna saldırır. yalan olduğuna inanmak için bahaneler arar. sonra “lan yoksa?” der, gerçekler acıtmaya başladığında “ama”lar başlar içinde. ama “onlarda yapıyordu, diğerlerinin hiç suçu yok mu? neden biz?” der. ama aslında sevgili göründüğü kadar masum değildir. bu işin sonu ayrılıktır. acıdır.

    şike konularıyla ilgili tek üzüldüğüm konu budur. fenerbahçe için, sivasspor için, eskişehirspor için, hangi takım için olursa olsun; aşından ekmeğinden arttırmış, para harcamış, emek vermiş taraftardır tek üzüldüğüm. bir galatasaray taraftarı olarak ancak bu kadar empati kurabilirim. gerisi içinse söylenecek çok şey var ama ne söylesek boş. kimine göre cemaatin hesapları, kimine göre şahsi düşmanlıkların hesabı, kimine göre o, kimine göre bu. taraftar tüm bunları tartışırken unutmasın; aslında hiçbir şey bizim düşündüğümüz gibi değil. evet bunu zaten biliyoruz ama neden biz demeyin, tam aksine benim aşkıma, sevdama, emeğime leke sürenler siktirsin gitsin diyin. daha fazla aldatılmak daha mı iyi? bu tiyatroyu, hırsızlığı salak gibi izlemek daha mı iyi? benim onurumu lekeleyenler nereye giderse gitsin, takımımda alması gereken cezayı da alsın. ama önceden de yapmışlardı. evet; futbol oynanmaya başladığından beri şike yapılıyor. bundan sonra da yapılacak. önemli olan bu aldatmanın, şerefsizliğin ne kadar azalacağı. ama sen önce şu sınavını ver arkadaş. öğretmenine onu bunu şikayet etmeden, kendi suçunla, masumiyetinin bozulmuşluğunla yüzleş. utan önce. arman ne hale geldi bak? şerefin yerlerde. sıra onlara da elbet gelir.

    şimdi soruyorsun kendine, neden herkes düğün halinde? sor bakalım kendine neden? platonik bir sevdanın adıdır taraftar olmak; zor iş vesselam.

  4. PVH dedi ki...

    Evet Kayhovic, gazeteler SOK SOK SOK FLAS FLAS yazdiklari icin birilerini suclu, kendimizi haksizliga ugramis masumlar ilan edip kaderimize razi olalim. "Peki neden arkadas? Bize bir sey gosterin de ne yapmislar onu bilelim" sorusu sordugumuz icin bozulmus olalim, bununla yuzlesemiyorum olalim.

    Takimi biraktim artik bizim hakkimizda da fetva vermeye, bizi de idam sehpasina oturtmaya basladiniz. Bir de bu "en cok taraftara uzuluyorum" tavrinizla yapiyorsunuz ya, mideme daha bir agri sokuyorsunuz. Merhametinize muhtactik sanki, o merhameti gostermek icin bizimle pazarlik yapiyor. Ise bak arkadas.

  5. tRuant dedi ki...

    Yahu hala insanlar birşeyi anlayamadı. Henüz aziz yıldırım'ın sorgusuna bile başvurulmadı değil ki mahkemeye çıksın suçlu olup olmadığı belli olsun. Bak bir daha yazıyorum daha sorguya daha çıkmadı.EE bu gibi bir durumda napalım. gönül verdik bu renklere 900 km öteden sevdim ben.şehrimin takımı başarılı olsun da birinci lige çıksın diye dualar ettim çocuk aklımla. maç günü oldu mu 34 plakalı araba kovaladım 7 yaşımda. Belki beni de içeri alırlar diye. Öğrenci halimle üstelik ankara'da okuyor olmama rağmen 21 maça gittim bu sene. Hepsi çubuklu içindi. Şimdi sen bana (ortada daha mahkeme bile yokken) neden şikecileri koruyorsun diyorsun. Bi dur biraz bekle mahkeme olsun bi açıklansın şikeci olduğu. O zaman da korursak gel yüzümüze tükür. ama bi zahmet herkes bu kadar üstümüze gelirken takımımızı sevdamızı korumamıza da laf uzatma. Sence 4 gündür yediği bogazından geçmeyen durup durup hüzünlere gark olan bu taraftarın kişiler çok mu umurunda. Ama en azından saygı göster.

  6. biri leri dedi ki...

    Peki ya gerçekse?
    Dua edin şaibe altında kalan, elinizden alınan tek şampiyonluğunuz geçen sezonki olsun.

  7. DenizEr dedi ki...

    Kayhanovic, ne diyosun sen ya? ortada hic bir sey yok. medya show yapiyor, senelerdir yaptiklari gibi. ver gazi herkes FBye Aziz Yildirim'a dusman olsun, ondan sonra da dusunecekmisiz neden diye. oh ne ala... okuyorsan anlat da bilelim ne yapmis FB veya Aziz Yildirim son on senede, diger takimlardan farkli olarak?

  8. watermark dedi ki...

    Ben bir Trabzonspor taraftarıyım ve bu blog sitesini de bu ara canları sıkılan, moralleri bozulan ve kulüpleri ağır ithamlarla -bence haksızca ve alçakça - zan altında bırakılan Fenerbahçeli arkadaşlarımın moralini düzeltecek bir şeyler bulurum umuduyla takip ettim. Hatta facebook profilimde de bir yazı paylaştım. Ancak görüyorum ki Trabzonspor'a ve taraftarlarına yönelik, dozu moral bozukluğuyla açıklanamayacak bir ithamlar serisi var. Trabzonspor'un en büyük taraftar oluşumu Bordomavi.net forumda, bu 'operasyon işleri' dönmeye başladığından beri iki tür mesajlar dönüyor. İlk fikir yoğunluğu "Aziz Yıldırım'ın bu işe bulaştığı ve bunun için Fenerbahçe'nin küme düşürülmesi gerektiği" yönünde; diğeri ise "yürütülen operasyonun vaat ettiği kadar temiz olmadığı; eğer Trabzonsporlu bazı yöneticiler de bu işin içindeyse ve tevessül dahi ettilerse bile bunun ortaya çıkması, bu kişilerin kulüple olan bağının kesilmesi, Trabzonspor'un da hak ettiği cezayı alması gerektiği" yönünde.

    "Trabzonspor bayraklarınızı hazırladınız. 20 yıldır sandıklarda çürüyen bayraklarınızı!" gibi bir ithama konu olacak sözleri sarfeden ergen Trabzonspor taraftarları ise bizzat forumun tamamı tarafından "Bir takımın küme düşürülmesiyle sonuçlanan ve şike iddialarıyla kirlenen bir ligin şampiyonu olmak istemiyoruz" denilerek marjinalize ediliyor.

    Sizden ricam Trabzonspor taraftarının tamamını "Fener'in düşmesini bekleyip kupaya konmayı bekleyen akbabalar" gibi görmemeniz. Trabzon kenti için en değerli şey Trabzonspor'dur ve bu takımın gerçek taraftarları - tıpkı gerçek Fenerbahçeliler gibi - takımlarının bu tür olaylar içinde yer almasını; bu olaylarla anılmasını istemez; bundan nemalanmayı zul sayar.

    Siz aksini düşünseniz de dışarıda, sizin sıkıntınızı paylaşan ve gerek yapılanların gerek yapılma biçiminin çok haksız olduğunu düşünen binlerce Trabzonspor taraftarı var.

    Naçizane fikrim bu süreçte diğer takım taraftarlarını düşman ya da hasım bellemek yerine, onları yapılan bu işin doğru olmadığına; izlenen yolun hukuka ve vicdana sığmadına; bunun 'temiz bir lig oluşturmak için başlatılan bir cihad' değil, 'dokunulamaz sanılanları bir şekilde içeri alarak, tabir-i caizse 'işeyerek hakimiyet kurduğu alanı göstermek' olduğuna ikna etmek en doğrusu olacaktır.

    Umarım takımınız üzerindeki bu kötü gölge kalkar, tüm şaibelerden üstelik sizi suçlayanların yüzleri kızararak yaptıkları açıklamalarla arınır ve uğruna sezon boyunca ter döktüğünüz kupayı ikinci kez ve daha büyük bir mutlulukla kaldırırsınız. 96'da koca bir kentin yaşadığı travmanın ardından bu yıl dqa şampiyonluğu aynı şekilde kaçıran Trabzonspor taraftarı o kupayı bir 20 yıl daha beklemekten gocunmaz. Yeter ki, kendi takımımızın da rakiplerimizin de sadece fuybol oynadığından emin olabilelim. Biz çuvaldızı kendimize batırıyoruz zaten, lütfen üstümüze baltalarla gelmeyin.

    Saygılarımla,

  9. PVH dedi ki...

    Elestirinde haklisin watermark, bazi cumleler eksik ifade edilince farkli anlamlarda ortaya cikiyor, kimseyi haksiz sekilde suclamamak gerek. Su asamada ugrastigimiz kisiler taraftarlar, takimlar degil, olmamali.

    Benim merak ettigim baska bir sey var. Ilk gunden beri operasyona eslik eden bir takim manipulasyon haberleri var. Bunlarin icinde Trabzonspor ve Besiktas'in olayin icinde oldugu haberleri vardi. Ilk kaynak Ekrem Acikel. Ben bu haberlerin amacinin "bakin operasyon herkesi arastiriyor" imaji yaratmak oldugunu dusunuyorum. Kamuoyu yaratmak ve Fenerbahce taraftarinin tepkisini yumusatmak yani.

    Peki Trabzonspor'un adi medya tarafindan -hangi amacla olursa olsun- boyle kirletilirken neden Trabzonspor taraftarindan ciddi bir tepki gelmiyor? Geliyor ama bilgi kirliliginde bunlari kaciriyor muyuz? Bir televizyon programinda hem Fenerbahce hem Trabzonspor Ekrem Acikel tarafindan kume dusuruldu, sampiyon Bursaspor yapildi, Besiktas'in da kupasina el kondu. Buna nasil olur da ses cikarmaz, tepki gostermezsiniz?

  10. watermark dedi ki...

    Sevgili PVH,

    Trabzonspor taraftarının tüm bu süreçte sessiz kalmasının nedeni olayın ne olduğunu anlamaya çalışması. Aslında tamamiyle de sessiz değil. Taraftar grupları kulubü ablukaya almış durumda 'Biz bu işin içinde miyiz?' diye. Ancak görünen o ki, soruşturmanın seyri ve dezenformasyona yol açan o kadar eksik, yarım, gerçekliği tartışmalı ve eşyanın doğasına aykırı haber/bilgi kırıntısı [özellikle Ekrem Açıkel imzalı olanlar - ki twitter hesabından 23 Haziran'dan beri neredeyse canlı kehanet yayını yapıyor - ve Doğan Grubu'na dahil diğer yayın organları tarafından yayılıyor. Karadeniz bölgesinde çıkan bazı yerel gazetelerin 'denyoluk' tabir edilecek bazı haberlerinin ve başlıklarının içeriğini; bir gazeteci olarak söylüyorum, incelediğinde görüyorsun ki; kaynak Doğan Grubu ve DHA; içerik bu haberlerin isterik yorum ve hezeyanlarla süslenip sütunlara dökülmesi.

    Hülasa Trabzonspor taraftarının da kafası en az Fenerbahçeliler kadar karışık. Bir yandan bu pisliğe ucundan kenarından bulaştırılmış olmaktan korkuyorlar - Mehmet Ali Yılmaz gibi bir mafyözün ve Faruk Özak gibi bir kifayetsizin bu takımın başkanı olduğunu unutmayalım - ya da bırakalım bilinçaltımızın karanlık günlerinde kalsınlar hiç hatırlamayalım o meşum günleri - ; bir yandan da sonuç ne olursa olsun, hele de şampiyonluğu yine kılpayı kaçıran ve en önemli üç oyuncusunu transferde kaybeden takımın bu iddiaların [ama doğru ama yanlış] yer almasının takımı kötü etkileyeceğini düşünüyorlar. Trabzonspor taraftarının bu dönemdeki sessizliğini bir nev'i 'gözüne far yemiş tavşan şaşkınlığı'na benzetebiliriz. Arabanın geçip gitmesini bekliyor ki hasar tesbiti yapabilsin. Yolsa havuç kamyonundan dökülenleri yemek gibi bir niyeti yok. O lokmanın boğazından geçmeyeceğini iyi biliyor çünkü.

  11. rddk dedi ki...

    watermark; belki ilgini çeker;

    http://www.sabah.com.tr/SabahSpor/Futbol/2011/07/08/fenerbahcesiz-lig-daha-temiz-olur

    http://www.internetspor.com/spor/super-lig/fenerbahcesiz-lig-daha-temiz-olur-83612.html?v=1310197998

    Açıklamayı yapan; Trabzonspor Taraftarlar Derneği Başkanı

    Henüz iddianame haline gelmeyen bir soruşturmanın tam ortasında yapılmış bir açıklama. Çok aklıselim değil mi!

    Sen belki bunlardan değilsin. Keşke senden daha çok olsa...

Yorum Gönder